17 Mart 2024 Hukuk · Siyaset

Türkiye'de yeni yasa, antidemokratik uygulamaları artırıyor

Türkiye'de kabul edilen yeni yasa, antidemokratik uygulamaları daha da ağırlaştırarak iktidar muhaliflerine yönelik baskıyı artırıyor. Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği maddeleri içeren ve Anayasa ihlalleri barındıran bu düzenleme, özellikle terör örgütleriyle ilişkilendirilen kişilere yönelik keyfi ve çifte cezalandırmayı kolaylaştırıyor. Ayrıca, Türkiye'deki baskı rejimlerinin simgesi haline gelen 'Fişleme' düzenlemesinin kapsamı genişletilerek, muhalefet, inanç ve etnik köken nedeniyle cezalandırmanın aracı haline getiriliyor.

Benzer haberler

İktidar tarafından Adalet Reformu adı altında sunulan yeni yasa değişiklikleri, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuruları zorlaştırırken, 'Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi' hakkındaki, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen maddeyi daha da kesinleştirerek yeniden yürürlüğe sokuyor. Bu durum, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi'nin kararlarına rağmen gerçekleşiyor ve pek çok hukuk profesörü ile demokratik toplum örgütü tarafından eleştiriliyor.
24 Mart 2024

Mustafa Karaalioğlu, Türk Ceza Kanunu'na eklenmesi önerilen yeni bir maddenin ifade özgürlüğünü daha da kısıtlayabileceğini ele alıyor. Bu madde, devletin iç veya dış siyasal yararlarına karşı faaliyet gösterenleri 'etki ajanlığı' suçu kapsamında cezalandırmayı öngörüyor. Madde, belirsiz suç tanımlarıyla medyayı ve eleştirel sesleri hedef alabilecek şekilde tasarlanmış. Karaalioğlu, ifade özgürlüğünü kısıtlayan mevcut maddelerin kaldırılması gerektiğini savunurken, bu yeni düzenlemenin tersine bir adım olduğunu vurguluyor.
13 Mayıs 2024

Türkiye'de 9. yargı paketi kapsamında, sosyal medya aracılığıyla yapılan ve Türkiye aleyhine olduğu düşünülen kara propaganda ve etki ajanlığı faaliyetlerine karşı yeni düzenlemeler getirilmesi planlanıyor. Bu düzenlemeler, sosyal medya yorumları aracılığıyla ekonomik, toplumsal ve kamu düzenini bozan faaliyetleri de içerecek şekilde genişletilmiş. Ancak, hangi faaliyetlerin bu suç kapsamına gireceği ve nasıl tanımlanacağı konusunda belirsizlikler mevcut. Bu durum, ifade özgürlüğüne müdahale endişelerini de beraberinde getiriyor.
11 Mayıs 2024

Türkiye, uluslararası alanda yaşanan hibrit savaş ortamını kullanarak muhalefeti susturacak bir 'casusluk' yasası üzerinde çalışıyor. Bu yasa, Avrupa ve ABD'deki benzer yasalarla karşılaştırılarak ele alınıyor ve bu yasaların otoriter rejimler tarafından keyfi olarak kullanılabileceği belirtiliyor. Yasa taslağı, çok geniş bir yelpazede suç tanımları içeriyor ve bu durum, hükümetin muhalif sesleri bastırmasını kolaylaştırabilir. Ayrıca, bu yasa taslağı hem içeride hem de dışarıda tepki çekeceği öngörülüyor.
12 Mayıs 2024

Taha Akyol, iktidarın Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) bireysel başvurular üzerine insan hakları ihlallerini denetleme yetkisini daraltma hazırlığında olduğunu belirtiyor. Bu değişiklikle, adil yargılanma hakkı, etkin soruşturma eksikliği ve delillerin geçersizliği gibi gerekçelerle AYM'nin inceleme yapamayacağını ifade ediyor. Akyol, bu durumun Türkiye'nin hukuk devleti puanını düşüreceğini ve yalnızca yanlış kararı veren mahkemeyi değil, onaylayan Yargıtay'ı ve uygulayan Meclis'i de bağlayan AYM kararlarının önemini vurguluyor.
11 Şubat 2024
Daha fazla

Yeni yasanın antidemokratik uygulamaları ağırlaştırması, iktidar muhaliflerine yönelik baskıyı artırması ve Anayasa ihlalleri barındırması, haberin kötü bir olayı yansıttığını gösterir. Özellikle terör örgütleriyle ilişkilendirilen kişilere yönelik keyfi ve çifte cezalandırmayı kolaylaştırması, 'Fişleme' düzenlemesinin kapsamının genişletilmesi ve muhalefet, inanç ve etnik köken nedeniyle cezalandırmanın aracı haline getirilmesi, toplumda endişe ve rahatsızlık yaratan negatif gelişmelerdir.

İşaretlediklerim