Türkiye'de kabul edilen yeni yasa, antidemokratik uygulamaları daha da ağırlaştırarak iktidar muhaliflerine yönelik baskıyı artırıyor. Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği maddeleri içeren ve Anayasa ihlalleri barındıran bu düzenleme, özellikle terör örgütleriyle ilişkilendirilen kişilere yönelik keyfi ve çifte cezalandırmayı kolaylaştırıyor. Ayrıca, Türkiye'deki baskı rejimlerinin simgesi haline gelen 'Fişleme' düzenlemesinin kapsamı genişletilerek, muhalefet, inanç ve etnik köken nedeniyle cezalandırmanın aracı haline getiriliyor.
17 Mart 2024

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'son kez oy istiyorum' ifadesi, siyasi geleceği hakkında spekülasyonlara yol açtı. Ancak, eski bir bakanın açıklamasıyla, Erdoğan'ın anayasal bir düzenlemeyle yeniden aday olabileceği belirtildi. Bu durum, 2018 seçimleri öncesinde de tartışılmış ve Erdoğan'ın, koşullar elverdiğince, adaylık hakkını kullanmak isteyeceği öngörülmüştü. Kamuoyunda bu konu üzerine çeşitli spekülasyonlar ve komik bulunan yorumlar yapıldı.
14 Mart 2024

Anayasa'nın 101. maddesi, bir kişinin en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebileceğini belirtirken, Cumhurbaşkanı Erdoğan 2014'ten itibaren üç defa seçilmiştir. Dördüncü dönem adaylığı için tek yol, Anayasa'nın 116. maddesinin uygulanmasıdır, bu madde Meclis'in seçimlerin yenilenmesine karar vermesi halinde Cumhurbaşkanı'nın bir defa daha aday olabilmesine olanak tanır. AK Partili TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bu durumun Cumhurbaşkanı Erdoğan için bir Anayasal hak olduğunu ve gelecek süreçte neler olacağının belirsiz olduğunu ifade etmişlerdir.
13 Mart 2024

AKP hükümetleri döneminde Anayasa'nın çiğnenmesi alışkanlık haline gelmiş durumda. Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa'daki yeniden aday olmasını engelleyen hükmü çiğneyerek bir sonraki seçimde aday olma arzusunu dile getirdi. Bu durum, AKP içinden de destek görüyor. Aynı zamanda, Türk Ceza Kanunu'nun bir maddesinin Anayasa'ya aykırılığı gerekçesiyle iptal edilmesi, AKP'nin hukuk anlayışının ve muhaliflere tahammülsüzlüğünün bir örneği olarak gösteriliyor.
13 Mart 2024

Eski adalet bakanı Bekir Bozdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'bu seçimin kendisi için final olduğu' yönündeki açıklamasına yanıt vererek, Erdoğan'ın Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesi halinde üçüncü bir dönem için aday olabileceğini belirtti. Bozdağ, bu durumun Anayasa'ya dayandığını ve TBMM'nin gelecekte seçimlerin yenilenmesi kararı alabileceğini ifade etti. Erdoğan'ın daha önce de benzer 'final' açıklamaları yapmış olması, bu açıklamanın inandırıcılığı üzerine tartışmaları beraberinde getirdi.
10 Mart 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), ekonomik kriz ve yerel seçim gündemi arasında, Cumhurbaşkanlığı teşkilatı hakkındaki Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin birçok hükmünü iptal etti. Bu karar, Cumhurbaşkanına 'kanunla yapılması gereken işleri kararnameyle yapmama' uyarısında bulunuyor ve anayasayı değiştirme çağrısı yapıyor. Karar, iktidar içindeki çatışmaları ve yeni bir anayasa yapma ihtiyacını gündeme getiriyor. Seçim sonuçlarından bağımsız olarak, Erdoğan için yeni bir anayasa yapma zorunluluğu bulunuyor.
7 Mart 2024

Anayasa Mahkemesi, özel şirketlere devredilen ve işletme süreleri ihalesiz olarak 49 yıla kadar uzatılan limanların bu durumunu öngören kanun maddesini iptal etti. Bu, AYM'nin söz konusu düzenlemeye ikinci iptal kararıdır. İlk iptal kararında serbest rekabet ve eşitlik ilkeleriyle bağdaşmadığı belirtilmişti. CHP'nin başvurusu üzerine, AYM benzer bir yasal düzenlemeyi daha iptal etti, bu düzenleme de limanların işletme süresini 49 yıla kadar uzatıyordu.
5 Mart 2024

