Esfender Korkmaz, AKP iktidarı döneminde Türkiye'nin sanayi üretiminde yüksek teknolojinin payının düştüğünü belirtiyor. TÜİK verilerine göre, 2003 yılında ihracatta yüksek teknoloji ürünlerinin payı yüzde 7,6 iken, 2024 Nisan ayında bu oran yüzde 3,6'ya geriledi. Ayrıca, Türkiye İmalat Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) de 50'nin altına düşerek sanayide genel bir gerilemeye işaret ediyor. Korkmaz, siyasi ve ekonomik politikaların sanayi yatırımlarını olumsuz etkilediğini ve Türkiye'nin sanayileşme ve bilgi çağını kaçırdığını vurguluyor.
11 Haziran 2024

Rahmi Turan, 2018 yılında Türkiye'nin 'Tek Adam Sistemi'ne geçiş yaptığını ve bu sürecin ülkeyi 'ortak akıldan' uzaklaştırdığını belirtti. Yazısında, tüm kararların tek bir kişi tarafından alındığını ve bu durumun işlerin sağlıklı yürümemesine, yanlışların düzeltilmemesine neden olduğunu ifade etti. Turan, bu sistemin sonuçlarının millet tarafından ödendiğini vurguladı.
11 Mayıs 2024

Türkiye, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) bünyesindeki Mali Eylem Gücü (FATF) tarafından Ekim 2021'de gri listeye alınmıştı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in liderliğindeki yeni ekonomi yönetimi, Türkiye'yi bu listeden çıkarmayı öncelikli hedef olarak belirlemişti. Şimşek'in açıklamalarının ardından FATF yetkilileri Türkiye'de incelemeler yaparak 28 Haziran'da açıklanacak karar için temel bir rapor hazırlayacaklar. Türkiye'nin uluslararası finans ve yatırım ilişkilerini iyileştirmek amacıyla gri listeden çıkma beklentisi sürüyor.
7 Mayıs 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'de 2021 sonunda başlayan ve maliyet enflasyonu şeklinde ortaya çıkan yüksek enflasyonun, eksi reel faiz ve TL'den kaçış nedeniyle düşmediğini belirtiyor. Gelir dağılımındaki bozuklukların lüks tüketimi etkilemediğini, ancak genel olarak enflasyonun düşürülmesinin zor olduğunu ifade ediyor. Korkmaz, enflasyonla mücadele için başkanlık sisteminin değişmesi, demokratik ve hukuki altyapının güçlendirilmesi ve IMF ile iş birliği yapılması gerektiğini öne sürüyor.
6 Şubat 2024

Akif Beki, AK Parti'nin ilk yıllarında gündeme gelen kamu yönetimi reformlarının başarısız olduğunu ve aşırı merkeziyetçi bir sistemin oluştuğunu eleştiriyor. Kamu çalışanı sayısının 2003'ten 2024'e kadar önemli ölçüde arttığını ve lüks makam araçları ile odalarının yaygınlaştığını belirtiyor. Ayrıca, THY'deki yüksek maaşlar ve personel artışına dikkat çekiyor. Son açıklanan tasarruf tedbirlerinin israf düzenini kabul ettiğini ve bu tedbirlerin seçici olup olmayacağını sorguluyor.
14 Mayıs 2024

İbrahim Kahveci, Türkiye'deki ekonomik sorunların dış güçlerin etkisi altında değil, iç politika ve yönetimdeki liyakatsizlikten kaynaklandığını iddia ediyor. Merkez Bankası Başkanlığı'nda Naci Ağbal'ın yerine Şahap Kavcıoğlu'nun getirilmesi ve Nureddin Nebati ile olan politikalar gibi örneklerle, ekonomik krizin yönetim kararlarından kaynaklandığını öne sürüyor. Kahveci, enflasyonun artışı ve döviz rezervlerinin tükenmesi gibi sorunların, akılcı olmayan politikalar ve liyakatsiz yönetim anlayışı nedeniyle yaşandığını belirtiyor.
19 Şubat 2024

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İstanbul'da düzenlenen Türk-Arap Ekonomi Forumu'nda yaptığı konuşmada, küresel yapay zeka devriminin sadece endüstriyi değil, hayatın her boyutunu etkileyeceğini belirtti. Şimşek, bu devrimi kaçırmamak gerektiğini vurgularken, küresel belirsizliklerin ve jeopolitik gerilimlerin büyümeyi engellediğini ifade etti. Ayrıca, parasal politikaların gevşemesi ve mali konsolidasyonun etkileri üzerine değerlendirmelerde bulundu.
17 Ekim 2024

