Avrupa Uzay Ajansı (ESA), Euclid Uzay Teleskobu tarafından çekilen ve milyonlarca ışık yılı uzaklıktaki galaksileri gösteren ilk fotoğrafları yayınladı. Fotoğraflar, evrenin derinliklerindeki geniş bir alanı yüksek netlikte gösteriyor ve daha önce Hubble Uzay Teleskopu ile de görüntülenen galaksileri içeriyor. Euclid Teleskobu'nun amacı, evrenin en büyük üç boyutlu haritasını çıkarmak ve evrenin büyük bir kısmını oluşturan karanlık madde ve karanlık enerji hakkında bilgi edinmektir. Teleskop, 1 Temmuz'da Florida'daki Cape Canaveral Uzay İstasyonu'ndan fırlatılmıştı.
8 Kasım 2023

Solar Orbiter uzay aracı, Güneş’in şimdiye kadarki en yüksek çözünürlüklü görüntülerini çekti. Bu görüntüler, Güneş lekeleri ve iyonize gazların hareketlerini net bir şekilde gösteriyor ve heliofizikçilere Güneş’i daha iyi anlama fırsatı sunuyor. ESA ve NASA'nın ortak misyonu olan Solar Orbiter, Güneş’in manyetik alanlarının kaynağını ve Güneş rüzgarlarını tetikleyen unsurları anlamaya yardımcı olacak. Yeni görüntüler, Güneş’in farklı katmanlarının karmaşıklığını ve manyetik alanların yoğunlaştığı bölgeleri de gözler önüne seriyor.
21 Kasım 2024

NASA'nın James Webb Uzay Teleskobu (JWST), evrenin en eskilerinden olduğu düşünülen üç galaksiyi inceledi ve galaksi oluşumunu ilk kez doğrudan gözlemledi. Araştırmada, galaksilerin yaydığı ışığın büyük miktardaki nötr hidrojen gazı tarafından emildiği ve bu gazın galaksileri beslediği tespit edildi. Bu gözlem, evrenin ilk yıldız sistemlerinin oluşumuna tanıklık edilmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Araştırmacılar, galaksilerde genç yıldızların varlığını da belirledi ve bu gazın galaksilerin merkezine nasıl dağıldığını anlamak için çalışmalarını sürdüreceklerini açıkladı.
27 Mayıs 2024

James Webb Uzay Teleskobu (JWST), 'Kozmik Şafak' olarak adlandırılan dönemde oluşmuş bilinen en uzak galaksiyi görüntüledi. NASA, bu dönemin büyük patlamadan sonraki ilk birkaç yüz milyon yıl içinde, ilk galaksilerin doğduğu dönem olduğunu açıkladı. JWST'nin Yakın Kızılötesi Spektrografı (NIRSpec) ile Ocak 2024'te yapılan gözlemler sonucunda, galaksinin çapının 1600 ışık yılından fazla olduğu ve ışığın genç yıldızlardan geldiği tespit edildi. Bu keşif, galaksinin 300 milyon yıldan kısa bir sürede nasıl bu kadar parlak ve kütleli hale gelebildiğine dair yeni sorular ortaya çıkardı.
31 Mayıs 2024

Bilim insanları, Aralık 2022'de Kuzey Kutup göklerinde görülen nadir bir 'kutup yağmuru aurora' olayının gizemini çözdü. Bu aurora, genellikle çıplak gözle görülmeyen ve düşük güneş rüzgarı seviyeleri sayesinde gözlemlenebilen bir uzay havası türüdür. Araştırmacılar, bu auroranın doğrudan güneşten gelen supratermal elektronlar tarafından üretildiğini ve 28 saat boyunca gözlemlenebildiğini belirtti. Bu keşif, kutup ışıklarının kökenlerini anlamada önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
23 Haziran 2024

2023 yılı, gökyüzünde bir dizi nadir gök olayına ev sahipliği yapacak. Bunlar arasında nadir bir kuyruklu yıldızın geçişi, süper mavi ay ve çeşitli meteor yağmurları bulunuyor. C/2022 E3 kuyruklu yıldızı, yaklaşık 185 bin yıl sonra ilk kez Dünya'ya bu kadar yakın bir mesafeye gelecek ve çıplak gözle gözlemlenebilecek. Ayrıca, Venüs ve Jüpiter'in kavuşumu gibi görsel açıdan etkileyici olaylar da yaşanacak. Yıl boyunca halkalı güneş tutulması ve parçalı ay tutulması gibi olaylar da gözlemcileri bekliyor.
2 Şubat 2023

