Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) tarafından Hatay'da yapılan asbest incelemesinde, 45 numuneden 16'sında asbest tespit edildi. Rapor, deprem sonrası atık yönetiminde yapılan yanlış uygulamaların bölge halkının ilerleyen yıllarda ciddi halk sağlığı sorunlarıyla karşılaşacağına işaret etti. Çalışmada, Hatay'ın çeşitli bölgelerinden toplanan numunelerin 16'sında asbest lifleri bulundu. Asbest söküm uzmanı ve çevre mühendisi Akan Çelik, asbestin ancak gömülerek depolanabileceğini ve önlem alınmamasının bölgede yaşayan insanları kansere sürükleyeceğini belirtti.
21 Eylül 2023

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği'nin (TMMOB) Hatay'da yaptığı asbest araştırması, depremzedelerin asbeste maruz kaldığını ortaya koydu. Araştırmada, depremden dokuz ay sonra bile bölgedeki enkaz kaldırma çalışmalarında halkın sağlığını tehdit eden asbeste karşı yeterli önlem alınmadığı belirtildi. Araştırmada, Hatay'ın çeşitli bölgelerinden toplanan 45 numunenin 16'sında asbest lifleri tespit edildi. Asbestin solunması, akciğer kanseri ve mezotelyoma gibi hastalıklara yol açabiliyor. Araştırmanın raporunda, bölgede alınması gereken acil önlemler sıralandı.
13 Ekim 2023

Şubat ayında Hatay'da meydana gelen dört depremin ardından arama-kurtarma çalışmalarının sona ermesiyle moloz kaldırma işlemlerine geçildi. Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığı'nın asbestli molozların yalıtımlı bir alana taşınacağına dair verdiği söz yerine getirilmedi. Molozlar, kanserojen madde içermelerine rağmen, usulüne uygun olmayan şekilde boş alanlara ve sulak bölgelere dökülüyor. Bu durum, asbestin su ve toprakla teması sonucu çevre sağlığı için ciddi riskler oluşturuyor ve tüm Türkiye'yi tehdit ediyor.
7 Mart 2023

Türkiye'deki depremde yıkılan binaların hafriyatlarından yayılan asbest lifleri, ciddi sağlık sorunlarına yol açma riski taşıyor. Uzmanlar, bölgede bulunan kişilerin asbestten korunmak için FFP2 ve FFP3 tipi maskeler kullanmalarını öneriyor. Asbest, akciğer kanseri gibi hastalıklara neden olabiliyor ve Türkiye'de 2010'dan beri kullanımı yasaklanmış durumda. Halk sağlığı uzmanı Dr. Ahmet Soysal, enkaz kaldırma işlemlerinin profesyonel ekiplerce yapılması ve koruyucu önlemlerin alınması gerektiğini belirtiyor. Göğüs hastalıkları uzmanı Prof. Dr. İbrahim Akkurt ise asbestin yol açtığı hastalıkların yıllar sonra ortaya çıkabileceğini ve ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceğini ifade ediyor.
12 Şubat 2023

Türk Tabipleri Birliği'nin (TTB) Kahramanmaraş merkezli depremlerle ilgili raporunda, bölgedeki dayanışma ve desteklerin gerilediği belirtildi. Rapor, 1 Mayıs ile 31 Temmuz arasındaki süreci ele aldı ve bölgede yaşayanların kaderine terk edildiğini ifade etti. Rapor, aile sağlığı merkezlerinin yıkıldığını veya çok kötü fiziksel koşullarda olduğunu, gıdaya ve temiz suya erişim sorunlarının giderilmediğini, çevre sağlığı gereklerinin yerine getirilmediğini ve desteklerin azaldığını belirtti. Ayrıca, deprem bölgesindeki sağlık çalışanlarının tükendiği ve birinci basamak sağlık hizmetlerinin güçlü bir şekilde sunulmadığı sürece sorunların katlanarak artacağı vurgulandı.
9 Ağustos 2023

Türkiye'deki deprem bölgesinde ishal, üst solunum yolu enfeksiyonları ve uyuz vakalarının artması salgın endişesini artırıyor. Sağlık Bakanlığı, bölgede geniş çaplı sağlık personeli görevlendirmiş ve aşılar göndermiş olmasına rağmen, sahadan gelen raporlar yetersiz önlemler ve koordinasyon sorunları olduğunu gösteriyor. Güvenlik sorunları, asbest maruziyeti, hayvan ısırıkları ve kuduz aşısı eksikliği gibi konular da raporlarda yer alıyor. Gaziantep, Adıyaman, Hatay ve Kahramanmaraş'ta sağlık hizmetlerinde ciddi sorunlar yaşandığı belirtiliyor.
14 Şubat 2023

