26 Nisan 2024 Siyaset · Anayasa Hukuku

Yusuf Ziya Cömert, Türkiye'de sivil anayasa yapımı üzerine eleştirilerde bulundu

Yusuf Ziya Cömert, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin Kenan Evren döneminden kalma anayasal yetkileri kullanmaya devam ettiğini belirtiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeni anayasa gündemi üzerine yorumlar yaparak, seçim sonuçlarının bu gündemi zayıflattığını ve Meclis'in demokratik olmayan tutumlar sergilediğini eleştiriyor. Özellikle, Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi gibi olayları örnek vererek, mevcut siyasi yapı ile sivil bir anayasanın nasıl mümkün olabileceğini sorguluyor.

Benzer haberler

İlhan Cihaner, Türkiye'de Anayasa tartışmalarının yeniden gündeme geldiğini ve bu tartışmaların siyasi iktidar tarafından nasıl yönlendirildiğini ele alıyor. Yazısında, AKP'nin Anayasa ve yasalarla olan ilişkisini 'İstismarcı Anayasacılık' ve 'Askıda Anayasa' gibi kavramlarla tanımlıyor. Cihaner, anayasa değişikliklerinin AKP/MHP iktidarı tarafından nasıl manipüle edildiğini ve bu süreçte muhalefetin tutumunu eleştiriyor. Ayrıca, mevcut iktidarın Erdoğan sonrası döneme hazırlık sürecinde Anayasal kazanımlarını güvence altına alma çabalarına dikkat çekiyor.
3 Mayıs 2024

Zülal Kalkandelen, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın demokrasiye sıcak bakmadığını ve siyasal İslamcı bir yol izlediğini öne sürüyor. Erdoğan'ın anayasayı değiştirme ve laikliği ortadan kaldırma hedeflerinin altını çiziyor. Ayrıca, CHP'nin muhalefet rolünü nasıl benimsediğini ve toplumsal direnişin nasıl dizginlendiğini tartışıyor. Kalkandelen, eğitimde dinselleşme ve çocuklara yönelik Kuran kursları gibi konuların müzakere edilip edilmediğini sorguluyor.
5 Mayıs 2024

Altan Öymen, Türkiye'nin son seçim sonuçlarının ülkenin yeniden demokratikleşme sürecine giriş yapabileceğini belirtiyor. Öymen, mevcut cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin, tek bir kişinin elinde toplanan yetkiler nedeniyle, ülkenin ekonomik ve sosyal durumunu olumsuz etkilediğini ve demokrasinin temel unsurlarının işlemesini engellediğini ifade ediyor. Yazıda, seçim sonuçlarının memnuniyet verici olduğu ancak demokratikleşme sürecinin devamının önemine vurgu yapılıyor.
3 Nisan 2024

Ali Bayramoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeni iktidar dönemindeki esas hedefinin, hukuk devletinin kalan parçalarını ve sistem içindeki direnç noktalarını zayıflatmak olduğunu belirtiyor. Erdoğan'ın siyasi iktidarın gücünün sınırsız olması gerektiğine inandığı ve bu nedenle hukuk devleti kurallarını, özellikle Anayasa Mahkemesini, ilk hedef olarak gördüğü ifade ediliyor. Yazıda, Anayasa Mahkemesini itibarsızlaştırma, siyasal iddialarla işlevsizleştirme ve diğer kurumların meydan okumasını sağlama gibi yöntemlerin uygulanmaya başlandığı belirtiliyor.
2 Mart 2024

İbrahim Kaboğlu, Türkiye'de 2017 yılında gerçekleşen anayasal değişikliklerin, Cumhurbaşkanı'na yürütme yetkisi verirken bakanları siyaset dışı bıraktığını ve bu durumun anayasaya aykırı olduğunu belirtiyor. Cumhurbaşkanı'nın parti genel başkanı olmasının ve bakanların seçim meydanlarında aktif rol almasının anayasaya aykırı olduğunu, bu durumun Cumhuriyet'in niteliklerine zarar verdiğini ve Türkiye'nin Temmuz 2018'den itibaren bir fetret dönemine girdiğini savunuyor. Kaboğlu, mevcut sistemin 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi' adı altında gerçek eksiklikleri gizlemeye çalıştığını iddia ediyor.
28 Mart 2024
Daha fazla

Haberde, Türkiye'deki siyasi sistemin demokratik olmayan yönleri ve anayasal sorunlar ele alınıyor. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin eski anayasal yetkileri kullanmaya devam etmesi ve Meclis'in demokratik olmayan tutumları gibi konular, ülkenin demokratik yapısına yönelik endişeleri artırıyor. Ayrıca, bir milletvekilinin görevden alınması gibi olaylar, siyasi istikrar ve adalet konularında sorunlar olduğunu gösteriyor. Bu tür eleştiriler ve sorunlar, haberin kötü bir doğaya sahip olduğunu göstermektedir.

İşaretlediklerim