European Policy Information Center (EPICENTER) tarafından hazırlanan ve Avrupa'daki yaşam tarzı düzenlemelerini değerlendiren Dadı Devlet Endeksi'ne (DDE) bu yıl Türkiye de dahil edildi. Türkiye, içki, tütün, e-sigara ve fast-food/meşrubat alanlarında uyguladığı yasaklar, düzenlemeler ve vergi oranlarına göre değerlendirilerek endekste birinci sırada yer aldı ve 'en az özgür' ülke olarak tespit edildi. Türkiye'nin genel skoru 54,2 olurken, en yakın rakibi 43,3 puanla Norveç oldu. Türkiye, dört temel kalemde üçünde birinci, tütün politikalarında ise üçüncü sırada yer aldı.
1 Haziran 2023

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, dünyada 735 milyon insanın açlık çektiğini açıkladı. Gıda ve Tarım Örgütü yetkilileri, 2023 yılında yaklaşık 733 milyon kişinin açlıkla karşı karşıya kaldığını belirtti. Türk, dünya genelinde yeterince gıda olduğunu ancak bunun israf edildiğini vurguladı ve gıda hakkının sağlanabilmesi için gıda sistemlerinin sürdürülebilirliğe odaklanması gerektiğini ifade etti.
21 Ekim 2024

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş), haziran ayı için dört kişilik aile için açlık sınırını 10 bin 373 lira, yoksulluk sınırını ise 33 bin 789 lira olarak hesapladı. Ayrıca bekar bir çalışanın yaşama maliyeti aylık 13 bin 471 lira olarak belirlendi. Gıda fiyatlarındaki değişimler ve diğer yaşam maliyetleri bu hesaplamaları etkiledi.
27 Haziran 2023

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin cari açığı ve kısa vadeli dış borçlarının döviz ihtiyacını artırdığını belirtiyor. Özel sektörün döviz pozisyon açığının yüksek olduğunu ve dolar kurunun dünya genelinde düşmediğini vurguluyor. ABD'nin faiz politikalarının dolar endeksini etkilediğini, Türkiye'de ise TL enflasyonunun yüksek seyrettiğini ifade ediyor. Korkmaz, mevcut ekonomi yönetiminin günü kurtarmaya odaklı politikalarının ekonomik kırılganlığı artırdığını savunuyor.
29 Mayıs 2024

Avustralya merkezli insan hakları derneği Walk Free'nin 2023 Küresel Kölelik Endeksi'ne göre Türkiye, her bin kişiden 15,6'sının 'modern köle' olarak tanımlandığı bir oranla Avrupa ve Orta Asya'da en yüksek modern köle oranına sahip ülke oldu. Türkiye bu oranla dünya genelinde 8'inci sırada yer alırken, Hindistan listenin ilk sırasında bulunuyor. Raporda Türkiye, modern kölelikle mücadele konusunda en az eylemde bulunan ülkelerden biri olarak gösterildi. Modern kölelik, insanların zorla çalıştırılması, borç esareti, soy temelli kölelik, zorla evlilik ve ev hizmetlerindeki kölelik gibi çeşitli sömürü yollarını içeriyor.
24 Mayıs 2023

Çiğdem Toker, Türkiye'deki asgari ücretin dolar bazında diğer bazı ülkelerden yüksek olmasına rağmen, yolsuzluk ve gelir eşitsizliği konularının göz ardı edildiğini belirtiyor. Toker, Bakan Şimşek'in yolsuzluk ve yoksulluk arasındaki bağlantıyı sorgulayan bir gazeteci olmadığını eleştiriyor. Ayrıca, Şimşek'in uluslararası finans kuruluşları gibi konuşmasının, Türkiye'deki ekonomik koşulları iyileştirmek için iyi bir örnek oluşturmadığını vurguluyor.
3 Temmuz 2024

Dünya Sağlık Örgütü'nün raporuna göre, dünya genelinde yetişkinlerin yüzde 17,5'i kısırlık sorunu yaşıyor. Kısırlık, düzenli korunmasız cinsel ilişkiye rağmen 12 ay içinde gebelik elde edilememesi olarak tanımlanıyor. DSÖ, özellikle yoksul kesimlerin tedavi masraflarını karşılamakta zorlandığını ve uygun fiyatlı, yüksek kaliteli doğurganlık tedavisine erişimin artırılmasının acil bir ihtiyaç olduğunu belirtiyor. Ayrıca, birçok ülkede kısırlıkla ilgili güvenilir veri eksikliği olduğu ve tedavi maliyetlerinin bazı durumlarda yıllık gelirlerden daha yüksek olabileceği vurgulanıyor.
4 Nisan 2023

