Alman istihbaratı, Türkiye'deki seçimlerle ilgili aşırılık yanlısı grupların olası eylemlerine dair uyarıda bulundu

Almanya'nın iç istihbarattan sorumlu Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın (BfV) yayımlanan yıllık raporunda, Türkiye Almanya için en büyük casusluk tehditlerinden biri olarak belirtildi. Raporda ayrıca Rusya'nın Ukrayna işgaliyle ilgili casusluk faaliyetleri ve Çin'in ekonomik ve bilimsel casusluk konusunda oluşturduğu tehdit vurgulandı. İran da Türkiye ile birlikte Almanya için önemli bir casusluk tehdidi olarak ifade edildi, her iki ülkenin siyasi muhalefeti hedef aldığına dikkat çekildi.

Türkiye'de yarın gerçekleşecek seçimler öncesinde, iktidar kanadının yaptığı açıklamalar Batılı ülkelerde endişe yarattı. NATO ve Avrupa Birliği ülkeleri, Türkiye'de siyasi istikrarsızlık yaratacak hamlelerden kaçınılması gerektiğini belirten mesajlar gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve diğer iktidar yetkililerinin kullandığı sert ifadeler, muhalefetin olası zaferini hedef alıyor. AGİT ve AKPM heyetleri de Yüksek Seçim Kurulu'na demokratik seçimlere gölge düşürecek gelişmelere izin verilmemesi gerektiğini iletti.

Almanya'da İslam ve göçmen karşıtı aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisi'nin (AfD) seçmen desteği artıyor. Son ankete göre AfD'nin oy oranı yüzde 21'e çıktı. Almanya'da İç İstihbarattan Sorumlu, Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Thomas Haldenwang, AfD içinde ılımlı siyasetçilerin etkisinin azaldığı ve anayasa karşıtı akımların etkisinin arttığı konusunda uyardı. Haldenwang, AfD'nin son parti toplantısında delegelerin gelecek yıl yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri için tartışmalı adaylar seçmesinin endişe verici bir gelişme olduğunu belirtti.

Alman iç istihbarat teşkilatı BfV, Almanya'daki 'ülkücü hareket'i iç güvenliğe tehdit olarak nitelendiren bir rapor yayımladı. Raporda hareketin aşırı milliyetçilik, ırkçılık ve antisemitizm gibi düşmanlık içeren ideolojileri barındırdığı ve Almanya'da yaklaşık 11 bin taraftarı olduğu belirtildi. Ülkücü hareketin 1980'e kadar 600'den fazla kişiyi öldürdüğü, silahlara ilgi duyduğu ve sosyal medyada silahlı savaşçı imajı paylaştığı ifade edildi. Ayrıca, ülkücülerin müzik tercihleri, izledikleri diziler ve kullandıkları semboller hakkında da bilgiler verildi.

Almanya Adalet Bakanı Marco Buschmann, içişleri ve dışişleri bakanlarına gönderdiği yazıda, AKP'nin Almanya'daki seçim kampanya etkinliklerinde nefret söylemi içeren mesajlar yayabileceği konusunda uyarıda bulundu. Almanya'da yabancı yetkililerin seçim etkinliği düzenlemesi hükümet iznine bağlı olup, seçim öncesi son üç ayda bu etkinliklere izin verilmiyor. Buschmann, izin zorunluluğunun dikkatle uygulanması ve Türkiye'ye kuralların hatırlatılması gerektiğini belirtti. Yeşiller partisi sözcüsü Lamya Kaddor, resmi olmayan yollarla seçim etkinliklerinin düzenlenebildiğine dikkat çekti.