Ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilen Osman Kavala, Yargıtay başsavcılığının Gezi Parkı davasıyla ilgili tebliğnamesinde hukuk ilkelerinin çiğnendiğini ve vahim iftiralar içerdiğini belirtti. Başsavcılık, Kavala'nın cezasının onanmasını isterken, Mücella Yapıcı'nın mahkumiyetinin bozulmasını talep etti. Kavala, 2017'den beri tutuklu ve Gezi Parkı eylemleri ile 15 Temmuz darbe girişimi bağlamında suçlamalarla yargılanıyor. AİHM ve Anayasa Mahkemesi'nin kararlarına rağmen serbest bırakılmadı ve Avrupa Konseyi Türkiye'ye karşı yaptırım prosedürü başlattı.
11 Temmuz 2023

Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Gezi Parkı davasında, Osman Kavala'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis ve Türkiye İşçi Partisinden (TİP) milletvekili seçilen Can Atalay, Tayfun Kahraman, Mine Özerden ve Çiğdem Mater Utku'ya verilen 18'er yıl hapis cezalarını onadı.
28 Eylül 2023

İnsan hakları aktivisti ve iş insanı Osman Kavala, Yargıtay'ın Gezi davasındaki cezaları onamasına tepki gösterdi. Kavala, 'Yargıtay'ın onama kararı, hukuk ilkelerine ve insan hayatına değer vermeyen bir anlayışın ürünüdür. Bu karar, delil olmadan insanları mahkum etmenin yargıda norm haline geldiğinin en çarpıcı göstergesi olmuştur.' ifadelerini kullandı. Kavala, Gezi davasında 'Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı.
30 Eylül 2023

Gezi Parkı eylemleriyle ilgili davada tutuklanan altı kişi, 500 gündür cezaevinde bulunuyor. 2019'da başlayan dava sürecinde, iş insanı Osman Kavala'ya 'hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet, diğer sanıklara ise 18'er yıl hapis cezası verildi. Dava sürecinde, delil olarak gösterilen telefon tapelerinin usulsüz kaydedildiği ortaya çıktı. Davanın Türkiye'deki tüm sanıklarının beraat ettiği kararı, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi tarafından bozuldu ve dava yeniden açıldı.
7 Eylül 2023

Gezi Parkı davasından tutuklu olan avukat ve TİP Hatay milletvekili adayı Can Atalay, 'örgüt propagandası yapmak' ve 'Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet etmek' suçlamalarıyla yargılandığı başka bir davanın duruşmasına SEGBİS ile katıldı. Duruşmada avukat Mehmet Ümit Erdem, yedi buçuk yıldır süren davanın bir an önce sonuçlandırılmasını talep etti. Atalay, tutukluluğu nedeniyle Hatay'da bulunamadığını ve yüreğinin orada olduğunu ifade etti. Duruşmayı yürüten mahkeme heyeti, aynı zamanda Gezi Parkı davasında ceza veren ve tutuklama kararı alan heyetti.
27 Nisan 2023

Gezi Parkı davasından tutuklu bulunan ve Hatay'dan TİP milletvekili seçilen Can Atalay'ın avukatları, mazbatasını alarak tutukluluğun bitmesi için başvuruda bulundu. Ancak Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Atalay'ın tahliye talebini oybirliğiyle reddetti. Kararda, Anayasa'nın 83 ve 14. maddeleri kapsamında yasama dokunulmazlığına ilişkin değerlendirme yapıldı ve Atalay'ın suçunun Anayasa'nın 14. maddesi kapsamında yer aldığı ve seçimden önce soruşturmasına başlandığı için dokunulmazlıktan yararlanamayacağına karar verildi. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Leyla Güven hakkındaki ihlal kararları eleştirildi.
13 Temmuz 2023

Gezi Parkı davasından tutuklu bulunan ve TİP Hatay Milletvekili seçilen Can Atalay'ın tahliye talebi, Yargıtay 3'üncü Ceza Dairesi tarafından reddedildi. Avukatlarının itirazı üzerine Yargıtay 4'üncü Ceza Dairesi de oyçokluğuyla bu talebi reddetti. Yargıtay üyesi Özgür Cevahir, muhalefet şerhinde Anayasa'nın 14. maddesinin yeterli açıklıkta olmadığını ve yasama dokunulmazlığına müdahalenin hukuki belirlilik ve güvenliği sağlamadığını belirtti.
18 Temmuz 2023