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Türkiye ekonomisinin 2024 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 2,5 oranında büyüdüğünü açıkladı. Bu büyüme oranı, ülkenin ekonomik performansını değerlendirmek için önemli bir gösterge olarak kabul ediliyor. Ekonomik büyüme, çeşitli sektörlerdeki gelişmeler ve yatırımların artmasıyla ilişkilendiriliyor.
2 Eylül 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin ekonomik durumunu değerlendirerek, yüksek enflasyon oranlarının yatırım ortamını olumsuz etkilediğini ve döviz rezervlerindeki yetersizlikler nedeniyle dış borç ve ithalat finansmanında zorluklar yaşanabileceğini belirtiyor. Türkiye'nin cari açık ve dış borç ödemeleri konusunda ciddi sıkıntılarla karşı karşıya olduğunu, bu durumun stagflasyona yol açabileceğini ifade ediyor. Ayrıca, Merkez Bankası ve Standart and Poor’s'un 2024 yılı için enflasyon tahminleri arasında önemli farklar olduğunu vurguluyor.
12 Mayıs 2024

Dünya Bankası, 2024 yılı için Türkiye'nin büyüme tahminini yüzde 3,1'den yüzde 3'e düşürdü. Banka, 2025 yılı büyüme tahminini de yüzde 3,9'dan yüzde 3,6'ya indirdi. Küresel büyüme tahmini ise yüzde 2,4'ten yüzde 2,6'ya yükseldi. Büyüme tahminlerinin düşürülmesinde para politikasındaki sıkılaşmanın etkili olduğu belirtildi.
11 Haziran 2024

Türkiye'de otomobil ve hafif ticari araç pazarında 2022 yılında yaşanan arz sorunu nedeniyle satışlar yalnızca yüzde 6,2 artış gösterdi ve toplam 783 bin 283 araç satıldı. Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD), 2023 yılında da bulunurluk sorununun devam edeceğini öngörüyor. Türkiye'deki yüksek vergi yükü ve uluslararası tedarik zincirindeki aksaklıklar nedeniyle bu sorunun diğer ülkelere göre daha fazla hissedileceği belirtiliyor. Ayrıca, tüketicilerin finansman zorlukları yaşadığı ve araç fiyatlarının yüksek vergi yükü nedeniyle artmaya devam edeceği ifade ediliyor.
5 Ocak 2023

Ekonomist Mahfi Eğilmez, IMF'nin Türkiye raporunu değerlendirerek, enflasyonla mücadelede ücretlilere düşük zam yapılmasının yetersiz olduğunu belirtti. Eğilmez, IMF'nin önerilerinin sosyal gerilimi artıracağını ve geçmiş enflasyonun tazmin edilmesi gerektiğini vurguladı. IMF raporunda, Türkiye'nin ekonomik görünümüne dair sıkı para ve gelir politikalarının iç talebi baskılayarak büyümeyi düşüreceği ve enflasyonu kontrol altına alacağı savunuldu.
29 Ağustos 2024

Dünya Bankası, Küresel Ekonomik Beklentiler Raporu'nda Türkiye'nin 2023 yılı büyüme tahminini yüzde 2,7'den yüzde 3,2'ye çıkardı. Ayrıca, 2024 ve 2025 yılları için sırasıyla yüzde 4,3 ve yüzde 4,1 büyüme öngörüldü. Şubat ayındaki depremlerin ekonomik etkilerine de değinilen raporda, depremlerin doğrudan kaybının Türkiye'nin GSYH'sinin yüzde 4'ü kadar olduğu ve yeniden inşa maliyetlerinin bu rakamın iki katı olabileceği belirtildi. Raporda ayrıca yüksek enflasyon, döviz kuru değer kaybı, yüksek cari açık ve düşük net döviz rezervleri gibi makroekonomik zorluklara da dikkat çekildi.
7 Haziran 2023

Yusuf Dinç, Türkiye'nin ekonomi yönetiminin küresel sermaye ve ucuz mal akışı gibi iki ana girdiyi dengeli bir şekilde yönetmeye çalıştığını ancak bu süreçte iç üretimi feda etmek istemediğini ifade etmiştir. Ekonomi yönetimi, TL'nin değer kazanmasını sağlayarak küresel fon akışını çekmeye ve ödemeler dengesini iyileştirmeye çalışıyor. Ancak bu strateji, yurt içi üreticilerle enflasyonla mücadele etmeyi zorlaştırıyor ve ekonomi yönetimi bu konuda çok hassas bir denge kurmaya çalışıyor.
5 Mayıs 2024

