Avrupa Birliği, ortak göç ve iltica kuralları konusunda anlaşmaya vardı

Avrupa Birliği, sığınmacıların Batı Avrupa'ya seyahatini zorlaştıracak yeni bir sığınma ve göç anlaşmasını kabul etti. 2015 sığınmacı krizinden bu yana kalıcı bir çözüm arayan AB, 2020'de hazırlanan ve Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde onaylanan bu anlaşmayla, sığınmacıların AB ülkelerine giriş ve kalış koşullarını yeniden düzenliyor. Anlaşma, 2026'dan itibaren yürürlüğe girecek ve sığınmacı yükünün paylaşımı, hızlı tarama prosedürleri, güvenlik tehdidi değerlendirmeleri ve ortak veri tabanı oluşturulmasını içeriyor. İnsan hakları kuruluşları, anlaşmanın insanlık dışı bir sisteme yol açabileceği konusunda uyarılarda bulunuyor.

Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin içişleri bakanları, Brüksel'deki toplantılarında göç ve iltica konusunda bir kez daha uzlaşamadı. Toplantıda, AB Komisyonu'nun 2020'de önerdiği 'Göç ve İltica Anlaşması'nın son unsuru 'Kriz Yönetmeliği' üzerinde tartışmalar yapıldı. Anlaşma sağlanamamasının ardında, Almanya'nın Akdeniz'deki insani yardım ve arama-kurtarma hizmetleri sağlayan sivil toplum kuruluşları gemilerinin desteklenmesi önerisi ve İtalya'nın buna 'göçmenler için çekici bir faktör' olduğu gerekçesiyle karşı çıkması olduğu belirtildi.

Avrupa Birliği (AB) Liderler Zirvesi'nde, Macaristan ve Polonya, AB'nin göç ve iltica politikasına onay vermeyeceklerini bildirdi. Bu durum, göç politikası ve stratejik açıdan önemli konularda ortak açıklama yapılmasını engelleyecek. Ancak, Macaristan ve Polonya'nın bu tutumu, Avrupa iltica reformu sürecini etkilemeyeceği belirtiliyor. Ancak, bu iki ülkenin AB bütçesinin revize edilmesine ilişkin müzakereleri iltica reformunda baskı yapmak için kullanabileceği kaydediliyor.

Avrupa Birliği (AB), düzensiz göçmen girişi endişesiyle üye ülkelerin vize serbestisi anlaşmalarını askıya alma yetkisini genişletmeyi planlıyor. AB Komisyonu, vizesiz seyahatle bağlantılı yeni zorlukların ortaya çıktığını belirtti ve vizesiz seyahatin kötüye kullanılması durumlarını ele alacak donanıma sahip olmanın büyük önem taşıdığını ifade etti. Yeni kurallarla, üye ülkeler vize serbestisi uygulamalarını askıya alabilmek için daha geniş ve esnek gerekçeler öne sürebilecek.

Avrupa Birliği (AB), Fransa ve Belçika'daki saldırıların ardından, AB içerisinde yasal olarak kalma hakkı bulunmayan kişilerin ülkelerine geri gönderilmesini hızlandırmayı hedefliyor. AB Komisyonu'nun içişlerinden sorumlu üyesi Ylva Johansson, geri göndermeleri düzenleyen direktifin 2008 tarihli olduğunu ve kısa süre içinde revize edilmesi için çalışmalara başlanacağını ifade etti. Johansson, Brüksel'deki saldırının bir uyanma çağrısı olduğunu belirtti.