İsviçre'de yapılan ve Lancet'te yayınlanan bir araştırma, obezitenin 18 yeni kanser türüyle daha ilişkili olabileceğini ortaya koydu. Araştırma, 332 bin kanser hastasının verilerini inceleyerek, obezitenin baş ve boyun kanserleri, B hücreli lenfoma ve ince bağırsak kanseri gibi türlerle ilişkili olabileceğini belirtti. Ankara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Yüksel Ürün, kanserlerin %40'ının obeziteyle ilişkilendirilebileceğini ve obezitenin kanser hücrelerinin büyümesini kolaylaştırdığını ifade etti. Obeziteyle ilişkili insülin direnci ve diyabetin de kanser riskini artırdığı vurgulandı.
4 Kasım 2024

Granada Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, egzersiz zamanlamasının kan şekeri düzeyleri üzerinde önemli bir etkisi olabileceğini ortaya koydu. Araştırma, aşırı kilolu veya obezitesi olan 186 yetişkinin verilerini analiz ederek, akşam egzersizlerinin kan şekeri kontrolünde daha etkili olduğunu buldu. Özellikle akşamları egzersiz yapanların, gün ve gece boyunca kan şekeri seviyelerinde önemli iyileşmeler görüldü. Bu bulgular, kan şekeri sorunlarıyla mücadele edenler için akşam egzersizlerinin faydalı olabileceğini gösteriyor.
16 Haziran 2024

Yeni bir araştırmaya göre, ergenlik dönemindeki internet bağımlılığı, gençlerin beyin kimyasında bağımlılık yaratan davranışlara yol açabilecek değişikliklere neden olabilir. Araştırma, 2013 ile 2023 yılları arasında internet bağımlılığı tanısı konmuş 10 ile 19 yaş arası 237 çocuğu kapsayan 12 çalışmayı inceledi. Beynin hafıza, karar verme ve etkin düşünmeyle ilgili bölümlerindeki işlevsel bağlantıda genel bir azalma saptandı. Bu değişikliklerin, ergenlerde bağımlılık yaratan davranış ve eğilimlerin yanı sıra zihinsel sağlık, gelişim, entelektüel yetenek ve fiziksel koordinasyonla bağlantılı davranış değişikliklerine yol açabileceği belirtildi.
5 Haziran 2024

Çin'de yapılan ve British Journal of Ophthalmology dergisinde yayınlanan bir araştırma, her üç çocuktan en az birinde miyopi olduğunu ortaya koydu. Araştırma, 50 ülkeden 5 milyondan fazla çocuk ve gencin uzağı görme seviyesini inceledi ve 2050'ye kadar yaklaşık 740 milyon çocuk ve gençte miyopi öngörülüyor. Miyopi oranları 1990 ile 2023 arasında üç kat artarak yüzde 36'ya yükseldi. Genetik faktörlerin yanı sıra, ekranlara uzun süre maruz kalma ve erken yaşta eğitime başlama gibi dış etkenler de miyopi riskini artırıyor.
25 Eylül 2024

Araştırmalar, aşırı teknoloji kullanımının demans benzeri bilişsel değişikliklere ve potansiyel olarak demans riskinin artmasına yol açabileceğini gösteriyor. 'Dijital demans' terimi, teknolojinin aşırı kullanımı sonucu bilişteki değişiklikleri tanımlamak için kullanılıyor, ancak bu durum resmi olarak teşhis edilebilir bir sağlık durumu değil. 2022'de yapılan bir araştırma, televizyon izlemenin demans riskini artırırken, bilgisayar kullanımının daha düşük demans riskiyle ilişkilendirildiğini buldu. Dijital demansın önlenmesi için önerilen adımlar arasında telefon bildirimlerini sınırlamak ve pasif medya süresini azaltmak yer alıyor.
3 Mart 2024

