Koç Üniversitesi ekonomi profesörü Selva Demiralp, faiz artışının eski politikalardan keskin bir dönüş anlamına gelmediğini belirtti

Prof. Dr. Selva Demiralp, Türkiye'nin yeni ekonomi yönetimi altında ılımlı ve keskin olmak üzere iki farklı faiz artışı senaryosunu ele aldı. İlk senaryoda, Merkez Bankası'nın (MB) politika faizini yüzde 20'li seviyelere çıkarabileceği, ikinci senaryoda ise faiz oranlarının yüzde 40'ların üzerine çıkabileceği öngörülüyor. Yabancı bankalar ve Morgan Stanley gibi kurumlar da MB'nin faiz artırımı yapacağını tahmin ediyor. Yeni ekonomi yönetimi, Mehmet Şimşek'in Hazine ve Maliye Bakanlığı'na getirilmesi ve Hafize Gaye Erkan'ın Merkez Bankası başkanı olarak atanmasıyla şekilleniyor.

Ekonomist Selva Demiralp, Merkez Bankası'nın yüzde 25 civarında bir faiz artışı yapması halinde Türk Lirası'ndaki değer kaybının devam edeceğini ifade etti. Demiralp, Merkez Bankası'nın geçmişte döviz kurlarına müdahale ettiğini ve bu müdahalelerin devam ettiğini belirtti. Ayrıca, adil piyasa değerinin arz ve talebin serbestçe dengelendiği kur seviyesi olduğunu ve analistlerin farklı politika faizi senaryolarına göre 25 ile 30 arasında bir adil değer tahmininde bulunduğunu söyledi. Demiralp'e göre, yüzde 25'lik bir faiz artışı, enflasyonun önüne geçmeye ve kur korumalı mevduattan doğal çıkışı sağlamaya yetmeyecek ve bu durumda politika faizinin kademeli olarak yükseltilmesi gerekecek.

Koç Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, TÜİK'in açıkladığı enflasyon oranlarına yönelik şüpheleri dört ana başlık altında değerlendirdi. Bu başlıklar; baz etkisi, TÜFE ve ÜFE arasındaki makas, İstanbul Ticaret Odası ile TÜİK verileri arasındaki fark ve dördüncü çeyrekteki talep toparlanmasıdır. Demiralp, resmi enflasyon rakamlarının beklentilerden sapmasının maaş artışları gibi konularda mağduriyet yarattığını ve alım gücünde erozyona neden olduğunu belirtti. Ayrıca, üretici ve tüketici fiyatları arasındaki farkın, maliyet artışlarını ve enflasyonist baskıları yansıttığını ifade etti.

MIT Profesörü Daron Acemoğlu, Türkiye'nin ekonomik durumunu değerlendirdi ve tek başına faiz artırmanın ekonomiyi düzeltmeyeceğini belirtti. Acemoğlu, ekonomiyi düzeltmek için dört politika değişikliği önerdi: reel faizleri sıfırın üstüne çıkarmak, ifade özgürlüğü ve demokratik hakları güçlendirmek, verimlilik ve teknolojik gerilik sorunlarını çözmek ve yurtdışından kaynak getirilmesi. Ancak Acemoğlu, bu önerilerin uygulanıp uygulanmayacağı konusunda belirsizliğini ifade etti ve Türkiye ve Türk halkını zor günlerin beklediğini belirtti.

Koç Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, Mehmet Şimşek'in Hazine ve Maliye Bakanı olarak atanmasını önemli bir gelişme olarak değerlendiriyor, ancak bu olumlu havanın ne kadar süreceği konusunda şüpheleri var. Nureddin Nebati'nin bakanlık döneminde ekonomide yaşanan sorunlara değinilirken, Şimşek'in atanmasıyla Türkiye'nin ekonomi politikalarında bir 'U dönüşü' yapabileceği ancak bu durumun ne kadar sürdürülebilir olacağı tartışılıyor. Analistler, Şimşek'in bağımsızlığı ve ekonomi modelindeki potansiyel değişiklikler konusunda kuşkulu.