Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC), sera gazı emisyonlarının azaltılması konusunda mevcut planların yetersiz olduğunu ve bu durumun dünyayı tehlikeli bir geleceğe sürüklediğini açıkladı. Raporda, küresel ısınmanın 1.5 santigrat derece sınırını aşmaması için emisyon azaltım hedefleri güncellendi. 2030 yılına kadar %48, 2050 yılına kadar ise %99 karbondioksit azaltımı hedefleniyor. Yenilenebilir enerji yatırımlarının maliyetlerinin düşmesi ve kamu tarafından desteklenmesi olumlu gelişmeler arasında yer alıyor. Ancak rapor, iklim değişikliğinin etkilerine karşı uyum sağlama ve finansman konularında ciddi boşluklar olduğunu vurguluyor.
21 Mart 2023

Bilim insanları, okyanusların deniz yaşamını sürdüremeyecek ve iklimi dengelemekte yetersiz kalacak kadar asidik hale gelmek üzere olduğu konusunda uyardı. Potsdam İklim Etkileri Araştırma Enstitüsü'nün (PIK) raporuna göre, gezegenimizin yaşamı sürdürebilme kapasitesini belirleyen dokuz kritik faktörden altısı, insan faaliyetleri nedeniyle güvenli sınırlarını aşmış durumda. Okyanus asidifikasyonu, fosil yakıtların yakılmasıyla atmosfere salınan karbondioksit (CO2) emisyonlarının artması nedeniyle sürdürülebilir sınırını aşmak üzere. Bu durum, deniz yaşamını ve milyarlarca insanın gıda kaynaklarını tehdit ediyor.
24 Eylül 2024

Yeni bir araştırmaya göre, kutup buzullarının erimesi Dünya'nın dönüşünü yavaşlatarak günlerin uzamasına neden oluyor. İnsan kaynaklı küresel ısınma nedeniyle Grönland ve Antarktika'daki buz tabakalarının erimesi, suyun ekvator çevresindeki denizlere dağılmasına yol açıyor ve bu da Dünya'nın dönüş hızını yavaşlatıyor. Araştırma, 1900 ile 2000 yılları arasında gün uzunluğundaki yavaşlama oranının yüzyılda 0.3-1.0 milisaniye arasında değiştiğini, ancak 2000'den bu yana bu oranın 1.3 ms/cy'ye yükseldiğini gösteriyor. Emisyonlar azaltılmazsa, yavaşlama oranının 2100 yılına kadar yüzyılda 2.6 milisaniyeye ulaşacağı öngörülüyor.
16 Temmuz 2024

ABD'li bilim insanı James Hansen ve ekibinin yaptığı araştırmaya göre, küresel ısınma şu anda tespit edilenden daha hızlı artıyor. Bu durum, önümüzdeki 10 yıl içinde önemli bir sıcaklık eşiğinin aşılmasına yol açacak. Araştırma, dünyanın Paris İklim Anlaşması'nda belirlenen 1.5 santigrat derece eşiğini beklenenden çok daha erken aşacağını öngörüyor. Hansen, fosil yakıtların yakılmaya devam edilmesi ve Dünya'nın bunun etkilerine karşı 'çok hassas' olması nedeniyle 'taahhütlü ısınma' ile büyük miktarda küresel ısınma biriktiğini belirtiyor.
2 Kasım 2023

Uzmanlar, iklim değişikliğinin meteorolojik koşulları daha kuzeye kaydırarak Sahra Çölü ve Antarktika'da yeşil alanların artmasına neden olabileceğini belirtiyor. Fas'ta yaşanan aşırı yağışlar Sahra Çölü'nde küçük göller oluştururken, Antarktika'da sıcak hava dalgaları normalin üzerinde sıcaklıklar kaydedilmesine yol açtı. Bu değişiklikler, her iki bölgenin bitki örtüsünde değişimlerin yaşanabileceği olasılığını gündeme getiriyor. Uzmanlar, bu durumun uzun vadeli etkilerinin izlenmesi gerektiğini vurguluyor.
25 Ekim 2024

