Faruk Bildirici, Sezgin Baran Korkmaz'ın CNN Türk canlı yayınına katılmasını eleştirdi. Bildirici, Korkmaz'ın kara para aklama ve dolandırıcılık suçlamalarıyla yargılandığını ve bu durumun göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtti. Ayrıca, CNN Türk'ün daha önce benzer durumlarda yayını kestiğini, ancak Korkmaz'a mikrofon uzatıldığını vurguladı. Bildirici, bu yayının Korkmaz'ın kendini aklamasına ve mesaj vermesine zemin hazırladığını ifade etti.
27 Mayıs 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin ekonomik krizde ikinci aşamaya geçtiğini ve bu aşamada piyasaya, bankalara ve dövize müdahalelerin başladığını ifade etti. Korkmaz, Türkiye'nin IMF ile anlaşma yapmaz ve istikrar programı uygulamazsa durumun daha da kötüleşeceğini, döviz sıkıntısı ve kur artışı nedeniyle üretimde aksamalar yaşanacağını ve bu durumun büyüme oranını düşüreceğini belirtti. Ayrıca, iç üretimdeki düşüş ve döviz sorunları nedeniyle ithalatın zorlaşacağını ve bu durumun ilaç kıtlığı gibi sorunlara yol açabileceğini, arz yetersizliği nedeniyle mal kıtlığının ve fiyat artışlarının hızlanacağını öne sürdü. Korkmaz, hükümetin radikal değişiklikler yapmaması durumunda krizin üçüncü aşamaya geçeceğini ve Türkiye'nin dış borçlarda temerrüde düşebileceğini, eksi büyüme, artan enflasyon ve işsizlikle karşı karşıya kalabileceğini ifade etti.
27 Mart 2024

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), 2023 raporunda Türkiye'de ifade özgürlüğü, kadın hakları, muhalefete baskı ve LGBTİ+ hakları gibi konularda durum değerlendirmesi yaptı. Raporda, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hükümetinin otoriter eğilimler gösterdiği, medya ve yargı üzerinde denetim uyguladığı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen hapis cezası ve siyasi yasak kararı gibi örneklerle bu durumun altı çizildi. Ayrıca, Türkiye'de bağımsız medyanın baskı altında olduğu ve en az 65 gazetecinin gözaltında veya hapis cezasına çarptırıldığı belirtildi. Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanmaması gibi konular da eleştirildi.
12 Ocak 2023

Esfender Korkmaz, üretim maliyetleri ile satış fiyatları arasındaki yüksek farkın nedeninin, hükûmetin tarımsal destekleri yeterince sağlamamasından kaynaklandığını belirtti. 2007'de çıkarılan bir kanunla, millî gelirin en az yüzde biri kadar tarımsal destek sağlanması gerekirken, hükûmetin bu miktarı millî gelirin sadece 0,44'ü kadar verdiğini ifade etti. Korkmaz'a göre, hükûmetin bu tutumu, perakende fiyatlarının düşmesini engelliyor ve fiyat kontrolü yapmasını zorlaştırıyor.
25 Şubat 2024

Mehmet Altan, Türkiye'de hukukun ve ekonominin çöktüğünü, 2021'de yapılan anayasal ihlaller ve ekonomik politikaların ülkeyi zor duruma soktuğunu belirtiyor. 2021'de başlatılan Kur Korumalı Mevduat sistemiyle zenginlerin daha da zenginleştiğini, bu sistemin maliyetinin 2022 ve 2023'te Hazine ve Merkez Bankası tarafından yapılan toplam 47.8 milyar dolarlık ödemelerle belirlendiğini ifade ediyor. Ayrıca, Türkiye'nin hukuk ve basın özgürlüğü sıralamalarında düşük pozisyonlarda olduğunu ve ekonomik göstergelerin kötüleştiğini vurguluyor.
6 Mayıs 2024

Esfender Korkmaz, din eksenli ideolojik eğitimin laik yaşama tehdit oluşturduğunu belirtti. Eski Meclis Başkanı İsmail Kahraman'ın laikliğin anayasada olmaması gerektiği yönündeki açıklamaları ve mevcut Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un 1921 Anayasasını istemesi, laiklik karşıtı eylemler olarak değerlendirildi. Korkmaz, Osmanlı İmparatorluğu'nun geri kalmasının temel nedenlerinden birinin eğitimde ve bilimde geri kalması olduğunu vurguladı. Ayrıca, din eksenli eğitimin kalkınma önünde engel oluşturduğunu ifade etti.
30 Mayıs 2024

