Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerden etkilenen Hatay'ın Kırıkhan ilçesindeki tarlalar, doğal olarak yetişen gelincik çiçeklerinin açmasıyla kırmızı renge büründü. Bu doğal olay, bölgedeki tarlaların estetik bir görünüme kavuşmasını sağladı. Gelinciklerin arasında sarı renkli kanolalar da görülebiliyor.
18 Nisan 2023

Pestisitlerin etkisiyle son 10 yılda böcek popülasyonu yüzde 41 azaldı ve türlerin üçte biri yok oluş tehlikesiyle karşı karşıya. Bu durum, çiçeklerin tozlaşmasını sağlayan ve zararlılarla mücadele eden böceklerin azalması nedeniyle ekosistem için büyük bir tehdit oluşturuyor. Pestisitler, böceklerin yanı sıra bitkiler ve sucul canlılar üzerinde de olumsuz etkiler yaratıyor. Türkiye'de de yoğun bir şekilde kullanılan pestisitlerin kalıntıları, analiz edilen gıda örneklerinin yüzde 49'unda tespit edildi. Zararlı böceklerle mücadelede pestisit kullanımını azaltabilecek yararlı böceklerin üretimi ve satışı ise artıyor.
22 Ekim 2023

Birleşmiş Milletler'in yayımladığı rapora göre, dünya genelinde göçmen hayvan türlerinin yüzde 44'ünün popülasyonu azalmış durumda. Bu azalmanın başlıca nedenleri arasında iklim krizi ve insan faaliyetleri sonucu doğal yaşam alanlarının tahrip olması gösteriliyor. Raporda, özellikle göç eden ötücü kuşlar, deniz kaplumbağaları, balinalar, köpek balıkları gibi türlerin yaşam alanlarının balıkçılık, yasa dışı avlanma, kirlilik ve iklim değişikliği gibi faktörlerle tehdit altında olduğu belirtiliyor.
12 Şubat 2024

30 ülkeden 200 bilim insanının Londra'daki Kew Kraliyet Botanik Bahçeleri'nde yürüttüğü araştırmaya göre, çiçekli bitkilerin yüzde 45'i yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Araştırmacılar, iklim değişikliği ve biyoçeşitliliğin azalması nedeniyle orkideler, ananas çeşitleri ve pek çok tahıl türü dahil bilinen çiçekli bitkilerin yok olma tehdidiyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Ayrıca, 2020'den bu yana keşfedilen 19 bin bitki ve mantar türünün yüzde 77'sinin neslinin tükenme tehlikesi altında olduğunu belirledi.
10 Ekim 2023

Uluslararası Doğa Koruma Birliği'nin (IUCN) son güncellemelerine göre, dünya genelinde incelenen 47 bin 282 ağaç türünden en az 16 bin 425'i yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Bu durum, ağaçların ekosistemlerdeki kritik rolü nedeniyle diğer bitki ve hayvan türleri için de büyük bir tehdit oluşturuyor. İklim değişikliği, ormansızlaşma ve istilacı türler gibi faktörler, özellikle adalarda ve tropik bölgelerde ağaç türlerini tehdit ediyor. Araştırma, küresel düzeyde acil eylem çağrısında bulunuyor ve koruma planlarının geliştirilmesi gerektiğini vurguluyor.
29 Ekim 2024

Diyarbakır'da, doğal ve yapay yollarla oluşturulan göletler, geciken mevsimsel yağışlar sebebiyle kuruma riskiyle karşı karşıya. Tarım ve Orman Bakanlığı DSİ tarafından su takviyesi çalışmaları yapılsa da, göçmen kuşlar ve diğer canlılar için önemli olan bu su kaynaklarının azalması, bölgedeki biyolojik çeşitliliği tehdit ediyor. Dicle Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ahmet Kılıç, bu durumun canlıların üreme potansiyellerinde düşüşe ve tür çeşitliliğinde kayıplara yol açabileceğini belirtiyor.
27 Ocak 2023

