The Economist dergisi, Türkiye'deki seçimler öncesinde Kemal Kılıçdaroğlu'na destek verdiğini açıkladı

Britanya merkezli The Economist dergisi, Türkiye'deki seçimlerde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na destek verdiğini açıkladı. Derginin kapağında '2023'ün en önemli seçimi', 'Demokrasiyi kurtar', 'Erdoğan gitmek zorunda' ve 'Oyunu kullan' ifadeleri yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, derginin bu tutumuna Twitter üzerinden sert bir dille yanıt vererek, dergilerin Türkiye'nin iç siyasetine müdahale etmesine ve milli iradeye parmak sallanmasına izin vermeyeceklerini belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçim takvimine ilişkin tartışmalarda Cumhurbaşkanının seçim ilanı yetkisinin 60 gün öncesinden kullanılacağını belirtti. 14 Mayıs tarihini işaret ederek, seçim gününün bu tarihte olacağını neredeyse kesinleştirdi. Ayrıca, The Economist dergisinin 'Türkiye'nin diktatörlüğün eşiğinde' temalı kapağına tepki göstererek, Türkiye'nin kaderinin millet tarafından belirleneceğini ifade etti.

Britanya merkezli The Economist dergisi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yönetimini eleştiren bir dosya yayımladı ve Türkiye'nin 'diktatörlüğün eşiğinde' olduğunu öne sürdü. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, dergiyi 'entelektüel açıdan tembel' ve 'kasıtlı bir cehalete dayalı' haber yapmakla suçladı ve dergideki gazetecileri 'sözde gazeteciler' olarak nitelendirdi. Altun ayrıca, Türk halkının demokrasiye olan bağlılığını vurgulayarak, Erdoğan'ın demokratik yollarla seçildiğini ve her seçimi kazandığını belirtti.

Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, borsanın yükselişini ve avronun değer kaybetmesini işaret ederek, 15 Mayıs'ta durumun daha iyi olacağını belirtti. Seçime kısa bir süre kala yayınlanan anketler, Kılıçdaroğlu'nun kazanma şansının yüksek olduğunu gösteriyor. Memleket Partisi'nin adayı Muharrem İnce'nin yarıştan çekilmesi, Kılıçdaroğlu'nun şansını daha da artırdı. Kılıçdaroğlu, ekonomik verilerdeki iyileşmeyi Twitter üzerinden paylaşarak, ülkeyi zengin edeceklerini ifade etti.

Reuters'ın analizine göre Türkiye, mayıs ayında gerçekleşecek önemli seçimler öncesinde iki ekonomik yol arasında seçim yapacak: sıkı devlet denetimli bir ekonomi veya liberal ekonomi politikalarına dönüş. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 20 yıllık iktidarı ve ekonomik politikaları, yatırımcıların ve piyasaların dikkatini çekiyor. Uluslararası yatırımcılar, muhalefetin seçimleri kazanması durumunda Türk varlıklarında artış bekliyor. Ancak, ekonomideki köklü değişiklikler belirsizlikler yaratıyor. Türk Lirası'nın değer kaybı, enflasyonun yükselmesi ve sosyal yardım harcamalarının artması ekonomik zorlukları gösteriyor. Yabancı yatırımcıların Türkiye piyasalarından çekilmesi ve yerli yatırımcıların borsaya yönelmesi de dikkat çekici. Türkiye'nin ekonomik istikrarı ve seçim sonuçlarının getireceği potansiyel değişiklikler, uluslararası ve yerel düzeyde yakından izleniyor.