Arkeologlar, Meksika'nın Yucatan Yarımadası'ndaki yağmur ormanlarında Antik Maya uygarlığına ait bir şehrin kalıntılarını keşfetti. LiDAR teknolojisi kullanılarak yapılan keşifte, 'Valeriana' adı verilen şehirde tarım alanları, spor sahası, amfiteatr ve piramit benzeri yapılar bulundu. Şehrin MS 750-850 yıllarında 30-50 bin kişiye ev sahipliği yapmış olabileceği belirtiliyor. Araştırmacılar, şehrin çöküşüne iklim değişikliğinin neden olmuş olabileceğini düşünüyor.
29 Ekim 2024

Apollo misyonlarıyla getirilen ay örneklerini inceleyen bilim insanları, Ay’ın ince atmosferinin nasıl oluştuğuna dair gizemi çözdüklerini açıkladılar. Araştırmalar, Ay atmosferinin yaklaşık yüzde 70’inin meteor çarpmaları sonucu buharlaşmadan, yüzde 30’unun ise güneş rüzgarı püskürmesinden kaynaklandığını gösteriyor. Bu bulgular, Ay’ın yüzeyi ve atmosferinin uzun zaman ölçeklerinde nasıl etkileşime girdiğine dair daha net bir resim sağlıyor ve uzay aşınma süreçlerine dair anlayışımızı geliştiriyor.
3 Ağustos 2024

2019 Dünya Bilim İnsanları İklim Acil Durum Uyarısı'nı güncelleyen 15 binden fazla bilim insanı, Dünya'daki yaşamın 'kuşatma altında olduğunu' ve bu konuda 'keşfedilmemiş bir alan'a girildiğini belirtti. Raporda, son dönemde kırılan çok sayıda sıcaklık rekorunun gezegenin 'yaşamsal belirtilerine yönelik ciddi tehditler' oluşturduğu ifade edildi. Ayrıca, Covid-19 kapanmalarının kaldırılmasının ardından fosil yakıt kullanımının hızla arttığına dikkat çekildi. Bilim insanları, ekonomik büyüme fikri ile ekolojik hedefler arasındaki çatışmanın en büyük zorluklardan biri olduğunu belirtti.
25 Ekim 2023

Uluslararası bir araştırma, Amazon Yağmur Ormanları'nın neredeyse yarısının 2050'ye kadar kuraklık, ormansızlaşma ve yangınlar nedeniyle yok olabileceğini ortaya koydu. Bilim insanları, Amazonlar'ın %38'inin zaten bozulduğunu ve yağmur ormanlarının %10 ila %47'sinin tahrip olabileceğini belirtiyor. Araştırma sonuçları, ekosistemin büyük ölçüde yağışa bağlı olduğu ve 'Dünyanın akciğeri' olarak adlandırılan Amazon Ormanları'nın, nem seviyeleri düşmeye devam ederse kurak bir alana dönüşebileceğini gösteriyor.
14 Şubat 2024

Meksika'nın Yucatan Yarımadası'nda, ormanlık bir alanda eski bir Maya kentinin kalıntıları bulundu. Keşfedilen alanda 15 metreden yüksek piramit benzeri yapılar ve MS 600 ile 800 yılları arasına tarihlenen çanak çömlekler yer alıyor. Meksika Ulusal Antropoloji ve Tarih Enstitüsü'nün yürüttüğü saha çalışması sonucunda bulunan kent, havadan lazer taraması ile desteklenmiş. Arkeologlar, bölgeye Ocomtún adını vermişler ve bulguların analiziyle yerleşim sıralamalarına dair daha güvenilir veriler elde edilmesi bekleniyor.
1 Temmuz 2023

Yeni bir araştırmaya göre, kutup buzullarının erimesi Dünya'nın dönüşünü yavaşlatarak günlerin uzamasına neden oluyor. İnsan kaynaklı küresel ısınma nedeniyle Grönland ve Antarktika'daki buz tabakalarının erimesi, suyun ekvator çevresindeki denizlere dağılmasına yol açıyor ve bu da Dünya'nın dönüş hızını yavaşlatıyor. Araştırma, 1900 ile 2000 yılları arasında gün uzunluğundaki yavaşlama oranının yüzyılda 0.3-1.0 milisaniye arasında değiştiğini, ancak 2000'den bu yana bu oranın 1.3 ms/cy'ye yükseldiğini gösteriyor. Emisyonlar azaltılmazsa, yavaşlama oranının 2100 yılına kadar yüzyılda 2.6 milisaniyeye ulaşacağı öngörülüyor.
16 Temmuz 2024

