Gazeteci Barış Terkoğlu, Adalet Bakan yardımcısı Akın Gürlek'in şikayeti üzerine 'terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek' suçlamasıyla yargılandı ve iki yıl hapis cezasına mahkum edildi. Terkoğlu'nun, Odatv ve Cumhuriyet Gazetesi'nde yayımlanan yazıları bu davanın sebebi olarak gösterildi. Mahkeme, Terkoğlu'nun savunmasına rağmen hapis cezası kararını verdi. Terkoğlu savunmasında, hakim, savcı ve polislerin de eleştirilebileceğini ve onlara ayrıcalıklı koruma sağlamanın Anayasa'ya aykırı olduğunu belirtti.
2 Mayıs 2024

Gazeteci Can Ataklı, bir Youtube yayınında yaptığı açıklamalar nedeniyle 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' suçlamasıyla yargılanıyor. İstanbul başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, Ataklı'nın bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası talep edildi. Savcı, Ataklı'nın sözlerinin kışkırtıcı ve ayrımcılığı teşvik edici nitelikte olduğunu öne sürdü. Ataklı'nın avukatı ise müvekkilinin basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savunarak beraatini talep etti.
10 Eylül 2024

Gezi Parkı eylemleri sırasında gözaltına alınan Mücella Yapıcı ve kızı Cansu Yapıcı'ya çıplak arama uygulayan iki kadın polis, 'görevi kötüye kullanma' suçundan beşer ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, cezada takdir indirimi uygulayarak cezayı beş aya düşürdü ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Yapıcı'nın avukatı, müvekkillerinin haksız yere gözaltına alındığını ve çıplak aramanın işkence suçu olduğunu savundu.
17 Ekim 2024

Gazeteci Tolga Şardan, 'MİT'in Cumhurbaşkanlığına sunduğu ‘yargı raporu’nda neler var?' başlıklı bir yazı nedeniyle önce tutuklanmış sonra serbest bırakılmıştır. İstanbul Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Şardan'ın yazısında yer alan ifadelerin 'devletin yargı organlarını aşağılama' suçu kapsamında değerlendirildiği ve bu nedenle bir yıl altı aydan beş yıla kadar hapisle cezalandırılması istendiği belirtilmiştir. İddianamede, Şardan'ın yazısında yer alan bilgilerin kamu barışını bozmaya elverişli olduğu ve halkı yanıltıcı bilgi yaydığı savunulmuştur.
16 Şubat 2024

2019 yılında Ankara'nın Çubuk ilçesinde CHP'nin eski genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik linç girişimi davasında yeniden karar verildi. Kılıçdaroğlu'nun sığındığı evin önünde 'Yakın o evi' diye bağıran Sevim Gölyeri'ye beş yıl 10 ay hapis cezası verildi. Davada toplam 48 kişi yargılanırken, cezaları kesinleşen 20 sanık yeniden yargılanmadı. Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik, kararı İstinaf'a taşıyacaklarını açıkladı.
27 Eylül 2024

6 Şubat 2023'te Kahramanmaraş'ta meydana gelen depremde yıkılan ve 35 kişinin ölümüne neden olan Ezgi Apartmanı ile ilgili davada, firari sanıklar Sami Kervancıoğlu ve Mustafa Pekel için kırmızı bülten çıkarılması talep edildi. Ancak, Kahramanmaraş 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi bu talebi reddetti. Duruşmada, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verildi ve duruşma 3 Mayıs'a ertelendi. İddianamede, sanıkların çeşitli suçlamalarla 8 aydan 876 yıl 6 aya kadar hapis cezası talep edildiği belirtildi.
2 Mart 2024

