İsveç'te Lund Üniversitesi tarafından 4,1 milyon kişi üzerinde 40 yıl süren bir araştırma, kanser vakalarının yüzde 40'ının aşırı kiloyla ilişkili olduğunu gösterdi. Araştırmada 32 kanser türü obeziteyle ilişkilendirildi, bu sayı daha önce 13 olarak biliniyordu. Vücut kitle endeksindeki her beş puanlık artış, kansere yakalanma riskini erkeklerde %24, kadınlarda %12 artırıyor. Araştırma sonuçları, obezitenin kanser üzerindeki etkisinin daha önce düşünülenden daha büyük olabileceğini gösteriyor.
12 Mayıs 2024

Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı'na göre, obezite 13'ten fazla kanser türünün oluşumunda etkili bir faktör. Batı tarzı diyetlerin yüksek yağ ve hayvansal protein içeriği, düşük lif içeriği ile obeziteye zemin hazırladığı ve kanser riskini artırdığı belirtiliyor. Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, obezitenin sigaradan sonra kansere neden olan en büyük çevresel faktör olduğunu ve gelecekte birincil kanser etkeni olabileceğini ifade ediyor. Ayrıca, sağlıklı beslenme ve egzersizle kilo vermenin kanser riskini azalttığı, Akdeniz diyetinin kanserden korunmada etkili olduğu ve vitamin/mineral takviyelerinin kontrolsüz kullanımının önerilmediği vurgulanıyor.
13 Mayıs 2023

Dünya genelinde yapılan araştırmalar, 20'li, 30'lu ve 40'lı yaşlardaki bireylerde meme ve bağırsak kanseri gibi kanser türlerinin arttığını gösteriyor. Özellikle Britanya, ABD, Fransa, Avustralya, Kanada, Norveç ve Arjantin gibi ülkelerde genç yetişkinlerde bağırsak kanseri vakaları önemli ölçüde artış gösterdi. Uzmanlar, bu artışın obezite, sigara kullanımı, uyku düzeni ve mikroplastiklerin etkisi gibi çeşitli faktörlerle ilişkili olabileceğini belirtiyor. Ancak, genç yaşta kanser vakalarının artışının tam nedeni hala bilinmiyor ve bu durum ciddi bir halk sağlığı krizi potansiyeli taşıyor.
9 Ekim 2024

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve uluslararası araştırma görevlilerinin yürüttüğü bir bilimsel çalışma, dünya genelinde obezite oranlarının 1 milyar sınırını aştığını ortaya koydu. The Lancet tıp dergisinde yayımlanan araştırma sonuçlarına göre, 1990 yılına kıyasla yetişkinlerde obezite oranı bir kat, 5-19 yaş aralığındaki çocuk ve gençlerde ise dört kat artış gösterdi. Obezitenin, özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde daha yaygın olduğu ve kalp damar hastalıkları, böbrek hastalıkları, diyabet ve belli kanser türlerine yol açtığı belirtildi. DSÖ, obeziteyle mücadele için çeşitli önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı.
1 Mart 2024

ABD'de yapılan bir araştırma, X ve Y kuşaklarında kanser sıklığının arttığını ortaya koydu. Özellikle milenyum kuşağı olarak bilinen Y kuşağında belirgin bir artış gözlemlendi. Obezite, hareketsiz yaşam tarzı ve sağlıksız beslenme gibi faktörler bu artışın başlıca sebepleri olarak gösteriliyor. Türkiye'de de benzer eğilimler gözlemlenmekte ve halk sağlığı politikalarının bu doğrultuda şekillendirilmesi gerektiği vurgulanıyor.
6 Ağustos 2024

Sydney Üniversitesi araştırmacıları, günlük 4,5 dakikalık yoğun fiziksel aktivitenin bazı kanser türlerine yakalanma riskini yüzde 32’ye varan oranda azaltabileceğini ortaya koyan bir araştırma yaptı. Araştırmada, 22 binden fazla kişi yedi yıl boyunca gözlemlendi ve fiziksel aktiviteyle ilintili 13 kanser türü incelendi. Araştırmada, yoğun ev işi, hızlı yürüyüş ve merdiven çıkma gibi kısa süreli aktivitelerin kanser riskini azalttığı belirlendi.
31 Temmuz 2023

Diyabet ve obezitenin birleşimine 'diyabezite' denilmekte ve bu durum dünya genelinde ve Türkiye'de ciddi bir halk sağlığı sorunu olarak kabul edilmektedir. Dünya genelinde 650 milyon, Türkiye'de ise yaklaşık 18 milyon obez birey bulunuyor. Uluslararası Diyabet Federasyonu'nun tahminlerine göre, dünya genelinde 382 milyon yetişkin diyabet hastası var ve bu sayının 2035 yılına kadar 592 milyona ulaşması bekleniyor. Türkiye'de ise 20-79 yaş arasında yaklaşık 7 milyon diyabet hastası olduğu ve bunların yarısının henüz tanı almadığı belirtiliyor. Obezite cerrahisi, tip 2 diyabet ve diğer bazı sağlık sorunlarının iyileşmesinde etkili olabiliyor.
2 Mayıs 2023