İsveç'teki Lund Üniversitesinde yapılan bir araştırma, dövme yaptıran kişilerin lenf kanserine yakalanma riskinin yüzde 21 daha fazla olduğunu ortaya koydu. Araştırma, 2007-2017 yılları arasında lenf kanseri tanısı konulan 20 ila 60 yaşlarındaki 11 bin 905 kişinin verilerini inceledi. Araştırmacılar, dövme mürekkebinde bulunan kanserojen kimyasalların vücuda girdiğini ve iltihaplanmayı tetikleyerek kanser riskini artırdığını belirtti. Araştırmanın sonuçları 'Science Direct' adlı internet sitesinde yayımlandı.
29 Mayıs 2024

Journals of Gerontology dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, 1946-1964 yılları arasında doğan 'baby boomer' kuşağı, İkinci Dünya Savaşı öncesinde doğanlara göre daha uzun yaşıyor ancak sağlık durumları daha kötü. Araştırma, Britanya, ABD ve Avrupa'da 50 yaş ve üzeri 100 binden fazla kişinin sağlık verilerini analiz etti. Baby boomer'ların obezite, tip 2 diyabet, kanser ve kalp hastalığı gibi kronik hastalıklara daha erken yakalandığı tespit edildi. Bu durum, sosyal bakım taleplerinin artmasına ve hükümet harcamaları üzerinde büyük etkilere yol açabilir.
7 Ekim 2024

Osman Müftüoğlu, fiziksel hareketliliğin ve düzenli egzersizin, mükemmel yaşlanma için önemli belirleyicilerden biri olduğunu vurguluyor. Nörologların, insan beyninin temel işlevinin hareket ve eylemi düzenlemek olduğuna dair görüşlerine atıfta bulunarak, fiziksel hareketliliğin hem fiziksel hem de zihinsel sağlık için vazgeçilmez olduğunu belirtiyor. Yeni bir çalışmaya göre, haftanın her günü yapılan sadece 4 dakikalık egzersizlerin bile beynin nöroplastisite yeteneğini korumaya yardımcı olduğu ve yaşlanma sürecini geciktirebileceği ifade ediliyor.
24 Şubat 2024

Toronto Üniversitesi'nden araştırmacılar, yaşları 60 ve üstü 7 bin 600 kişinin yaşlanma bulgularını inceledi. Araştırma, evli erkeklerin bekar erkeklere kıyasla iki kat daha iyi yaşlandığını tespit etti. Buna karşılık, bekar kadınların evli ve boşanmış kadınlardan daha sağlıklı yaşlandığı ortaya çıktı. Araştırma, çiftlerin birbirini sağlıklı davranışları benimsemeye teşvik edebileceğini öne sürüyor.
23 Ağustos 2024

Lancet Halk Sağlığı Komisyonu'nun raporuna göre, mobil telefonlar ve internetin yaygınlaşmasıyla kumar oynama oranları hızla artıyor ve bu durum tahmin edilenden daha fazla kişiyi olumsuz etkiliyor. Dünya genelinde yaklaşık 450 milyon kişi kumarla ilişkili sorunlar yaşıyor ve en az 80 milyon kişi kumar bağımlılığı ile mücadele ediyor. Uzmanlar, internet üzerinden yapılan kumar reklamlarının gençler ve çocuklar üzerinde büyük etkisi olduğunu ve kumar bağımlılığı riskini artırdığını belirtiyor. Kumarın sadece maddi kayıplara değil, aynı zamanda fiziksel ve zihinsel sağlık sorunlarına, aile içi şiddete, intihara, suç oranlarının artışına ve iş kayıplarına da yol açtığı vurgulanıyor.
25 Ekim 2024

