Temiz Hava Hakkı Platformu'nun (THHP) raporuna göre, Türkiye'de nüfusun yüzde 92'sinden fazlası Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) standartlarına göre kirli hava soluyor. 2022'de Türkiye'de hava kirliliğine bağlı ölümler, toplam ölümlerin yüzde 14,2'sini oluşturdu. Raporda, fosil yakıt kullanımının azaltılması ve hava kalitesi izleme çalışmalarının iyileştirilmesi gibi önerilerde bulunuldu. Hava kirliliği, özellikle büyük şehirlerde ve sanayi bölgelerinde ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor.
26 Eylül 2024

Türkiye'de yapılan bir araştırma, ülkedeki kalp yetersizliği hastalığının durumunu ortaya koydu. 2016-2022 yılları arasında 2 milyon 722 bin 151 kişi üzerinde yapılan çalışma, Türkiye'de her yüz kişiden ikisinin kalp yetmezliği hastası olduğunu ve hastalığın Avrupa ülkelerine kıyasla 8-10 yıl daha genç yaşta başladığını gösterdi. Araştırma, kalp yetersizliği sıklığının kadınlarda erkeklere göre daha yüksek olduğunu ve genç hastaların prevalansının endişe verici olduğunu belirtti. Ayrıca, düşük sosyoekonomik koşullarda yaşayan hastaların hayatta kalma oranının yüksek olduğu ve sağlık sigortası sisteminin (SGK) bu durumda kritik bir rol oynadığı tespit edildi.
9 Şubat 2024

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nin (İSİG) raporuna göre, 2013'ten bu yana en az 2 bin 500 genç işçi iş kazalarında hayatını kaybetti. Raporda, 18-25 yaş arasındaki işçilerin genç işçi olarak tanımlandığı ve göçmen genç işçilerin ölüm oranının genel ölüm oranının iki katı olduğu belirtiliyor. Ayrıca, 214 kadın işçinin de hayatını kaybettiği ve genç işçi ölümlerinin döviz kurundaki oynaklık ve enflasyondaki artışla birlikte hızlandığı vurgulanıyor.
19 Mayıs 2024

Washington Üniversitesi Sağlık Ölçümleri ve Değerlendirme Enstitüsü tarafından yürütülen uluslararası bir araştırma, Covid-19 salgınının 2019 ile 2021 yılları arasında dünya genelinde beklenen yaşam süresini 1,5 yılı aşkın süreyle azalttığını ortaya koydu. Araştırmacı Dr. Austin E. Schumacher, salgının yetişkinler üzerinde derin etkiler bıraktığını ve ülkelerin yüzde 84'ünde beklenen yaşam süresinin azaldığını belirtti. Bu durum, yeni patojenlerin potansiyel yıkıcı etkilerini gözler önüne seriyor.
13 Mart 2024

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Direktörü Hans Kluge, İstanbul'da yaptığı açıklamada ruh sağlığı sorunlarını 'bir sonraki pandemi' olarak adlandırdı. Kluge, özellikle COVID-19 sürecinde gençlerin tecrit altında kalmasının ruh sağlıklarını olumsuz etkilediğini belirtti. Ayrıca, teknoloji kullanımının artması ve küresel çapta yaşanan çevresel ve politik krizlerin insanların ruh sağlığı üzerinde baskı oluşturduğunu ifade etti. DSÖ'nün bu konuda daha fazla önlem alınması gerektiğini vurguladı.
7 Mayıs 2024

Dünya genelinde yapılan araştırmalar, 20'li, 30'lu ve 40'lı yaşlardaki bireylerde meme ve bağırsak kanseri gibi kanser türlerinin arttığını gösteriyor. Özellikle Britanya, ABD, Fransa, Avustralya, Kanada, Norveç ve Arjantin gibi ülkelerde genç yetişkinlerde bağırsak kanseri vakaları önemli ölçüde artış gösterdi. Uzmanlar, bu artışın obezite, sigara kullanımı, uyku düzeni ve mikroplastiklerin etkisi gibi çeşitli faktörlerle ilişkili olabileceğini belirtiyor. Ancak, genç yaşta kanser vakalarının artışının tam nedeni hala bilinmiyor ve bu durum ciddi bir halk sağlığı krizi potansiyeli taşıyor.
9 Ekim 2024

Çin'de yapılan ve British Journal of Ophthalmology dergisinde yayınlanan bir araştırma, her üç çocuktan en az birinde miyopi olduğunu ortaya koydu. Araştırma, 50 ülkeden 5 milyondan fazla çocuk ve gencin uzağı görme seviyesini inceledi ve 2050'ye kadar yaklaşık 740 milyon çocuk ve gençte miyopi öngörülüyor. Miyopi oranları 1990 ile 2023 arasında üç kat artarak yüzde 36'ya yükseldi. Genetik faktörlerin yanı sıra, ekranlara uzun süre maruz kalma ve erken yaşta eğitime başlama gibi dış etkenler de miyopi riskini artırıyor.
25 Eylül 2024