Gezi Parkı davasında 18 yıl hapse mahkum edilen ve milletvekili seçildikten sonra tahliye edilmeyen Can Atalay, avukatları aracılığıyla Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu. Atalay'ın avukatları, tahliye edilmemesinin Anayasal hak ihlali olduğunu belirtti. Atalay'ın 'adil yargılanma hakkı', 'seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı' ve 'kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı'nın ihlal edildiği ifade edildi.
20 Temmuz 2023

Gezi Parkı davasında hüküm giyen ve milletvekili seçilen avukat Can Atalay'ın tahliye talebi, Yargıtay tarafından reddedildi. Bu kararın ardından meslektaşları ve arkadaşları İstanbul Barosu önünde oturma eylemi gerçekleştirdi. Eylemciler, Yargıtay'ın kararının hukuk güvenliğini zedelediğini ve siyasi amaçlar taşıdığını iddia etti. Ayrıca, Yargıtay'ın benzer bir durumda olan TİP milletvekili Ahmet Şık'ın davasında farklı bir karar vermesine dikkat çekerek, bu durumun hukuk güvenliği ve yargının saygınlığı açısından önemli bir sınav olduğunu belirttiler.
18 Temmuz 2023

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, Gezi Parkı davasında 18 yıl hapse mahkum edildikten sonra TİP’ten milletvekili seçilen avukat Can Atalay'ın tahliyesi için mahkeme kararını beklediklerini belirtti. Anayasa Mahkemesi (AYM), Atalay'ın 'seçilme ve siyasi faaliyette bulunma' hakkı ve 'kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının' ihlal edildiğine hükmetmiş ve yeniden yargılama yapılmasına, yargılamada durma kararı verilmesine ve hükmün infazının durdurularak Atalay’ın tahliye edilmesine karar vermişti. Ancak İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi, AYM'nin kararını uygulamak için henüz bir adım atmış değil.
30 Ekim 2023

Gezi Parkı davasında 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçlamasıyla 18 yıl hapse mahkum edilen avukat Can Atalay'ın doğum günü, yakınları tarafından Maçka Parkı'nda kutlandı. Yakınları, Silivri Cezaevi'nde tutulan Atalay ve diğer tutuklulara destek mesajları içeren pankartlar açtı. Gezi Parkı davası, 2014 yılında açılan ve 2022 yılında karara bağlanan uzun süreçli bir dava olup, Osman Kavala ve diğer sanıkların beraat ve tutukluluk halleriyle ilgili tartışmalı kararlar içermektedir.
24 Mart 2023

Anayasa Mahkemesi (AYM), Gezi Parkı davasında 18 yıl hapis cezasına mahkum edildikten sonra TİP’ten Hatay milletvekili seçilen avukat Can Atalay’la ilgili hak ihlali kararının gerekçesini açıkladı. AYM, Atalay hakkındaki yargılamayı durdurmayan Yargıtay’ın içtihada aykırı davrandığını, benzer ihlalleri önleme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, Anayasa’nın parlamentoya verdiği bir yetkiyi kullanarak Atalay’ın anayasal haklarını ihlal ettiğini belirtti. Gerekçeli kararda, Atalay hakkındaki ihlal kararının yapısal bir sorundan kaynaklandığı aktarıldı.
27 Ekim 2023

Gezi Parkı eylemlerini finanse ve organize etmekle suçlanarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Osman Kavala, 2000 gününü hapiste tamamladı. Kavala, avukatları aracılığıyla yayımladığı mesajda, suçlamaların hukuka ve mantığa sığmadığını, cezaevinde tutulmasının eziyet olduğunu ve 14 Mayıs'taki seçimlerden sonra yargıda insan haklarına saygılı bir anlayışın hakim olmasını umduğunu ifade etti. Ayrıca, delil olmaksızın cezaevine konulan diğer yurttaşların da benzer beklentiler içinde olduğunu belirtti.
23 Nisan 2023