Lund Üniversitesi'nden üç psikolog tarafından yapılan bir araştırma, astrolojiye inanan insanların daha az zeki ve narsistik olmaya daha yatkın olduğunu ortaya koydu. Araştırma, astrolojiye inanan kişilerin ortalamadan daha bencil olma eğiliminde olduklarını ve kendilerini doğal liderlik becerilerine sahip özel insanlar olarak gördüklerini gösterdi. Araştırmacılar, bu bulguları Personality and Individual Differences dergisinde yayımladı. Çalışma, COVID-19 salgını gibi büyük stres faktörlerinin astrolojiye olan inancı artırabileceğini öne sürüyor.
28 Temmuz 2024

Bilim insanları, solaklığın genetik kökenlerini araştıran yeni bir çalışma gerçekleştirdi. Çalışma, nadir genetik varyantların solaklıkta önemli bir rol oynadığını ortaya koydu. Özellikle TUBB4B adlı bir gendeki nadir varyantların, solaklarda sağ elini kullananlara göre 2,7 kat daha yüksek oranda bulunduğu tespit edildi. Bu bulgular, solaklık ile vücudun sol-sağ farklılaşması arasında bir bağlantı olabileceğini düşündürüyor.
26 Mayıs 2024

Son yapılan araştırmalar, meme kanserinin özellikle 20 ile 49 yaş arasındaki kadınlarda artış gösterdiğini ve bu kanser türünün giderek daha genç yaşlarda görüldüğünü ortaya koyuyor. ABD'de yapılan bir çalışma, 2000'den 2019'a kadar meme kanseri görülme sıklığının yılda yüzde 0,79 oranında arttığını ve özellikle 2016'dan sonra bu artışın daha da belirginleştiğini gösteriyor. Risk faktörleri arasında genetik mutasyonlar, ailede meme kanseri öyküsü, ilk doğumu 30 yaşından sonra yapmak, az sayıda çocuk doğurmak, emzirmemek, hareketsiz yaşam, alkol ve sigara kullanımı gibi etmenler bulunuyor. Erken teşhis için 40 yaşından itibaren mamografi ve riskli gruplarda meme ultrasonu öneriliyor.
20 Şubat 2024

İsveç'te Lund Üniversitesi tarafından 4,1 milyon kişi üzerinde 40 yıl süren bir araştırma, kanser vakalarının yüzde 40'ının aşırı kiloyla ilişkili olduğunu gösterdi. Araştırmada 32 kanser türü obeziteyle ilişkilendirildi, bu sayı daha önce 13 olarak biliniyordu. Vücut kitle endeksindeki her beş puanlık artış, kansere yakalanma riskini erkeklerde %24, kadınlarda %12 artırıyor. Araştırma sonuçları, obezitenin kanser üzerindeki etkisinin daha önce düşünülenden daha büyük olabileceğini gösteriyor.
12 Mayıs 2024

Yeni bir araştırma, aralıklı oruç tutmanın tip 2 diyabet hastaları için ilaç tedavisi yerine etkili bir başlangıç müdahalesi olabileceğini ortaya koydu. Çin'de yapılan çalışmada, 5:2 aralıklı oruç planını uygulayan katılımcıların kan şekeri seviyelerinde önemli düşüşler gözlemlendi. 16 haftalık çalışmanın sonunda, aralıklı oruç tutanların yüzde 80'inin kan şekeri seviyeleri ilaca ihtiyaç duymadan diyabet olmayan bir aralığa döndü.
24 Haziran 2024

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve uluslararası araştırma görevlilerinin yürüttüğü bir bilimsel çalışma, dünya genelinde obezite oranlarının 1 milyar sınırını aştığını ortaya koydu. The Lancet tıp dergisinde yayımlanan araştırma sonuçlarına göre, 1990 yılına kıyasla yetişkinlerde obezite oranı bir kat, 5-19 yaş aralığındaki çocuk ve gençlerde ise dört kat artış gösterdi. Obezitenin, özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde daha yaygın olduğu ve kalp damar hastalıkları, böbrek hastalıkları, diyabet ve belli kanser türlerine yol açtığı belirtildi. DSÖ, obeziteyle mücadele için çeşitli önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı.
1 Mart 2024
İşaretlediklerim