Dünya genelinde 160 milyondan fazla çocuk, eğitim haklarından mahrum kalarak tarım, madencilik ve sanayi gibi sektörlerde çalışmak zorunda kalıyor. Çocuk işçiliği, çocukların zihinsel ve fiziksel gelişimlerini olumsuz etkileyen bir sorun olarak tanımlanıyor. Türkiye, çocuk işçiliğiyle mücadele eden ilk ülkelerden biri olarak uluslararası kuruluşlarla iş birliği yapıyor. Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, çocuk işçiliğinin sona erdirilmesi için kapsamlı çalışmalar yürütüldüğünü belirtiyor.
19 Kasım 2024

İşçi Sağlığı ve Güvenliği Meclisi'nin (İSİG) raporuna göre, Temmuz 2024'te 12'si çocuk olmak üzere 144 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Bu, Temmuz ayını en fazla çocuk işçinin öldüğü ay yapıyor. Yılın ilk yedi ayında ise toplamda en az 1022 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Raporda, iş cinayetlerinin en çok sanayi, tarım, hizmetler ve inşaat sektörlerinde meydana geldiği belirtiliyor.
6 Ağustos 2024

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), 2017'de yüzde 40,8 olan yoksul çocuk oranının 2022'de yüzde 43,8'e yükseldiğini belirtti. Aynı dönemde yoksul bebek oranı da yüzde 36,8'den yüzde 41,4'e çıktı. Çalışmada, 0-17 yaş aralığındaki 7,03 milyon çocuğun yoksul olduğu tespit edildi. Türkiye'nin AB ortalamasının gerisinde olduğu ve 2 milyon çocuğun derin yoksulluk içinde yaşadığı vurgulandı.
15 Kasım 2024

The Lancet Public Health dergisinde yayımlanan bir rapora göre, Avrupa'da 2100 yılında aşırı sıcaklardan kaynaklı ölümlerin günümüze oranla beş kat artması bekleniyor. Avrupa Birliği Komisyonu Ortak Araştırma Merkezi'nin (JRC) raporu, 27 AB ülkesi ile Britanya, İsviçre ve Norveç'teki hava sıcaklıklarının etkilerini analiz etti. Raporda, özellikle Avrupa'nın güney bölgelerinde, İspanya, İtalya, Yunanistan ve Malta'da sıcaklık kaynaklı ölümlerin beş kata kadar artabileceği belirtildi. Uzmanlar, aşırı sıcak havanın aşırı soğuk havaya oranla daha az öldürücü olduğu görüşüne katılmadıklarını vurguladı.
22 Ağustos 2024

Ankara Tabip Odası (ATO), Türkiye'de her 10 çocuktan üçünün yoksul olduğunu belirtti. TÜİK verilerine göre, çocukların yüzde 31'i yoksul, yüzde 33'ü ise ciddi maddi yoksunluk içinde. OECD'ye göre, Türkiye'de 6,5 milyon çocuk aşırı yoksul durumda. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı verileri, temel gereksinimleri karşılanamayan çocuk sayısının 164 bin 995 olduğunu gösteriyor. ATO, yoksullukla mücadele için sosyal yardım ve koruma programlarının oluşturulması gerektiğini vurguluyor.
14 Kasım 2024

Türkiye'de 2023 yılında kızamık vakalarında büyük bir artış yaşanarak 4 bin 959 vaka kaydedildi. Bu artış, dünya genelindeki kızamık vakalarındaki yüzde 79'luk artışın bir parçası olarak görülüyor. Türk Tabipleri Birliği ve uzmanlar, Sağlık Bakanlığı'nın kızamıkla ilgili şeffaf bir politika izlemediğini ve verilerin Dünya Sağlık Örgütü kaynaklarından edinildiğini belirtiyor. Aşı karşıtlığı ve aşıya erişimdeki zorluklar, vakaların artışında önemli faktörler olarak gösteriliyor. Ayrıca, 6 Şubat depremleri ve göçmenlerin durumu da kızamığın kontrolünü zorlaştıran faktörler arasında.
25 Şubat 2024

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK), zorla yerinden edilenlerin sayısının 120 milyona ulaştığını açıkladı. Sudan, Gazze ve Myanmar'daki çatışmaların bu artışa neden olduğu belirtilirken, dünya genelinde yerinden edilme rakamlarının 12 yıldır üst üste arttığı vurgulandı. BMMYK, bu durumun yeni ve uzun süredir devam eden krizlerin çözülmesindeki başarısızlığı gösterdiğini ve uluslararası toplumun acilen harekete geçmesi gerektiğini belirtti.
13 Haziran 2024

