İsviçre merkezli UBS bankasının Global Servet Raporu'na göre, Türkiye'deki dolar milyoneri sayısının 2028 yılına kadar 87 binin üzerine çıkması bekleniyor. 2008 mali krizinden sonra Türkiye'deki servet artışı dramatik bir şekilde yükseldi ve yetişkin başına düşen ortalama servet yerel para cinsinden yüzde 1708 arttı. Raporda, Türkiye'nin Tayvan'dan sonra dolar milyoneri sayısında en çok artış beklenen ikinci ülke olduğu belirtildi.
21 Temmuz 2024

Adam Smith Enstitüsü'nün araştırmasına göre, Türkiye 2028 yılına kadar milyoner sayısındaki artış oranında Avrupa'da lider olacak. Türkiye'de 1 milyon dolardan fazla servete sahip olanların oranı yüzde 34'e ulaşacak. Bu artış, yüksek enflasyona rağmen özellikle gayrimenkul sahiplerinin servetlerini artırmasıyla gerçekleşiyor. Ancak, Türkiye gelir dağılımı eşitsizliğinde de Avrupa'da öne çıkıyor.
16 Ekim 2024

Devrimci İşçi Sendikaları Araştırma Merkezi (DİSK-AR), Türkiye'nin emeklilere en az kamu kaynağı ayıran ülkeler arasında olduğunu belirtti. Uluslararası Çalışma Örgütü'nün Sosyal Koruma Raporu'na göre, Türkiye'de emeklilere yapılan harcamaların GSYH'ye oranı yüzde 4,3 iken, dünya ortalaması yüzde 7,9. Çalışma ekonomisi uzmanı Aziz Çelik, Türkiye'nin sosyal güvenlik ve emeklilik konularında daha fazla kamu kaynağı ayırması gerektiğini vurguladı.
3 Ekim 2024

Eurobarometer anketine göre, Avrupa Birliği vatandaşlarının %74'ü ulusal kamu kurumlarında yolsuzluk yapıldığını düşünüyor. En yüksek yolsuzluk algısı %97 ile Yunanistan'da görülürken, en düşük oran %13 ile Finlandiya'da kaydedildi. Türkiye'de yapılan bir ankette ise yolsuzluk yapıldığını düşünenlerin oranı %74,8 olarak belirlendi. Türkiye, Yolsuzluk Algı Endeksi'nde son 10 yılın en düşük puanını alarak 180 ülke arasında 101. sıraya gerilemiş.
5 Temmuz 2023

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye ekonomisi 2022 yılında yüzde 5,6 oranında büyüme kaydetti. İşgücü ödemeleri yüzde 82,7 artış gösterirken, net işletme geliri yüzde 115,2 arttı. Buna rağmen, işgücü ödemelerinin Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) içindeki payı yüzde 26,5'e düşerek, 1998'den beri en düşük seviye olan yüzde 25,2'ye geriledi. Kişi başına düşen milli gelir ise 2022'de 10 bin 655 dolara yükseldi.
28 Şubat 2023

InterNations tarafından yürütülen 'Expat'ların çalışabileceği en iyi ülkeler' araştırmasında, sosyal ve çalışma hayatı şartlarına göre sıralama yapıldı. Meksika, expat'lar için en iyi ülke olarak belirlendi. Araştırmada Türkiye, 53 ülke arasında 51'inci sırada yer alırken, çalışma saatlerinin fazlalığı, iş güvenliğinin yetersizliği ve hayat pahalılığı gibi konularda olumsuz değerlendirildi. Norveç ise Türkiye'nin bir sıra gerisinde 52'nci oldu ve hayat pahalılığı ile yerel halkla kaynaşma zorluğu gibi konularda eleştirildi.
14 Temmuz 2023

2022-23 yıllarında Türkiye'de yıllık ortalama %5 civarında gerçekleşen ekonomik büyüme, istihdam artışını yıllık ortalama %4,2 oranında sınırlı tuttu. Bu durum, ekonomik büyümenin istihdam yaratma kapasitesinin sınırlı olduğunu gösterdi ve 2023 yılsonunda atıl işgücü oranının %25'e ulaşmasına neden oldu. Türkiye, OECD genelinde en yüksek ikinci ekonomik büyüme oranına ve en düşük ikinci istihdam oranına sahip oldu. Ayrıca, en yüksek enflasyon oranına sahip ülke olarak kaydedildi. İşgücü piyasasındaki yapısal sorunlar ve beklenen konjonktürel sorunlar, ekonomik büyümenin yavaşlamasıyla birlikte işsizliğin artmasına yol açabilir.
16 Şubat 2024