Uzmanlar, iklim değişikliğinin meteorolojik koşulları daha kuzeye kaydırarak Sahra Çölü ve Antarktika'da yeşil alanların artmasına neden olabileceğini belirtiyor. Fas'ta yaşanan aşırı yağışlar Sahra Çölü'nde küçük göller oluştururken, Antarktika'da sıcak hava dalgaları normalin üzerinde sıcaklıklar kaydedilmesine yol açtı. Bu değişiklikler, her iki bölgenin bitki örtüsünde değişimlerin yaşanabileceği olasılığını gündeme getiriyor. Uzmanlar, bu durumun uzun vadeli etkilerinin izlenmesi gerektiğini vurguluyor.
25 Ekim 2024

İklim krizi, sosyal ve ekonomik baskılar yaratarak toplumsal dayanışmayı zayıflatmakta ve psikolojik sorunlara yol açmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü, iklim krizini bir sağlık krizi olarak ilan etmiş ve bu krizin sağlık alanındaki etkilerine dikkat çekmiştir. Yuvam Dünya Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kıvılcım Pınar Kocabıyık, iklim olaylarının ruh sağlığı üzerindeki etkilerini vurgularken, eko-anksiyete ve ekolojik yas gibi kavramların daha sık kullanılmaya başlandığını belirtmiştir. Ayrıca, iklim krizinin tüketim kültürüyle ilişkili bir kriz olduğunu ve tüketim alışkanlıklarının değiştirilmesi gerektiğini ifade etmiştir.
10 Ekim 2024

Avrupa Çevre Ajansı tarafından hazırlanan Avrupa İklim Riski Değerlendirmesi Raporu, Avrupa'nın küresel ısınmanın etkilerini daha fazla hissetmeye başladığını ve acil önlemler alınmadığı takdirde felaket senaryolarıyla karşı karşıya kalabileceğini vurguluyor. Raporda, Avrupa için 36 büyük iklim riski beş başlık altında inceleniyor ve özellikle Güney Avrupa'nın orman yangınları, aşırı sıcaklar ve su kıtlığı gibi risklerle daha fazla tehdit altında olduğu belirtiliyor. Ayrıca, Avrupa'nın deniz kenarındaki alçak kıyı bölgelerinin sel, erozyon ve tuzlu su sızması tehditleriyle karşı karşıya olduğu kaydediliyor.
11 Mart 2024

Earth Commission tarafından yapılan ve Nature dergisinde yayımlanan araştırmada, insan faaliyetlerinin gezegenin güvenliğini ve adaletini tehlikeye attığı belirtildi. Sekiz ekolojik göstergeden yedisinde tehlikeli sınırların aşıldığı, küresel sıcaklık artışının güvenli sınır olan 1 dereceyi geçtiği ve yüzey suyu akışında güvensiz seviyelerin görüldüğü tespit edildi. Ayrıca, gezegenin yalnızca yüzde 45 ila 50'sinin bozulmamış ekosistemlere sahip olduğu ve nitrojen ile fosfor kullanımındaki eşitsizliklerin tehlikeli boyutlara ulaştığı bulgularına ulaşıldı.
31 Mayıs 2023

Yeni bir araştırma, iklim değişikliğinin aşırı hava olaylarını tetikleme biçimlerini dört ana başlık altında inceliyor: daha şiddetli yağmurlar, daha yüksek sıcaklıklar, daha uzun süreli kuraklıklar ve artan yangın riski. Her 1 derecelik sıcaklık artışı atmosferin yüzde 7 daha fazla nem tutmasına neden oluyor, bu da yoğun yağışlara yol açabiliyor. Ayrıca, küçük sıcaklık artışları bile aşırı sıcaklıkları tetikleyebilirken, sıcak hava dalgaları kuraklıkları kötüleştiriyor ve uzun süreli sıcaklık artışları yangın riskini artırıyor.
4 Mayıs 2024