Çin'deki bilim insanları, yaklaşık 930 bin yıl önce başlayan ve 120 bin yıl süren bir popülasyon krizinin, küresel nüfusu 1280 üreyebilen bireye düşürdüğünü belirtti. Bu dönemde, buzul döngülerinin daha uzun ve yoğun hale geldiği, Afrika'da uzun süreli kuraklık yaşandığı belirtildi. Araştırma, günümüz insanlarından elde edilen genetik örneklere dayanarak eski nüfus dinamiklerini yeniden inşa etmeye olanak sağlıyor. Araştırmacılar, popülasyon krizinin başında insanın ilk atalarının yaklaşık yüzde 98,7'sinin yok olduğunu ve daha sonra modern insanın ortak atasının ortaya çıktığını savunuyor.
6 Eylül 2023

2023 yılı, iklim bilimcilerin tahminlerinin aksine, kaydedilen en sıcak yıl oldu ve bu durum bilim insanlarını şaşırttı. NASA Goddard Uzay Araştırmaları Enstitüsü Direktörü Gavin Schmidt, iklim modellerinin bu ani sıcaklık artışını öngöremediğini belirtti. Sera gazı emisyonları, Tonga'daki volkanik patlama ve denizcilik endüstrisindeki sülfür emisyonlarını azaltan düzenlemeler gibi faktörlerin etkileri incelendi, ancak hiçbiri sıcaklık artışını tam olarak açıklayamadı. Schmidt ve diğer bilim insanları, iklim sisteminin işleyişinde beklenmedik değişiklikler olabileceğini ve daha iyi veri sistemlerine ihtiyaç duyulduğunu ifade ediyor.
28 Mart 2024

Birleşmiş Milletler'in yayımladığı rapora göre, dünya genelinde göçmen hayvan türlerinin yüzde 44'ünün popülasyonu azalmış durumda. Bu azalmanın başlıca nedenleri arasında iklim krizi ve insan faaliyetleri sonucu doğal yaşam alanlarının tahrip olması gösteriliyor. Raporda, özellikle göç eden ötücü kuşlar, deniz kaplumbağaları, balinalar, köpek balıkları gibi türlerin yaşam alanlarının balıkçılık, yasa dışı avlanma, kirlilik ve iklim değişikliği gibi faktörlerle tehdit altında olduğu belirtiliyor.
12 Şubat 2024

Harvard Üniversitesi'nden bilim insanları, Dünya’daki yaşamın başlangıcının yıldırım düşmesiyle oluşan kimyasal reaksiyonların sonucu olabileceğini öne sürdü. Araştırma, su, elektrolitler ve yaygın gazların birleşerek Dünya’nın ilk biyomoleküllerini oluşturduğu hipotezine dayanıyor. Simüle edilen yıldırım düşmeleri, karbondioksit ve nitrojeni son derece reaktif bileşiklere dönüştürebilen yüksek enerjili kıvılcımlar üretti. Bu keşif, Dünya dışında yaşamın gelecekteki olası keşifleri için de potansiyel taşıyor.
11 Ağustos 2024

Penn State Üniversitesi'nden araştırmacılar, mikroplastiklerin bulutları etkileyerek havayı kötüleştirebileceğini keşfetti. Çalışmada, mikroplastiklerin buz kristallerinin oluşumunu etkileyebileceği ve bulutları tohumlayabileceği bulundu. Mikroplastik içeren damlacıkların daha sıcak buz kristalleri ürettiği ve bu durumun hava modellerini değiştirebileceği sonucuna varıldı. Araştırma, mikroplastiklerin iklim sistemimizle etkileşimini daha iyi anlamamız gerektiğini vurguluyor.
16 Kasım 2024

Harvard Üniversitesi'nden bilim insanları, Güney Afrika'daki meteor kalıntılarını inceleyerek 3,26 milyar yıl önce Dünya'ya çarpan dev bir göktaşının erken yaşamı tetiklemiş olabileceğini öne sürdü. Araştırma, bu çarpmanın Dünya'da yaşamın gelişmesine elverişli koşullar yarattığını ve demir açısından zengin derin suların yüzeye çıkmasına neden olan tsunamiler oluşturduğunu belirtiyor. Bu bulgular, göktaşı çarpmalarının sadece yıkım getirmediği, aynı zamanda yaşamın gelişmesine katkıda bulunduğu fikrini destekliyor.
22 Ekim 2024

Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya göre, Dünya’nın yaklaşık 466 milyon yıl önce Satürn’deki gibi bir halka sistemine sahip olmuş olabileceği keşfedildi. Araştırma, büyük bir asteroidin gelgit kuvveti nedeniyle parçalanarak gezegenin etrafında bir halka sistemi oluşturduğunu öne sürüyor. Bu halkanın güneş ışığını engelleyerek küresel soğumaya yol açmış olabileceği belirtiliyor. Çalışma, Dünya dışı olayların gezegenimizin iklimini nasıl etkileyebileceğine dair yeni bir anlayış sunuyor.
16 Eylül 2024

