Esfender Korkmaz, Türkiye'nin siyasi İslam'ın etkisi altında potansiyel kalkınma fırsatlarını kullanamadığını ve geri kaldığını ifade ediyor. Son altmış yılda Türkiye'nin dünya GSYH'sından aldığı payın düştüğünü belirten Korkmaz, başkanlık sisteminin devam etmesi durumunda demokraside kan kaybı yaşanacağını ve ekonomik istikrarın sağlanamayacağını öne sürüyor. Korkmaz, bu durumun Türkiye'nin dünya ekonomisindeki payını daha da azaltacağını vurguluyor.
21 Temmuz 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'de 2021 sonunda başlayan ve maliyet enflasyonu şeklinde ortaya çıkan yüksek enflasyonun, eksi reel faiz ve TL'den kaçış nedeniyle düşmediğini belirtiyor. Gelir dağılımındaki bozuklukların lüks tüketimi etkilemediğini, ancak genel olarak enflasyonun düşürülmesinin zor olduğunu ifade ediyor. Korkmaz, enflasyonla mücadele için başkanlık sisteminin değişmesi, demokratik ve hukuki altyapının güçlendirilmesi ve IMF ile iş birliği yapılması gerektiğini öne sürüyor.
6 Şubat 2024

Esfender Korkmaz, CHP'nin ekonomik krizle ilgili önerilerinin eksik ve yanlış olduğunu savundu. Vergi artışlarının krizi derinleştireceğini ve yatırımları olumsuz etkileyeceğini belirtti. Ayrıca, tüketici kredilerindeki faiz oranlarının yüksek olmadığını ve devlet yardımlarının daha adil dağıtılması gerektiğini vurguladı. Korkmaz, CHP'nin krizden çıkış için somut bir plan sunmadığını eleştirdi.
26 Haziran 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'ye giren portföy yatırımlarının ve Hazine'nin uluslararası piyasalardan borçlanmasının ekonomik istikrarı sağlamak için yeterli olmadığını belirtiyor. Kısa vadeli yabancı sermaye girişlerinin (sıcak para) kur artışlarına ve ekonomik kırılganlığa neden olduğunu vurguluyor. Ekonomik istikrarın sağlanması için demokratik ve hukuki altyapının önemine dikkat çekiyor. Ayrıca, Türkiye'de finans sektörü ve sermaye piyasasının reel sektörden uzaklaştığını ve ekonomik faaliyetlerde daralma yaşandığını ifade ediyor.
12 Temmuz 2024

Ekonomistler, eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in ekonomi yönetimine gelmesinin, mevcut politikalar değişmediği sürece bir fark yaratmayacağını belirtiyor. Türkiye'nin ekonomik göstergeleri ve siyasi belirsizlik nedeniyle yabancı yatırımcıların ülkeyi terk ettiği bir dönemde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın faiz indirimi konusundaki ısrarı devam ediyor. Erdoğan'ın yeni kabinesi için Mehmet Şimşek ile görüştüğü biliniyor, ancak ekonomistler ve piyasa uzmanları, politika değişikliği olmadan olumlu bir değişiklik beklemiyorlar.
30 Mayıs 2023

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Haziran 2024'e ait ekonomik güven endeksi verilerini açıkladı. Mayıs ayında 98,2 olan endeks, haziran ayında yüzde 2,5 azalarak 95,8'e geriledi. Aynı dönemde tüketici güven endeksi yüzde 2,7 azalarak 78,3'e, reel kesim (imalat sanayi) güven endeksi yüzde 1,9 düşerek 100,5'e indi. Hizmet sektörü, perakende ticaret sektörü ve inşaat sektörü güven endekslerinde de düşüşler kaydedildi.
27 Haziran 2024

Esfender Korkmaz, son sekiz ayda konut fiyat artışının TÜFE’nin altında kalmasının konut balonunun sönmesine yetmeyeceğini belirtti. Konut fiyatlarının dolar kuru ile birlikte arttığını, ancak halkın satın alma gücünün düştüğünü ve konut talebinin azaldığını vurguladı. Yabancıya konut satışında da ciddi bir düşüş olduğunu ve bunun nedenleri arasında güven sorunu ve mülteci sorununun etkili olduğunu ifade etti. Korkmaz, kara para ile mücadelede başarılı olunması durumunda konut fiyatlarının reel olarak yeniden artmayacağını öngördü.
19 Mayıs 2024

