Rahmi Turan, Türkiye'deki ekonomik sıkıntılara dikkat çekerek, mevcut hükümetin vergi ve zam politikalarını eleştirdi. Turan, toplumun büyük bir kesiminin geçim sıkıntısı yaşadığını ve bu durumun erken seçimle çözülebileceğini savundu. Özellikle gençlerin ve dar gelirli kesimlerin yaşadığı zorluklara vurgu yaparak, erken seçim yapılmasının enflasyon ve işsizlik sorunlarını hafifletebileceğini belirtti.
2 Temmuz 2024

Rahmi Turan, Türkiye ekonomisinde yaşanan sıkıntıların bilim dışı uygulamalar ve Merkez Bankası Başkanlarının görevden alınmaları sonucu ortaya çıktığını belirtiyor. Mehmet Şimşek'in ekonomi yönetimine getirilmesi ve rasyonel politikalara dönüş vurgusu yapmasına rağmen, beklenen iyileşmelerin gerçekleşmediğini ifade ediyor. Turan, devletin savurganlığının devam ettiğini, yerel seçimler için büyük harcamalar yapıldığını ve ekonomideki sorunların çözülmediğini eleştiriyor.
4 Şubat 2024

Rahmi Turan, Türkiye'nin son beş yılda 'Tek Adam Sistemi' altında yönetilmeye başlamasıyla birlikte ekonomik ve sosyal dengelerin bozulduğunu savunuyor. Ekonomik krizin derinleştiğini, piyasaların istikrarsızlaştığını ve hükümetin durumu kontrol altına alma vaatlerinin gerçekleşmediğini belirtiyor. Ayrıca, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in Dünya Bankası'ndan sağlanan finansmanla ilgili müjdelerinin, geçmişte yapılan harcamaların yanında yetersiz kaldığını ifade ediyor. Turan, ülkenin yönetim sisteminin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini öne sürüyor.
13 Nisan 2024

Rahmi Turan, AKP iktidarının Türkiye'deki sorunlara çözüm getirme gücünün kalmadığını ve ekonomiyi çıkmaza sokan zihniyetin değişmedikçe ülkenin düzelmeyeceğini savunuyor. Yabancı yatırımcıların Türkiye'ye gelmemesinin nedeninin ülkeye olan güvensizlik olduğunu belirtiyor. Demokrasi ve hukuk sistemindeki sorunlara dikkat çekerek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararlarının uygulanmadığını ve haksız yere cezaevlerinde tutulanların olduğunu vurguluyor.
22 Haziran 2024

Rahmi Turan, iktidarın yıllardır savunduğu 'en az 3 çocuk' politikasının, halkı ekonomik zorluklar nedeniyle bir çocuk bile yapamaz hale getirdiğini belirtti. Genç ailelerin derin yoksulluk içinde olduğunu ve çocuklarına nasıl bakacakları konusunda endişe duyduklarını ifade etti. Eğitim sisteminin niteliksiz müfredatla çöktüğünü ve özel okulların yüksek maliyetlerinin aileleri zor durumda bıraktığını vurguladı. Ayrıca, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in enflasyonu düşürme çabalarının yoksulluğu daha da artırdığını iddia etti.
28 Mayıs 2024

Reuters'ın analizine göre Türkiye, mayıs ayında gerçekleşecek önemli seçimler öncesinde iki ekonomik yol arasında seçim yapacak: sıkı devlet denetimli bir ekonomi veya liberal ekonomi politikalarına dönüş. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 20 yıllık iktidarı ve ekonomik politikaları, yatırımcıların ve piyasaların dikkatini çekiyor. Uluslararası yatırımcılar, muhalefetin seçimleri kazanması durumunda Türk varlıklarında artış bekliyor. Ancak, ekonomideki köklü değişiklikler belirsizlikler yaratıyor. Türk Lirası'nın değer kaybı, enflasyonun yükselmesi ve sosyal yardım harcamalarının artması ekonomik zorlukları gösteriyor. Yabancı yatırımcıların Türkiye piyasalarından çekilmesi ve yerli yatırımcıların borsaya yönelmesi de dikkat çekici. Türkiye'nin ekonomik istikrarı ve seçim sonuçlarının getireceği potansiyel değişiklikler, uluslararası ve yerel düzeyde yakından izleniyor.
18 Ocak 2023

İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, Türkiye'de enflasyonun kontrol altına alınması ve fiyat istikrarının sağlanmasının ardından ekonominin dengeye ulaşacağını ve rahatlamanın ancak 2026'da görülebileceğini belirtti. Aran, 2024 yılı sonunda Türkiye'nin büyüme oranının yüzde 3,5, cari açığının 30 milyar dolar ve işsizlik oranının yüzde 9-10 aralığında olmasını öngörüyor. Ayrıca, politika faizinin 2025 sonunda yüzde 25'e inebileceğini ve enflasyonun yüzde 20 civarına düşebileceğini ifade etti. Aran, ekonomik başarı için uzun vadeli yapısal dönüşümlere ve ciddi reformlara ihtiyaç olduğunu vurguladı.
25 Ağustos 2024

