Gökbilimciler, Samanyolu Galaksisi'nde Dünya'ya yaklaşık 2 bin ışık yılı uzaklıkta, Güneş'ten 33 kat büyük bir kara delik keşfetti ve bu kara deliğe 'Gaia-BH3' adı verildi. Bu keşif, Londra Üniversite Akademisi'nden George Seabroke ve ekibi tarafından Gaia teleskobu kullanılarak yapıldı. Gaia-BH3, şu anda aktif olmayan bir durumda ve herhangi bir maddeyi yutmuyor, bu nedenle İngiltere'deki gökbilimciler, boş bir alanın etrafında dönen bir yıldızın garip hareketlerini gözlemleyerek bu kara deliği tespit ettiler.
26 Nisan 2024

Gökbilimciler, Hubble Uzay Teleskobu aracılığıyla Dünya’ya şimdiye kadar bilinen en yakın kara deliği keşfetti. Samanyolu galaksisindeki Omega Centauri yıldız kümesinde bulunan bu kara delik, yaklaşık 8 bin 200 güneş kütlesinde. Bu keşif, orta büyüklükteki kara deliklerin yıldız kütleli ve süper kütleli kara delikler arasındaki bağlantıyı anlamada yeni sorular getireceğini ortaya koyuyor. Daha önce Dünya’ya en yakın kara delik olarak bilinen Gaia BH1, 1560 ışık yılı uzaklıkta ve Güneş’ten on kat daha fazla kütleye sahipti.
11 Temmuz 2024

NASA, Hubble Uzay Teleskobu'nun jiroskop sistemindeki arıza nedeniyle uyku moduna geçirildiğini açıkladı. Teleskobun güvende olduğu ancak geçici olarak atıl durumda bulunduğu belirtildi. Yetkililer, arızayı gidermek için çalışmalarını sürdürüyor. Hubble, 1990 yılında yörüngeye oturtulmuş ve en son 2009 yılında altı yeni jiroskopla donatılmıştı.
4 Haziran 2024

ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA) ve diğer gökbilimciler, Dünya'dan 3,8 milyar ışık yılı uzaklıkta bulunan SDSS J1531 galaksi kümesinde, kaydedilen en güçlü kara delik patlamalarından birini tespit etti. Patlama, bir galaksinin merkezindeki süper kütleli kara delikten kaynaklandı ve sonucunda devasa bir boşluk oluştu. Harvard-Smithsonian Astrofizik Merkezi'nden Osase Omoruyi, daha fazla gözlemle durumu kesinleştireceklerini ve boşluğun kökenine dair daha fazla bilgi edinmeyi umduklarını belirtti. Araştırma bulguları, The Astrophysical Journal dergisinde yayınlandı.
22 Şubat 2024

Avrupa Uzay Ajansı (ESA), Euclid Uzay Teleskobu tarafından çekilen ve milyonlarca ışık yılı uzaklıktaki galaksileri gösteren ilk fotoğrafları yayınladı. Fotoğraflar, evrenin derinliklerindeki geniş bir alanı yüksek netlikte gösteriyor ve daha önce Hubble Uzay Teleskopu ile de görüntülenen galaksileri içeriyor. Euclid Teleskobu'nun amacı, evrenin en büyük üç boyutlu haritasını çıkarmak ve evrenin büyük bir kısmını oluşturan karanlık madde ve karanlık enerji hakkında bilgi edinmektir. Teleskop, 1 Temmuz'da Florida'daki Cape Canaveral Uzay İstasyonu'ndan fırlatılmıştı.
8 Kasım 2023

NASA'nın TESS uydusu, Dorado Takımyıldızı'nda dünya büyüklüğünde ve yaşama elverişli bölgede bir öte gezegen keşfetti. 'TOI 700 e' adı verilen gezegen, yıldızına suyun sıvı halde kalabileceği bir mesafede bulunuyor. Bu keşif, daha önce aynı sistemde bulunan 'TOI 700 b, c ve d' gezegenlerine ek olarak, sistemi daha yakından inceleme konusunda bilim insanlarını heyecanlandırıyor. TESS'in yeni bulguları Amerikan Astronomi Derneği'nin yıllık toplantısında paylaşıldı.
11 Ocak 2023

NASA'ya ait James Webb Uzay Teleskobu, Plüton’un en büyük uydusu Charon’un yüzeyinde karbondioksit izleri tespit etti. Araştırmacılar ayrıca yüzeyi su buzuyla kaplı uyduda hidrojen peroksit bileşiği izine de rastladı. Bu keşif, Charon'un yüzey bileşimi hakkında yeni bilgiler sunuyor ve daha önce bu gök cisminde rastlanmamış bileşiklerin varlığını ortaya koyuyor. Araştırma, Nature Communications dergisinde yayımlandı.
2 Ekim 2024