Temiz Hava Hakkı Platformu, Türk Tabipleri Birliği ve Hatay Tabip Odası'nın iş birliğiyle Hatay Antakya'da yapılan 30 günlük toz ölçümleri, havadaki toz miktarının olması gereken limitin dört kat üstünde olduğunu gösterdi. Deprem sonrası yıkılan binalardan kaynaklanan toz, halk sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Özellikle molozlardan demirin ayrıştırılması sırasında yüksek toz salınımı yaşanıyor ve bu durum bebek, çocuk, gebe kadınlar, yaşlılar ve kronik hastalığı olanları etkiliyor. Ayrıca, PM2.5 için yasal bir limit değer tanımlanmaması eleştiriliyor ve acilen ulusal limit değerlerin belirlenmesi çağrısı yapılıyor.
9 Şubat 2024

Türkiye'de asbest kullanımı 2010 yılında yasaklanmış olmasına rağmen, 1970'ler ve 1990'lar arasında inşa edilen binaların yıkımı sırasında asbest lifleri havaya karışarak insan sağlığını tehdit ediyor. Belediyeler, yıkım ve tadilat ruhsatlarında asbest denetimi yapmıyor. Asbest içeren tehlikeli maddelerin kontrollü bir şekilde uzaklaştırılması ve bertaraf edilmesi konusunda ülkenin yüzde 90'ında herhangi bir çalışma yapılmıyor. Asbestli atıklar belediye çöplüklerine atılıyor ve uluslararası standartlarda bertaraf tesisleri çok sınırlı.
1 Eylül 2024

2023 yılında Türkiye'deki hava kirliliği raporuna göre, Hatay en kirli hava kalitesine sahip il olarak kaydedildi. Greenpeace Akdeniz tarafından yapılan analizde, İskenderun Merkez ilçesi Türkiye'nin en kirli havasına sahip bölgesi olarak belirlendi. Hava kirliliğinde fosil yakıtların yanı sıra, deprem sonucu yıkılan binalardan kaynaklanan asbest tehlikesi de önemli bir faktör olarak vurgulandı. Türk Tabipler Birliği ve uzmanlar asbest tehlikesine dikkat çekse de, yetkililerin bu konuda yeterli önlem almadığı belirtildi.
9 Şubat 2024

Türk Tabipleri Birliği (TTB), Burdur Devlet Hastanesi'nde 25 Mayıs'ta diyaliz tedavisi alan 33 hastanın rahatsızlanması ve üç hastanın yaşamını yitirmesiyle sonuçlanan olayın nedenini açıkladı. TTB, hastanede yapılan klima sistemleri çalışması sırasında antifriz maddesinin su sistemine karıştığını ve bu durumun diyaliz merkezinde kullanılan distile suyu etkilediğini belirtti. Sağlık Bakanlığı'nın henüz yeterli bir açıklama yapmadığını vurgulayan TTB, hangi kimyasal bileşimin antifriz olarak kullanıldığının henüz öğrenilemediğini ifade etti.
29 Mayıs 2024

TBMM tarafından oluşturulan İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu, Erzincan'da bulunan maden sahasında incelemeler yaparak yetkililerden bilgi aldı. Komisyon, toprağın kaydığı bölgelerdeki durumu değerlendirdi ve taşıma çalışmaları hakkında bilgi topladı. 13 Şubat'ta meydana gelen maden kazasında yaklaşık 10 milyon metreküp toprak kaymış ve dokuz işçi toprak altında kalmıştı. Aylar sonra dört işçinin cansız bedenine ulaşılırken, beş işçi hala kayıp.
7 Mayıs 2024

Temiz Hava Hakkı Platformu'nun (THHP) raporuna göre, Türkiye'de nüfusun yüzde 92'sinden fazlası Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) standartlarına göre kirli hava soluyor. 2022'de Türkiye'de hava kirliliğine bağlı ölümler, toplam ölümlerin yüzde 14,2'sini oluşturdu. Raporda, fosil yakıt kullanımının azaltılması ve hava kalitesi izleme çalışmalarının iyileştirilmesi gibi önerilerde bulunuldu. Hava kirliliği, özellikle büyük şehirlerde ve sanayi bölgelerinde ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor.
26 Eylül 2024

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Prof. Dr. Murat Dilmener Hastanesi'nde su örneklerinde legionella pneumophila bakterisi tespit edildi. Bu bakteri ciddi akciğer enfeksiyonlarına ve ölümlere yol açabiliyor. İlk uyarı Mayıs ayında yapılmasına rağmen, iki aydır gerekli testlerin yapılmadığı belirtiliyor. Uzmanlar, bakterinin yayılmasını önlemek için düzenli dezenfeksiyonun önemine dikkat çekiyor.
9 Temmuz 2024

