CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile yapacağı görüşmede üç ana konuyu gündeme getirecek. Bu konular; Türkiye'deki temel sorunlar, anayasal düzeydeki hak ihlalleri ve Türkiye'nin uluslararası alandaki sıkıntılarıdır. Ayrıca, Özel emekli maaşlarının asgari ücret seviyesine çekilmesini, Gezi davası tutuklularının hak ihlallerine dikkat çekilmesini ve 1 Mayıs kutlamaları için Taksim'in açılmasını talep edecek.
26 Nisan 2024

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile yapacağı görüşmede, Türkiye'nin karşılaştığı temel sorunlar, anayasal hak ihlalleri ve uluslararası sıkıntılar gibi konuları gündeme getirecek. Özel, ayrıca en düşük emekli maaşının asgari ücret seviyesine çekilmesini, Gezi davasından tutuklu TİP Milletvekili Can Atalay hakkındaki AYM kararının uygulanmasını ve Taksim'de 1 Mayıs kutlamalarına getirilen kısıtlamaların kaldırılmasını talep edecek. Bu görüşme, Türkiye'nin iç politikasında önemli bir diyalog olarak değerlendiriliyor.
26 Nisan 2024

Gezi Parkı davasında mahkum edilenler arasında Osman Kavala'ya ağırlaştırılmış müebbet, diğer altı sanığa ise 18'er yıl hapis cezası verilmişti. Yargıtay, üç sanık hakkındaki hapis cezalarını bozarken, diğerlerinin tutukluluğu devam ediyor. Meriç Kahraman, eşi Tayfun Kahraman'ın ve diğer hükümlülerin adalet arayışını ve yaşadıkları zorlukları dile getirerek, Anayasa Mahkemesi'ne adil yargılanma hakkı sağlanması çağrısında bulundu. Uluslararası Af Örgütü ise Gezi tutuklularını 'düşünce mahkumu' olarak ilan etti.
25 Nisan 2024

Yargıtay başkanı seçimi 23 tur sonunda hala sonuçlanmadı. Mevcut başkan Akarca ve diğer adaylar gerekli olan 175 oyu alamadılar. Yargıtay içindeki farklı siyasi görüşler ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aday göstermeme tutumu seçim sürecinin uzamasına neden oluyor. Yargıtay'ın muhafazakar ve sosyal demokrat üyeleri arasında görüş ayrılıkları, başkanlık seçimini karmaşık bir hale getirmiş durumda.
24 Nisan 2024

Yargıtay, emekli maaşıyla kredi borcunu ödemeyi taahhüt eden emeklilerin, ödemelerin geri istenemeyeceğine dair emsal bir karar verdi. Bir emekli, maaş hesabından yapılan kredi ödemeleri nedeniyle bankaya dava açtı, ancak Yargıtay, emeklinin kendi iradesiyle kredi sözleşmesi imzaladığını ve maaşını ödeme aracı olarak gösterdiğini belirterek, kesintilerin hukuka uygun olduğuna ve iadesinin talep edilemeyeceğine karar verdi. Bu karar, benzer durumda olan 16 milyon emekliyi etkileyebilecek bir içtihat oluşturdu.
13 Nisan 2024

Yargıtay 11. Ceza Dairesi, Ankara'da bir kişiyi, kendisini 'Kamu Güvenliği Teşkilatı İstihbarat Daire Başkanı' olarak tanıtarak dolandıran sanığa verilen beş ay hapis cezasını yetersiz buldu. Mağdur, sanığa tapu işlemleri için toplam 7 bin 795 lira göndermiş, ancak işlemler yapılmayınca dolandırıldığını anlayıp şikayetçi olmuştu. Yargıtay, sanığın birden fazla kez dolandırıcılık eylemini gerçekleştirdiğini ve bu durumun 'zincirleme dolandırıcılık' suçunu oluşturduğunu belirterek, yerel mahkeme kararını bozdu.
10 Nisan 2024

Barış Pehlivan, Yargıtay, Danıştay ve bölge adliye mahkemelerinde görev yapan hâkimler ve savcılarla yaptığı görüşmeler sonucunda, Türkiye'deki yargı sisteminin siyasi konjonktürden nasıl etkilenebileceğini ele alıyor. Yazıda, yargının bağımsızlığına inanan meslek mensuplarının şahsi olarak gelecek kaygısı taşımadığı, ancak hukuka uygun olmayan kararlar verenlerin siyasi konjonktürü yakından takip etmek zorunda kaldığı belirtiliyor. Ayrıca, yüksek yargı organlarında dönüşümün beklendiği, Anayasa Mahkemesi ve YÖK'te belirli gruplara yönelik atamaların yapılması planlandığı ve anayasa değişikliği çalışmaları için zemin arandığı ifade ediliyor.
3 Nisan 2024

