Almanya Başbakanı Olaf Scholz, ülkesinde nükleer enerjiye dönüş tartışmalarına son verdi

Almanya'da Isar 2, Neckarwestheim 2 ve Emsland nükleer santrallerinin reaktörleri devre dışı bırakılarak, ülkede nükleer enerji kullanımı sona erdi. Bu santraller, Almanya'nın enerji ihtiyacının yaklaşık %6'sını karşılıyordu. Nükleer santrallerin sökülme süreci ve radyoaktif atıkların depolanması konusunda henüz kesin çözümler bulunamamış durumda. Almanya'nın bu adımı, Fukuşima faciasının ardından nükleer enerjiye karşı artan eylemler ve Angela Merkel döneminde alınan kararlar sonucunda geldi. Türkiye ise nükleer enerji santrali inşa etmeye devam ediyor ve yenilenebilir enerji maliyetleri nükleer enerjiye göre daha düşük seviyelerde.

Almanya Başbakanı Olaf Scholz, ülkenin içinde bulunduğu durgunluktan çıkması için modernizasyon çağrısı yaptı. Scholz, 'Almanya Paktı' adını verdiği bu süreçte planlama süreçlerinin hızlandırılması, ekonomik büyümenin güçlendirilmesi, kamu yönetiminin dijitalleşmesi ve düzensiz göçün sınırlandırılması gibi önlemler alınmasını önerdi. Ayrıca, muhalefete de bu sürece katılma çağrısı yaptı.

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Rusya'nın balistik füze saldırılarına nükleer silahla yanıt verme doktrinini onaylamasının Almanya'yı korkutamayacağını ifade etti. Baerbock, Avrupa'daki özgürlüğün Avrupa barışına bağlı olduğunu ve Ukrayna'nın bu barışı savunduğunu vurguladı. Rusya'nın yeni doktrini, balistik füze saldırıları ve insansız hava araçları gibi tehditlere nükleer yanıt verilmesine olanak tanıyor. Ayrıca, Rusya'nın egemenliğine veya müttefiki Belarus'a yönelik tehditlerde de nükleer silah kullanımı öngörülüyor.

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, ülkedeki siyasi krizin dünyanın sonu olmadığını belirtti. Başbakan Olaf Scholz, FDP lideri ve Maliye Bakanı Christian Lindner'i görevden aldıktan sonra, FDP tüm bakanlarını hükümetten çekti. Steinmeier, Almanya'nın güçlü bir demokrasiye sahip olduğunu ve anayasanın bu tür durumlar için net kurallar koyduğunu vurguladı. Şansölye Scholz, Federal Meclis'ten güvenoyu isteyeceğini ve bu süreçte yeni seçimlerin önünün açılabileceğini açıkladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakü'de düzenlenen Dünya Liderleri İklim Zirvesi'nde Türkiye'nin 2053 yılı için net sıfır emisyon hedeflerini açıkladı. Erdoğan, yenilenebilir enerji, enerji verimliliği ve nükleer enerjinin bu hedefler için temel öncelikler olduğunu belirtti. Türkiye'nin yenilenebilir enerji payının yüzde 59'a çıktığını ve 2035 yılına kadar rüzgar ve güneş enerjisi kapasitesini artırmayı planladıklarını ifade etti. Ayrıca, 2050 yılına kadar nükleer enerji kapasitesini 20 bin megavata çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.