Journal of the National Cancer Institute dergisinde yayınlanan dört çalışmanın analizi, ağız ve diş sağlığının baş boyun kanseri hastalarının sağ kalım süreleri üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğunu ortaya koydu. İyi ağız ve diş sağlığına sahip hastaların, kötü ağız ve diş sağlığına sahip olanlara göre daha uzun yaşadığı belirlendi. Ayrıca, bu kanser türünün sosyo-ekonomik düzeyi düşük toplumlarda daha sık görüldüğü ve sağlık sistemlerinin çoğunlukla diş sağlığını kapsamadığı vurgulandı. Prof. Dr. Kıvanç Bektaş Kayhan, düzenli diş hekimi ziyaretlerinin ve ağız hijyeninin önemine dikkat çekti.
7 Kasım 2023

İsveç'teki Lund Üniversitesinde yapılan bir araştırma, dövme yaptıran kişilerin lenf kanserine yakalanma riskinin yüzde 21 daha fazla olduğunu ortaya koydu. Araştırma, 2007-2017 yılları arasında lenf kanseri tanısı konulan 20 ila 60 yaşlarındaki 11 bin 905 kişinin verilerini inceledi. Araştırmacılar, dövme mürekkebinde bulunan kanserojen kimyasalların vücuda girdiğini ve iltihaplanmayı tetikleyerek kanser riskini artırdığını belirtti. Araştırmanın sonuçları 'Science Direct' adlı internet sitesinde yayımlandı.
29 Mayıs 2024

Florida Üniversitesi Onkoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Dr. İlyas Şahin, kolorektal kanser vakalarının gençlerde yılda yüzde 1-2 oranında arttığını açıkladı. Türkiye'de 50-70 yaş arası bireyler için gaitada gizli kan testi ve 50 yaş üstü için her 10 yılda bir kolonoskopi öneriliyor. Kolorektal kanser Türkiye'de en sık görülen üçüncü kanser türüdür. Amerikan Kanser Derneği raporuna göre, genç hastalarda kolorektal kanser oranı artıyor ve bu durum çevresel ve beslenme faktörlerine bağlanıyor. Dr. Şahin, erken teşhisin önemini vurgulayarak, aile öyküsü olan bireylerin daha erken yaşta tarama yaptırması gerektiğini belirtti. Ayrıca, sağlıklı beslenme ve yaşam tarzının kanser riskini azaltabileceğini ifade etti.
22 Mart 2023

Türkiye Obezite Araştırma Derneği, obeziteli bireylerin toplum ve aile içinde damgalanmasının birçok soruna yol açtığını belirtiyor. Kilo önyargısı ve ayrımcılığı, sosyal ilişkiler, eğitim, iş hayatı ve sağlık hizmetlerini olumsuz etkiliyor. Obeziteli bireyler, damgalanma ve önyargılar nedeniyle depresyon, anksiyete gibi psikolojik sorunlar yaşayabiliyor ve tedavilerini bırakabiliyorlar. Sağlık sektörü ve hekimler de bu önyargılardan etkileniyor, uygun sağlık hizmeti sunmada yetersiz kalıyorlar.
9 Mart 2024

Türkiye'de obezite ve diyabet sıklığının artmasıyla birlikte karaciğer yağlanması da yaygınlaşmaktadır. Her üç kişiden birinde karaciğer yağlanması görülüyor ve çocuklar ile ergenlerde de bu durum artış gösteriyor. Alkol dışı yağlı karaciğer hastalığı (NAFLD) ve alkol dışı karaciğer yağlanması ve iltihabı (NASH) en sık rastlanan karaciğer hastalıkları haline gelmiştir. NAFLD ve NASH, siroz ve karaciğer kanserine yol açabiliyor. Obezite ve tip 2 diyabet, karaciğer yağlanmasının en sık ve önemli sebepleri arasında yer alıyor. Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve kahve tüketimi gibi önlemler, karaciğer hastalıklarının önlenmesinde etkili olabilir.
21 Haziran 2023

ABD ve İngiltere'den elde edilen geniş çaplı genetik veriler, kahve tüketimiyle obezite ve madde bağımlılığına eğilim arasında istikrarlı ilişkiler olduğunu ortaya koydu. Ancak bu bulgular, kahve içen herkesin obez veya madde bağımlısı olacağı anlamına gelmiyor; daha çok kahve tüketimine olan eğilimin genetik faktörlerle ilişkili olduğunu gösteriyor. Ayrıca, anksiyete, depresyon ve bipolar bozukluk gibi psikiyatrik durumların da kahve tüketimiyle ilişkili olduğu bulundu. İki ülke arasındaki verilerde bazı uyumsuzluklar gözlemlendi, bu da çevresel faktörlerin ve kahve tüketim alışkanlıklarının farklılıklarından kaynaklanıyor olabilir.
23 Haziran 2024