Gök bilimciler, Hawaii ve Şili'deki teleskoplar aracılığıyla Neptün ve Uranüs'ün yörüngelerinde daha önce bilinmeyen uyduları keşfetti. Neptün etrafında iki, Uranüs etrafında ise bir yeni uydu tespit edildi, bu keşiflerle Neptün'ün uydu sayısı 16'ya, Uranüs'ünki ise 28'e yükseldi. Washington'daki Carnegie Bilim Enstitüsünden gök bilimci Scott Sheppard, bu uyduların keşfiyle ilgili detayları paylaştı ve henüz keşfedilmemiş daha fazla küçük uydu olabileceğini belirtti.
24 Şubat 2024

Hindistan Uzay Araştırmaları Merkezi (ISRO), Aditya-L1 uydusunu başarıyla uzaya fırlattığını duyurdu. Uydu, Güneş'in en dış katmanını ve Güneş rüzgarlarını gözlemlemek için Dünya ve Güneş arasındaki L-1 Lagrange noktasına yerleştirilecek. Bu proje, ISRO'nun Güneş gözlemi odaklı ilk misyonu olacak ve projeye ayrılan bütçe 46 milyon dolar olarak belirtildi.
2 Eylül 2023

NASA'nın TESS uydusu, Dorado Takımyıldızı'nda dünya büyüklüğünde ve yaşama elverişli bölgede bir öte gezegen keşfetti. 'TOI 700 e' adı verilen gezegen, yıldızına suyun sıvı halde kalabileceği bir mesafede bulunuyor. Bu keşif, daha önce aynı sistemde bulunan 'TOI 700 b, c ve d' gezegenlerine ek olarak, sistemi daha yakından inceleme konusunda bilim insanlarını heyecanlandırıyor. TESS'in yeni bulguları Amerikan Astronomi Derneği'nin yıllık toplantısında paylaşıldı.
11 Ocak 2023

Saatte 93 bin kilometre hızla ilerleyen 2011 UL21 adlı asteroit, son 125 yılda Dünya’ya en fazla yaklaşan gök cismi olacak. Gökbilimciler, asteroitin dünyaya çarpmayacağını düşünüyor. Dağ büyüklüğündeki asteroitin geçişi internetten ya da iyi bir teleskopla takip edilebilecek ve Youtube’taki canlı yayın 27 Haziran 23.00’da başlayacak. Avrupa Uzay Ajansı, çarpışma olasılığının sıfır olduğunu fakat 2011 UL21’in Dünya’ya çarpması halinde kitlesel yıkıma yol açacağını belirtti.
26 Haziran 2024

Bu sonbaharda, NASA'nın ATLAS sistemi tarafından tespit edilen 2024 PT5 adlı küçük bir asteroit, Dünya'nın çekim gücüne yakalanarak geçici bir süre için mini Ay haline gelecek. Bu asteroit, Arjuna Asteroit Kuşağı'ndan geliyor ve Dünya'nın yörüngesinde birkaç ay kalacak. Ancak, bu mini Ay çıplak gözle görülemeyecek kadar küçük ve sönük olacak. Bilim insanları, bu tür olayların daha önce de yaşandığını ve 2024 PT5'in 2055 yılında yeniden Dünya yörüngesine döneceğini belirtiyor.
26 Eylül 2024

Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya göre, Dünya’nın yaklaşık 466 milyon yıl önce Satürn’deki gibi bir halka sistemine sahip olmuş olabileceği keşfedildi. Araştırma, büyük bir asteroidin gelgit kuvveti nedeniyle parçalanarak gezegenin etrafında bir halka sistemi oluşturduğunu öne sürüyor. Bu halkanın güneş ışığını engelleyerek küresel soğumaya yol açmış olabileceği belirtiliyor. Çalışma, Dünya dışı olayların gezegenimizin iklimini nasıl etkileyebileceğine dair yeni bir anlayış sunuyor.
16 Eylül 2024

ABD Uzay Kuvvetleri, 1974 yılında fırlatılan ve daha sonra kaybolan S73-7 Kızılötesi Kalibrasyon Balonu (IRCB) adlı uydunun yerini tespit etti. Uydu, KH-9 Hexagon keşif uydusundan ayrıldıktan sonra şişirilemeyerek uzay çöpü haline gelmiş ve bir süre sonra gözden kaybolmuştu. 1999'da kısa bir süreliğine bulunan uydu, 25 yıl sonra yeniden keşfedildi. Uydu şu anda ilk fırlatıldığı yerden 14 kilometre alçalmış durumda ve atmosferde yanması için daha fazla zaman gerekiyor.
5 Mayıs 2024