Erzincan'ın İliç ilçesinde bir altın madeninde meydana gelen toprak kayması sonucu dokuz işçi toprağın altında kalmıştı. Bu olayın ardından TBMM, kazanın tüm yönleriyle araştırılması ve benzer kazaların önlenmesi amacıyla bir araştırma komisyonu kurulmasına karar verdi. Komisyon, 22 üyeden oluşacak ve çalışmalarına 3 ay süreyle devam edecek. Maden, daha önce siyanür sızdırma şikayetiyle gündeme gelmiş ve Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığı tarafından cezalandırılmıştı.
15 Şubat 2024

Türk Tabipleri Birliği (TTB), Sağlık Bakanlığı'na, Diyarbakır'da COVID-19 hastaları üzerinde 'Türk ışını' adı verilen bir tedavi yöntemiyle ilgili iddiaları sordu. TTB, bu çalışmanın neden Ankara yerine Diyarbakır'da yapıldığını ve etik kurallara uyulup uyulmadığını sorguladı. Ayrıca, klinik öncesi ve klinik araştırma aşamalarının nasıl gerçekleştirildiği, gönüllülerden onam alınıp alınmadığı ve araştırma sonuçlarının bilimsel kamuoyu ile paylaşılıp paylaşılmadığı gibi sorular yöneltti. TTB, bu soruları yazılı olarak da bakanlığa iletti.
10 Temmuz 2024

Türkiye’de geçen yıl 41 bin kişiye akciğer kanseri tanısı konuldu ve bu hastaların büyük çoğunluğunu erkekler oluşturdu. Akciğer kanserinin en büyük nedenleri arasında sigara kullanımı ve hava kirliliği yer alıyor. Türk Toraks Derneği, sigara kullanımının akciğer kanseri vakalarının yüzde 85’inden fazlasından sorumlu olduğunu belirtti. Erken teşhisin tedavi başarısını artırdığı vurgulanırken, düzenli sağlık kontrolleri ve tarama testlerinin önemi de vurgulandı.
1 Ağustos 2024

TBMM Genel Kurulu, Erzincan'da meydana gelen ve toprak kayması şeklinde gerçekleşen maden kazasını tüm yönleriyle incelemek üzere bir araştırma komisyonu kurulmasına karar verdi. Bu karar, maden kazasının nedenlerinin, sonuçlarının ve alınması gereken önlemlerin detaylı bir şekilde incelenmesi amacını taşıyor. Komisyonun kurulması, maden kazalarının önlenmesi ve iş güvenliği standartlarının artırılması konusunda atılmış önemli bir adım olarak görülüyor.
14 Şubat 2024

Türkiye’de geçtiğimiz yıl 41 bin kişiye akciğer kanseri tanısı konuldu. Bu vakaların büyük çoğunluğunu erkekler oluşturuyor. Akciğer kanserinin en büyük nedeni sigara ve tütün ürünleri olarak belirtiliyor. Ayrıca, hava kirliliği ve zararlı kimyasallara maruziyet de önemli risk faktörleri arasında yer alıyor. Erken teşhis ve düzenli sağlık kontrolleri, tedavi başarısını artırmada kritik öneme sahip.
1 Ağustos 2024

Osman Müftüoğlu, mikroplastiklerin sağlık üzerindeki tehditlerinin boyutlarının tahmin edilenden çok daha büyük olduğunu vurguluyor. Adana Çukurova Üniversitesi ve Danimarka Roskilde Üniversitesi'nin ortak çalışması, mikroplastiklerin serum torbalarına kadar ulaştığını gösterdi. Bu durum, mikroplastiklerin insan sağlığı üzerindeki potansiyel zararlarının daha da arttığını gösteriyor. Müftüoğlu, Çevre ve Sağlık Bakanlıklarının bu konuda somut adımlar atmamasını eleştiriyor.
23 Mart 2024

Güney Kaliforniya Üniversitesi'nden Dr. Erika Garcia ve ekibi, 1300'den fazla kişinin çocukluk ve yetişkinlik dönemlerindeki hava kirliliği maruziyetini inceledi. Araştırma, çocuklukta partikül kirliliği ve nitrojen dioksite maruz kalan kişilerin yetişkinlikte bronşit semptomlarına yakalanma olasılığının daha yüksek olduğunu ortaya koydu. Ayrıca, çocuklukta akciğer problemi yaşamamış kişilerde de hava kirliliğinin yetişkinlikte bronşit semptomlarına yol açabileceği bulundu. Bu bulgular, çocukluk döneminde hava kirliliğinin uzun vadeli sağlık etkileri olabileceğini gösteriyor.
29 Temmuz 2024
İşaretlediklerim