Esfender Korkmaz, MAK danışmanlık ve uluslararası araştırma şirketi Ipsos'un anket sonuçlarına dayanarak, Türkiye'deki halkın büyük bir çoğunluğunun sığınmacılardan rahatsız olduğunu belirtiyor. Ankete göre, halkın yüzde 83'ü sığınmacıların sosyal ve ekonomik sorunların temelinde olduğunu düşünüyor. Ayrıca, halkın yüzde 82'si sığınmacıların güvenlik sorunu yarattığını ifade ediyor. Türkiye'de halkın yüzde 70'i göçün arkasındaki nedenin ekonomik gerekçeler olduğunu ve sığınmacıları göndermek için yasal yolların yetersiz olduğunu düşünüyor.
24 Temmuz 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin NATO üyesi olmasına rağmen Rusya'dan S400 hava savunma sistemi aldığını ve bu nedenle F35 projesinden çıkarıldığını vurguladı. Ayrıca, Türkiye'nin Avrupa Birliği ile olan ilişkilerinde demokrasi ve hukukun üstünlüğü konularında gerilediğini belirtti. Korkmaz, Rusya'nın şovenist politikalarını ve Putin'in diktatörlük eğilimlerini eleştirirken, İran'daki rejimin halktan kopuk olduğunu ve BRICS ülkeleri ile olan ticaretin Türkiye'ye zarar verdiğini ifade etti.
9 Temmuz 2024

Esfender Korkmaz, 2003 yılından sonra Türkiye'ye gelen yabancı sermayenin çoğunlukla kârlı işletme ve banka alımlarında yoğunlaştığını, fiziki yatırımların ise sınırlı kaldığını belirtiyor. 2023 yılında Türkiye'ye 6,2 milyar dolar yabancı sermaye girişi olurken, 6,9 milyar dolar yerli sermaye çıkışı yaşandı. Korkmaz, yabancı sermaye çekmek için sıcak para ve spekülatif sermayeyi kontrol altına almanın, devletin kurumsal yapısını güçlendirmenin ve mülkiyet güvencesini sağlamanın, ayrıca daha yüksek teşvikler sunmanın önemini vurguluyor.
26 Mart 2024

Ipsos araştırma şirketinin gerçekleştirdiği ankete göre, Türkiye'de halkın yüzde 73'ü ülkenin yanlış istikamette ilerlediğini düşünüyor. 26 Ocak-9 Şubat tarihleri arasında 29 ülkede yapılan ankette, Türkiye'deki katılımcılar enflasyonu en büyük sorun olarak görüyor. Yoksulluk ve sosyal adaletsizlik ikinci, suç ve şiddet ile işsizlik ise diğer önemli kaygılar arasında yer alıyor. Ekonomik durumu kötü olarak değerlendirenlerin oranı ise yüzde 74.
4 Mart 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'de özel eğitim kurumlarının yüksek ücretleri nedeniyle toplumda bir kastlaşma oluştuğunu ifade etti. İstanbul'da bir yabancı kolejin 2024-2025 ders yılı kayıt ücretinin 830.000 lira olduğunu, taksitlendirildiğinde ise 1 milyon 150 bin liraya çıktığını belirtti. Korkmaz, bu durumun sadece çok az bir kesimin ödeyebileceği bir durum olduğunu ve Türkiye'de 2022 yılında kaynağı belirsiz 26,4 milyar dolarlık para girişi olduğuna dikkat çekti. Ayrıca, vakıf üniversitelerinin bazılarının kendi şirketleri üzerinden kazanç sağladığını ifade etti.
29 Mart 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin kredi notunun bir kademe artmasını umut verici bulmakla birlikte, ülkenin yatırım yapılabilir seviyeye ulaşması için daha fazla ilerleme kaydetmesi gerektiğini belirtiyor. Standard and Poor’s, Moody’s ve Fitch gibi kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'yi yatırım yapılabilir seviyenin altında tuttuğunu ve bu durumun ekonomik göstergelerle ilişkili olduğunu ifade ediyor. Korkmaz, enflasyon beklentileri, demokratik ve hukuki güven sorunları, bütçe açıkları ve Merkez Bankası rezervlerindeki artış gibi konulara değinerek, bu faktörlerin Türkiye'nin ekonomik istikrarı üzerindeki etkilerini ele alıyor.
12 Mart 2024

Işıl Özgentürk, Türkiye'de artan yoksulluk seviyesinin günlük yaşama etkilerini anlatıyor. Metro inşaatında çalışan işçilerin düşük ücretlerle nasıl geçindiklerini, mahalledeki insanların ekonomik sıkıntılar içinde nasıl yaşadıklarını ve evcil hayvan sahiplerinin artan maliyetlerle nasıl mücadele ettiğini örneklerle açıklıyor. Yazı, ekonomik zorlukların toplumun farklı kesimlerini nasıl etkilediğini detaylı bir şekilde ortaya koyuyor.
21 Nisan 2024

