Bilim insanları, 10 dakikalık bir beyin taraması ile demansı, gözle görülür semptomlar ortaya çıkmadan yıllar önce tespit edebilecek bir yöntem geliştirdi. Londra Queen Mary Üniversitesi'nden Prof. Charles Marshall liderliğindeki araştırma, fonksiyonel MRI (fMRI) taramaları kullanarak beynin varsayılan mod ağındaki (DMN) değişiklikleri inceledi. Yapay zeka algoritmaları ile riskli kişileri teşhisten dokuz yıl öncesine kadar yüzde 80 doğrulukla tespit edebilen model geliştirildi. Araştırma sonuçları Nature Mental Health dergisinde yayınlandı ve daha fazla araştırma yapılması gerektiği belirtildi.
8 Haziran 2024

University College London'dan (UCL) yapılan yeni bir çalışma, kalp damar rahatsızlıklarının demans için giderek daha önemli bir risk faktörü haline geldiğini ortaya koydu. Çalışma, 1947 ile 2015 yılları arasında toplanan verilerle dünyanın dört bir yanından 27 araştırma makalesini analiz etti. Bulgular, düşük eğitim düzeyi ve sigara içmenin demans riskine katkısının azaldığını, buna karşın obezite, diyabet ve kalp damar hastalıklarının oranlarının arttığını gösterdi. UCL'de psikiyatri profesörü Naaheed Mukadam, hipertansiyonun demans riskine en çok katkıda bulunan faktör olduğunu belirtti.
28 Haziran 2024

Bilim insanları, demans riskini tahmin edebilecek bir araç geliştirmek amacıyla yapay zeka kullanarak bir milyondan fazla beyin taramasını inceleyecek. Edinburgh ve Dundee Üniversiteleri'ndeki araştırmacılar, NEURii adlı küresel bir araştırma projesi kapsamında İskoçya'daki hastalardan on yılı aşkın süredir elde edilen tomografi ve emar taramalarını analiz edecek. Bu çalışma, doktorların demans riskini daha iyi belirlemesine yardımcı olabilecek kalıpları tespit etmeyi hedefliyor. Ayrıca, toplanan veriler gelecekteki araştırmalar için kullanılacak ve demansın daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacak.
26 Ağustos 2024

Lancet Demans Komisyonu'nun 2024 güncellemesine göre, tedavi edilmeyen görme kaybı ve yüksek LDL kolesterol seviyeleri Alzheimer riskini artıran yeni faktörler olarak belirlendi. Türkiye Alzheimer Derneği, demansın önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu ve risk faktörlerinin iyi yönetilmesiyle vakaların yarısının önlenebileceğini vurguluyor. Ayrıca, sosyal bağların güçlendirilmesi ve sağlıklı yaşlanma stratejilerinin demans riskini azaltmada etkili olduğu belirtiliyor. Yeni Alzheimer ilaçlarının yan etkileri ve Türkiye'deki onay süreçleri de tartışılıyor.
21 Eylül 2024

Araştırmalar, aşırı teknoloji kullanımının demans benzeri bilişsel değişikliklere ve potansiyel olarak demans riskinin artmasına yol açabileceğini gösteriyor. 'Dijital demans' terimi, teknolojinin aşırı kullanımı sonucu bilişteki değişiklikleri tanımlamak için kullanılıyor, ancak bu durum resmi olarak teşhis edilebilir bir sağlık durumu değil. 2022'de yapılan bir araştırma, televizyon izlemenin demans riskini artırırken, bilgisayar kullanımının daha düşük demans riskiyle ilişkilendirildiğini buldu. Dijital demansın önlenmesi için önerilen adımlar arasında telefon bildirimlerini sınırlamak ve pasif medya süresini azaltmak yer alıyor.
3 Mart 2024

Lancet Komisyonu tarafından hazırlanan yeni bir rapor, demans riskini artıran 14 değiştirilebilir faktörü belirledi. Bu faktörler arasında işitme kaybı, yüksek tansiyon, sigara içmek, obezite, depresyon, fiziksel hareketsizlik, diyabet, aşırı alkol tüketimi, travmatik beyin hasarı, hava kirliliği, sosyal izolasyon, görme kaybı ve yüksek kolesterol bulunuyor. Raporda, bu risk faktörlerinin ele alınmasıyla demans vakalarının neredeyse yarısının geciktirilebileceği veya önlenebileceği belirtiliyor. Ayrıca, demans riskini azaltmak için sağlıklı yaşam alışkanlıklarının benimsenmesi gerektiği vurgulanıyor.
4 Ağustos 2024

Columbia Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen ve JAMA Network Open dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma, 1948'den bu yana üç nesil üzerinden toplanan 14,106 katılımcının verilerini analiz ederek, daha yüksek eğitim seviyesine sahip bireylerin daha yavaş yaşlandığını ortaya koydu. Araştırmacılar, katılımcıların her iki yıllık ek eğitim görmeleri durumunda yaşlanma hızlarının yüzde 2 ila 3 oranında yavaşlayabileceğini ve bu durumun ölüm riskini yaklaşık yüzde 7 oranında azaltabileceğini tespit etti. Araştırma, eğitim seviyesi ile yaşlanma ve ölüm riski arasındaki ilişkiyi detaylı bir şekilde inceliyor.
4 Mart 2024

