Birleşmiş Milletler, İsveç'teki Kuran'a hakaret olayına tepki gösterdi

İsveç'in Malmö kentinde Iraklı mülteci Salvan Momika tarafından düzenlenen bir Kuran yakma eylemi sonrasında çatışmalar çıktı. Protestocular, Momika'nın Kuran yakmasını engellemeye çalıştı ve polise saldırdı. Olaylar sonucunda onlarca araç ve bir garaj ateşe verildi, üç kişi gözaltına alındı. İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, olayları 'korkunç' olarak nitelendirdi ve hükümetin bu olaylarla mücadele edeceğini belirtti.

İsveç'in başkenti Stockholm'de Irak asıllı Salwan Momika tarafından bir cami önünde Kuran yakıldı. İsveç polisi bu eyleme izin verdi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel, bu eylemi 'saygısız ve incitici' olarak nitelendirdi ve yasal olabilecek bir şeyin kesinlikle uygun olmadığını belirtti. Ayrıca, İsveç'in NATO üyeliğine kabulü konusunda da Macaristan ve Türkiye'yi katılım protokolünü gecikmeden onaylamaları için teşvik ettiklerini ifade etti.

Danimarkalı İslam ve yabancı düşmanı 'Stram Kurs' partisi lideri Rasmus Paludan'ın İsveç'te Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği yakınında Kur'an-ı Kerim yakma eylemi yapma niyeti üzerine, İsveç'in Ankara Büyükelçisi Staffan Herrström Türk Dışişleri Bakanlığına çağrıldı. Türkiye, bu eylemin nefret suçu niteliğinde olduğunu ve kabul edilemez bulduğunu İsveç Büyükelçisine iletti. Ayrıca, Türkiye'nin kutsal değerlere hakaretin demokratik haklar kisvesi altında savunulamayacağını belirttiği aktarıldı.

İsveç'te aşırı sağcı Rasmus Paludan'ın Kuran yakmasının ardından Türkiye'de tepkiler yükseldi. İstanbul Beyoğlu'ndaki İsveç Başkonsolosluğu önünde toplanan bir grup, tekbir getirerek slogan attı ve İsveç bayrağı yaktı. Polis, konsolosluk girişindeki panoyu kıran iki kişiyi müdahale ederek uzaklaştırdı. Ankara'da ise İsveç bayrağı yakan bir grup, İslam'a yönelik tehdit içeren pankartlar açtı.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, Fas tarafından sunulan ve kutsal kitaplara ve dini sembollere yönelik her türlü şiddeti uluslararası hukukun ihlali olarak tanıyan karar tasarısını oy birliğiyle kabul etti. Kararda, dinleri veya inançları nedeniyle kişilere her türlü şiddet eyleminin yanı sıra kişilerin dini sembollerine, kutsal kitaplarına, evlerine, iş yerlerine, mülklerine, okullarına, kültür merkezlerine ve ibadethanelerine yönelik şiddet eylemleri uluslararası hukukun ihlali olarak nitelendirilerek şiddetle kınandı.