İklim değişikliğinin enflasyon üzerindeki etkileri ve merkez bankalarının fiyat istikrarını koruma kabiliyetleri üzerindeki potansiyel etkileri giderek daha fazla önem kazanıyor. Avrupa Merkez Bankası ve bilim insanlarının yaptığı araştırma, küresel ısınmanın ve sıcak hava dalgalarının gıda fiyatlarını ve genel enflasyonu artıracağını gösteriyor. Araştırmaya göre, iklim değişikliği 2035 yılına kadar gıda maliyetini her yıl yüzde 1,49 ila 1,79 puan, genel enflasyonu ise 0,76 ile 0,91 puan arasında artıracak.
27 Mart 2024

Britanya merkezli tıp dergisi The Lancet'in yayımladığı raporda, iklim değişikliğinin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri vurgulanıyor ve Avrupa'da bu etkilerin eşitsiz dağılımına işaret ediliyor. Raporda, sıcaklıkla ilişkili ölümlerin ve sıcak hava dalgalarının arttığı, gıda güvencesizliği ve ekonomik kayıpların yükseldiği belirtiliyor. Ayrıca, fosil yakıtların yanmasından kaynaklanan emisyonların ve hava kirliliğinin azaltılmasına yönelik yetersiz ilerleme kaydedildiği ifade ediliyor. Rapor, Avrupa'nın iklim krizindeki sorumluluğunu ve bu krizin sağlık üzerindeki eşitsiz etkilerini öne çıkarıyor.
13 Mayıs 2024

Abdullah Karakuş, ABD, Çin, Hindistan, AB ülkeleri ve Rusya'nın dünyayı en çok kirleten ülkeler olduğunu belirtiyor. Uzmanlar, dünyanın ısısının 2 derece daha artması halinde krizlerin başlayacağını ve bunun gıda kıtlığı, kuraklık ve göçlere yol açacağını öngörüyor. Karakuş, orman yangınlarının artışına dikkat çekerek, insan hatası ve dikkatsizliğin bu yangınların başlıca nedenleri olduğunu vurguluyor. Orman yangınlarını önlemek için alınması gereken önlemler hakkında da önerilerde bulunuyor.
21 Haziran 2024

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, BM 78'inci Genel Kurulu'nda düzenlenen İklim Zirvesi'nde iklim krizine dair uyarılarda bulundu. Guterres, dünyadaki 'korkunç sıcakların' etkilerine dikkat çekti ve iklimin değişmemesi halinde dünyanın 'tehlikeli ve istikrarsız' bir durumla karşı karşıya olduğunu vurguladı. Küresel sıcaklıktaki artışın halen 1,5 dereceyle sınırlandırılabileceğini belirten Guterres, dünya liderlerine emisyonları azaltma çağrısında bulundu.
20 Eylül 2023

Dünya Bankası'nın yayımladığı rapora göre, dünya genelinde 1,2 milyar insan sıcak hava dalgası, sel, kasırga ve kuraklık gibi kritik iklim felaketleri riskiyle karşı karşıya. Yüksek gelirli ülkeler de bu risklerden etkilenebilirken, en yüksek risk altındaki nüfuslar Güney Asya ve Sahra Altı Afrika'da bulunuyor. Bu durum, bu bölgelerdeki altyapı ve sosyal hizmetlere erişim eksikliğiyle ilişkilendiriliyor. Raporda, ekonomik büyümenin ve iklim değişikliğiyle mücadelenin paralel ilerlemesi gerektiği, afetlerin etkilerinin azaltılması için daha hızlı ve dirençli kalkınma ile hedefe yönelik müdahalelerin önemine vurgu yapılıyor.
31 Ekim 2024