Ekonomist Tunç Şatıroğlu, Türkiye'de dolar/TL kurunun ekonomi yönetimi tarafından kontrollü bir şekilde yükseltildiğini, ancak daha fazla yükselmesinin istenmediğini ifade etti. İhracatçıların Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptıkları görüşmede 25-26 TL seviyesini 'denge kur' olarak talep ettikleri belirtildi. Şatıroğlu, Mehmet Şimşek'in kabineye girmesi durumunda Merkez Bankası politikalarında değişiklik yapabilecek güce sahip olabileceğini ve bu durumun TL'nin seyrini etkileyebileceğini söyledi. Ayrıca, mevcut politikaların devam etmesi halinde Türkiye'yi 2001 krizinden daha büyük bir ekonomik krizin beklediğini öne sürdü.
1 Haziran 2023

Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü'nün (OECD) raporunda, Türkiye'nin yüzde 72'lik gıda enflasyonu oranıyla 32 OECD üyesi ülke arasında en yüksek gıda enflasyonuna sahip olduğu belirtiliyor. Raporda, 2023 yılının eylül ve ekim aylarında OECD ülkelerinde genel olarak enflasyon oranlarında düşüş yaşandığı, ancak Türkiye, İzlanda, Kolombiya ve Britanya'da gıda enflasyonunun yüzde 10'un üzerinde olduğu ifade ediliyor. Türkiye'nin geçen seneki yüzde 61,4 olan gıda enflasyonu bu sene yüzde 72'ye yükselmiş durumda.
8 Aralık 2023

Türkiye'nin dış ticaret açığı, 2023'ün ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine göre %18,7 artarak 61 milyar 235 milyon dolara yükseldi. Bu durum, ithalatı önleyici politika arayışını hızlandırdı. Altın ithalatına yüzde 20 ek mali yükümlülük getirildi ve benzer bir uygulamanın otomotiv, tekstil ve ayakkabı sektörleri için de planlandığı belirtildi. Bu sektörlerde ithalatı zorlaştıracak ek mali yükümlülüklerin getirilmesi bekleniyor.
10 Ağustos 2023

Esfender Korkmaz, Türkiye'deki yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar konusunu ele alarak, bu sorunların ülkenin ekonomik, sosyal ve siyasi altyapısını olumsuz etkilediğini belirtti. Türkiye'nin uluslararası suç endekslerinde üst sıralarda yer aldığını ve sığınmacı politikalarının eleştirildiğini vurguladı. Ayrıca, Türkiye'de kurumsal devletin ortadan kalktığını, sendikal özgürlüklerin kısıtlandığını ve siyasi özgürlüklerin azaldığını ifade etti. Korkmaz, Türkiye'nin insan hakları ve siyasi özgürlükler konusunda gerilediğini ve kadın haklarının sınırlı olduğunu belirtti.
6 Haziran 2024

Ekonomist Mahfi Eğilmez, dolar/TL kurunun rekor seviyelere ulaşmasının ardında yatan sebepleri ele aldı. Eğilmez, Merkez Bankası'nın faiz indirimleri ve hükümetin piyasa müdahaleleri gibi yanlış politikaların enflasyonun yükselmesine ve döviz kurlarının oynaklığının artmasına yol açtığını belirtti. Ayrıca, ekonominin seçimlere endeksli yürütülmesinin ve popülist yaklaşımların ekonomik istikrarsızlığı artırdığını ifade etti. Eğilmez, dolar/TL kurunun artık normal düzeyine geldiğini ve ekonomi politikasının yanlış yönetilmesinin sonuçlarının şimdi ortaya çıktığını vurguladı.
7 Haziran 2023

Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Covid-19 salgınının uluslararası öneme sahip bir halk sağlığı acil durumu olmaktan çıktığını duyurdu. Salgın nedeniyle 7 milyon kişinin hayatını kaybettiği rapor edilmiş olmasına rağmen, Ghebreyesus aşılama ve bağışıklık artışı sayesinde salgının düşüş trendinde olduğunu ve birçok ülkenin Covid-19 öncesi hayata döndüğünü belirtti. Ancak, Covid-19'un hala küresel bir sağlık tehdidi olarak devam ettiğini ve yeni varyantların ortaya çıkma riskinin sürdüğünü vurguladı. DSÖ'nün bu kararı dikkatli bir şekilde analiz ederek aldığını ve gerekirse yeni bir acil durum komitesi toplanabileceğini ifade etti.
5 Mayıs 2023
İşaretlediklerim