Intelsat 33e isimli haberleşme uydusu, Hint Okyanusu'nun üzerinde sabit bir yörüngede bulunurken aniden güç kaybederek en az 20 parçaya ayrıldı. Bu olay, Avrupa, Orta Afrika, Orta Doğu, Asya ve Avustralya'daki iletişim kullanıcılarını etkiledi. Uydunun parçalanma nedeni henüz bilinmiyor, ancak bu durum yörüngedeki uzay çöplerine bir yenisini ekledi ve diğer uydular için potansiyel bir tehdit oluşturdu. Uzay çöplerinin sorumluluğu ve yönetimi konusundaki tartışmalar devam ediyor.
23 Ekim 2024

Şanlıurfa'nın kuzeydoğusundaki Göbeklitepe'de, 12 bin yıllık bir güneş takvimi keşfedildi. Edinburg Üniversitesi'nden araştırmacılar tarafından bulunan bu takvim, dünyanın en eski takvimi olarak kabul ediliyor ve her biri bir günü temsil eden 365 'V' sembolü içeriyor. Takvim, bir kuyruklu yıldız çarpmasının medeniyetin doğuşunu tetiklediğini belgeleyebilir. Araştırmacılar ayrıca 27 gün süren bir meteor yağmurunu tasvir eden bir sütun da keşfettiler.
8 Ağustos 2024

NASA'nın James Webb Uzay Teleskobu, 120 ışık yılı uzaklıktaki bir gezegende dimetil sülfit (DMS) adı verilen bir molekül tespit etmiş olabileceğini belirtti. DMS molekülü, Dünya'da yalnızca canlılar tarafından üretiliyor. Ancak tespitin yeterince güçlü olmadığı ve molekülün varlığını doğrulamak için daha fazla veriye ihtiyaç duyulduğu vurgulanıyor. Ayrıca, gezegenin atmosferinde metan gazı ve karbondioksit tespit edildi, bu da gezegenin su okyanusuna sahip olabileceği anlamına gelebilir.
12 Eylül 2023

ABD'de, Güneş'in etrafında 'ateş çemberi' oluşturan halkalı Güneş tutulması görüntülendi. Tutulma, Pasifik zaman dilimiyle saat 09.13'te başlayarak Oregon, Nevada, Utah, New Mexico ve Teksas eyaletlerinden izlendi. Ayrıca California, Idaho, Colorado ve Arizona'nın belirli bölgelerinden de görüldü. ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), tutulma sırasında Güneş ışığındaki azalmanın Dünya'nın iyonosfer adı verilen atmosfer tabakasını nasıl etkilediğini incelemek için üç sondaj roketi fırlattı.
14 Ekim 2023

NASA, Jüpiter’in uydusu Europa’yı incelemek üzere şimdiye kadarki en büyük uzay aracını 10 Ekim’de fırlatacak. Europa Clipper adı verilen araç, dev güneş panelleriyle donatıldı ve 2030’da Jüpiter’e ulaşması bekleniyor. Araç, Europa’nın buzlu kabuğunun altında yaşam koşullarını araştıracak ve 49 uçuş gerçekleştirerek uydunun neredeyse tamamen haritalanmasını sağlayacak. Bu misyon, daha önce Galileo uzay aracının bulgularını devam ettirerek yeni keşifler yapmayı amaçlıyor.
26 Eylül 2024

NASA'nın Chandra X-ışını Gözlemevi ve X-Işını Görüntüleme Polarimetri Gezgini (IXPE), içine çökmüş bir ölü yıldızın etrafında oluşan manyetik alanın 'hayalet el' şeklindeki görüntüsünü fotoğrafladı. Bu görüntü, PSR B1509-58 adlı pulsar ve onun kutuplarından yayılan enerji yüklü madde ve antimadde parçacıklarından oluşan MSH 15-52 Bulutsusu'ndan kaynaklanıyor. Araştırma, bu süper enerjili madde ve antimadde parçacıklarının nasıl davrandığını ortaya çıkardı ve pulsarların parçacık hızlandırıcı olarak nasıl hareket edebileceğini gösterdi.
31 Ekim 2023

Harvard Üniversitesi'nden bilim insanları, Güney Afrika'daki meteor kalıntılarını inceleyerek 3,26 milyar yıl önce Dünya'ya çarpan dev bir göktaşının erken yaşamı tetiklemiş olabileceğini öne sürdü. Araştırma, bu çarpmanın Dünya'da yaşamın gelişmesine elverişli koşullar yarattığını ve demir açısından zengin derin suların yüzeye çıkmasına neden olan tsunamiler oluşturduğunu belirtiyor. Bu bulgular, göktaşı çarpmalarının sadece yıkım getirmediği, aynı zamanda yaşamın gelişmesine katkıda bulunduğu fikrini destekliyor.
22 Ekim 2024
İşaretlediklerim