UCM Başsavcısı Han, İsrail Başbakanı Netanyahu ve diğer bazı İsrailli ve Hamas yetkilileri hakkında tutuklama talebinde bulundu. Bu talep, ABD ve İsrail'de büyük bir tepkiyle karşılandı ve ABD senatörleri UCM'ye yaptırım uygulamayı tartışmaya başladı. Ayrıca, İsrail Başbakanı Netanyahu, bu talebi antisemitizm olarak nitelendirdi. Bu gelişmeler, uluslararası hukuk ve çok kutuplu dünya düzeni tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
23 Mayıs 2024

ABD, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Galant için savaş suçu iddiaları nedeniyle tutuklama emri çıkarılmasını talep etmesine tepki gösterdi. ABD Başkanı Joe Biden, UCM Başsavcısı Kerim Han'ın kararını 'utanç verici' olarak nitelendirdi ve İsrail'in güvenliğine yönelik tehditlere karşı daima yanında olacaklarını belirtti. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken da UCM'nin İsrail üzerinde yargılama yetkisi olmadığını savunarak başvuruyu reddettiklerini açıkladı.
20 Mayıs 2024

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin başsavcısı Karim Khan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun tutuklanmasını talep etmesinin ardından cinsel istismar iddialarıyla karşı karşıya kaldı. Taraf Devletler Meclisi, bu iddiaları araştırmak üzere Bağımsız Denetim Mekanizması'na yetki verdi. Khan, suçlamaları reddederek iç soruşturma talep etti. Bu gelişmeler, Khan'ın Netanyahu ve diğer İsrailli yetkililer hakkında savaş ve insanlık suçu iddialarıyla tutuklama talebinde bulunduğu bir dönemde yaşandı.
12 Kasım 2024

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Kerim Han, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hakkında savaş suçu iddiaları nedeniyle tutuklama talebinde bulundu. Han, İsrailli yetkililerin uluslararası hukukun üzerinde olmadığını belirterek, soruşturmanın ertelenmesinin doğru olmayacağını savundu. UCM, Netanyahu'nun savaş suçları ve insanlığa karşı suçlarda cezai sorumluluk taşıdığına inanmak için makul gerekçeler olduğunu bildirdi. İsrail'den ve ABD'den gelen tepkiler ise bu kararı eleştirdi.
5 Kasım 2024

Uluslararası Ceza Mahkemesi, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve İsrail Savunma Bakanı Yoav Galant için savaş suçu iddiaları nedeniyle tutuklama emri çıkarılmasını talep etti. Bu karar, İsrail'in Filistin topraklarındaki askeri operasyonları ve sivil kayıplarına yönelik iddialar üzerine alındı. Kararın uluslararası diplomatik ilişkilerde önemli yankıları olması bekleniyor.
20 Mayıs 2024

Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı Kerim Han, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hakkında savaş suçu iddiaları nedeniyle tutuklama talebinde bulundu. Han, İsrailli yetkililerin uluslararası hukukun üzerinde olmadığını belirterek, soruşturmanın ertelenmesinin doğru olmadığını savundu. Han, Filistinliler için de uluslararası hukukun geçerli olması gerektiğini vurguladı ve mahkemenin bağımsızlığını koruma arzusunu dile getirdi. İsrail'den gelen tepkiler ise bu kararı 'felaket' ve 'tarihi boyutlarda bir suç' olarak nitelendirdi.
5 Kasım 2024

ABD'nin, İsrail ordusuna bağlı Netzah Yehuda taburuna, Batı Şeria'da Filistinlilere karşı işlenen şiddet, hak ihlalleri ve orantısız güç kullanımı gerekçesiyle yaptırım uygulayacağı iddia edildi. Bu tabur, aşırı sağcı Yahudi yerleşimciler ve 'tepe gençliği' olarak bilinen fanatik gençlerden oluşuyor. Yaptırımlar, taburun ABD askeri yardımı ve eğitimi almasını yasaklayacak. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, bu adımı eleştirerek İsrail ordusuna yaptırım uygulanmasının ahlaki bir çöküntü olduğunu savundu.
21 Nisan 2024

ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris, İsrail'de planlanan yargı reformu hakkında, demokrasilerin bağımsız bir yargıya ihtiyaç duyduğunu belirterek eleştiride bulundu. Bu açıklama, ABD Başkanı Joe Biden'ın daha önce benzer eleştirilerde bulunmasının ardından geldi. İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen, Harris'in reform tasarısını okumadığını öne sürerek tepki gösterdi. İsrail Başbakanı Netanyahu, iç ve dış tepkiler üzerine reform tasarısını askıya almıştı.
7 Haziran 2023

Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcısı, İsrail Başbakanı Netanyahu ve Savunma Bakanı Gallant hakkında savaş suçu işledikleri gerekçesiyle tutuklanmaları için resmi başvuruda bulundu. Hamas liderleri hakkında da tutuklama talebinde bulunulmasına rağmen, Netanyahu ve Gallant'ın devlet görevlisi olarak dokunulmazlığa sahip olmaları bu durumu hukuki ve siyasi açıdan önemli kılıyor. İsrail ordusunun Gazze'de 35 bin sivili öldürdüğü ve insani yardımları engellediği iddiaları, bu suçlamaların temelini oluşturuyor.
21 Mayıs 2024

Eski İsrail Savunma Bakanı ve Ulusal Birlik Partisi Başkanı Benny Gantz, ABD Başkanı Joe Biden'ın İsrail hükümetine yönelik eleştirilerini bir uyarı olarak nitelendirdi ve Başbakan Netanyahu'yu durumu düzeltmeye çağırdı. Biden, İsrail'in mevcut politikalarına devam etmesinin mümkün olmadığını belirtti ve Netanyahu'yu yakın zamanda Washington'a davet etmeyi düşünmediğini ifade etti. İsrail'de Adalet Bakanı Yariv Levin tarafından duyurulan ve Yüksek Mahkeme'nin yetkilerini sınırlandıran yargı reformu, ülkede geniş çaplı tartışmalara ve protestolara neden oldu.
29 Mart 2023

Eski AKP Milletvekili Metin Külünk ve avukatlar Mücahit Birinci ile Burak Bekiroğlu, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hakkında 'savaş', 'soykırım' ve 'insanlığa karşı işlenen suçlar' iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. İstanbul başsavcılığı, bu suç duyurusunu işleme alarak Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü'ne gönderdi. Suç duyurusu dilekçesi, Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne gönderilmek üzere hazırlandı.
14 Kasım 2023

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu 'Caniyahu' olarak nitelendirerek, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sonucu en az 109 kişinin ölümüne ve birçok kişinin yaralanmasına sebep olduğunu belirtti. Bahçeli, Türk milletinin Filistin'deki duruma sessiz kalmayacağını ve 'Gönüllü Kudüs Sevdalıları'nın her türlü göreve hazır olduğunu ifade etti. Ayrıca, İsrail'in tazminat ödemesi gerektiğini ve Netanyahu'nun adalet önünde hesap vermesi gerektiğini vurguladı.
1 Aralık 2023

ABD Senatosu Çoğunluk Lideri ve Demokrat Parti üyesi Chuck Schumer, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Demokrat senatörlerle bir toplantıda video konferans yoluyla konuşma talebini reddetti. Netanyahu, aynı gün Cumhuriyetçi senatörlerle bir toplantıda Gazze konusunu ele almıştı. Schumer, İsrail konusunun iki partinin ortak meselesi olması gerektiğini vurgulayarak, Netanyahu'nun talebini geri çevirdi. Schumer, daha önce Netanyahu'nun politikalarını eleştirerek, onun siyasi çıkarlarını İsrail'in çıkarlarının önüne koyduğunu belirtmişti.
20 Mart 2024

İsrail, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) Gazze'deki saldırıların durdurulması için çıkan ateşkes kararını ABD'nin reddetmesini istemiş, ancak ABD'nin çekimser kalması üzerine Washington'a yapılması planlanan ziyareti iptal etmiştir. ABD, Gazze'nin güneyindeki Refah kentine yönelik saldırılara karşı çıkarken, İsrail Başkanı Netanyahu saldırı planlarını sürdürme konusunda ısrarcı olmuştur. ABD Başkanı Joe Biden, Netanyahu ile telefon görüşmesinde Refah konusunu görüşmek üzere bir heyetin Washington'a gönderilmesini talep etmiş, ancak bu ziyaret İsrail'in talebinin reddedilmesi üzerine iptal edilmiştir.
25 Mart 2024