İspanya'da yapılan bir araştırmada, sağlıksız beslenme alışkanlıklarının agresif prostat kanseri riskini artırabileceği tespit edildi. 1992-1996 yılları arasında 15 bin 296 kişinin yemek yeme alışkanlıkları incelendi ve sağlıksız beslenme alışkanlıkları bulunan 609 kişide agresif prostat kanseri geliştiği görüldü. Araştırmacılar, sağlıklı beslenmenin prostat kanseri riskini önlemek için iyi bir strateji olabileceğini ve diğer kronik hastalıkların riskini de azaltabileceğini belirtti.
23 Nisan 2023

1990'lı yıllardan bu yana kanser ölüm oranları, çeşitli önleme programları ve tedavi yöntemleri sayesinde düşüş göstermiş ve son 30 yılda %33'lük bir azalma yaşanmıştır. Ancak pandemi döneminde sağlık sistemine erişimde yaşanan zorluklar nedeniyle ileri evre kanser tanılarında artış beklenmektedir. Türkiye'de her yıl yaklaşık 200 bin kişi kanser teşhisi almaktadır ve en sık görülen kanser türleri arasında meme, tiroid, rahim ve akciğer kanserleri bulunmaktadır. Ayrıca, HPV aşısının rahim ağzı kanserini azalttığı ve Türkiye'de DSÖ'nün önerdiği kolorektal, meme ve rahim ağzı kanserleri için ücretsiz tarama programları bulunduğu belirtilmiştir.
4 Şubat 2023

Dünya Sağlık Örgütü ve NCD Risk Faktörü İşbirliği'nden bilim insanları, 1990'dan 2022'ye kadar diyabet hastalarının sayısının iki katına çıkarak dünya genelinde 800 milyonu aştığını belirtti. Araştırma, diyabet oranlarının düşük ve orta gelirli ülkelerde daha fazla arttığını ve diyabet vakalarının büyük bir kısmının Hindistan, Çin ve ABD gibi ülkelerde yoğunlaştığını ortaya koydu. Tip-2 diyabetin, obezite, kötü beslenme ve egzersiz eksikliği gibi faktörlerle ilişkili olduğu ve bu durumun özellikle sağlık altyapısının zayıf olduğu ülkelerde ciddi halk sağlığı sorunlarına yol açtığı vurgulandı.
14 Kasım 2024

Nature dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre, yüksek yağlı besinlerle beslenen erkek farelerin sperminde bazı RNA türlerinin seviyeleri yükseldi ve bu farelerin yavrularında glukoz intoleransı gibi metabolik sorunlar gözlendi. Epidemiyolojik analizler, kilolu erkeklerin oğullarında da benzer sorunların ortaya çıktığını gösterdi. Utah Üniversitesi'nden araştırmacı Qi Chen, sağlıklı spermler için sağlıklı beslenmenin önemini vurguladı ve sağlıksız beslenmenin hem babanın hem de çocuğunun hayatını etkilediğini belirtti.
9 Haziran 2024

Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Cesur, obezite ilaçlarının doktor kontrolünde ve uygun kişilerde kullanılması gerektiğini belirtti. Obezite, dünya genelinde ve Türkiye'de ciddi bir halk sağlığı sorunu olarak kabul ediliyor. Cesur, obezite tedavisinde ilaçların yanı sıra beslenme düzeni ve fiziksel aktivitenin de önemli olduğunu vurgulayarak, ilaçların tek başına yeterli olmadığını ifade etti. Ayrıca, ilaçların yan etkileri ve kontrolsüz kullanımının tehlikelerine dikkat çekti.
11 Mayıs 2024

Journals of Gerontology dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, 1946-1964 yılları arasında doğan 'baby boomer' kuşağı, İkinci Dünya Savaşı öncesinde doğanlara göre daha uzun yaşıyor ancak sağlık durumları daha kötü. Araştırma, Britanya, ABD ve Avrupa'da 50 yaş ve üzeri 100 binden fazla kişinin sağlık verilerini analiz etti. Baby boomer'ların obezite, tip 2 diyabet, kanser ve kalp hastalığı gibi kronik hastalıklara daha erken yakalandığı tespit edildi. Bu durum, sosyal bakım taleplerinin artmasına ve hükümet harcamaları üzerinde büyük etkilere yol açabilir.
7 Ekim 2024

Bilim insanları, aşırı şeker tüketiminin depresyon riskini artırdığını tespit etti. Britanya'da yapılan bir araştırmada, şekerli gıdalar tüketenlerin depresyona yakalanma riskinin, sağlıklı beslenenlere göre yüzde 31 daha yüksek olduğu belirlendi. Araştırma, işlenmiş şekerin sadece fiziksel sağlık değil, ruh sağlığı üzerinde de olumsuz etkileri olduğunu gösteriyor. Araştırmanın yürütücüsü Prof. Nophar Geifman, bu bulguların beslenme alışkanlıklarımızı gözden geçirmemiz gerektiğini vurguluyor.
14 Ekim 2024
İşaretlediklerim