ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Orta Doğu turu kapsamında Tel Aviv'de İsrail yönetimine Gazze'ye yönelik saldırıların sonlandırılması ve esir takası mutabakatına varılması çağrısında bulundu. Blinken, İsrail'in Hamas'a karşı taktiksel başarılar elde ettiğini belirterek, bu başarıların kalıcı stratejik başarılara dönüştürülmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca, İsrail'in İran'a olası bir saldırısının daha büyük bir gerilim yaratmaması gerektiğini vurguladı. Blinken, Tel Aviv'den Suudi Arabistan'a hareket etti.
23 Ekim 2024

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, İsrail'in Refah'a yönelik kapsamlı bir saldırı planına karşı olduklarını ifade etti. Blinken, ABD Başkanı Joe Biden'ın bu konudaki duruşunun net olduğunu ve İsrail'e silah yardımını askıya alma tehdidinde bulunduğunu açıkladı. Ancak, İsrail ile ilgili herhangi bir kırmızı çizgi tanımlamadıklarını, sorunları diyalog yoluyla çözmeye çalıştıklarını vurguladı. Biden'ın bu açıklamaları hem ABD'de hem de İsrail'de tepkilere neden oldu.
12 Mayıs 2024

İran, 1 Nisan'da İsrail'in Şam'daki İran konsolosluğuna düzenlediği saldırıya misilleme olarak İsrail'e insansız hava araçları (İHA) ve füzelerle saldırı başlattı. Saldırı, İran Devrim Muhafızları Ordusu tarafından duyuruldu ve İran resmi haber ajansı IRNA tarafından füzelerin ateşlendiği bildirildi. İsrail ordusu saldırıyı doğrulayarak hazırlıklarının tam olduğunu açıkladı. Bu gelişmelerin ardından Ürdün olağanüstü hal ilan ederken, Lübnan hava sahasını kapattı ve Beyaz Saray İsrail'e desteklerinin sarsılmaz olduğunu duyurdu.
14 Nisan 2024

ABD'li bir yetkili, İsrail'in İran'a yönelik gerçekleştirdiği son saldırının amacının gerilimi artırmak değil, İsrail'in askeri kapasitesini Tahran'a göstermek olduğunu ifade etti. İsrail savaş uçakları, İran'ın Natanz Nükleer Tesisi'ni koruyan İsfahan yakınlarındaki hava savunma sahasına üç füze fırlattı. Bu saldırı, İsrail'in 1 Nisan'da İran'ın Şam'daki büyükelçiliğine düzenlediği ve yedi Devrim Muhafızları subayının öldüğü saldırıya Tahran'ın geçen hafta 300'den fazla mühimmat yüklü drone ve füzelerle karşılık vermesinin ardından gerçekleşti.
19 Nisan 2024

İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, İran'a düzenlenen saldırının bir ön hazırlık olduğunu ve bir sonraki adımda stratejik varlıkların hedef alınması gerektiğini belirtti. İsrail, 1 Ekim'deki füze saldırılarına misilleme olarak İran'daki askeri hedeflere saldırmış ve bu saldırılarda dört İran askeri hayatını kaybetmişti. İsrail saldırının başarılı olduğunu iddia ederken, İran yetkilileri hava savunma sistemleri sayesinde sınırlı hasar meydana geldiğini açıkladı. Ben-Gvir, İsrail'in İran tehdidini ortadan kaldırmak için tarihi bir sorumluluğu olduğunu vurguladı.
26 Ekim 2024

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby, İran'ın bu hafta İsrail'e karşı bir saldırı düzenleyebileceği yönünde endişeler olduğunu belirtti. Kirby, ABD'nin de bu potansiyel saldırı zamanlaması konusunda aynı endişeyi paylaştığını ifade etti. İran'ın ve İran'a bağlı unsurların İsrail'e yönelik olası bir saldırısına karşı Tel Aviv'e her türlü desteği vereceklerini vurguladı. Bu açıklamalar, Hamas’ın eski Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye'nin Tahran'da suikasta uğramasının ardından geldi.
12 Ağustos 2024

Türk Hava Yolları, İsrail ile İran arasında yaşanan gerginlik nedeniyle bu gece İran’a yapılacak uçak seferlerini iptal etti. Fransa Dışişleri Bakanlığı, vatandaşlarına İran’ı terk etmeleri çağrısında bulundu. Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Haniye’nin Tahran’da öldürülmesi ve İran’ın İsrail’i suçlaması, bölgede tansiyonu yükseltti. İsrail suçlamalara yanıt vermezken, İran dini lideri Ali Hamaney İsrail’e direkt saldırı emri verdi.
2 Ağustos 2024