Türkiye, Güney Afrika'nın İsrail'e karşı açtığı soykırım davasına Uluslararası Adalet Divanı'nda müdahillik beyanını sundu. Güney Afrika, İsrail'in Gazze'deki eylemlerinin 1948 Birleşmiş Milletler Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlal ettiğini iddia ediyor. Türkiye'nin müdahilliği, uluslararası kamuoyunu Gazze'deki insani krize çözüm üretmeye teşvik etmeyi amaçlıyor. Dava, Sözleşmenin 9'uncu maddesine dayanarak açıldı ve yargılamanın dört-beş yıl içinde sonuçlanması bekleniyor.
7 Ağustos 2024

Türkiye, İsrail'e ihraç edilen 54 ürüne kısıtlama getirdi. Bu karara İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz'dan tepki geldi. Katz, Türkiye'nin bu adımını 'tek taraflı bir ihlal' olarak nitelendirerek, İsrail'in de benzer şekilde karşılık vereceğini belirtti. Ayrıca, Katz Türkiye'nin bu kararını Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Hamas'ı destekleme çabası olarak değerlendirdi.
9 Nisan 2024

İsrail'de Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki hükümetin yargıyı zayıflatmayı hedefleyen reformlarına karşı düzenlenen protestolar sekizinci haftaya girdi. Protestocular, reformların oylanacağı Meclis önünde toplandılar ve bir pankartta İran'ın Ayatullah Humeyni, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ve Macaristan Başbakanı Orban ile Netanyahu'yu yan yana göstererek tepkilerini ifade ettiler. Adalet Bakanı Yariv Levin'in açıkladığı reformlar, Yüksek Mahkeme'nin yetkilerini sınırlandırıyor ve yargının bağımsızlığını azaltıyor. İsrail Başsavcısı Gali Baharav-Miara, reformlara karşı çıkarak güçler ayrılığı ve bireysel hakların korunması konusundaki kaygılarını dile getirdi.
26 Şubat 2023

İsrail yönetimi, ABD'nin Başbakan Binyamin Netanyahu hükümetini devirmek istediğinden endişe duyuyor. ABD Başkanı Joe Biden ile Netanyahu arasında, Gazze'ye yönelik saldırıların yoğunluğu konusunda fikir ayrılıkları yaşanmış, özellikle Netanyahu'nun Refah kentine saldırı planları bu ayrılığı derinleştirmiştir. Biden, Netanyahu'nun eylemlerinin İsrail'e zarar verdiğini belirtmiş, ABD istihbaratı da Netanyahu'nun savaş nedeniyle görevden alınma ihtimalinin arttığını rapor etmiştir. İsrail'den bir yetkili, ABD'nin bu raporuna dayanarak ABD'nin Netanyahu hükümetini devirmeye çalıştığını öne sürmüştür.
13 Mart 2024

ABD'de Demokrat Parti'ye mensup 40'a yakın milletvekili, Başkan Joe Biden'a İsrail'e yapılan silah sevkiyatının durdurulması talebinde bulundu. İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye yönelik saldırıları sonucu can kaybının 33 bini aştığı belirtilirken, Gazze'deki insanlık dramının derinleşmesi üzerine İsrail ve ABD yönetimine baskı artıyor. Mektupta, İsrail'in hava saldırılarında öldürdüğü yardım görevlilerine de dikkat çekilerek, ABD yönetiminin konuyla ilgili kendi soruşturmasını yürütmesi talep edildi. Mektubun, Demokrat Parti içinde İsrail'e silah tedarikinin kesilmesi görüşünün güçlendiğini gösterdiği vurgulandı.
6 Nisan 2024

ABD'de bir federal yargıç, eski Başkan Donald Trump'ın özel kalem müdürü Mark Meadows ve diğer bazı yardımcılarının, 2020 seçim sonuçlarını geçersiz sayma çabalarına yönelik cezai soruşturma kapsamında jüri önünde ifade vermelerini istedi. İfadeye çağrılanlar arasında Ken Cuccinelli, John Ratcliffe, Robert O’Brien ve John McEntee gibi isimler bulunuyor. Trump'ın hukuk ekibinin bu karara itiraz etmesi bekleniyor.
25 Mart 2023
İşaretlediklerim