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yayınlanan Şubat 2024 ekonomik güven endeksi verilerine göre, ekonomiye olan güven ocak ayındaki 99,4 seviyesinden şubat ayında 99'a düştü. Aynı dönemde tüketici güven endeksi de 80,4'ten 79,3'e geriledi. Ekonomik güven endeksi, genel ekonomik duruma ilişkin algıyı 0-200 aralığında değerlendirerek, 100'ün üzeri iyimser, altı kötümser algıyı ifade ediyor.
28 Şubat 2024

Merkez Bankası Nisan ayı ödemeler bilançosunu açıkladı ve cari açığın geçen yıla göre çok değişmediği görüldü. Esfender Korkmaz, cari açığın aynı kalmasının hükümetin hedeflerini tutturamayacağını gösterdiğini belirtti. Ayrıca, doğrudan yabancı yatırım sermayesinde ve net hata ve noksan kaleminde önemli çıkışlar olduğunu vurguladı. Korkmaz, bu durumun Türkiye ekonomisinin kırılgan, kayıt dışı ve güvenilmez olduğunu gösterdiğini ifade etti.
13 Haziran 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'de uzun vadeli doğrudan yabancı yatırım sermayesi girişinin olmadığını ve cari açığın dış borçla finanse edildiğini belirtti. Sıcak paranın geldiği gibi çıkacağını ve bu durumun ekonomik kırılganlığı artırarak yeni kur şoklarına yol açacağını vurguladı. Ayrıca, Merkez Bankası ödemeler bilançosuna göre, bu yılın ilk beş ayında Türkiye'den kaynağı belirsiz 12 milyar 370 milyon dolar döviz çıktığını ifade etti. Korkmaz, rasyonel politikaların uygulanmadığını ve bu nedenle ekonomik krizin derinleştiğini savundu.
14 Temmuz 2024

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre, ekonomik güven endeksi ekim ayında aylık bazda yüzde 1,2 artış gösterdi. Endeks eylülde 95,4 iken ekimde yüzde 1,2 artışla 96,5’e çıktı. Ekimde tüketici güven endeksi yüzde 4,4 yükselişle 74,6, reel kesim (imalat sanayisi) güven endeksi yüzde 0,2 artarak 105,3, hizmet sektörü güven endeksi yüzde 0,5 artışla 113,6, inşaat sektörü güven endeksi yüzde 0,9 yükselişle 89,1, perakende ticaret sektörü güven endeksiyse yüzde 3,3 azalışla 113,9 değerini aldı.
30 Ekim 2023

İbrahim Kahveci, Türkiye'nin ekonomik durumunu ve potansiyel yıkım veya sıkıntı senaryolarını değerlendiriyor. Mayıs seçimlerinden önce iktidar değişikliği olmazsa, Türkiye'nin ya büyük bir yıkım ya da büyük sıkıntı ile karşı karşıya kalacağını öngörmüştü. Erdoğan'ın ekonomi politikaları ve karar alma süreçlerinin öngörülemezliği, ekonomideki en büyük risk olarak görülüyor. Kahveci, Mehmet Şimşek ve Cevdet Yılmaz'ın bu belirsiz ortamda ekonomiyi yönetmeye çalıştıklarını ve ekonominin sadece Erdoğan'ın kararlarına bağlı olmadığını, aynı zamanda hazine garantili müteahhitlere verilen fahiş fiyatların da sorun teşkil ettiğini ifade ediyor.
12 Mart 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin yaşadığı 14'üncü krizin ekonomik, siyasi ve sosyal alanlarda farklı olduğunu ve bu nedenle IMF ile yapılabilecek bir anlaşmanın krizi çözemeyeceğini belirtiyor. Türkiye'nin siyasi ve sosyal sorunları çözmeden IMF ile anlaşma yapmasının mümkün olmadığını ve mevcut iktidarın demokrasi ve hukuk alanında geri dönüş yapması gerektiğini ifade ediyor. Korkmaz, en akılcı çözümün siyasi iktidarın değişmesi olduğunu vurguluyor.
6 Mart 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin ekonomik gelişiminde iki önemli dönemi; 1933-1938 devletçilik dönemi ve 1963-1968 karma ekonomi dönemini, her iki dönemin de hem büyüme hem de sosyal gelişme getirdiğini belirtti. Ancak, darbe sonrası dönemde ve son siyasi iktidar altında, kalkınma hedeflerinin geri planda kaldığını, büyüme odaklı politikaların öne çıktığını ve Devlet Planlama Teşkilatı'nın kaldırılmasıyla kalkınma politikalarının rafa kaldırıldığını ifade etti. Korkmaz, Türkiye'nin mevcut durumda kalkınma sağlayacak beşeri, demokrasi ve hukuki altyapıya sahip olmadığını, gelişmekte olan ülkelerin kalkınmasının dünya refahı ve barışı için de önemli olduğunu vurguladı.
21 Nisan 2024

