13 Temmuz 2023 Hukuk · Siyaset

Yargıtay başsavcılığı, Gezi davası tebliğnamesinde Hrant Dink anmalarını suç unsuru olarak değerlendirdi

Yargıtay başsavcılığı, Gezi Parkı davası tebliğnamesinde, Çiğdem Mater'in Hrant Dink anmalarını organize etmek için yaptığı telefon görüşmelerini suç unsuru olarak nitelendirdi. Tebliğnamede, Mater'in Can Atalay ve Osman Kavala ile yaptığı görüşmelerde anma için çağrı ve bütçe konularının ele alındığı belirtildi. Dink ailesi, bu durumu kriminalize etme çabası olarak değerlendirerek tepki gösterdi ve Mater ile Kavala'nın süreçteki emeklerine vurgu yaptı.

Benzer haberler

Agos gazetesi genel yayın yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesiyle ilgili kamu görevlilerinin yargılandığı davada Yargıtay kararını açıkladı. Yargıtay 3. Ceza Dairesi, bazı sanıkların hükmünü bozarken, dönemin Trabzon emniyet istihbarat şube müdürü Engin Dinç, eski Trabzon emniyet müdürü Reşat Altay ve dönemin İstanbul istihbarat şube müdürü Ahmet İlhan Güler'in 'ihmali davranışla kasten öldürme' suçundan verilen beraat kararlarını onadı. Ayrıca, Yargıtay, kamu görevlisi sanıkların suç örgütünün Dink'in öldürülmesi kararını desteklediklerini ve cinayetin gerçekleşmesini sağladıklarını belirtti. Trabzon jandarma görevlilerinin dosyası ise istinafa yollandı ve bazı sanıkların 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme' suçundan cezalandırılabilecekleri ifade edildi.
21 Haziran 2023

Yargıtay Başsavcılığı, Gezi Parkı davasında Osman Kavala'ya verilen müebbet hapis cezası ve diğer beş sanığa verilen 18'er yıl hapis cezalarının onanmasını talep etti. Mücella Yapıcı'nın mahkumiyetinin bozulması istendi. TİP Hatay Milletvekili Can Atalay'ın yargılamasının durdurulması gerektiği yönündeki düşünceye katılmadı. Tebliğnamede, 17-25 Aralık yolsuzluk soruşturması ve 15 Temmuz darbe girişimi 'darbe girişimi' olarak tanımlandı ve Gezi Parkı eylemleri sırasında düzenlenen forumlar ve etkinlikler ele alındı. Ayrıca, Kavala ile ilgili tanıklıklar ve delillerin yeniden değerlendirilmesi vurgulandı.
8 Temmuz 2023

Gezi Parkı davasından tutuklu olan avukat ve TİP Hatay milletvekili adayı Can Atalay, 'örgüt propagandası yapmak' ve 'Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet etmek' suçlamalarıyla yargılandığı başka bir davanın duruşmasına SEGBİS ile katıldı. Duruşmada avukat Mehmet Ümit Erdem, yedi buçuk yıldır süren davanın bir an önce sonuçlandırılmasını talep etti. Atalay, tutukluluğu nedeniyle Hatay'da bulunamadığını ve yüreğinin orada olduğunu ifade etti. Duruşmayı yürüten mahkeme heyeti, aynı zamanda Gezi Parkı davasında ceza veren ve tutuklama kararı alan heyetti.
27 Nisan 2023

Ermeni gazeteci Hrant Dink'in 2007 yılında öldürülmesiyle ilgili olarak, aralarında dönemin Emniyet istihbarat daire başkanı Ramazan Akyürek ve dönemin İstanbul Emniyet istihbarat şube müdürü Ali Fuat Yılmazer'in de bulunduğu 11 şüpheli hakkında yeni bir dava açıldı. İstanbul 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, beş kamu görevlisine 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme' suçu yüklenirken, Trabzon'daki azmettiricilere 'örgüt adına suç işleme' suçlaması yöneltildi. Dava, daha önce kamu görevlilerinin yargılandığı ve Mart 2021'de hükme bağlanan davanın devamı niteliğinde.
13 Haziran 2023

Hrant Dink cinayetiyle ilgili kamu görevlileri ve Trabzon'daki sivil azmettiricilerin 'Anayasayı ihlal' ve 'FETÖ üyeliği' suçlarından yargılandığı dava başladı. İlk duruşmada altı sanığın sorgusu yapıldı ve dönemin Trabzon Terörle Mücadele Şubesi'nde komiser yardımcısı olan Adem Sağlam'ın ifadesi dikkat çekti. Mahkeme, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne ve Trabzon Emniyet Müdürlüğü'ne cinayetle ilgili bilgi ve belgelerin istihbarat tarafından diğer birimlerle paylaşılıp paylaşılmadığını sorma kararı aldı. Sanıkların bir kısmı cezaevinde, bir kısmı firari, bir kısmı ise tutuksuz yargılanıyor. Duruşma savcısı, Adem Sağlam'ın Iğdır'da 'FETÖ üyeliği' suçlamasıyla yargılandığı başka bir dava ile bu davayı birleştirme talebinde bulundu ve mahkeme, Sağlam'ın tutukluluğunun devamına karar verdi. Bir sonraki duruşma 20 Eylül 2023'te yapılacak.
14 Haziran 2023
Daha fazla

Yargıtay başsavcılığının Gezi davası tebliğnamesinde Osman Kavala ve diğer kişilerin hapis cezalarının onanmasını istemesi, Gezi davasıyla ilgili olarak olumsuz bir gelişme olduğunu göstermektedir. Ayrıca, Çiğdem Mater'in Hrant Dink anmalarını organize etmek için yaptığı telefon görüşmelerinin suç unsuru olarak değerlendirilmesi, ifade özgürlüğüne ve toplumsal olayları anma hakkına yönelik bir kısıtlama olarak değerlendirilebilir.

İşaretlediklerim