Erkan Aydoğanoğlu, 31 Mart yerel seçimleri öncesinde ve sonrasında Türkiye ekonomisinin karşılaşacağı zorlukları ele alıyor. Döviz kurlarındaki artışın, TL'nin değer kaybının ve enflasyonun hızlanmasıyla birlikte, halkın satın alma gücünün düşeceği ve ekonomik durgunluğun yaşanacağı öngörülüyor. Seçimlerin, ekonomik sorunlarla mücadele eden halk için önemli bir tercih noktası olduğu ve bu durumun Türkiye'nin yakın siyasi tarihindeki örneklerle desteklendiği belirtiliyor.
21 Mart 2024

Reuters tarafından düzenlenen ankete göre Türkiye'de aylık enflasyonun bu ay %3,8 olması ve yıllık enflasyonun baz etkisiyle %53,50'ye düşmesi bekleniyor. Ekonomistler yıl sonunda yıllık enflasyonun %41'e gerileyeceğini öngörüyorlar, bu Merkez Bankası'nın tahmininin neredeyse iki katıdır. İktidarın uzun süredir enflasyona karşı önlem almadığı ve baz etkisinin devreye girmesini beklediği belirtiliyor. Uzmanlar, seçimlere yaklaşırken enflasyondaki bu düşüşün iktidar tarafından fiyatların gerilemiş gibi gösterileceğini düşünüyor.
30 Ocak 2023

Rahmi Turan, yeni bir anayasa yapmanın, mevcut anayasanın uygulanmaması durumunda faydasız olacağını belirtiyor. Yazısında, işçi hakları, emekli ve asgari ücretli maaşları, kamu israfı, tarım destekleri gibi konulara değinerek, bu sorunların çözülmesinin önemine vurgu yapıyor. Ayrıca, adalet, hukuk ve demokrasi eksikliklerine dikkat çekerek, ayrılık ve gerginlik yaratan politikaların terk edilmesi gerektiğini savunuyor.
4 Mayıs 2024

Aziz Çelik'in analizine göre, 2024 seçimleri, Türkiye'de ekonominin doğrudan etkilediği önemli bir dönüm noktasıdır. AKP'nin ekonomi politikaları, enflasyonun yüzde 70-80 bandına yükselmesi, döviz kurundaki artış ve emek gelirlerinin alım gücünün düşmesi gibi faktörler nedeniyle eleştirilmiştir. 2002'den 2010'ların ortasına kadar ekonomik büyüme ve toplumsal refah artışı sağlanmışken, sonraki dönemde ekonomik koşulların zorlaşması ve emekçi sınıfların yoksullaşması, 2024 seçimlerinde siyasal iktidarın yenilgisine yol açan ana faktörlerden biri olmuştur.
8 Nisan 2024

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçimlerden sonraki ilk kabine toplantısının ardından yaptığı basın açıklamasında, enflasyon ve fahiş fiyat sorununu gündemden çıkarma konusunda kararlı olduklarını vurguladı. Anayasa değişikliği teklifini yeniden Meclis'e sunacaklarını, istikrar ve güven vurgusu yaparak 'Türkiye Yüzyılı'nı inşa edeceklerini ifade etti. Depremzedeler için konut yapımı ve emeklilere bayram öncesi ödeme yapılacağını duyurdu. Ayrıca asgari ücret tespit komisyonunun çalışmalarına başlayacağını ve vatandaşların dokuz gün bayram tatili yapabileceğini belirtti.
6 Haziran 2023

Birleşmiş Milletler'in Dünya Ekonomik Durumu ve Beklentiler 2023 raporuna göre, küresel ekonomik büyüme 2023 yılında yüzde 1,9 olacak ve bu oran son yılların en düşük büyüme tahmini olarak kaydedildi. Raporda, 2024 yılında küresel ekonomik büyümenin yüzde 2,7'ye yükselebileceği belirtildi. Türkiye ekonomisinin 2023'te yüzde 3,7 ve 2024'te yüzde 3,5 büyümesi beklenirken, yıl sonu enflasyon oranının ortalama yüzde 42,4 olacağı ve 2024'te yüzde 13,5'e düşeceği tahmin ediliyor. Bu tahminler, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2023 enflasyon hedefinin yüzde 20'ler seviyesinde olacağı yönündeki açıklamasının üzerinde.
26 Ocak 2023