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, enflasyonla mücadelede geçiş döneminin tamamlandığını ve haziran ayından itibaren dezenflasyon sürecine girileceğini belirtti. TÜİK, yıllık enflasyonu yüzde 75,45 olarak açıklarken, ENAG bu oranı yüzde 120,66 olarak duyurdu. Şimşek, enflasyonda en yüksek seviyenin bu ay görüldüğünü ve üçüncü çeyrek sonunda yıllık enflasyonun yüzde 50'nin altına gerileyeceğini öngördü. Mali disiplinin güçlendirilerek dezenflasyon sürecine destek verileceğini vurguladı.
3 Haziran 2024

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) işbirliğiyle yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarına göre, mevsim etkilerinden arındırılmış tüketici güven endeksi temmuz ayında yüzde 3,1 düşerek 75,9’a geriledi. Endeksin 100’den küçük olması tüketici güveninde kötümserliği gösteriyor. Hanenin maddi durumu ve genel ekonomik durum beklentisi endekslerinde de düşüşler gözlemlenirken, dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi endeksi artış gösterdi.
23 Temmuz 2024

Esfender Korkmaz, üretim maliyetleri ile satış fiyatları arasındaki yüksek farkın nedeninin, hükûmetin tarımsal destekleri yeterince sağlamamasından kaynaklandığını belirtti. 2007'de çıkarılan bir kanunla, millî gelirin en az yüzde biri kadar tarımsal destek sağlanması gerekirken, hükûmetin bu miktarı millî gelirin sadece 0,44'ü kadar verdiğini ifade etti. Korkmaz'a göre, hükûmetin bu tutumu, perakende fiyatlarının düşmesini engelliyor ve fiyat kontrolü yapmasını zorlaştırıyor.
25 Şubat 2024

Orhan Bursalı, Mehmet Şimşek'in IMF programını uygularken sermayenin önünü açmaya çalıştığını ve halkın ekonomik durumunu iyileştirmediğini eleştiriyor. Bursalı, AKP'nin popülizme izin vermediğini ve halkın beklentilerini karşılamadığını belirtiyor. Ayrıca, CHP'nin taleplerinin de Cumhurbaşkanı tarafından kabul edilmediğini vurguluyor. Yazıda, Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz'ün teleferik kazası nedeniyle tutuklanıp serbest bırakılması da değiniliyor.
13 Haziran 2024

Taha Akyol, Mehmet Şimşek'in son dönemde yaptığı açıklamaları, Türkiye'nin ekonomi politikalarındaki ciddi yanlışların bir göstergesi olarak ele alıyor. Şimşek'in 'rasyonel zemine dönüş' ifadesi ve ekonomideki 'kopmuş linkler' hakkındaki yorumları, özellikle son on yılda, daha belirgin olarak son beş yılda yapılan hataların bir özeti olarak görülüyor. Akyol, geçmişte ekonomi yönetiminde yer alan Şimşek ve Ali Babacan'ın uyarılarının dikkate alınmadığını ve şimdi ise seçimler sonrası bu hataların düzeltilmesi için zorlu tedavilere başvurulduğunu belirtiyor.
14 Şubat 2024

Yusuf Ziya Cömert, Mehmet Şimşek'in enflasyonla mücadele konusunda halkı ikna etme gerekliliğinden bahsettiğini ancak somut bir plan sunmadığını eleştiriyor. Cömert, Şimşek'in önerdiği muhtemel politikaların adaletsiz olduğunu ve özellikle dar gelirli vatandaşları olumsuz etkileyeceğini savunuyor. Ayrıca, Türkiye'deki vergi sisteminin dolaylı vergilere dayalı olması ve bu durumun zengin ile yoksul arasındaki eşitsizliği artırdığını belirtiyor. Cömert, gelir dağılımı adaletsizliğini gidermek için vergi reformunun gerekli olduğunu vurguluyor.
19 Nisan 2024
İşaretlediklerim