ABD üniversitelerinde Filistin yanlısı gösteriler artarak devam ediyor

ABD'nin çeşitli üniversitelerinde 18 Nisan'dan bu yana süren Filistin yanlısı gösterilerde, şimdiye kadar 2 bin 300'den fazla kişi gözaltına alındı. Gösteriler, Columbia Üniversitesi'nde başlayarak ülke genelinde 45'ten fazla kampüse yayıldı. Göstericiler, özellikle İsrail'in Gazze'deki faaliyetlerine tepki gösteriyor ve üniversitelerin İsrail ile ilişkilerini kesmesini talep ediyor. Gösterilerin büyük çoğunluğu barışçıl geçmesine rağmen, bazı kampüslerde İsrail yanlısı gruplarla çatışmalar yaşandı.

ABD'deki birçok prestijli üniversite kampüsünde, 18 Nisan'dan bu yana İsrail'in Gazze'deki sivillere yönelik saldırılarını protesto eden gösteriler düzenleniyor. Bu protestolar yaklaşık iki haftadır devam ediyor ve bu süreçte toplamda en az 2 bin kişi gözaltına alındı. Gösteriler, ABD'nin en önemli yüksek öğrenim kurumlarını kapsayacak şekilde geniş bir alana yayılmış durumda.

ABD'de Columbia Üniversitesi'nde başlayan Filistin yanlısı protestolar, 108 öğrencinin tutuklanmasıyla daha da büyüyerek 30 üniversiteye yayıldı. Protestolar, Columbia Üniversitesi Rektörü Nemat Shafik'in polisi harekete geçirme kararı sonrası sertleşti. Ülke genelindeki gösterilerde 550'den fazla protestocu gözaltına alındı. Amerikan Senatosu'ndan Cumhuriyetçi bir grup, protestoların ele alınması için Başsavcıya çağrıda bulundu.

ABD'nin California eyaletinde bulunan UCLA kampüsünde, İsrail'in Gazze politikalarını protesto eden öğrenciler, İsrail yanlısı bir grup ve polis müdahalesiyle karşı karşıya kaldı. İki gece süren olaylar sırasında öğrenciler şiddete maruz kaldı, birçok öğrenci gözaltına alındı veya yaralandı. Üniversite yönetimi ve polisin sert müdahalesi eleştirilirken, olaylar ulusal çapta dikkat çekti ve Başkan Joe Biden olaylara ilişkin açıklamada bulundu.

ABD'deki prestijli Sarmaşık Ligi üniversitelerinde başlayan eylemler, 'Filistin'e özgürlük' temalı sloganlarla dikkat çekiyor. Bu eylemler, üniversitelerin bağışçıları tarafından Yahudi karşıtı olarak algılanıyor ve bazı bağışçılar finansal desteklerini kesme tehdidinde bulunuyor. Üniversite yönetimleri, hem Beyaz Saray'ın hem de bağışçıların baskısı altında kalıyor. Bu durum, üniversitelerin akademik ve finansal istikrarını tehdit eden bir gerilime yol açıyor.