İsrail, 1 Nisan'da İran'ın Şam'daki konsolosluğuna düzenlediği saldırı sonrası, aralarında iki üst düzey komutanın da olduğu yedi Devrim Muhafızları subayının ölümü üzerine İran'dan beklenen misilleme saldırısı nedeniyle güvenlik önlemlerini artırdı. Bu kapsamda, İsrail genelinde okullar iki gün süreyle tatil edildi ve toplantılara kısıtlamalar getirildi. ABD Başkanı Joe Biden, artan gerilim nedeniyle tatilini yarıda keserek durumu yakından takip etmeye başladı.
13 Nisan 2024

İsrail ve İran, son dönemde Suriye ve Irak'ta yaşanan olaylar nedeniyle birbirlerini suçlayarak bölgedeki tansiyonu yükseltiyor. İsrail, bölgedeki saldırıların arkasında İran'ın olduğunu iddia ederken, İran ise İsrail'i kendi komutanlarına ve desteklediği gruplara yönelik saldırılar düzenlemekle suçluyor. Son olarak, Suriye'nin başkenti Şam'daki bir saldırıda İranlı komutanlar öldürüldü, bu da İran için büyük bir kayıp olarak görülüyor. Her iki taraf da birbirlerine doğrudan askeri müdahalede bulunma ihtimalini artırıyor, ancak şu ana kadar böyle bir adım atılmadı.
13 Nisan 2024

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda Filistin'deki durumla ilgili konuştu. Abdullahiyan, Gazze'deki saldırıların 'soykırım' ve 'savaş suçu' olduğunu belirtti ve ABD ile Avrupa ülkelerini İsrail'e açıkça destek vermekle suçladı. Ayrıca, Filistin-İsrail çatışmalarının yayılmasını istemediklerini, ancak Gazze'deki soykırım devam ederse 'ateşi durduramayacaklarını' ve ABD'nin 'bu ateşten kurtulamayacağını' ifade etti.
26 Ekim 2023

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, İsrail'in İran'a yönelik askeri saldırılarına karşı tedbir ve zekayla yanıt vereceklerini açıkladı. İsrail, İran'ın 1 Ekim'deki füze saldırılarına misilleme olarak 26 Ekim'de İran'daki askeri hedeflere saldırmıştı. İran, saldırılarda bazı askeri noktaların hedef alındığını ve hava savunma sistemlerinin saldırılara başarıyla karşı koyduğunu, ancak sınırlı hasar meydana geldiğini duyurdu. İsrail ise saldırının başarıyla tamamlandığını belirtirken, İran ordusu dört askerin öldüğünü açıkladı.
27 Ekim 2024

Suriye'nin Deyrizor ilinde, Fırat Nehri'nin batı yakasında konuşlanmış İran destekli gruplar, ABD askerlerinin bulunduğu Ömer Petrol Sahası Üssü'ne roketlerle saldırı düzenledi. Saldırıda can kaybı ve ABD tarafından yapılan bir açıklama olup olmadığına dair bilgi verilmedi. Bu saldırı, İran destekli grupların son zamanlarda ABD güçlerine yönelik gerçekleştirdiği saldırıların devamı niteliğinde. ABD, daha önce Suriye ve Irak'ta İran destekli gruplara yönelik hava saldırıları düzenleyerek misilleme yapmıştı.
9 Şubat 2024

ABD Başkanı Joe Biden, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının son olmasını umduğunu ifade etti. Biden, İsrail'in askeri hedefler dışında bir şey vurmadığını belirtti ve saldırı öncesinde bilgilendirildiğini söyledi. İran, ABD'yi İsrail'in saldırısına iştirak etmekle suçladı ve İsrail'in Irak hava sahasını kullanarak saldırı düzenlediğini iddia etti. İsrail, saldırının başarıyla tamamlandığını açıklarken, İran ise hava savunma sistemlerinin saldırıya başarıyla karşı koyduğunu belirtti.
26 Ekim 2024

