8 Şubat 2024 Ekonomi · Toplum

Türkiye'de doğurganlık oranının düşüşü ve üç çocuk çağrısına halkın tepkisi

Türkiye'de bir zamanlar genç nüfusa sahip olmanın bir özelliği olarak kabul edilen durum, doğurganlık oranındaki düşüşle değişmek üzere. 2022 yılında 15-44 yaş arası kadın başına düşen canlı doğum oranı 1.61'e düşmüş ve 2023'te bu oranın daha da azalması bekleniyor. Bu düşüşün ana sebepleri arasında ekonomik koşullar ve gelecek kaygısı gösteriliyor. İnsanlar, maddi zorluklar ve kaliteli eğitim gibi konularda endişe duydukları için daha az çocuk sahibi olmayı tercih ediyorlar.

Benzer haberler

Doğan Tılıç, Türkiye'nin doğurganlık oranının mevcut seviyede kalması durumunda 2050 yılında nüfusunun 93 milyona ulaşacağını belirtiyor. Avrupa'nın önümüzdeki 30 yılda yüzde 7 oranında bir nüfus azalması yaşayacağını ve bu durumu büyük bir sorun olarak görmediklerini ifade ediyor. Tılıç, düşük doğurganlığın her zaman olumsuz bir durum olarak değerlendirilmemesi gerektiğini, ekolojik denge ve kaynakların sürdürülebilir kullanımı açısından olumlu sonuçlar doğurabileceğini vurguluyor. Ayrıca, doğru yönetilen politikalarla toplumun refahının artırılabileceğini savunuyor.
13 Temmuz 2024

Çin'de evlilik oranları, 2024'ün ilk üç çeyreğinde bir önceki yıla göre yüzde 16,6 düşerek tarihin en düşük seviyesine geriledi. Bu durum, doğum oranlarının da düşmesine yol açarak nüfus azalması endişelerini artırıyor. Çin hükümeti, nüfus azalmasını önlemek için çeşitli teşvikler sunmasına rağmen, artan yaşam maliyetleri nedeniyle çiftler çocuk sahibi olmayı erteliyor veya vazgeçiyor. Benzer nüfus sorunları Japonya ve Güney Kore gibi diğer Asya ülkelerinde de gözlemleniyor.
5 Kasım 2024

Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, ülkedeki düşük doğum oranları nedeniyle 'demografik ulusal acil durum' ilan etti. Güney Kore, 2023'te 0,72 ile en düşük doğum oranına sahip ülkeler arasında ilk sırada yer almıştı. Başkan Yoon, düşük doğum oranıyla mücadele etmek için iş ve yaşam dengesini sağlama, çocuk bakımını iyileştirme ve daha iyi barınma sağlama gibi üç temel alana odaklanacaklarını belirtti. Ayrıca, geçici olarak Nüfus Strateji Planlama Bakanlığı kurulacak.
20 Haziran 2024

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) nüfus projeksiyonu verilerine göre, 2026 yılında Türkiye'deki kadın nüfusu erkek nüfusunu geçecek. 2026'da ülke nüfusunun 86 milyon 654 bin 276'ya ulaşması beklenirken, kadın nüfusunun erkek nüfusundan 25 bin 834 kişi fazla olacağı öngörülüyor. Bu eğilimin 22. yüzyıla kadar devam edeceği ve 2100 yılında kadın nüfusunun erkek nüfusundan 1 milyon 371 bin 922 kişi fazla olacağı tahmin ediliyor. Ayrıca, 2075 yılında her üç kişiden birinin yaşlı olacağı belirtiliyor.
31 Temmuz 2024

TÜİK tarafından yapılan yaşam memnuniyeti araştırmasına göre, Türkiye'de 18 ve üzeri yaştaki bireyler arasında mutluluk oranı 2023'te yüzde 52,7'ye yükseldi. Araştırma sonuçlarına göre, evli bireyler daha mutlu, ve bireylerin en büyük mutluluk kaynağı aileleri olarak belirlendi. Ancak, ülkenin en önemli sorunu olarak hayat pahalılığı gösterildi. Kamu hizmetlerinden memnuniyet düzeyleri de incelendiğinde, asayiş hizmetlerinden memnuniyet en yüksek oranda olurken, eğitim hizmetlerinden memnuniyet en düşük oranlarda kaldı.
16 Şubat 2024
Daha fazla

Doğurganlık oranındaki düşüş, nüfusun yaşlanmasına ve uzun vadede iş gücü piyasası, sosyal güvenlik sistemleri ve ekonomik büyüme üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Ekonomik koşullar ve gelecek kaygısı gibi sebeplerle insanların daha az çocuk sahibi olmayı tercih etmeleri, toplumsal ve ekonomik zorlukların bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Bu durum, genel olarak toplum için olumsuz sonuçlar doğurabilecek bir trendi işaret ettiği için 'kötü' olarak sınıflandırılmıştır.

İşaretlediklerim