Uluslararası Göç Örgütü (IOM) 2023'te ülke içinde yerinden edilenlerin sayısının 75,9 milyona ulaştığını açıkladı. Bu sayı son beş yılda yüzde 49 artış gösterdi. Yerinden edilenlerin yüzde 30'u Sudan'daki savaş, yüzde 17'si ise Gazze'den kaynaklanıyor. Ayrıca, Freddy Kasırgası, Kahramanmaraş depremleri ve Mocha Kasırgası gibi doğal afetler 26,4 milyon kişiyi yerinden etti. İklim değişikliği nedeniyle gelecekte afetlerin sıklığının artması ve yerinden edilenlerin sayısının yükselmesi bekleniyor.
14 Mayıs 2024

Edinburgh Üniversitesi'nden araştırmacılar, 2023 yılında çocukların yüzde 12,6'sının rızası olmadan cinsel içerikli konuşma, paylaşım, fotoğraf ve videoya maruz kaldığını ortaya çıkardı. Bu oran yaklaşık 302 milyon çocuğa denk geliyor. Araştırma, ABD'deki erkeklerin yüzde 11'inin ve Britanyalı erkeklerin yüzde 7'sinin çocuklara karşı çevrimiçi suç işlediğini itiraf ettiğini gösteriyor. Araştırmanın başındaki Paul Stanfield, çocuk istismarı materyallerinin yaygınlığının küresel bir salgın olduğunu ve acilen harekete geçilmesi gerektiğini vurguladı.
27 Mayıs 2024

Dünya Sağlık Örgütü ve NCD Risk Faktörü İşbirliği'nden bilim insanları, 1990'dan 2022'ye kadar diyabet hastalarının sayısının iki katına çıkarak dünya genelinde 800 milyonu aştığını belirtti. Araştırma, diyabet oranlarının düşük ve orta gelirli ülkelerde daha fazla arttığını ve diyabet vakalarının büyük bir kısmının Hindistan, Çin ve ABD gibi ülkelerde yoğunlaştığını ortaya koydu. Tip-2 diyabetin, obezite, kötü beslenme ve egzersiz eksikliği gibi faktörlerle ilişkili olduğu ve bu durumun özellikle sağlık altyapısının zayıf olduğu ülkelerde ciddi halk sağlığı sorunlarına yol açtığı vurgulandı.
14 Kasım 2024

Türkiye'de sezaryen doğum oranlarının yüksekliği nedeniyle Sağlık Bakanlığı, 'Normal Doğum Eylem Planı' başlattı. Plan, sezaryen oranlarını düşürmeyi hedeflese de uzmanlar, bu adımların yeterli olmayacağını belirtiyor. Türkiye, OECD verilerine göre yüzde 60,1 ile en yüksek sezaryen oranına sahip ülke konumunda. Plan kapsamında, gebelik okulları açılması, doğumlarda rehber ebelerin görev alması ve sezaryen ameliyatlarına yönelik denetimlerin artırılması gibi önlemler yer alıyor.
6 Ekim 2024

Dünya Görme Günü'nde, çocuklarda artan ekran kullanımı nedeniyle miyopi vakalarının arttığına dikkat çekildi. Göz hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Yusuf Durlu, çocukların ev dışında oyun oynamasının miyopi ilerlemesini yavaşlatabileceğini belirtti. Güneş ışığı ve dopamin artışının miyopi üzerindeki olumlu etkileri vurgulandı. Ayrıca, göz hastalıklarının tedavisinde erken tanının önemi ve biyonik göz gibi teknolojik gelişmelerin durumu ele alındı.
10 Ekim 2024

Dünya Bankası'nın 'Yoksulluk, Refah ve Gezegen Raporu'na göre, küresel yoksulluğun azaltılmasında ilerleme neredeyse durma noktasına geldi ve dünyanın yarısı için yoksulluğu sona erdirmenin 100 yıldan fazla sürebileceği belirtildi. Raporda, dünya nüfusunun yüzde 8,5'inin aşırı yoksulluk içinde yaşadığı ve yüzde 44'ünün ise orta üst gelirli ülkeler için yoksulluk sınırının altında bir gelirle yaşadığı ifade edildi. Kovid-19 salgınının yoksulluk üzerindeki kalıcı etkileri ve düşük ekonomik büyüme ile kırılganlığa sahip ülkelerde yoksulluğun yoğunlaştığı vurgulandı.
15 Ekim 2024
İşaretlediklerim