Ankara 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi, 10 Ekim 2015'te Ankara Garı'nda düzenlenen ve 102 kişinin hayatını kaybettiği saldırıyla ilgili davada 10 sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Sanıklar arasında yer alan Erman Ekici, insan öldürmeye teşebbüs suçundan 379 kere ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alırken, insanlığa karşı suçtan beraat etti. Dava, Türkiye hukuk tarihinde insanlığa karşı suçtan iddianame hazırlanan ilk dava olma özelliğini taşıyor.
1 Temmuz 2024

Yargıtay, 1996 yılında Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi'nde 10 tutuklunun demir çubuk ve sopalarla dövülerek öldürüldüğü olayla ilgili davada zaman aşımı kararını hukuka uygun buldu. Davada yerel mahkeme, sanıkların eylemlerini tanımlarken kullandığı suç maddesi ve hukuki değerlendirmelerde hata bulunmadığını belirtti. Mağdur avukatları, davanın makul sürede sonuçlandırılmadığı gerekçesiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurmuş ve Türkiye 2010 yılında tazminata mahkum edilmişti.
24 Eylül 2024

Yargıtay 11. Ceza Dairesi, Ankara'da bir kişiyi, kendisini 'Kamu Güvenliği Teşkilatı İstihbarat Daire Başkanı' olarak tanıtarak dolandıran sanığa verilen beş ay hapis cezasını yetersiz buldu. Mağdur, sanığa tapu işlemleri için toplam 7 bin 795 lira göndermiş, ancak işlemler yapılmayınca dolandırıldığını anlayıp şikayetçi olmuştu. Yargıtay, sanığın birden fazla kez dolandırıcılık eylemini gerçekleştirdiğini ve bu durumun 'zincirleme dolandırıcılık' suçunu oluşturduğunu belirterek, yerel mahkeme kararını bozdu.
10 Nisan 2024

Yargıtay, 1993-1996 yılları arasında işlenen 19 faili meçhul cinayetle ilgili olarak eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar ve 17 Susurluk üyesi hakkında açılan davada beraat ve zamanaşımı kararlarını onadı. Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin beraat kararını istinaf mahkemesi bozmuş, ancak ikinci yargılamada yerel mahkeme tekrar beraat kararı vermişti. Yargıtay 1’nci Ceza Dairesi, bazı cinayetler için zamanaşımı kararı verilmesi gerektiğini belirterek dosyanın bu kısmını düzeltti ve onadı.
15 Ekim 2024

2011 yılında Artvin'in Hopa ilçesinde polisin biber gazı kullanımı sonucu kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden emekli öğretmen Metin Lokumcu'nun ölümüne ilişkin davada, 13 polisin beraatine karar verildi. Dava, Trabzon 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü ve savcı, delil yetersizliği nedeniyle beraat talebinde bulundu. Mahkeme, polisin biber gazı kullanımı ile Lokumcu'nun ölümü arasında illiyet bağı bulunmadığını belirterek beraat kararı verdi. Karar, çeşitli sloganlarla protesto edildi.
6 Eylül 2024

Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, Narin Güran'ın ölümüyle ilgili soruşturmada cesedin sıcaklık, bataklık ve su nedeniyle tamamen deforme olduğunu ve diş kalıp örneğinin alınamadığını belirtti. Eren, soruşturmada birçok yanlış bilgi olduğunu ve bunları düzeltmek gerektiğini vurguladı. Ayrıca, DNA örneklerinin Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'nda incelendiğini ve üçüncü şahıslara ait DNA örneklerinin bulunamadığını açıkladı. Soruşturma kapsamında birçok kişi gözaltına alınmış ve tutuklanmış durumda.
17 Eylül 2024

Sinan Aygül, 'dezenformasyonla mücadele yasası' kapsamında çocuk istismarı haberleri nedeniyle hapis cezasına çarptırılmıştı. İstinaf mahkemesinin kararını onaylamasının ardından dosya Yargıtay'a taşındı. Yargıtay 8'inci Ceza Dairesi, Aygül'ün cezasını bozarak beraat kararı verdi ve bu, dezenformasyon yasasıyla verilen ilk cezanın bozulması oldu. Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği, yasal unsurların oluşmadığını savunarak Aygül'ün savunmasını üstlendi.
10 Mayıs 2024

Dargeçit belgeseli, 1995 yılında Mardin Dargeçit'te gözaltında kaybolan yedi kişinin hikayesini ve ailelerinin adalet mücadelesini konu alıyor. Yönetmen Berke Baş ve yapımcı Enis Köstepen tarafından çekilen belgesel, 43. İstanbul Film Festivali'nde en iyi belgesel film ödülünü kazandı. Film, Adıyaman'da görülen Dargeçit Jitem davasını 10. duruşmadan karar duruşmasına kadar izliyor ve ailelerin yıllar sonra bulduğu kemiklerin delil sayılması için verdikleri mücadeleyi anlatıyor. Belgesel, Türkiye'deki adalet sisteminin işleyişine ve cezasızlık sorununa dikkat çekiyor.
29 Haziran 2024