2023 yılı, gökyüzünde bir dizi nadir gök olayına ev sahipliği yapacak. Bunlar arasında nadir bir kuyruklu yıldızın geçişi, süper mavi ay ve çeşitli meteor yağmurları bulunuyor. C/2022 E3 kuyruklu yıldızı, yaklaşık 185 bin yıl sonra ilk kez Dünya'ya bu kadar yakın bir mesafeye gelecek ve çıplak gözle gözlemlenebilecek. Ayrıca, Venüs ve Jüpiter'in kavuşumu gibi görsel açıdan etkileyici olaylar da yaşanacak. Yıl boyunca halkalı güneş tutulması ve parçalı ay tutulması gibi olaylar da gözlemcileri bekliyor.
2 Şubat 2023

Gökbilimciler, Samanyolu Galaksisi'nde Dünya'dan yaklaşık 8 bin ışık yılı uzaklıkta bulunan V404 Cygni adlı sistemde ilk kez bir üçlü kara delik sistemi keşfetti. Massachusetts Institute of Technology'den Kevin Burdge ve ekibi, daha önce bilinen bu X-ray ikilisinin aslında üçlü bir yıldız sisteminin merkezinde yer aldığını ortaya çıkardı. Bu keşif, kara deliklerin evrimi ve oluşum süreçleri hakkında yeni sorular doğuruyor ve mevcut teorileri sorgulamamıza neden oluyor.
27 Ekim 2024

Bilim insanları, Büyük Patlama'dan 470 milyon yıl sonra oluşmuş ve şimdiye kadar keşfedilmiş en eski kara deliği tespit etti. Araştırma ekibi, NASA'nın James Webb Uzay Teleskobu ve Chandra X-ışını Gözlemevi verilerini kullanarak, Dünya'dan 13,2 milyar ışık yılı uzaklıkta bir kara delik buldu. Bu keşif, erken evrenin anlaşılması ve ilk süper kütleli kara deliklerin oluşumu hakkındaki teorilerin geliştirilmesine katkı sağlayabilir. Yale Üniversitesi astrofizikçisi Priyamvada Natarajan, bulguyu büyük gaz bulutlarından oluşan kara delikler için şimdiye kadar elde edilen en iyi kanıt olarak değerlendirdi.
6 Kasım 2023

2020 yılında fırlatılan Solar Orbiter uzay aracı, Güneş'e olan yakın yolculuğunda önemli gözlemler yapmaya devam ediyor. Araç, Güneş'in dış atmosferinin neden yüzeyinden daha sıcak olduğunu araştırırken, Güneş'in kutuplarından ve güneş rüzgarından ilk detaylı görüntüleri sağladı. Yeni yayınlanan videoda, Güneş'in manyetik alan çizgilerini takip eden gaz yapısı ve Dünya büyüklüğünde bir püskürme ile koronal yağmur görülebiliyor. Bu gözlemler, Güneş'in yapısını ve davranışlarını daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor.
12 Mayıs 2024

Avustralya ve Şili'den bilim insanları, Şili'nin Atacama Çölü'nde bulunan teleskoplar yardımıyla 'J0529-4351' isimli, Güneş'ten 500 trilyon kat daha parlak bir kuasar keşfetti. Bu kuasar, Dünya'dan 12 milyar ışık yılı uzaklıkta bulunuyor ve merkezindeki kara deliğin kütlesi Güneş'in 17 ila 19 milyar katı olarak tespit edildi. Araştırma sonuçları Nature Astronomy dergisinde yayımlandı.
19 Şubat 2024

NASA, 47 yıldır görev yapan Voyager 2 uzay aracının enerji tasarrufu sağlamak amacıyla 'Plazma Bilimi' deneyini durdurma kararı aldı. Dünya'dan yaklaşık 20,9 milyar kilometre uzakta bulunan Voyager 2, Güneş rüzgarlarını gözlemleyen bu deneyin kapatılması için 26 Eylül'de bir emir gönderdi ve sinyalin araca ulaşması 19 saat sürdü. NASA, Voyager 2'nin enerji kaynaklarının tükenmeye yaklaşmasına rağmen, aracın en az bir bilimsel cihazla 2030'lara kadar çalışmaya devam edeceğini öngörüyor. Voyager 2, heliosferin ötesinde, yıldızlararası uzayda görev yaparak eşsiz veriler topluyor.
3 Ekim 2024