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, gelecek sene enflasyonun kalıcı şekilde düşeceğini ifade etti. Orta Vadeli Program'da (OVP) 2023 yılı enflasyon hedefi yüzde 65, 2024 yılı hedefi ise yüzde 33 olarak belirlendi. Erdoğan, yapısal reformların, maliye ve para politikasını güçlü bir şekilde destekleyeceğini ve Türkiye'nin kredi notunun yükseltilmek zorunda kalacağını belirtti. Ayrıca, her şeyin kontrol altında olduğunu ve yapısal reformlarla Türkiye'yi tekrar tek haneli enflasyona kavuşturacaklarını ifade etti.
11 Eylül 2023

TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, Orta Vadeli Program'da (OVP) 2024 yılı için belirlenen yüzde 41,5'lik enflasyon beklentisinin gerçekçi olduğunu belirtti. Turan, 2025 yılı enflasyon oranını ise iyimser bulduklarını ve 2026'da tek haneli enflasyonun yakalanabileceğini ifade etti. Ayrıca, büyüme beklentisindeki aşağı yönlü revizyonun işsizliği artıracağını ve nitelikli insan kaynağını çekecek politikalara ihtiyaç olduğunu vurguladı.
5 Eylül 2024

Türkiye'de seçimlerin ardından ekonomik durumun nasıl iyileştirileceği tartışılmaktadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'i ekonomi yönetimine getirmeyi düşünüyor. Uzmanlar, Türkiye'nin ekonomik politikalarının risk taşıdığını ve zorlu önlemler gerektirebileceğini belirtiyor. Merkez Bankası'nın döviz rezervleri negatif bölgeye düşmüş durumda. Analistler, faiz oranlarını yükseltmek veya Türk Lirası'nın değer kaybına izin vermek arasında bir seçim yapılması gerektiğini ifade ediyor. Ayrıca, Şubat ayındaki depremlerin ekonomi üzerindeki etkisi ve hükümetin faiz oranlarını yükseltme zorunluluğu da gündemde.
31 Mayıs 2023

Murat Muratoğlu, seçimlerin ülkenin ekonomik belirsizliklerinden kurtulmasına bir çözüm olmayacağını ve bütçe açığının ciddi boyutlara ulaştığını ifade ediyor. Seçim öncesi ekonomik göstergelerin suni olarak iyileştirilmeye çalışıldığını, ancak bu durumun sürdürülebilir olmadığını vurguluyor. Ayrıca, döviz kurlarının ve faiz oranlarının manipüle edilmesine rağmen, ülkenin ekonomik temellerinin zayıf kaldığını eleştiriyor. Muratoğlu, seçim sonrası ekonomik zorlukların daha da artacağını öngörüyor.
30 Mart 2024

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir sonraki seçimleri kazanmaları durumunda Türkiye'nin mevcut ekonomi politikalarını sürdüreceklerini açıkladı. Bu durum, yabancı bankaların analizlerine göre döviz ve enflasyonun yeni rekorlar kırmasına yol açabilir. Erdoğan, ekonomi politikalarının dünya tarafından takdir edildiğini ve 14 Mayıs'tan sonra da 'Türkiye Ekonomi Modeli'nden dönüş olmayacağını savundu. Standard Chartered ve Morgan Stanley gibi bankalar, AKP'nin seçimleri kazanması ve politikalarını sürdürmesi halinde dolar/TL kuru için sırasıyla 36 ve 27 seviyelerini öngörüyor.
19 Nisan 2023

DEVA Partisi lideri Ali Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim öncesi maaş zamlarıyla vatandaşlara 'yalancı bir bahar' vadettiğini ve seçim sonrası Türkiye'nin 'kara kışa' sürükleneceğini iddia etti. Babacan, Türkiye'nin enflasyonla mücadele edecek politika ve iş bilen kadrolardan yoksun olduğunu, bu durumun devam etmesi halinde yoksulluğun artacağını ve temel gıda maddelerine erişimin zorlaşacağını belirtti. Ayrıca, iktidarın seçimler öncesinde ekonomiyi sağlam tutmak için döviz işlemlerine sınırlama getirdiği ve Merkez Bankası rezervlerini kullanarak dolar kurunu sabit tutmaya çalıştığına dikkat çekti.
22 Mayıs 2023

Yalçın Karatepe, seçimlerin ardından hükümetin faizleri ve vergileri artırma planları olduğunu belirtiyor. Seçim öncesinde faiz artışına cesaret edilemeyeceğini, ancak 31 Mart sonrasında faizlerin artırılacağını ve bu durumun yurtiçi talebi kısmak için yapıldığını ifade ediyor. Ayrıca, bütçe dengesini sağlamak adına vergi oranlarında da artışa gidileceğini, bu durumun enflasyonu daha da artıracağını ve vatandaşın yoksullaşmasına neden olacağını öne sürüyor.
23 Şubat 2024
İşaretlediklerim