Yalçın Doğan, Türkiye'de demokrasiye dönüş sürecinin olup olmayacağını ve bu süreçte gerçekleşmesi beklenen reformları sorguluyor. Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanıp uygulanmayacağı, yargı bağımsızlığının sağlanması, ifade ve basın özgürlüğüne dönülmesi, politik tutukluların serbest bırakılması gibi konulara değiniliyor. Ayrıca, kamu sınavlarında mülakatın kaldırılması ve çevre talanına son verilmesi gibi ekonomik ve çevresel konular da ele alınıyor.
7 Mayıs 2024

Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, bir YouTube kanalında gençlerin sorularını yanıtlarken, Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş'ın serbest bırakılması gerektiğini ifade etti. Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanmamasını eleştirerek, haksızlık karşısında susmanın yanlış olduğunu belirtti. Kavala'nın 1912 gündür, Demirtaş'ın ise 4 Kasım 2016'dan bu yana tutuklu olduğu ve AİHM'nin her iki isimle ilgili Türkiye'ye yönelik ihlal kararları verdiği ancak Türkiye'nin bu kararları uygulamadığı bilgisi verildi.
25 Mayıs 2023

Ahmet Taşgetiren, Cumhurbaşkanı ve bakanların enflasyonla mücadele etmek yerine meydanlarda muhalefeti suçlayıp propaganda yaptıklarını eleştiriyor. İstanbul'daki kent yoksulluğuna dikkat çekerek, iktidarın ve adaylarının vaatlerinin gerçekçi olmadığını ve halkın ekonomik zorluklar karşısında çaresiz bırakıldığını vurguluyor. Taşgetiren, iktidarın halkın gerçek durumunu görmemesi ve çözüm üretmemesi konusunda eleştirilerini dile getiriyor.
17 Mart 2024

Sultan Özer, işçi konfederasyonlarının ve hükümetin ekonomik politikalarını eleştiriyor. Özellikle Türk-İş ve Hak-İş'in, asgari ücretli ve emeklilerin yaşadığı ekonomik zorluklara karşı duyarsız kaldığını vurguluyor. Özer, hükümetin tasarruf paketleri adı altında işçi ve emekçilerin haklarını kısıtlarken, bürokratlara yüksek maaşlar verilmesini eleştiriyor. Ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın lüks harcamalarına dikkat çekiyor ve işçi konfederasyonlarının bu duruma sessiz kalmasını sorguluyor.
13 Temmuz 2024

Murat Muratoğlu, Türkiye'nin ekonomik ve politik durumunu değerlendirerek, yönetimin hatalarını ve Merkez Bankası'nın durumunu eleştirdi. Yazısında, yönetimin futbol federasyonundan Merkez Bankası'na kadar her alanda özerkliği bırakmadığını ve bu durumun ülkenin ekonomik zorluklarını artırdığını belirtti. Ayrıca, Merkez Bankası'nın seçimler sonrası rezervlerini artırmasını olumlu bulduğunu, ancak bu durumun sürdürülebilir olup olmadığı konusunda şüphelerini dile getirdi. Muratoğlu, yüksek faiz oranlarının hem bireyleri hem de kurumları olumsuz etkileyeceğini öne sürdü.
10 Mayıs 2024

Şeref Oğuz, Türkiye'nin heterodoks ekonomi politikaları nedeniyle yaşanan ekonomik sorunlara dikkat çekiyor. 1,9 trilyon TL'lik bütçe açığı, 818 milyar liralık Merkez Bankası zararı ve KKM ilave yüklerine işaret ederek, politika faizinin geç artırılmasının enflasyon ve döviz kuru üzerinde olumlu bir etki yaratmadığını belirtiyor. Oğuz, bu durumu gaflet ve cehalet ötesi bir hıyanet olarak nitelendiriyor ve yanlış politikaların sonuçlarına dair sorumluluğun kim tarafından üstlenileceğini sorguluyor.
19 Nisan 2024

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türkiye'nin hukuka güven endeksinde alt sıralarda gösterilmesine tepki göstererek, bu tür endekslerin bilimsel kriterlerden uzak olduğunu ve kara propaganda amacı taşıdığını belirtti. Tunç, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun CHP'li belediyelere açılan soruşturmaları 'yargı tacizi' olarak değerlendirmesine de karşı çıktı. Ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yakında yargı reformu strateji belgesini açıklayacağını ve adalet sisteminde iyileştirmeler yapılacağını duyurdu.
17 Kasım 2024
İşaretlediklerim