ABD'de Cumhuriyetçi aday Donald Trump'ın başkanlık seçimlerinde zaferini ilan etmeye hazırlandığı belirtiliyor. Nobel ödüllü ekonomist Daron Acemoğlu, Trump'ın seçilmesi durumunda hukukun üstünlüğü, bağımsız yargı ve basın özgürlüğü gibi temel kurumlara zarar verebileceğini ifade etti. Acemoğlu, Trump'ın zaferinin ABD ekonomisinde ciddi belirsizliklere ve kurumsal erozyona yol açabileceğini, bu durumun iş dünyasında yatırımların durmasına neden olabileceğini belirtti.
6 Kasım 2024

Yakup Kepenek, Türkiye ekonomisinin sağlam bir temele oturması için gerekli olan üç ana kurumsal dayanağın; Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Kamu İhale Kurumu (KİK) ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) olduğunu ifade etmiştir. Ancak, bu kurumların hukuki temeller üzerine sağlamlaştırılmadığı sürece, ekonominin mevcut krizden kurtulmasının mümkün olmadığını vurgulamıştır. Ayrıca, TCMB'nin sınırlı uygulama bağımsızlığına sahip olduğunu, ancak genel olarak ülke ekonomisinin bu üç kurumsal dayanaktan yoksun olduğunu belirtmiştir.
24 Mart 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen Yüksek Teknoloji Teşvik Programı Tanıtım Toplantısı'nda, AR-GE faaliyetleri bakımından dünyanın en büyük ilk bin firmasının Türkiye'de kuracağı yeni merkezlerin personel giderinin yarısını beş yıl boyunca karşılayacaklarını açıkladı. Ayrıca, sanayinin verimlilik odaklı dönüşümüne rehberlik eden model fabrikaların sayısının artırılacağını ve elektrikli araç yatırımlarına yönelik teşvik paketlerinin devreye alınacağını belirtti. Erdoğan, Türkiye'nin teknoloji alanında büyük yatırımlar çekmeyi hedeflediğini ve enerji sektöründe de önemli teşvikler sunacaklarını ifade etti.
26 Temmuz 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin BRICS ile gelişen ilişkilerinin mevcut angajmanların alternatifi olmadığını vurguladı. Erdoğan, Türkiye'nin çıkarları doğrultusunda işbirliklerini geliştirdiğini ve dış politikasının Türkiye merkezli olduğunu belirtti. Ayrıca, ekonominin temel göstergelerinde iyileşme olduğunu ve fahiş fiyatların bazı sektörlerde azaldığını ifade etti. Erdoğan, Türkiye'nin terörsüz bir ülke inşa etme kararlılığını da dile getirdi.
28 Ekim 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin ekonomik gelişiminde iki önemli dönemi; 1933-1938 devletçilik dönemi ve 1963-1968 karma ekonomi dönemini, her iki dönemin de hem büyüme hem de sosyal gelişme getirdiğini belirtti. Ancak, darbe sonrası dönemde ve son siyasi iktidar altında, kalkınma hedeflerinin geri planda kaldığını, büyüme odaklı politikaların öne çıktığını ve Devlet Planlama Teşkilatı'nın kaldırılmasıyla kalkınma politikalarının rafa kaldırıldığını ifade etti. Korkmaz, Türkiye'nin mevcut durumda kalkınma sağlayacak beşeri, demokrasi ve hukuki altyapıya sahip olmadığını, gelişmekte olan ülkelerin kalkınmasının dünya refahı ve barışı için de önemli olduğunu vurguladı.
21 Nisan 2024

CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, Daron Acemoğlu'na verilen Nobel Ekonomi Ödülü'nü hicivli bir şekilde eleştirdi. Sarıgül, ödülün Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e verilmesi gerektiğini belirtti. Sarıgül, sosyal medya üzerinden paylaştığı videoda Acemoğlu'nu tebrik ederken, yanlışlıkla Nobel Barış Ödülü ifadesini kullandı ve Mehmet Şimşek için alaycı ifadeler kullandı.
14 Ekim 2024

Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mustafa Gültepe, CNBC-e'de yaptığı bir röportajda yüksek faiz oranlarını eleştirirken 'Ülke batıyor' ifadesini kullandı. Ancak, bu ifadenin yanlışlıkla kullanıldığını belirterek, asıl kastettiğinin 'Firmalar batıyor' olduğunu açıkladı. Gültepe, yüksek faiz oranlarının yatırım, üretim ve ihracat üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti ve TİM olarak Türkiye'ye değer katmak için çalışmaya devam edeceklerini vurguladı.
4 Kasım 2024

Şeref Oğuz, son seçim sürecinde ekonominin soğutulmaya çalışılmasının ve büyümeden taviz verilmemesinin zorluklarını ele alıyor. Heterodoks politikaların denendiğini ve bu politikaların ekonomik enkaz bıraktığını belirtiyor. Ortodoks politikaların benimsenmesiyle ekonomik büyümenin yavaşlayacağını ve işsizliğin artacağını öngörüyor. Oğuz, işsizliğin artması durumunda uygulanacak geçici çözümlerin yetersiz kalacağını ve yapısal reformların gerekli olduğunu vurguluyor.
16 Nisan 2024

Murat Sabuncu, Türkiye'de devletin bireylerle olan ilişkisini, geçmişten günümüze devlet yapılarının nasıl değiştiğini ve siyasi iktidarların bu yapılar üzerindeki etkilerini tartışıyor. Devletin şeffaflaşması, denge ve denetleme mekanizmalarının yeniden kurulması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, CHP'nin yeni siyasi stratejileri ve demokratik zeminin güçlendirilmesi çabaları üzerinde duruyor. Yazı, devlet ve birey arasındaki ilişkinin yeniden tanımlanması gerekliliğine odaklanıyor.
10 Mayıs 2024

Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü (OECD), 'Büyüme için Temelleri Güçlendirmek' temasıyla hazırladığı Ekonomik Görünüm Ara Dönem Raporu'nda Türkiye ekonomisi için bu yılki büyüme öngörüsünü değiştirmedi. Türkiye'nin 2023 yılında yüzde 2,9 büyümesi beklenirken, 2025 için büyüme tahmini yüzde 0,1 düşürülerek yüzde 3,1 olarak revize edildi. Raporda ayrıca, küresel ekonomik büyümenin geçen yıl yüzde 3,1 olduğu, ABD ve Avro Bölgesi'nin büyüme tahminlerinde düşüşler yaşandığı, Çin ekonomisinin ise düşük talep ve yüksek borç nedeniyle yavaşlayacağı belirtildi.
5 Şubat 2024

Murat Muratoğlu, Türkiye'de iktidarın yıllardır vatandaşların yastık altında sakladığı birikimlere ilgi duyduğunu ve bu birikimleri ekonomiye kazandırmak için çeşitli çağrılarda bulunduğunu ifade ediyor. Ancak, vatandaşların bu çağrılara yanıt vermediğini ve birikimlerini güvenli buldukları yastık altında tutmaya devam ettiklerini belirtiyor. Muratoğlu, bu durumun Türkiye'deki ekonomik belirsizlikler ve güvensizlik ortamı nedeniyle vatandaşların bir nevi sigorta olarak gördüğü bir davranış olduğunu vurguluyor.
9 Mart 2024

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek liderliğinde Finansal İstikrar Komitesi (FİK) toplandı. Toplantıda, tüketici kredileri başta olmak üzere kredilerdeki son dönem gelişmeleri ve bu gelişmelerin finansal istikrara etkileri ele alındı. Toplantı sonrası yapılan açıklamada övgü dolu ifadeler kullanılmadığı için, yandaş medya bu kez 'müjde' temalı manşetler atamadı. Murat Muratoğlu, toplantının içeriği ve medyanın tepkisi üzerine ironik bir dille yorumlar yaparak, toplantının somut sonuçlarından ziyade, medyanın yaklaşımını eleştirdi.
10 Şubat 2024

Mehmet Y. Yılmaz, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurumlarının durumunun kötüleştiğini ve bu durumun siyasi tercihler sonucu olduğunu belirtiyor. Kamu kurumlarında önemli pozisyonların, işi bilen ve layıkıyla yerine getirecek kişilere değil, siyasi olarak uygun görülenlere verildiğini ifade ediyor. Yılmaz, bu durumun Türkiye'yi totaliter ve faşist bir rejime doğru sürüklediğini iddia ediyor.
27 Şubat 2024
İşaretlediklerim