Birleşmiş Milletler tarafından yayınlanan Dünya Mutluluk Raporu'na göre, Türkiye 143 ülke arasında 98'inci sırada yer alarak mutluluk düzeyinde düşüş yaşadı. Araştırma, insanların yaşamlarını 0 ile 10 arası bir ölçekte değerlendirmeleriyle oluşturuldu ve Türkiye son üç yılın ortalamasına göre 0.2 puan düşüşle 4.9 puan aldı. Raporda, gençler arasında artan mutsuzluk, sosyal medyanın olumsuz yönleri ve ekonomik eşitsizlik gibi faktörlerin mutluluğu etkileyebileceği belirtildi. Ayrıca, ABD ilk kez ilk 20'den çıkarak 23'üncü sıraya geriledi.
20 Mart 2024

Avrupa ile Türkiye arasındaki asgari ücret farkı giderek büyüyor. Avrupa'da bazı ülkelerde verilen asgari ücret, Türkiye'dekinin yedi katına kadar çıkabiliyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'deki asgari ücretin düşük olmadığını savunarak, Türkiye'nin gelişmekte olan ülkeler arasında en yüksek asgari ücrete sahip olduğunu belirtti. OECD verilerine göre, Türkiye'de asgari ücretliler Avrupa ve OECD ortalamasına göre daha fazla çalışmasına rağmen daha az kazanıyor.
16 Temmuz 2024

Esfender Korkmaz'ın yazısında, Türkiye'nin siyasi haklar, sivil özgürlükler ve yolsuzluk algısı açısından dünya genelinde olumsuz bir imaja sahip olduğu belirtiliyor. Ülkenin yatırım yapılabilirlik statüsünün düşük olduğu, yabancı ve yerli sermayenin çekildiği, dış borç risklerinin yüksek olduğu ve gelir dağılımındaki adaletsizliğin arttığı vurgulanıyor. Bu durumun Türkiye'nin ekonomik büyümesini ve uluslararası itibarını olumsuz etkilediği ifade ediliyor.
27 Şubat 2024

Dünyadaki servetin yüzde 47,5’i, yani 213 trilyon dolar, yetişkin nüfusun sadece yüzde 1,5’inin elinde bulunuyor. En fazla milyonerin yaşadığı ülke ABD iken, Çin, Britanya, Fransa ve Japonya onu takip ediyor. Türkiye’de dolar milyoneri sayısının 2028’e kadar yüzde 43 artarak 87 bin 77’ye ulaşması bekleniyor. Küresel servet geçen sene dolar bazında yüzde 4,2 arttı ve serveti 1 milyon doları aşan yetişkinlerin oranı 2000 yılından bu yana üç katına çıktı.
29 Temmuz 2024

Ömer Faruk Çolak, Türkiye'nin OECD ülkeleri içinde yoksul ailelere en düşük kamu harcaması yapan ülke olduğunu vurguladı. Türkiye'de doğurganlık oranının 2001'de 2,3 iken 2023'te 1,51'e düştüğünü belirtti. Kentleşmenin artması ve gelir dağılımının bozulması, evlilik oranlarının düşmesine ve boşanma oranlarının artmasına neden oldu. Türkiye'de sosyal harcamaların kamu harcamaları içindeki payı OECD ortalamasının oldukça altında kaldı.
26 Haziran 2024

Ipsos tarafından gerçekleştirilen bir ankete göre, 17 G20 ülkesindeki vatandaşların yaklaşık üçte ikisi, ekonomide ve yaşam tarzında büyük değişiklikleri finanse etmek için varlıklı kişilerden servet vergisi alınmasını destekliyor. Türkiye'de bu destek oranı yüzde 78 olarak belirlenmiş. Ankete katılanların çoğunluğu ayrıca daha yüksek karbon vergileri ve büyük işletmeler için daha yüksek vergi oranlarını da destekliyor. İklim değişikliği ve doğanın korunması konusunda da büyük eylemler yapılması gerektiğine inanılıyor.
25 Haziran 2024

Ipsos araştırma şirketinin gerçekleştirdiği ankete göre, Türkiye'de halkın yüzde 73'ü ülkenin yanlış istikamette ilerlediğini düşünüyor. 26 Ocak-9 Şubat tarihleri arasında 29 ülkede yapılan ankette, Türkiye'deki katılımcılar enflasyonu en büyük sorun olarak görüyor. Yoksulluk ve sosyal adaletsizlik ikinci, suç ve şiddet ile işsizlik ise diğer önemli kaygılar arasında yer alıyor. Ekonomik durumu kötü olarak değerlendirenlerin oranı ise yüzde 74.
4 Mart 2024