Van'da, yüzde 55 oy oranıyla Belediye Başkanı seçilen DEM Partili Abdullah Zeydan'ın seçimi, İl Seçim Kurulu kararıyla iptal edildi ve ikinci sıradaki AK Partili aday Abdülahat Arvas Belediye Başkanı olarak açıklandı. Zeydan, daha önce 'örgüt propagandası' suçundan hüküm giymiş ve kamu haklarından yasaklılık cezası almıştı. Ancak, cezasının bitimine dair mahkeme kararı üzerine aday olmuş ve seçilmişti. Adalet Bakanlığı'nın son dakika müdahalesiyle, Zeydan'ın kamu haklarından yasaklılığının devam ettiği ve seçiminin iptal edilmesi gerektiği belirtildi.
3 Nisan 2024

Barış Terkoğlu, Türkiye'de yargı mensuplarının ve devlet kurumlarının siyasi tarafsızlığını yitirdiğini ve adaletin militanlaştığını iddia ediyor. Gökçeada Belediye Başkanı örneği üzerinden, seçim kurulu başkanının İYİ Parti'ye karşı tarafsızlığını ihlal ettiğini ve sonrasında ödül gibi yeni bir göreve tayin edildiğini belirtiyor. Ayrıca, Yargıtay Başkanlığı seçimlerinin uzun süre sonuçlanmaması ve Yargıtay üyelerinin ideolojik bağlarla oy kullanmasının tehlike sinyalleri verdiğini vurguluyor.
28 Mart 2024

İstanbul 1'inci Asliye Hukuk Mahkemesi, Gezi Parkı'nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden (İBB) alınarak Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı'na devredilmesini yasaya aykırı buldu. Bu karar, Mayıs 2013'te Türkiye genelinde eylemlere yol açan Gezi Parkı'nın mülkiyeti ile ilgili İBB'nin açtığı tapu iptal davası sonucunda geldi. Mahkeme, taşınmazların vakıf yoluyla meydana gelmediğini belirterek devir işlemini iptal etti. İstinaf ve Yargıtay aşamalarının da İBB lehine sonuçlanması durumunda, Gezi Parkı'nın mülkiyeti yeniden İBB'ye geçecek.
20 Mart 2024

Yargıtay, 2007 yılında Isparta'nın Keçiborlu ilçesi yakınlarında düşen ve 57 kişinin ölümüne neden olan yolcu uçağı kazasıyla ilgili olarak, Atlasjet Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Tuncay Mustafa Doğaner ile uçuş işletme sorumlusu Mehmet Şerif Erbilgin'e verilen 5 yıl 10'ar ay hapis cezalarını onadı. Bu kararla birlikte, 17 yıl süren dava süreci sona erdi ve dosya kapandı.
12 Mart 2024

Hrant Dink'in katili Ogün Samast, mahkemede verdiği ifadede, cinayetten önce Erhan Tuncel ve Yasin Hayal'in kendisine 'Devlet arkamızda' dediğini iddia etti. Samast, 2006'da Erhan Tuncel'in evinde yapılan bir toplantıda bu konuşmaların geçtiğini ve Yasin Hayal'in kendisini tehdit ettiğini belirtti. Samast, ayrıca Samsun'da polis tarafından yakalandıktan sonra kendisine destek gösterildiğini ve 'Rahat ol' denildiğini ifade etti. Duruşma sonrası Samast için adli kontrol uygulamasının devamına ve bir sonraki duruşmanın 29 Mayıs 2024'te yapılmasına karar verildi.
6 Mart 2024

Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi öncesinde, AK Parti ve Adalet Bakanlığı'nın bir orta yol formülü üzerinde çalıştığı ve Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) kararını uygulayarak Atalay'ın milletvekilliğini iade edebileceği yönünde haberler yapılmıştı. Ancak, Anayasa Mahkemesi, Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi işlemini iptal etmek yerine, başvuru hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verdi ve bu durum, kulis haberlerinin gerçekleşmediğini gösterdi. Faruk Bildirici, siyasi kulis haberlerinin genellikle doğruluğu konusunda sorgulanmadan unutulduğunu ve benzer haberlerin tekrar tekrar yapıldığını eleştiriyor.
4 Mart 2024

