19 Temmuz 2023 Dünya · Siyaset · Askeri

İsrail'de 161 yedek asker, hükümetin yargı düzenlemesine karşı ordudan ayrıldıklarını açıkladı

İsrail Hava Kuvvetleri'nde görevli yedek askerler, hükümetin yargı düzenlemesine karşı olduklarını belirterek ordudan ayrıldıklarını duyurdu. Aralarında general ve albay rütbesindeki isimlerin de bulunduğu 161 yedek asker, İsrail'in demokrasiden diktatörlüğe dönüşeceği endişesini dile getirdi. İsrail Başbakanı Netanyahu'nun yargı düzenlemesini ertelediği ancak bütçenin Meclisten geçmesinin ardından tekrar gündeme getireceğini açıkladığı belirtildi. Yargı düzenlemesi, Yüksek Mahkeme'nin hükümet üzerindeki denetimini kaldırmayı öngörüyor ve ülkede protestolara neden oluyor.

Benzer haberler

İsrail'de Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki hükümetin yargı reformu tasarısı, ülkede büyük protestolara neden oldu. Tasarı, yüksek mahkemenin hükümet üzerindeki denetimini sınırlıyor ve hükümetin kararlarını bozma yetkisini kaldırıyor. Tasarının kabul edilmesi, ülkede geniş çaplı protestolar ve grevlere yol açtı. Ayrıca, İsrail ordusunda görevli yedek askerler de yasa teklifine tepki göstererek eğitimlere katılmayacaklarını bildirdi.
24 Temmuz 2023

İsrail'de, Başbakan Binyamin Netanyahu öncülüğündeki hükümetin yargı düzenlemesine karşı protestolar 32. haftasında devam etti. Protestolar, ülke genelinde onlarca farklı noktada gerçekleşti ve on binlerce İsrailli katıldı. Protesto liderleri, Netanyahu'yu hukukun üstünlüğünü yok etmeye çalışmakla suçladı. İsrail Adalet Bakanı Yariv Levin'in duyurduğu 'yargı reformu' Yüksek Mahkeme'nin yetkilerini sınırlandırma ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olması gibi değişiklikler içeriyor.
13 Ağustos 2023

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, hükümetin yargı reformu düzenlemelerine karşı düzenlenen sivil itaatsizlik eylemlerinde 'çizginin aşıldığını' belirtti. Ana muhalefet lideri Yair Lapid, Netanyahu'nun protestoları Huvvara'daki saldırılarla kıyaslamasını eleştirdi. İsrail'de Netanyahu hükümetinin yargı reformlarına karşı yaklaşık iki aydır devam eden kitlesel protestolar var. Protestolar sırasında İsrail polisi göstericilere sert müdahalede bulundu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, polisin eylemlerini desteklediğini açıkladı.
2 Mart 2023

İsrail'de Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki hükümetin yargıyı zayıflatmayı hedefleyen reformlarına karşı düzenlenen protestolar sekizinci haftaya girdi. Protestocular, reformların oylanacağı Meclis önünde toplandılar ve bir pankartta İran'ın Ayatullah Humeyni, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ve Macaristan Başbakanı Orban ile Netanyahu'yu yan yana göstererek tepkilerini ifade ettiler. Adalet Bakanı Yariv Levin'in açıkladığı reformlar, Yüksek Mahkeme'nin yetkilerini sınırlandırıyor ve yargının bağımsızlığını azaltıyor. İsrail Başsavcısı Gali Baharav-Miara, reformlara karşı çıkarak güçler ayrılığı ve bireysel hakların korunması konusundaki kaygılarını dile getirdi.
26 Şubat 2023

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, ülke genelinde büyük protestolara ve grevlere sebep olan yargı reformunu ertelediğini açıkladı. Netanyahu, bu kararı meclis tatilinden sonrasına kadar süreci durdurarak gerçek bir diyalog kurma amacıyla aldığını belirtti. Koalisyon ortağı aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ile yapılan anlaşma sonucunda, Ben-Gvir'in yönetiminde yeni bir güvenlik gücü kurulması kararlaştırıldı. Netanyahu'nun bu kararı, koalisyon hükümetinde çatlak yaratmış ve Ben-Gvir'in istifa tehditleriyle karşı karşıya kalmıştı.
27 Mart 2023
Daha fazla

İsrail Hava Kuvvetleri harekat karargahında görevli 161 yedek askerin hükümetin tartışmalı yargı düzenlemesine karşı ordudan ayrıldığının duyurulması, ülkede yaşanan bir olumsuzluk olarak değerlendirilebilir. Yedek askerlerin, yargı düzenlemesiyle ülkenin demokrasiden bir diktatörlüğe dönüşeceğini savunarak ordu hizmetini bıraktıklarını açıklamaları, hükümetin politikalarına karşı bir tepki olduğunu göstermektedir. Ayrıca, yargı reformunun Yüksek Mahkeme'nin yetkilerini sınırlandırma ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olması gibi değişiklikler içermesi, demokratik süreçlere zarar verebilecek bir gelişme olarak değerlendirilebilir. Ülke genelinde devam eden protesto hareketi de, hükümetin politikalarına karşı bir tepki olarak değerlendirilebilir.

İşaretlediklerim