Nature Neuroscience dergisinde yayınlanan bir araştırma, hamileliğin annelerin beyninde dinamik ve işlevsel değişikliklere yol açtığını ortaya koydu. Araştırma, 38 yaşındaki sağlıklı bir kadının beynini iki yıl boyunca inceledi ve hamilelik sırasında beyindeki gri madde ve beyaz madde yapısında önemli değişiklikler gözlemlendi. Bu değişikliklerin, annenin beyninin anneliğe hazırlanma sürecinin bir parçası olduğu düşünülüyor. Çalışma, hamilelik sırasında hormon seviyelerindeki değişimlerin beyin anatomisini nasıl etkilediğini anlamaya yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
18 Eylül 2024

Fransa'da yapılan bir araştırma, kafein tüketiminin demans ve Alzheimer hastalığının ilerleme riskini azaltabileceğini ortaya koydu. 2010-2015 yılları arasında hafif bilişsel bozukluk veya Alzheimer teşhisi almış 263 kişinin verileri incelendi. Araştırma, düşük kafein tüketiminin hafif bilişsel gerileme riskini artırdığını ve beta-amiloid protein birikimiyle ilişkili olduğunu buldu. Ancak, kafein tüketiminin Alzheimer semptomları üzerindeki etkilerini tam olarak anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğu belirtildi.
15 Ekim 2024

ABD merkezli bir araştırma, düşük kaliteli uykunun beyin yaşlanmasını hızlandırabileceğini ortaya koydu. 15 yıl süren çalışmada, sağlıksız uyku alışkanlıklarına sahip kişilerin beyin yaşlarının daha ileri olduğu belirlendi. Araştırma, uyku sorunlarının erken yaşlarda ele alınmasının beyin sağlığını korumada önemli olduğunu vurguluyor. Ancak, araştırmacılar bu bulguların doğrudan bir nedensellik göstermediğini, sadece bir ilişki olduğunu belirtiyor.
24 Ekim 2024

Sinirbilim ve görüntüleme tekniklerindeki ilerlemeler sayesinde, ölüm sürecinde beyin aktiviteleri üzerine yapılan bir araştırma PNAS dergisinde yayınlandı. Araştırmada, ölmek üzere olan dört hastanın beyin dalgaları ve kalp ritimleri incelendi ve özellikle 'gama' adı verilen beyin dalgalarında ani bir artış gözlemlendi. Gama dalgaları, yüksek düzeyde bilişsel işlevlerin gerçekleştirilmesinde önemli bir rol oynar. Araştırma, Michigan Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden nörobilimci Jimo Borjigin başkanlığında yürütüldü ve ölüm sürecini saniye saniye gösteren ilk çalışma olma özelliğini taşıyor.
3 Mayıs 2023

Covid-19 pandemisi, Alzheimer hastalığının seyrini değiştirebilir ve hastalığın önümüzdeki yıllarda daha da artmasına neden olabilir. Pandemi nedeniyle ileri yaş grubundakilerin sağlık kontrollerinin aksaması ve Covid enfeksiyonunun zihinsel işlevleri etkileyebilmesi, Alzheimer'ın oluş mekanizmaları ile covidin etki mekanizmalarının örtüşmesi bu durumun nedenleri arasında. Alzheimer hastalığı için bilinen risk faktörleri arasında ileri yaş, genetik yatkınlık, düşük eğitim düzeyi, ağır beyin travmalarına maruz kalmak, hipertansiyon, diyabet gibi aterosklerotik risk faktörlerinin kontrol altında olmaması ve tedavi edilmemiş yerleşmiş depresyon bulunuyor.
21 Eylül 2023

Japonya'daki Tohoku Üniversitesi'nden araştırmacılar, diş kaybı ve diş eti hastalıklarının beyinde düşünce ve hafızayı kontrol eden hipokampus bölgesi üzerindeki etkilerini inceledi. 55 yaş ve üzeri bireyler üzerinde yapılan araştırmada, ağızdaki diş sayısının azalması ve diş eti hastalıklarının artmasıyla hipokampusun sol lobunun küçüldüğü gözlendi. Araştırma sonuçları 'Neurology' dergisinde yayınlandı.
6 Temmuz 2023

Dünya genelinde yaşlı nüfusun artmasıyla birlikte Alzheimer hastalığına yakalanan kişi sayısı da artıyor. Bursa Şehir Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Cemile Haki, düzenli fiziksel aktivite ve Akdeniz tipi diyetin Alzheimer hastalığını önleyebileceğini belirtti. Alzheimer hastalığının tam anlamıyla tedavisi bulunmamakla birlikte, hastalığın ilerlemesini yavaşlatacak ve semptomları azaltacak tedaviler mevcut. Ayrıca, sosyal yaşantı ve beyni çalıştıracak aktivitelerin de hastalığın gelişimini geciktirdiği tespit edilmiştir.
20 Eylül 2024