Anayasa Mahkemesi, Adana 4'üncü Tüketici Mahkemesi'nin başvurusu üzerine, ikinci el araç satışı sonrasında 15 gün süreyle devam eden zorunlu mali sorumluluk sigortası hükmünü iptal etti. Başvuruda, aracın satışıyla mülkiyet hakkının sona ermesine rağmen, eski sahibin sigorta sözleşmesinden kaynaklı sorumluluğunun devam ettiği ve bu durumun haksız bir tazminat yükümlülüğüne yol açabileceği belirtildi. AYM, araç satışı sonrası eski sahibin araç üzerindeki hakimiyetinin sona erdiğini ve bu nedenle eski sahibin yeni sahibin eylemlerinden sorumlu tutulmasının anayasaya aykırı olduğunu belirterek düzenlemenin iptaline karar verdi.
5 Mart 2024

Son 5 yılda Türkiye'de gerçekleşen seçimlerde, iç politika ile dış politika sıkça birbirine karıştırıldı. Özellikle 2019 yerel seçimleri, 2017 Anayasa referandumu ve 2023 genel seçimleri dönemlerinde, Türkiye'nin dış politikadaki tutumu ve dış güçlerle ilişkileri ön plana çıktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeniden seçilmesi ve TBMM'de çoğunluğun sağlanması, yerel seçimlerin önemini azaltırken, asıl sorunun Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik kriz olduğu belirtiliyor. Bu krizin üstesinden gelmenin yolu ise Batı ile ilişkilerin düzeltilmesinden geçiyor.
4 Mart 2024

Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi öncesinde, AK Parti ve Adalet Bakanlığı'nın bir orta yol formülü üzerinde çalıştığı ve Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) kararını uygulayarak Atalay'ın milletvekilliğini iade edebileceği yönünde haberler yapılmıştı. Ancak, Anayasa Mahkemesi, Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi işlemini iptal etmek yerine, başvuru hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verdi ve bu durum, kulis haberlerinin gerçekleşmediğini gösterdi. Faruk Bildirici, siyasi kulis haberlerinin genellikle doğruluğu konusunda sorgulanmadan unutulduğunu ve benzer haberlerin tekrar tekrar yapıldığını eleştiriyor.
4 Mart 2024

Ali Bayramoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeni iktidar dönemindeki esas hedefinin, hukuk devletinin kalan parçalarını ve sistem içindeki direnç noktalarını zayıflatmak olduğunu belirtiyor. Erdoğan'ın siyasi iktidarın gücünün sınırsız olması gerektiğine inandığı ve bu nedenle hukuk devleti kurallarını, özellikle Anayasa Mahkemesini, ilk hedef olarak gördüğü ifade ediliyor. Yazıda, Anayasa Mahkemesini itibarsızlaştırma, siyasal iddialarla işlevsizleştirme ve diğer kurumların meydan okumasını sağlama gibi yöntemlerin uygulanmaya başlandığı belirtiliyor.
2 Mart 2024

Ahmet Altan, bir yazarın Anayasa'nın 90. maddesi ve AİHM kararları göz ardı edilerek 6 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldığını ve yurt dışı yasağının kaldırılmadığını eleştirdi. Yazarın Silivri'de hapis yattığı süre boyunca yazdığı romanlar 26 ülkede yayınlanmış ve önemli edebi ödüller almıştı. Altan, bu durumu hukuksal bir skandal olarak nitelendirirken, siyasi çevrelerden yeterli tepkinin gelmediğini, sadece Mustafa Yeneroğlu'nun itiraz ettiğini belirtti.
29 Şubat 2024

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa'nın 90. maddesini ve AİHM kararlarını göz ardı ederek, edebiyat dünyasında saygın bir yere sahip ve eserleri 26 ülkede yayınlanan bir yazara 6 yıl 8 ay hapis cezası verdi. Yazar, Silivri'de geçirdiği 4 yıl 7 aylık hapis süresince romanlar yazmıştı. Mahkeme ayrıca yazarın yurt dışı yasağını da kaldırmadı. Bu karara sadece Mustafa Yeneroğlu gibi birkaç siyasetçi itiraz etti, genel olarak siyasi çevrelerden tepki gelmedi.
29 Şubat 2024