NASA'nın Modis-Aqua uydusu, son 20 yılda dünya okyanuslarının yüzde 56'sında maviden yeşile doğru bir renk değişimi tespit etti. Bu değişim, özellikle ekvatora yakın tropikal bölgelerde gözlemlendi ve İngiltere'deki Ulusal Oşinografi Merkezi'nden araştırmacılar, bu yeşillenmenin iklim değişikliği nedeniyle değişen ekosistemlerin bir göstergesi olduğuna inanıyor. Renk değişikliğinin nedeni tam olarak belirlenemese de, fitoplanktonlarla bağlantılı olabileceği ve bu organizmaların atmosfer dengesi ve oksijen üretimi için hayati öneme sahip olduğu belirtiliyor.
15 Temmuz 2023

Earth Commission tarafından yapılan ve Nature dergisinde yayımlanan araştırmada, insan faaliyetlerinin gezegenin güvenliğini ve adaletini tehlikeye attığı belirtildi. Sekiz ekolojik göstergeden yedisinde tehlikeli sınırların aşıldığı, küresel sıcaklık artışının güvenli sınır olan 1 dereceyi geçtiği ve yüzey suyu akışında güvensiz seviyelerin görüldüğü tespit edildi. Ayrıca, gezegenin yalnızca yüzde 45 ila 50'sinin bozulmamış ekosistemlere sahip olduğu ve nitrojen ile fosfor kullanımındaki eşitsizliklerin tehlikeli boyutlara ulaştığı bulgularına ulaşıldı.
31 Mayıs 2023

Meksika'daki Chichen Itza arkeolojik alanında Meksikalı arkeologlar tarafından, Mayalar'ın 'Pelota' adlı top oyununun skorlarının tutulduğu düşünülen 1200 yıllık bir skorbord keşfedildi. 40 kiloluk yuvarlak taşın üzerindeki sembollerden oluşan hiyeroglif yazı, iki oyuncuyu tasvir ediyor ve şu anda uzmanlar tarafından deşifre edilmeye çalışılıyor. Meksika Ulusal Antropoloji ve Tarih Enstitüsü (INAH) bu bulgunun önemine dikkat çekiyor ve bölgede hiyeroglif yazı bulmanın nadir olduğunu belirtiyor.
12 Nisan 2023

Bilim insanları, Mısır'ın Luksor yakınlarında 1935'te keşfedilen ve 'Çığlık Atan Kadın' olarak bilinen mumyanın olası ölüm nedenini açıkladı. Araştırmalara göre, mumyanın yüz ifadesi kadavra spazmı olarak okunabilir ve bu da kadının acı veya ızdıraptan çığlık atarak öldüğü anlamına gelir. Bilgisayarlı tomografi taramaları ve diğer tekniklerle yapılan analizler, mumyanın yaklaşık 48 yaşında öldüğünü ve omurga eklem iltihabından muzdarip olduğunu ortaya koydu. Ayrıca, mumyanın iç organlarının sağlam olması ve pahalı mumyalama maddeleriyle muamele edilmiş olması dikkat çekti.
3 Ağustos 2024

Bilim insanları, Aralık 2022'de Kuzey Kutup göklerinde görülen nadir bir 'kutup yağmuru aurora' olayının gizemini çözdü. Bu aurora, genellikle çıplak gözle görülmeyen ve düşük güneş rüzgarı seviyeleri sayesinde gözlemlenebilen bir uzay havası türüdür. Araştırmacılar, bu auroranın doğrudan güneşten gelen supratermal elektronlar tarafından üretildiğini ve 28 saat boyunca gözlemlenebildiğini belirtti. Bu keşif, kutup ışıklarının kökenlerini anlamada önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
23 Haziran 2024

Bilim insanları, Batı Afrika'da yaşanan ve Mali'de 48 dereceyi aşan sıcaklıkların insan kaynaklı iklim değişikliği olmadan mümkün olamayacağını belirtiyor. Mali'nin başkenti Bamako'da bir hastane, aşırı sıcaklar nedeniyle yüzlerce ölümün gerçekleştiğini açıkladı. Araştırmalar, fosil yakıtların yakılması gibi insan faaliyetlerinin bölgedeki sıcaklıkları ortalama 1.4 derece artırdığını gösteriyor. Bilim insanları, küresel sıcaklıkların artmasıyla bu tür sıcak hava dalgalarının daha sık yaşanacağını öngörüyor.
21 Nisan 2024

Çin'in Zhurong keşif aracı, Mars'ın yüzeyinde eski bir okyanusa ait izler buldu. Bu izler arasında delikli koniler, çokgen çukurlar ve oymalı akıntılar yer alıyor. Araştırmacılar, bu okyanusun yaklaşık 3.7 milyar yıl önce meydana gelen bir sel sonucu oluştuğunu tahmin ediyor. Ancak bazı bilim insanları, Mars'taki rüzgarın ve erozyonun bu izleri yok etmiş olabileceğini öne sürerek bulgulara şüpheyle yaklaşıyor.
8 Kasım 2024
İşaretlediklerim