24 Ocak 2023 Sağlık · Beslenme · Uluslararası Sağlık Politikaları

Dünya Sağlık Örgütü, dünya genelinde 5 milyar kişinin trans yağlara karşı korunmasız olduğunu açıkladı

Dünya Sağlık Örgütü'nün raporuna göre, dünya genelinde yaklaşık 5 milyar kişi trans yağların olumsuz sağlık etkilerine karşı korumasız durumda. 43 ülke, gıdalardaki trans yağlarla mücadelede etkili önlemler alarak 2,8 milyar insanı koruma altına almış. Ancak hala trans yağ tüketimi, her yıl yaklaşık 500 bin erken ölüme yol açıyor. DSÖ, 2018'de endüstriyel olarak üretilen trans yağların küresel olarak ortadan kaldırılması çağrısında bulunmuştu ve bu konuda ilerleme kaydedilmesine rağmen tam anlamıyla bir koruma sağlanamadığı belirtiliyor.

Benzer haberler

Dünya Sağlık Örgütü, tütün yerine gıda üretiminin teşvik edilmesi gerektiğini vurgulayarak, tütün tarımının hem insan sağlığına hem de çevreye verdiği zararları gündeme getirdi. Tütün tarımının yapıldığı alanlarda besin yetiştirilmesiyle milyonlarca insanın beslenebileceği belirtiliyor. Tütün tarımı, çevreye ve insan sağlığına zarar veren kimyasalların kullanımı, ormanların yok edilmesi ve su kaynaklarının kirlenmesi gibi olumsuz etkilere neden oluyor. Ayrıca, tütün tarımında çocuk işçiliği ve kadınların ağır çalışma koşulları gibi sosyal sorunlar da bulunuyor. Türkiye'de de tütün üretimi azalmış, ancak tüketim ve ithalat artmış durumda. Sağlık ve tarım uzmanları, tütün üreticilerinin alternatif sürdürülebilir ürünlere geçişinin desteklenmesi gerektiğini ifade ediyor.
30 Mayıs 2023

Dünya Sağlık Örgütü'nün 2000 ile 2030 yılları arasındaki tütün kullanım eğilimlerini incelediği yeni raporuna göre, dünya genelinde tütün kullanımı azalıyor. 2000 yılında her üç yetişkinden biri tütün kullanırken, 2022'de bu oran her beş yetişkinden birine düştü. Türkiye'de 15 yaş üstü sigara içenlerin sayısı 20 milyon civarında iken, Almanya'da bu sayı 13 milyon. DSÖ, tütün kullanım oranları düşse de tütüne bağlı ölümlerin yüksek seyretmeye devam edeceği konusunda uyarıyor. 2010-2025 arasında tütün kullanımında %30'luk bir düşüş hedeflenmiş olmasına rağmen, bu hedefin gerçekleşmeyeceği belirtiliyor.
16 Ocak 2024

Dünya Sağlık Örgütü'ne bağlı Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı, 2050 yılına kadar kanser vakalarının yüzde 77 oranında artabileceğini belirtti. Artışın nedenleri arasında tütün ve alkol kullanımı, obezite, hava kirliliği ve çevresel risk faktörleri gösterildi. Ayrıca, artan ve yaşlanan dünya nüfusu da kanser vakalarındaki artışı etkileyecek. En büyük artışın ve kanser yükünün, Birleşmiş Milletler'in İnsani Gelişme Endeksi'nin alt sınırında yer alan gelişmemiş ülkelerde olacağı vurgulandı.
1 Şubat 2024

Amerikan Kızılhaçı, eşcinsel ve biseksüel erkeklere yönelik kan bağışı yapmasını engelleyen kısıtlamaları kaldırdığını duyurdu. Yeni ABD Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) tarama yönergelerine göre, diğer erkeklerle tek eşli cinsel ilişkiye giren erkekler, diğer tarama kriterlerini karşıladıkları sürece bağışta bulunabilecek. Daha önce, erkeklerle cinsel ilişkiye giren erkeklerin kan bağışı yapmadan önce üç ay boyunca cinsel ilişkiden uzak durması gerekiyordu. Bu bekleme süresi artık, cinsel yönelimi veya cinsiyeti ne olursa olsun yeni bir partnerle veya birden fazla kişiyle cinsel ilişkiye girmiş veya anal seks yapmış herkes için geçerli olacak.
8 Ağustos 2023

Aksaray Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Alptekin Karagöz, buğday ve genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) hakkında bilgi verdi. Karagöz, dünyada genetiği değiştirilmiş buğday satışının olmadığını, Türkiye'de de GDO buğday ve buğday ürünlerinin bulunmadığını belirtti. Türkiye'nin genetiği değiştirilmiş ürün üretimini yasakladığını ancak ithalatına izin verdiğini söyledi. Ayrıca, buğdayın geleneksel ıslah yöntemleriyle geliştirildiğini ve GDO olmadığını ifade etti. Gluten konusunda ise, glutenin sadece Çölyak hastalığı ve gerçek Çölyak dışı gluten hassasiyeti olan kişiler için problem oluşturduğunu, diğer kişilerin buğday içeren gıdalardan kaçınmasına gerek olmadığını belirtti.
30 Eylül 2023
Daha fazla

Dünya genelinde 5 milyar kişinin trans yağların olumsuz sağlık etkilerine karşı korumasız olması ve her yıl yaklaşık 500 bin erken ölüme yol açması, haberin kötü bir durumu yansıttığını göstermektedir. DSÖ'nün çağrısına rağmen tam anlamıyla bir koruma sağlanamamış olması da olumsuz bir durumu işaret etmektedir.

İşaretlediklerim