Kırklareli Lüleburgaz'da 65’inci Mekanize Tugay Komutanlığı’nın orduevine sarıklı ve cübbeli bir gencin alınmasını ihbar eden iki emekli asker hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Emekli asker Tarkan Yılgün, orduevine cübbeli ve sarıklı bir gencin alınmasını eleştirerek Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na e-posta gönderdi. Bu olayın ardından Lüleburgaz 65. Mekanize Tugay Komutanlığı, Yılgün ve Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği (TEMAD) Başkanı Mahir Çoğu hakkında suç duyurusunda bulundu. Yılgün de karşı suç duyurusunda bulunarak, orduevine cübbeli ve sarıklı bir kişinin alınmasının yönetmeliklere aykırı olduğunu belirtti.
23 Ağustos 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 28 Şubat Davası'nda hüküm giyen bazı askerleri 'sürekli hastalık ve kocama hali' gerekçesiyle affetti. Affedilen isimler arasında Fevzi Türkeri, Yıldırım Türker, Cevat Temel Özkaynak, Erol Özkasnak, Çevik Bir ve Çetin Doğan bulunuyor. Af kararı Resmi Gazete'de yayımlandı. Bu gelişme, 28 Şubat sürecine dair tartışmaları yeniden gündeme getirdi.
17 Mayıs 2024

10 Ekim Ankara Katliamı'nda hayatını kaybeden ve yaralananların yakınlarının Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı bireysel başvurular, mahkeme tarafından reddedildi. Mahkeme, başvuruların usul eksiklikleri nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verdi. Katliamı önleme yükümlülüğü bulunan kamu görevlileri hakkında ise herhangi bir işlem yapılmadı. Karar, mağdurların ve avukatlarının tepkisine yol açtı.
30 Mayıs 2024

Gökçer Tahincioğlu, Tahir Elçi'nin öldürülmesiyle ilgili çeşitli iddiaları ele alıyor ve asıl önemli olanın bu cinayeti çözme iradesinin olup olmaması olduğunu vurguluyor. Elçi'nin itinayla hedef gösterildiğini ve garip bir biçimde öldürüldüğünü belirten Tahincioğlu, devletin cinayeti çözmek yerine dosyayı kapatma iradesiyle hareket ettiğini ifade ediyor. Bu tür cinayetlerin çözülmedikçe yenilerinin eklenebileceğini ve birilerinin insanları hedef gösterme ve öldürme cüretini gösterebileceğini belirtiyor.
13 Haziran 2024

Kara Harp Okulu mezuniyet töreninde daha önce kaldırılan bir yemin metnini okuyan iki teğmen, yüksek disiplin kuruluna sevk edildi. Teğmenler, bu metni okumak ve ölen arkadaşlarını anmak için izin istemişlerdi. Türk Silahlı Kuvvetleri, bu eylemin disiplinsizlik oluşturabileceğini değerlendirerek teğmenlerden savunma talep etti. Olay, siyasi ve askeri çevrelerde tartışmalara yol açtı ve bazı siyasi figürler teğmenlere destek verdi.
18 Kasım 2024

Teksas valisi Greg Abbott, 2020'de Black Lives Matter gösterileri sırasında bir kişiyi öldürmekten hüküm giyen eski asker Daniel Perry'yi affetti. Perry, sosyal medya paylaşımlarında eylemcileri aşağılayıcı ifadeler kullanmış ve Dallas'a gidip eylemcileri vurabileceğini belirtmişti. Perry, Austin'de Uber sürücülüğü yaparken protestocuların olduğu sokağa dönmüş ve tüfekle yaklaşan Garret Forster'ı vurarak öldürmüştü. Jüri, Perry'nin savunmasına rağmen onu suçlu bulmuş ve 25 yıl hapis cezası vermişti. Vali Abbott, Teksas'ın güçlü nefsi müdafaa yasalarına sahip olduğunu ve bu yasaların bir jüri ya da savcı tarafından geçersiz kılınamayacağını belirtti.
17 Mayıs 2024

Eski Doğu Almanya gizli polis memuru Martin Naumann, 1974 yılında Berlin sınır kapısında Polonyalı Czesław Kukuczka'yı öldürdüğü için 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Cinayet, Stasi arşivlerinde yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkarıldı ve Naumann, kasıtsız adam öldürme yerine cinayetle suçlanan ilk eski Doğu Alman yetkilisi oldu. Dava, tarihi belgeler ve tanık ifadelerine dayanarak sonuçlandı ve eski Doğu Alman yetkililerin adalet önüne çıkarılması açısından önemli bir örnek teşkil etti.
14 Ekim 2024

Tayland'ın Nakhon Sawan eyaletinde, yiyecek ve para dilenmek için kullanılan bir fil, sahibini ezerek öldürdü. Olayı kaydeden bir görgü tanığı, filin sahibi tarafından dilenmek için kullanıldığını ve olay anında filin aniden tedirginleşerek sahibine saldırdığını belirtti. Bir diğer tanık ise, filin yavrusunun elinden alındığını hissettiği için sahibine saldırdığını öne sürdü.
8 Şubat 2024
İşaretlediklerim