Türkiye'de net asgari ücretin yüzde 34 zamla 11 bin 402 lira olarak belirlenmesinin ardından, ekonomistler ve bazı yorumcular, ülkede çalışanların büyük bir kısmının asgari ücretli olduğuna dikkat çekiyor. Çalışma Bakanlığı özel sektörde çalışanların yüzde 37'sinin asgari ücretle çalıştığını belirtirken, işçi örgütleri bu oranın yüzde 60'a yaklaştığını iddia ediyor. Ekonomistler, asgari ücretin yoksulluk sınırının oldukça altında kaldığını ve Türkiye'nin düşük ücretli bir ekonomi yapısına sahip olduğunu vurguluyor. Ayrıca, Türkiye'nin asgari ücretli çalışan oranı bakımından dünya genelinde ilk sıralarda yer aldığı ve bu oranın Avrupa Birliği ülkelerine göre çok daha yüksek olduğu belirtiliyor.
20 Haziran 2023

Türkiye'de işgücüne dahil olmayan nüfusun 30.7 milyon olduğu belirtiliyor, bu durumun işgücü istatistiklerini inceleyenler ve sosyologlar için önemli bir konu olduğu vurgulanıyor. İşgücüne katılım oranı %53.2 olarak belirtilirken, bu oranın OECD ülkeleri arasında Meksika'dan sonra en düşük olduğu ifade ediliyor. 15 yaş ve üzeri nüfusun sadece 31.8 milyonunun çalıştığı, kadınların büyük bir kısmının işgücüne dahil olmadığı ve bu durumun Türkiye'nin sosyolojik yapısını da yansıttığı belirtiliyor.
29 Şubat 2024

Türkiye'de göreceli yoksulluk oranı, medyan gelirin yüzde 50'si dikkate alınarak hesaplandığında bir önceki yıla göre düşüş göstermiş, ancak medyan gelirin yüzde 60 ve yüzde 70'i esas alındığında yoksulluk oranlarında artış görülmüştür. Pandemi döneminde uygulanan kısa çalışma ödeneği gibi sosyal yardımlar, en düşük gelir grubunun durumunu iyileştirmiş olabilir. Ancak, asgari ücretin norm ücret haline gelmesiyle, en yoksulların biraz üzerindeki gelir grubunun durumu göreceli olarak kötüleşmiştir. Ayrıca, gelir dağılımındaki eşitsizlikler ve medyan gelirin ortalama gelirin oldukça altında kalması, yoksulluk ölçüm yöntemlerinin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini göstermektedir.
6 Şubat 2024

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) yeni raporuna göre, Türkiye lise harcamalarında 40 ülke arasında 38'inci sırada yer alıyor. OECD ülkelerinde öğrenci başına yapılan yıllık harcamanın ortalaması lisede 11 bin 400 dolar iken, Türkiye'de bu rakam 5 bin doların altında. Ayrıca, Türkiye'de ilk ve ortaöğretimde özel finansman payının yüzde 20'yi geçtiği belirtildi.
12 Eylül 2023

Türkiye'de son üç yılda kişi başına düşen milli gelir dolar bazında yüzde 52 artış göstererek 13 bin 110 dolara ulaştı. Ancak bu artışa rağmen Türkiye'nin uluslararası sıralamadaki yeri 20 yıl öncesine, yani 2003 yılındaki 69'uncu sıraya geriledi. İktisatçılar, bu durumun sığınmacılar ve dolar enflasyonu gibi faktörler dikkate alındığında, kişi başına milli gelirin aslında dolar bazında yüzde 20'den fazla düştüğünü belirtiyor. İktisatçı Mahfi Eğilmez, milyonlarca göçmenin ülkedeki gayrisafi yurt içi hasılaya katkı sağlamasının kişi başına gelirde yanılgıya neden olduğunu ifade ediyor.
14 Mart 2024

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın Toplumsal Cinsiyet Sosyal Normları Endeksi raporunda, dünya genelinde insanların yarısının erkeklerin daha iyi siyasi lider olduğuna inandığı, Türkiye'de ise halkın %75'ten fazlasının erkeklerin eşlerini dövmesini meşru gördüğü belirtiliyor. Rapor, bu tür önyargıların kadınların karşılaştığı engellerin itici gücü olduğunu ve cinsiyet eşitliğine karşı hareketlerin ivme kazanmasına neden olduğunu vurguluyor. Ayrıca, kadınların eğitimde ilerlemesine rağmen ekonomik açıdan güçlenmeleri arasındaki bağlantının bozulduğuna ve ücret eşitsizliğinin devam ettiğine dikkat çekiliyor.
13 Haziran 2023
İşaretlediklerim