9 Nisan 2024 Ekonomi · Sosyal Haklar

Hayri Kozanoğlu, 1 Mayıs'ta emekçilerin taleplerinin yükseltilmesi gerektiğini vurguluyor

Hayri Kozanoğlu, Türkiye'de ekonomik durumun zorlaşacağını ve ihracatın öneminin artacağını belirtiyor. Ancak, ihracat odaklı büyümenin ucuz işgücüne bağlı olduğunu ve bu durumun asgari ücretin 2025'e kadar sabitlenmesini gerektirdiğini ifade ediyor. Ayrıca, mevcut asgari ücretle emekçilerin satın alma gücünün düştüğü, enflasyonun özellikle gıda, kira ve ulaştırma kalemlerinde çok yüksek olduğunu belirtiyor. Kozanoğlu, 1 Mayıs'ın, emekçilerin taleplerini yükseltmek için önemli bir fırsat olduğunu ve toplumsal muhalefetin bu talepler karşısında emekçilerin yanında durması gerektiğini vurguluyor.

Benzer haberler

Hayri Kozanoğlu, 1 Ocak 2024'ten beri 17.002 TL olan asgari ücretin yetersizliğini ve bu ücretle temel insani gereksinimlerin karşılanamayacağını vurguluyor. Ekonomi yetkililerinin 2025 başına kadar asgari ücrete zam yapılmayacağını tekrarladığını belirten Kozanoğlu, bu durumu meşrulaştırmaya çalışan zayıf mazeretlere dikkat çekiyor. Enflasyon oranlarının asgari ücretin satın alma gücünü ciddi şekilde düşürdüğünü ve bu durumun çalışanların yaşam standartlarını olumsuz etkilediğini ifade ediyor.
25 Haziran 2024

Emekli aşçı Vahdettin Özkan, derinleşen ekonomik kriz ve artan hayat pahalılığının emeklileri nasıl etkilediğini anlattı. Özkan, emekli maaşlarının enflasyon karşısında eridiğini ve emeklilerin yoksulluk sınırının altına düştüğünü belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'emeklileri enflasyona ezdirmeyeceğiz' söyleminin gerçeklikle örtüşmediğini ifade eden Özkan, emeklilerin örgütlenerek hakları için mücadele etmeleri gerektiğini vurguladı.
28 Temmuz 2024

Hayri Kozanoğlu, TÜİK'in 2023 yılı Hanehalkı Bütçe Araştırması sonuçlarını değerlendirerek, zengin ve yoksul arasındaki uçurumun derinleştiğini vurguladı. Araştırmaya göre, ortalama bir ailenin harcamalarının büyük bir kısmı gıda, konut ve ulaştırmaya gidiyor, bu da eğitim, sağlık ve eğlence gibi diğer önemli kalemlere ayrılan payı daraltıyor. Yüksek enflasyon ve kira artışları, özellikle dar gelirli ve emeklilerin geçim sıkıntısını artırıyor.
18 Haziran 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin yüksek enflasyon ve yoksulluk gibi iki büyük krizle karşı karşıya olduğunu belirtti. Korkmaz, vergi adaletinin sağlanması için gelir vergisinde ücret ve maaşlar üzerindeki vergi yükünün düşürülmesi gerektiğini savundu. Reel sektörde zararların ve iflasların arttığını, sanayi üretiminde büyüme oranının düşük kaldığını ve doğrudan yabancı yatırım sermayesinin gelmediğini vurguladı. Ekonomik istikrarın sağlanması için demokratik ve hukuki altyapının düzeltilmesi gerektiğini ifade etti.
23 Temmuz 2024

Aziz Çelik, Türkiye'de yaşanan yüksek enflasyonun ülkenin en büyük sorunu olduğunu belirtiyor. Enflasyonun, emek gelirlerinin artış hızını aşması nedeniyle pahalılığın arttığını ve bu durumun özellikle emekçi sınıfları olumsuz etkilediğini vurguluyor. Ayrıca, yüksek enflasyonun sermaye gelirlerini koruduğunu ve gelir dağılımını bozduğunu ifade ediyor. Temmuz 2024'te açıklanacak olan resmi enflasyon oranlarının, kamu görevlileri ve emekliler için maaş artışlarını belirleyeceğini ancak bu artışların enflasyon oranının altında kalacağını öngörüyor.
6 Mayıs 2024
Daha fazla

Haberde Türkiye'deki ekonomik durumun zorlaşacağı, ihracatın öneminin artacağı ancak bu durumun ucuz işgücüne bağlı olacağı ve asgari ücretin 2025'e kadar sabitlenmesi gerektiği belirtiliyor. Ayrıca, mevcut asgari ücretle emekçilerin satın alma gücünün düşmesi ve enflasyonun özellikle gıda, kira ve ulaştırma kalemlerinde çok yüksek olması gibi olumsuz durumlar vurgulanıyor. Bu durumlar, ekonomik zorluklar ve emekçilerin yaşadığı mali sıkıntılar göz önüne alındığında haberin kötü bir durumu yansıttığı anlaşılıyor.

İşaretlediklerim