Siyasal iletişimci Evren Barış Yavuz, Bayraktar ailesi ve Baykar şirketi hakkında sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşım nedeniyle 16 yıl bir ay hapis cezası talebiyle yargılanıyor. Yavuz, paylaşımının Bayraktar ailesi ve Baykar şirketiyle bir ilgisi olmadığını ve görselin bir iletişim hatası olduğunu belirtti. Haluk Bayraktar, Yavuz'un paylaşımına sert tepki gösterdi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi hukuki süreç başlatacağını duyurdu. Yavuz, yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak ve terör örgütü propagandası yapmak suçlamalarıyla tutuklandı.
4 Haziran 2024

Gazeteci Bahadır Özgür, Mudanya Kitap Fuarı'nda yaptığı konuşma nedeniyle iki yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak. Özgür, konuşmasında mafya-siyaset-devlet ilişkilerini ve bu süreçte açılan davaların neden sonuçlandırılamadığını anlatmıştı. Bu konuşma nedeniyle 'Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ve yargı organlarını aşağılamak' suçlamasıyla hakkında soruşturma açıldı. Adalet Bakanlığı'nın izniyle hazırlanan soruşturma sonucunda Bahadır Özgür hakkında altı aydan iki yıla kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi ve kabul edildi.
22 Mayıs 2024

Avukat Feyza Altun, Twitter hesabından Farsça bir şiir paylaştıktan sonra, bir kullanıcının yorumuna verdiği tepki üzerine 'Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme' suçlamasıyla gözaltına alındı ve tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Altun, sosyal medyada hedef gösterilmesinin ardından paylaşımını silmiş ve Türkiye Cumhuriyeti'nin laik yapısını vurgulayan yorumlar yapmıştı. Beykoz başsavcılığı, Altun hakkında sosyal medya paylaşımları nedeniyle TCK'nın 216/1 maddesine muhalefet iddiasıyla soruşturma başlatmıştı.
20 Şubat 2024

Gazeteci Furkan Karabay, terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme, kamu görevlisine hakaret ve halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçlamalarıyla tutuklandı. Karabay, Silivri Cezaevi'nden yazdığı mektupta, cezaevinin kötü şöhretine ve isminin değiştirilmesine rağmen bu algının değişmediğine dikkat çekti. Karabay, cezaevinde yaşadığı zorlukları ve tutukluluğunun üçüncü gününde yaşadıklarını anlattı.
13 Kasım 2024

Diyarbakır'da Kürtçe hizmet veren Pine Kafe'nin sahibi Ramazan Şimşek, 'örgüt propagandası' iddiasıyla gözaltına alındıktan sonra ev hapsi cezasına çarptırıldı ve yurt dışı çıkış yasağı getirildi. Şimşek'in avukatı Mehdi Özdemir, bu kararın ifade hürriyetini ihlal ettiğini ve Kürtçe diline yönelik tahammülsüz bir yaklaşımın sonucu olduğunu belirtti. Şimşek, kafesinde sadece Kürtçe hizmet vereceklerini duyurmuş ve bu durum sosyal medyada 'Bu kafede Türkçe konuşmak yasak' şeklinde yanlış yansıtılmıştı.
31 Mayıs 2024

Gazeteci Barış Terkoğlu, 'terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme' suçlamasıyla iki yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, Terkoğlu'nun pişmanlık göstermemesi ve tekrar suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmamasını gerekçe göstererek ceza indirimi uygulamadı. Terkoğlu, geçmişte benzer bir suçlamayla ilk kez yargılandığını ve o zaman da suçlamaları reddettiğini belirtti. Ayrıca, Fethullahçı yapılanmanın yargı üzerindeki etkisine dair örnekler vererek, adalet sisteminin tarafsızlığını sorguladı.
6 Mayıs 2024

Sinan Ateş'in 2022'de öldürülmesiyle ilgili davada karar açıklandı ve 11 sanığa hapis cezası verildi. Ayşe Ateş, karar sonrası yaptığı açıklamada yurt dışına kaçmayacağını ve adalet arayışını sürdüreceğini belirtti. Ayrıca, davada adil bir yargılama yapılmadığını ve gerçek suçluların cezalandırılmadığını iddia etti. Ayşe Ateş, devam eden soruşturmaların kovuşturmaya dönüşmesini beklediğini de ifade etti.
2 Ekim 2024