Copernicus İklim Değişikliği Servisi'nin yeni verilerine göre, dünya son 12 ay boyunca sanayi öncesi döneme göre ortalama 1,5 santigrat derece daha sıcak oldu. Bilim insanları, Temmuz 2023 ile Haziran 2024 arasındaki sıcaklıkların kayıtlardaki en yüksek seviyelere ulaştığını belirtti. Bu durum, dünya liderlerinin 1,5 C ısınma hedefini tutturma sözlerini yerine getirmediklerini göstermese de, daha fazla insanın şiddetli hava koşullarına maruz kalacağı anlamına geliyor. Ayrıca, sıcaklıklardaki sürekli artış, felaketle sonuçlanabilecek dönüm noktaları riskini artırıyor.
9 Temmuz 2024

Leeds Üniversitesi'nin hazırladığı Küresel İklim Değişikliği Göstergeleri raporuna göre, insan faaliyetlerinden kaynaklanan küresel ısınma her 10 yılda 0,26 derece artışla tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. 2013-2022 döneminde sanayi öncesi döneme göre 1,14 derece olan küresel sıcaklık artışı, 2014-2023 döneminde 1,19 dereceye yükseldi. Fosil yakıt emisyonları, iklim değişikliğinin başlıca nedeni olarak gösterilirken, çimento üretimi, tarım ve ormansızlaşma gibi diğer kirlilik kaynaklarının da ısınmaya katkıda bulunduğu belirtildi. BM, küresel ısınmayı 1,5 derecede tutma kararlılığının azaldığını vurguladı.
5 Haziran 2024

2019 Dünya Bilim İnsanları İklim Acil Durum Uyarısı'nı güncelleyen 15 binden fazla bilim insanı, Dünya'daki yaşamın 'kuşatma altında olduğunu' ve bu konuda 'keşfedilmemiş bir alan'a girildiğini belirtti. Raporda, son dönemde kırılan çok sayıda sıcaklık rekorunun gezegenin 'yaşamsal belirtilerine yönelik ciddi tehditler' oluşturduğu ifade edildi. Ayrıca, Covid-19 kapanmalarının kaldırılmasının ardından fosil yakıt kullanımının hızla arttığına dikkat çekildi. Bilim insanları, ekonomik büyüme fikri ile ekolojik hedefler arasındaki çatışmanın en büyük zorluklardan biri olduğunu belirtti.
25 Ekim 2023

Dünya Meteoroloji Örgütü İklim İzleme Başkanı Omar Baddour, iklim değişikliğinin insanları göçe zorladığını belirtti. Baddour, aşırı doğa olaylarının artışına ve bu olayların insan yaşamına etkilerine dikkat çekti. Akdeniz bölgesi ve Türkiye'deki aşırı sıcaklar ve kuraklığa işaret eden Baddour, 21'inci yüzyılda iklim değişikliğinin Akdeniz bölgesinde yoğunlaşmasının beklendiğini kaydetti. Ayrıca, Akdeniz'deki su seviyesinin gelecek yıllarda daha da yükseleceği ve bu durumun kıyı şeridinde taşkın risklerini artıracağı uyarısında bulundu.
5 Ağustos 2023

Avrupa Birliği'nin iklim değişikliğini izleyen kuruluşu Copernicus, okyanus sıcaklıklarının tarihin en yüksek seviyesine ulaştığını duyurdu. Bu durum, okyanusların karbondioksit emme kapasitesini azaltarak gezegenin ısınmasına yol açıyor. Ayrıca, sıcaklık artışı deniz canlılarının göç etmesine ve beslenme zincirinin bozulmasına neden oluyor. Bilim insanları, bu rekorun Ağustos ayında kırılmasının, suların önümüzdeki Mart ayında ne kadar daha ısınacağı konusunda endişe yarattığını belirtiyor.
4 Ağustos 2023
İşaretlediklerim