ABD yönetimi, İsrail ile Hizbullah arasında artan gerilimden endişe duyduğunu belirtti. İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, İsrail ordusunun saldırıya hazır olduğunu ifade etti. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, Hizbullah'a yönelik saldırı mesajlarından endişe duyduklarını ve kapsamlı bir savaşı desteklemediklerini söyledi. Miller, sorunların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiğini vurguladı.
5 Haziran 2024

Brüksel'de gerçekleşen AB zirvesinde, İran ve İsrail'e yeni saldırılardan vazgeçmeleri çağrısı yapıldı ve İran'a karşı yeni yaptırımlar alındı. AB, İsrail'in dış politikasına eleştiri yöneltmezken, Türkiye'nin bölgedeki rolüne dikkat çekildi ve Türkiye'yi İran'a karşı müttefik olarak kazanma stratejisi belirlendi. Ayrıca, AB-Türkiye ilişkilerinin yeniden canlandırılması için özel çağrı yapılarak, Gümrük Anlaşması'nın modernleştirilmesi ve vize serbestisi gibi konularda ilerleme kaydedilmesi hedeflendi.
19 Nisan 2024

Türkiye, Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Haniye’nin İran’ın başkenti Tahran’da öldürülmesini kınadı. İran devlet televizyonu, Haniye’nin Tahran’da kaldığı konutuna düzenlenen saldırıda bir korumasıyla birlikte öldürüldüğünü açıkladı. Hamas, suikasti doğrularken saldırının İsrail tarafından gerçekleştirildiğini öne sürdü. Türkiye Dışişleri Bakanlığı, bu saldırının Gazze’deki savaşı bölgesel boyuta yayma hedefi taşıdığını belirterek, uluslararası toplumu İsrail’i durdurmak için harekete geçmeye çağırdı.
31 Temmuz 2024

İsrail'in ilk saldırısıyla başlayan ve İran'ın misillemesiyle devam eden kısa süreli çatışma, her iki tarafın da savaşı uzatma niyetinde olmadıklarını açıklamalarıyla sona erdi. İsrail, bu çatışma sayesinde hava savunma sistemlerinin gücünü ve bölgedeki güç odağı olma iddiasını sergiledi. İran ise, İsrail'e doğrudan saldırı yapabilecek kapasitede olduğunu ve küresel politikalarda dışlanamayacağını göstermiş oldu. Bu olay, her iki ülkenin de bölgesel ve küresel düzeyde mesajlar verdiği stratejik bir çatışma olarak değerlendirilmektedir.
15 Nisan 2024

ABD merkezli Politico haber sitesi, ABD'nin İsrail'e Gazze'ye yönelik saldırılarını yıl sonuna kadar sonlandırması yönünde bir süre tanıdığını bildirdi. Haber, ismi açıklanmayan üç İsrailli yetkiliye dayandırılarak verildi. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın Tel Aviv ziyaretinde bu süreyi vurguladığı ve İsrailli yetkililere 'O kadar krediniz yok' dediği iddia edildi. The Wall Street Journal ise Blinken'ın İsrail savaş kabinesine saldırıların haftalar içinde bitmesi gerektiğini söylediğini aktardı.
9 Aralık 2023

İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, İsrail'in İran'a düzenlediği saldırıyı sosyal medya üzerinden 'zayıf' olarak değerlendirdi. İsrail'den bir milletvekili olan Tally Gotliv, İsrail'in güçlü bir devlet olduğunu ve caydırıcılığın yeniden tesis edilmesini umduğunu belirtti. İsrail Dışişleri Bakanlığı, büyükelçiliklere İran'a yapılan saldırı hakkında açıklama yapmamalarını istedi. İsrail, 1 Nisan'da İran'ın Şam'daki büyükelçiliğine saldırı düzenlemiş ve bu saldırıda yedi Devrim Muhafızları subayı ölmüştü. İran ise geçen hafta 'Gerçek Vaat' operasyonu ile İsrail'e karşılık vermişti.
19 Nisan 2024

İran, İsrail'e yönelik gerçekleştirdiği misilleme operasyonunun tamamlandığını ve saldırıya uğramadığı sürece yeni bir askeri harekata başlamayacağını duyurdu. Bu açıklama, iki ülke arasındaki gerilimin son dönemdeki seyrini ve potansiyel bir çatışmanın önlenmesi adına atılan adımları yansıtıyor. İran'ın bu kararı, bölgesel güvenlik ve uluslararası diplomasi açısından önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
14 Nisan 2024
İşaretlediklerim