Diyarbakır'da 6 Mayıs'ta gözaltına alınan gazeteciler Derya Us ve Nurcan Yalçın, Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği'nin bildirdiğine göre yurtdışına çıkış yasağı koşuluyla serbest bırakıldı. İki gazeteci, diğer altı kişiyle birlikte gözaltına alınmış ve dosyalarına gizlilik kararı uygulanmıştı. Gazeteciler, adli kontrol talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilmişlerdi.
8 Mayıs 2024

Dilruba Kayserilioğlu, bir sokak söyleşisinde kullandığı ifadeler nedeniyle cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla yargılandı ve 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, hükmün açıklanmasını geri bıraktı. Kayserilioğlu daha önce de halkın bir kesimini alenen aşağılama suçundan yedi ay 15 gün hapis cezası almıştı. Olay, Türkiye'de ifade özgürlüğü ve yargı süreçleri üzerine tartışmalara yol açtı.
31 Ekim 2024

Engin ve Dilan Polat çiftinin komşularıyla yaşadıkları park yeri tartışması nedeniyle yargılandıkları davada savcı, Engin Polat için hapis cezası talep etti. Savcı, Dilan Polat'ın bazı suçlardan beraat etmesini, ancak Engin Polat'ın 'gece vakti birden fazla kişi ile konut dokunulmazlığını ihlal' suçundan cezalandırılmasını istedi. Mahkeme, sanık avukatlarına savunmalarını hazırlamaları için süre vererek duruşmayı erteledi.
11 Eylül 2024

CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül'ün avukatları, sosyal medyada dolaşan ve Sarıgül'e ait olduğu iddia edilen videonun montaj olduğunu belirtti. Ulusal kriminal büro tarafından hazırlanan rapor adli makamlara sunuldu ve videoya yayın yasağı getirildi. İstanbul 3. Sulh Ceza Mahkemesi, videonun yayınlanmasını yasakladı ve videoyu paylaşanlar hakkında suç duyurusunda bulunuldu.
17 Temmuz 2024

Avukat Feyza Altun, sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım nedeniyle dokuz ay hapis cezasına çarptırıldı. Altun, Farsça bir şiir paylaştıktan sonra bir kullanıcının yorumuna sert bir yanıt vermişti. Beykoz 5’inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, savcı Altun'un İslam hukukuna alenen küfrettiğini belirterek üç yıl hapis cezası talep etti. Mahkeme, Altun'un pişmanlık göstermediği gerekçesiyle dokuz ay hapis cezası verdi ve adli kontrol hükümlerini kaldırdı.
16 Mayıs 2024

Avukat Feyza Altun, sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımda şeriat ile ilgili eleştirel bir yorum yapmıştır. Bir kullanıcının Farsça bir şiire yaptığı, 'Feyza hanıma şeriat atak gelmiş' yorumuna, Altun 'Şeriate s..kayım' şeklinde karşılık vermiştir. Bu paylaşımın ardından sosyal medyada hedef gösterilen Altun, paylaşımını silmiş ve 'Türkiye Cumhuriyeti laiktir laik kalacak' şeklinde yorumlar yapmıştır. Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı, Altun'un paylaşımını 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme' suçlamasıyla soruşturma kapsamında gözaltına alınmasına karar vermiştir.
19 Şubat 2024

Sinan Aygül, 'dezenformasyonla mücadele yasası' kapsamında çocuk istismarı haberleri nedeniyle hapis cezasına çarptırılmıştı. İstinaf mahkemesinin kararını onaylamasının ardından dosya Yargıtay'a taşındı. Yargıtay 8'inci Ceza Dairesi, Aygül'ün cezasını bozarak beraat kararı verdi ve bu, dezenformasyon yasasıyla verilen ilk cezanın bozulması oldu. Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği, yasal unsurların oluşmadığını savunarak Aygül'ün savunmasını üstlendi.
10 Mayıs 2024
İşaretlediklerim