Cumhuriyet gazetesinin eski Ankara temsilcisi Erdem Gül, MİT TIR'larının durdurulması görüntüleriyle ilgili olarak 'terör örgütüne yardım etmek' suçundan yargılandı. Daha önce beraat eden Gül, Yargıtay'ın kararı bozması üzerine yeniden görülen davada beş yıl hapis cezasına çarptırıldı. Gül, şu anda İstanbul Adalar belediye başkanı olarak görev yapmaktadır.
28 Şubat 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesinin yok hükmünde olduğunun tespiti ve TBMM iç tüzük değişikliğinin iptali talepleriyle ilgili olarak CHP ve Atalay'ın avukatlarının yaptığı başvuruları 'karar verilmesine yer olmadığı' gerekçesiyle reddetti. AYM'nin kararının gerekçesi daha sonra açıklanacak. Bu kararlar, AYM'nin daha önce Atalay hakkında verdiği hak ihlali kararlarının İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi ve Yargıtay tarafından tanınmamasının ardından geldi.
22 Şubat 2024

Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak, 'FETÖ'nün medya yapılanması'na ilişkin davada hapis cezalarına çarptırıldı. Yargıtay, daha önce bu suçlamalar nedeniyle verilen hapis cezalarını iki defa bozmuştu. İstanbul 26'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden yargılanan davanın karar duruşmasında, Nazlı Ilıcak'a beş yıl üç ay, Ahmet Altan'a altı yıl üç ay 18 gün hapis cezası verildi. Fevzi Yazıcı'ya bir yıl 13 ay hapis cezası verilirken, Yakup Şimşek beraat etti.
14 Şubat 2024

Taha Akyol, iktidarın Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) bireysel başvurular üzerine insan hakları ihlallerini denetleme yetkisini daraltma hazırlığında olduğunu belirtiyor. Bu değişiklikle, adil yargılanma hakkı, etkin soruşturma eksikliği ve delillerin geçersizliği gibi gerekçelerle AYM'nin inceleme yapamayacağını ifade ediyor. Akyol, bu durumun Türkiye'nin hukuk devleti puanını düşüreceğini ve yalnızca yanlış kararı veren mahkemeyi değil, onaylayan Yargıtay'ı ve uygulayan Meclis'i de bağlayan AYM kararlarının önemini vurguluyor.
11 Şubat 2024

Sivil toplum ve insan hakları aktivisti Osman Kavala, 11 Şubat 2024 itibariyle 2 bin 294 gündür hapiste bulunuyor. 18 Ekim 2017'de gözaltına alınan Kavala, 'hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs' ve 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçlamalarıyla tutuklandı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) serbest bırakılması yönünde karar vermesine rağmen, Türkiye'deki yargı süreci devam etti ve Kavala, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Yargıtay, Kavala'nın cezasını onayladı.
11 Şubat 2024

Ayşenur Arslan, son yazısında Türkiye'de laiklik ilkesine yönelik tartışmaları ele alıyor. Ata Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek'in danışmanı Oğuz Uçar'ın kendisine ulaşarak, Ata Parti'nin AKP'yi laik cumhuriyet ilkelerine aykırı eylemler nedeniyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayet ettiğini bildirdiğini aktarıyor. Şikayetin, AKP'nin 2008 yılında aldığı devlet yardımının yarısının kesilmesine yol açan eylemlerine dayandığı belirtiliyor. Arslan, Türkiye'de laiklik karşıtlığının artık söylemden eyleme geçtiğini ve önümüzdeki seçimler sonrası ekonomik ve siyasi alanda büyük değişiklikler beklendiğini ifade ediyor.
10 Şubat 2024

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesinin teamüllere uygun olduğunu savundu. Anayasa Mahkemesi'nin Atalay hakkında iki defa hak ihlali kararı vermesine rağmen, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi ve Yargıtay bu kararları tanımadı. Bu durum, TBMM Genel Kurulu'nun Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesine ilişkin kararı okumasına yol açtı. Kurtulmuş, Türkiye'de anayasa değişikliğine ihtiyaç olduğunu belirterek, 12 Eylül Anayasası'nın erkler arası tanımları muğlak hale getirdiğini ifade etti.
9 Şubat 2024
İşaretlediklerim