Türkiye'de şeriat rejimi kurulup kurulmayacağına dair tartışmalar, laiklik prensibinin Anayasa'daki yerine ve toplumun bu konudaki tercihlerine odaklanıyor. Laikliğin Anayasa'da garantili olması, bazı kesimlerce şeriat rejimine geçişin önündeki en büyük engel olarak görülüyor. Ancak, toplumun büyük bir çoğunluğunun laik, çağdaş ve demokratik bir ülkede yaşamayı tercih ettiği ve Türkiye'nin sosyo-ekonomik yapısının şeriat rejimine izin vermeyeceği iddia ediliyor. Ayrıca, Türkiye'nin İran, Afganistan veya Suudi Arabistan gibi ülkelerle karşılaştırılması da tartışmaların bir parçası.
28 Şubat 2024

Hakkâri hakimi Ahmet Çakmak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın anayasaya göre üçüncü kez aday olamayacağını belirterek Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) başvurdu. YSK, Çakmak'ın talebini reddetti. Bunun üzerine Çakmak, iç hukuk yollarının tükendiğini belirterek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurdu. Ancak, seçimlerden önce AİHM'ye ulaşması gereken posta kayboldu ve seçimlerin ikinci turundan bir gün sonra bulundu. PTT, kaybolan posta için Çakmak'a tazminat ödedi.
22 Şubat 2024

Avukat Feyza Altun, Twitter hesabından Farsça bir şiir paylaştıktan sonra, bir kullanıcının yorumuna 'Şeriate s..kayım' şeklinde karşılık verdi. Bu paylaşımın ardından sosyal medyada hedef gösterilen Altun, paylaşımını sildi ve Türkiye Cumhuriyeti'nin laik olduğunu belirten yorumlar yaptı. Beykoz başsavcılığı tarafından 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik' suçlamasıyla gözaltına alınan Altun, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Diyanet İşleri Başkanlığı ise Altun hakkında 'dini değerlere hakaret ettiği' gerekçesiyle Ankara başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.
20 Şubat 2024

İsmail Saymaz, Türkiye'deki yargı sisteminde yaşanan çifte standartlara dikkat çekiyor. Kardeşi ByLock kullandığı bilinen Yılmaz Tunç'un Adalet Bakanı olabilmesi ve benzer durumlar ele alınırken, beraat etmiş veya hiç yargılanmamış hakim ve savcıların somut delillere dayanmaksızın ihraç edildiğini vurguluyor. Danıştay 5. Dairesi'nin hukuksuzluklara son verme çabalarının iktidar tarafından FETÖ'cülükle suçlanmasına ve yüksek yargı mensuplarının baskı altında olduğuna işaret ediyor.
18 Şubat 2024

Ankara'da bir ev sahibi, bekara ev kiralamak istememesi nedeniyle ayrımcılık yaptığı gerekçesiyle Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) tarafından 5 bin 958 lira idari para cezasına çarptırıldı. B.C.H isimli şahıs, ev sahibinin bekara ev kiralamak istememesi üzerine TİHEK'a başvurdu ve emlakçıyla yaptığı görüşmenin ekran görüntüsünü delil olarak sundu. TİHEK, yapılan incelemenin ardından ev sahibinin ayrımcılık yasağını ihlal ettiğine karar verdi ve para cezası uyguladı.
17 Şubat 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Danıştay'ın 'FETÖ' gerekçesiyle ihraç edilen 450 hakim ve savcının göreve iadesi kararına ve Anayasa Mahkemesi'nin bazı kararlarına tepki gösterdi. Erdoğan, bu kararların kendilerini rahatsız ettiğini belirtti ve Anayasa Mahkemesi'nin sık sık bu tür kararlar almasının ciddi manada rahatsızlık yarattığını ifade etti. Ayrıca, Erzincan'da yaşanan büyük bir heyelan sonucu 9 madencinin toprak altında kaldığını ve arama kurtarma çalışmalarının devam ettiğini açıkladı. Yerel seçimlere de değinen Erdoğan, 31 Mart'ın bazı siyasi figürler için son olacağını öngördü.
15 Şubat 2024

CHP, DEVA ve Saadet Partisi'nden birer milletvekiline ait olan üç dokunulmazlık dosyası, Meclis Başkanlığı'na sunuldu. Dosyalar, CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, DEVA Partisi Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar ve Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Selim Temurci ile ilgili. Bu dosyalar, 'Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Tezkereleri' olarak adlandırılıyor ve Anayasa ile Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon'a havale edildi.
15 Şubat 2024
İşaretlediklerim