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, TİP milletvekili ve Gezi Parkı davasından bir yılı aşkın süredir tutuklu bulunan avukat Can Atalay'ın durumu hakkında yorum yapmaktan kaçındı. Tunç, yargının bağımsız ve tarafsız olduğunu, en doğru kararı vereceğini belirtti. Ayrıca, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu ve herkesin anayasa ve kanunlarla bağlı olduğunu ifade etti. Tunç, yüksek mahkemeler arasında çatışma ortaya koymanın doğru olmadığını ve hukuk devletini zedeleyecek yorumlardan kaçınılması gerektiğini söyledi.
1 Kasım 2023

Türkiye İşçi Partisi milletvekili Can Atalay'ın avukatları, Gezi Parkı davasında 18 yıl hapse mahkum edilen Atalay hakkında Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararına uyulmaması sebebiyle ikinci bir başvuru yaptı. Anayasa Mahkemesi, bu başvuruyu 13 Aralık'taki toplantısında ele alacak. AYM'nin daha önce Atalay'ın seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı ile kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine karar vermiş ve yeniden yargılama yapılmasını talep etmişti. Ancak, Yargıtay 3. Ceza Dairesi AYM'nin kararına uyulmamasına karar vermiş ve Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi yönünde karar almıştı.
7 Aralık 2023

Gezi davasında 18 yıl hapis cezasına çarptırılan ve 25 Nisan 2022'de tutuklanan avukat Can Atalay, 14 Mayıs'taki seçimlerde TİP'ten Hatay milletvekili olarak seçildi. Yargıtay'a tahliye başvurusu yapılmasına rağmen hala cezaevinde tutuluyor. Meclis'te milletvekilleri yemin ederken Atalay'ın hapiste tutulması, TİP ve sosyal medya kullanıcıları tarafından eleştirildi ve Atalay'ın serbest bırakılması çağrıları yapıldı.
2 Haziran 2023

Gezi davasında mahkumiyet kararı bozulan mimar Mücella Yapıcı, tahliye olduktan sonra adalet sistemini eleştirdi. Yargıtay, Yapıcı'nın yanı sıra Ali Hakan Altınay ve Yiğit Ali Ekmekçi'nin 18'er yıllık hapis cezalarını bozdu. Ancak Osman Kavala'nın ağırlaştırılmış müebbet, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Mine Özerden ve Çiğdem Mater Utku'nun 18'er yıllık hapis cezasını onadı. Yapıcı, tahliye olduktan sonra 'Bu nasıl bir adalet, hala anlamış değilim. Ben burada canlarımı bıraktım çıkıyorum.' ifadelerini kullandı.
28 Eylül 2023

Anayasa Mahkemesi (AYM), Gezi Parkı davasından mahkum olan ve daha sonra Hatay'dan milletvekili seçilen avukat Can Atalay'ın 'seçilme ve siyasi faaliyette bulunma' ve 'kişi hürriyeti ve güvenliği' hakkının ihlal edildiğine hükmetmişti. AYM'nin kararının 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne ulaştığı, ancak mahkemenin kararı uygulamak yerine durumu Yargıtay'a taşıdığı belirtildi. Bu durum, Can Atalay'ın tahliye sürecinin uzamasına neden olacak.
30 Ekim 2023

Gezi Parkı eylemleriyle ilgili davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan insan hakları aktivisti ve iş insanı Osman Kavala, Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde beşinci yılbaşını geçirdi. 1890 gündür tutuklu olan Kavala, avukatları aracılığıyla yayınladığı yılbaşı mesajında, insanların kolayca hapse atılmadığı ve özgürlüğün teneffüs edildiği günleri görmeyi dilediğini ifade etti.
3 Ocak 2023

Yargıtay, Gezi Parkı davasında hüküm giyen ve sonrasında milletvekili seçilen Can Atalay'ın tahliyesine karar veren Anayasa Mahkemesi (AYM) üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmaya hazırlanıyor. Yargıtay, AYM'nin yetki aşımı yaptığını ve kendisini süper temyiz mercii olarak gördüğünü iddia ediyor. Ayrıca, Yargıtay, AYM'nin kararlarının yargı organları üzerinde vesayet kurduğunu ve yüksek mahkemelerin kararlarını bozma eğiliminde olduğunu savunuyor. Yargıtay, AYM'nin bu tutumunun hukuki olmadığını ve yargısal aktivizm sonucu olduğunu belirtiyor.
8 Kasım 2023
İşaretlediklerim