Saatte 93 bin kilometre hızla ilerleyen 2011 UL21 adlı asteroit, son 125 yılda Dünya’ya en fazla yaklaşan gök cismi olacak. Gökbilimciler, asteroitin dünyaya çarpmayacağını düşünüyor. Dağ büyüklüğündeki asteroitin geçişi internetten ya da iyi bir teleskopla takip edilebilecek ve Youtube’taki canlı yayın 27 Haziran 23.00’da başlayacak. Avrupa Uzay Ajansı, çarpışma olasılığının sıfır olduğunu fakat 2011 UL21’in Dünya’ya çarpması halinde kitlesel yıkıma yol açacağını belirtti.
26 Haziran 2024

Bu sonbaharda, NASA'nın ATLAS sistemi tarafından tespit edilen 2024 PT5 adlı küçük bir asteroit, Dünya'nın çekim gücüne yakalanarak geçici bir süre için mini Ay haline gelecek. Bu asteroit, Arjuna Asteroit Kuşağı'ndan geliyor ve Dünya'nın yörüngesinde birkaç ay kalacak. Ancak, bu mini Ay çıplak gözle görülemeyecek kadar küçük ve sönük olacak. Bilim insanları, bu tür olayların daha önce de yaşandığını ve 2024 PT5'in 2055 yılında yeniden Dünya yörüngesine döneceğini belirtiyor.
26 Eylül 2024

Türkiye Uzay Ajansı, Tsuchinshan-ATLAS adlı kuyruklu yıldızın 11-12 Ekim tarihlerinde gökyüzünde çıplak gözle görülebileceğini duyurdu. Bu kuyruklu yıldız, 2 Ekim'de 0,4 kadir parlaklığa ulaşarak son 13 yılın en parlak kuyruklu yıldızı olarak dikkat çekiyor. 12 Ekim civarında dünyaya en yakın geçişini yapacak olan yıldız, 21 derece uzunluğundaki kuyruğuyla da ilgi çekiyor. Tsuchinshan-ATLAS, 9 Ocak 2023'te Çin'deki Zijinshan Gözlemevi tarafından keşfedilmişti.
11 Ekim 2024

Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya göre, Dünya’nın yaklaşık 466 milyon yıl önce Satürn’deki gibi bir halka sistemine sahip olmuş olabileceği keşfedildi. Araştırma, büyük bir asteroidin gelgit kuvveti nedeniyle parçalanarak gezegenin etrafında bir halka sistemi oluşturduğunu öne sürüyor. Bu halkanın güneş ışığını engelleyerek küresel soğumaya yol açmış olabileceği belirtiliyor. Çalışma, Dünya dışı olayların gezegenimizin iklimini nasıl etkileyebileceğine dair yeni bir anlayış sunuyor.
16 Eylül 2024

SpaceX, Polaris Dawn misyonu kapsamında insanlık tarihindeki ilk özel uzay yürüyüşünü gerçekleştirdi. ABD’li milyarder iş insanı Jared Isaacman, Dragon kapsülünden çıkarak uzay boşluğuna adım attı. Misyon ekibinden Sarah Gillis de uzay yürüyüşü yaptı. Polaris Dawn misyonu, en yüksek Dünya yörüngesine ulaşmayı ve bilimsel deneyler yapmayı hedefliyor.
12 Eylül 2024

NASA'nın Crew-8 misyonu kapsamında uzaya gönderilen üç astronot ve bir kozmonot, uzay istasyonunda geçirdikleri yaklaşık sekiz ayın ardından Dünya'ya döndü. Dönüş, Boeing'in Starliner kapsülündeki sorunlar ve ABD'deki Milton Kasırgası nedeniyle iki ay gecikti. Mürettebat, uzay uçuşları sırasında astronot sağlığını iyileştirmek için çalışmalar yürütüyordu ve bu çalışmaların başarıyla tamamlandığı bildirildi. Astronotlar, Space X kapsülü ile Florida kıyılarının hemen açığındaki Meksika Körfezi'ne iniş yaptı.
25 Ekim 2024

NASA'nın Chandra X-ışını Gözlemevi ve X-Işını Görüntüleme Polarimetri Gezgini (IXPE), içine çökmüş bir ölü yıldızın etrafında oluşan manyetik alanın 'hayalet el' şeklindeki görüntüsünü fotoğrafladı. Bu görüntü, PSR B1509-58 adlı pulsar ve onun kutuplarından yayılan enerji yüklü madde ve antimadde parçacıklarından oluşan MSH 15-52 Bulutsusu'ndan kaynaklanıyor. Araştırma, bu süper enerjili madde ve antimadde parçacıklarının nasıl davrandığını ortaya çıkardı ve pulsarların parçacık hızlandırıcı olarak nasıl hareket edebileceğini gösterdi.
31 Ekim 2023
İşaretlediklerim