Londra'daki University College'tan bilim insanları tarafından yapılan bir araştırma, Viagra ve benzeri sertleşme ilaçlarını kullanan erkeklerde Alzheimer görülme oranının daha düşük olduğunu ortaya koydu. Araştırma, 260 binden fazla erkeğin reçete kayıtlarını inceleyerek, ilacı kullananlarda demans gelişme ihtimalinin yüzde 18 daha az olduğunu belirledi. Viagra'nın başlangıçta yüksek tansiyon ve kalp ilacı olarak tasarlandığı, ancak vücuttaki genel kan dolaşımını arttırdığı ve beyin hücrelerini koruyucu etkileri olduğu bilgisi paylaşıldı. Araştırmacılar, bulguların doğrulanması ve ilacın Alzheimer üzerindeki direkt etkisinin belirlenmesi için daha fazla çalışma yapılması gerektiğini vurguladı.
8 Şubat 2024

Oxford, Bristol, Exeter Üniversiteleri ve Doğu Finlandiya Üniversitesi'nden bilim insanlarının yaptığı ortak araştırma, çocukluk ve gençlik dönemlerindeki hareketsiz yaşam tarzının atardamar sertleşmesini artırdığını ortaya koydu. Araştırmada, 11 ila 24 yaşları arasındaki bin 339 kişi üzerinde 13 yıl boyunca yapılan incelemeler sonucunda, günde 6 saatten 9 saate çıkan hareketsizlik süresinin atardamar sertleşmesini yaklaşık yüzde 10 artırdığı bulundu. Ayrıca, yaşlanmanın atardamar sertliğini artırdığı ve bu durumun yetişkinlerde genç yaşta ölüm riskini yüzde 47 artırabileceği, günde en az 3 saatlik hafif fiziksel aktivitenin ise atardamar sertleşmesi riskini en aza indirebileceği belirtildi.
27 Mart 2024

Yeni bir araştırmaya göre, ergenlik dönemindeki internet bağımlılığı, gençlerin beyin kimyasında bağımlılık yaratan davranışlara yol açabilecek değişikliklere neden olabilir. Araştırma, 2013 ile 2023 yılları arasında internet bağımlılığı tanısı konmuş 10 ile 19 yaş arası 237 çocuğu kapsayan 12 çalışmayı inceledi. Beynin hafıza, karar verme ve etkin düşünmeyle ilgili bölümlerindeki işlevsel bağlantıda genel bir azalma saptandı. Bu değişikliklerin, ergenlerde bağımlılık yaratan davranış ve eğilimlerin yanı sıra zihinsel sağlık, gelişim, entelektüel yetenek ve fiziksel koordinasyonla bağlantılı davranış değişikliklerine yol açabileceği belirtildi.
5 Haziran 2024

Danimarka'da Aarhus Üniversitesi araştırmacıları tarafından yürütülen bir çalışma, 1996-2018 yılları arasındaki sağlık kayıtlarını inceleyerek migren hastalarının iskemik inme ve kalp krizi riskinin daha yüksek olduğunu ortaya koydu. Araştırma, migren hastası kadın ve erkeklerde iskemik inme riskinin eşit olduğunu, ancak migreni olan kadınlarda hemorajik inme ve kalp krizi riskinin daha yüksek olabileceğini belirtti. İskemik inme, kan pıhtısının beyne giden damarı tıkamasıyla, hemorajik inme ise beyindeki bir damarın patlaması sonucu meydana geliyor.
15 Haziran 2023

Son yapılan araştırmalar, meme kanserinin özellikle 20 ile 49 yaş arasındaki kadınlarda artış gösterdiğini ve bu kanser türünün giderek daha genç yaşlarda görüldüğünü ortaya koyuyor. ABD'de yapılan bir çalışma, 2000'den 2019'a kadar meme kanseri görülme sıklığının yılda yüzde 0,79 oranında arttığını ve özellikle 2016'dan sonra bu artışın daha da belirginleştiğini gösteriyor. Risk faktörleri arasında genetik mutasyonlar, ailede meme kanseri öyküsü, ilk doğumu 30 yaşından sonra yapmak, az sayıda çocuk doğurmak, emzirmemek, hareketsiz yaşam, alkol ve sigara kullanımı gibi etmenler bulunuyor. Erken teşhis için 40 yaşından itibaren mamografi ve riskli gruplarda meme ultrasonu öneriliyor.
20 Şubat 2024

Apple Kadın Sağlığı Araştırması'na göre, menarş olarak bilinen ilk adet dönemine giriş yaşı giderek düşüyor ve adet döngüsünün düzenli hale gelmesi için gereken süre artıyor. Bu eğilim, özellikle ırksal azınlıklar ve düşük sosyoekonomik kökenden gelenler arasında belirgin. Çocukluk çağı obezitesi, beslenme kalıpları, psikolojik stres ve çevresel faktörler bu değişimlerin ardındaki başlıca nedenler olarak öne çıkıyor. Bu durum, sağlık eşitsizliklerini artırarak daha iyi halk sağlığı politikaları ve araştırmalarının önemini vurguluyor.
6 Haziran 2024
İşaretlediklerim