Türkiye'de son 10 yılda yaklaşık 60 bin yaban hayvanı sağlığına kavuşturularak doğal yaşam alanına bırakıldı. Tarım ve Orman Bakanlığı, nesli tehlike altında olan türlerin korunması için çeşitli çalışmalar yürütüyor ve yaralı veya bakıma muhtaç yabani hayvanların bakım ve rehabilitasyon işlemlerini gerçekleştirmek için yaban hayatı kurtarma ve rehabilitasyon merkezleri kurdu. Türkiye'de 123 memeli, 141 sürüngen ve 386 kuş türü olmak üzere toplam 650 tür koruma altında. Nesli tehlike altında olan türlerin popülasyonunu artırmak için 24 adet üretme istasyonu kuruldu.
5 Ekim 2023

Afrika penguenlerinin sayısı, endüstriyel balıkçılık, akaryakıt sızıntıları ve iklim değişikliği gibi insan kaynaklı faktörler nedeniyle azalmaktadır. Güney Afrika'nın Western Cape bölgesindeki Simon’s Town sahilinde yaşayan bu penguenler, Uluslararası Doğa Koruma Birliği'nin (IUCN) kırmızı listesinde yer almaktadır. Balık eksikliği, su altı gürültü kirliliği ve bazı salgın hastalıklar da nüfus düşüşünün önemli sebepleri arasında yer almaktadır.
8 Eylül 2024

Arı popülasyonunda meydana gelen kayıplar, ekosistemin dengesini bozarak çiçekli bitkilerin tozlaşmasını ve dolayısıyla gıda üretimini olumsuz etkileyebilir. Değişen iklim koşulları ve insan faaliyetleri, arıların yanı sıra diğer polen taşıyıcıların da popülasyonlarını tehdit ediyor. Bu durum, ekolojik sorunların yanı sıra ekonomik ve sosyolojik sorunlara da yol açabilir. Uzmanlar, arıların biyoçeşitlilik ve ekolojik denge için vazgeçilmez olduğunu vurguluyor.
20 Mayıs 2024

Abdullah Karakuş, ABD, Çin, Hindistan, AB ülkeleri ve Rusya'nın dünyayı en çok kirleten ülkeler olduğunu belirtiyor. Uzmanlar, dünyanın ısısının 2 derece daha artması halinde krizlerin başlayacağını ve bunun gıda kıtlığı, kuraklık ve göçlere yol açacağını öngörüyor. Karakuş, orman yangınlarının artışına dikkat çekerek, insan hatası ve dikkatsizliğin bu yangınların başlıca nedenleri olduğunu vurguluyor. Orman yangınlarını önlemek için alınması gereken önlemler hakkında da önerilerde bulunuyor.
21 Haziran 2024

Dünya genelinde artan çevresel farkındalık ve sürdürülebilir çözümler, yeşil yakalı işçilerin önemini artırıyor. Bu işçiler, enerji verimliliği, atık yönetimi, yenilenebilir enerji kaynakları gibi alanlarda çalışarak ekonomiye ve çevreye önemli katkılar sağlıyor. 2022'de yeşil yatırımlar 1,1 trilyon dolarla rekor kırarken, Türkiye'nin elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payı %50'yi aştı. Ancak sanayicilerin büyük bir kısmı yeşil yetenekli çalışan bulmakta zorlanıyor. LinkedIn raporuna göre, yeşil becerilere sahip çalışanların işe alım oranı, iş gücü ortalamasından %29 daha yüksek.
22 Mart 2024

Genetiği değiştirilmiş bitkilerin (GDO) pestisit kullanımını azaltacağına dair vaatlerin gerçekleşmediği, aksine pestisit kullanımının arttığı belirtildi. GDO'lu tohumlarla üretilen türlerin pestisit kullanımını artırdığı ve bu durumun maliyetleri yükselttiği ifade edildi. Ayrıca, glifosat adlı yabani bitki öldürücünün kullanımının da arttığı ve bu maddenin olası bir kanserojen olduğu belirtildi. Türkiye'de de glifosat kullanımının son 20 yılda sürekli arttığı, ancak Tarım ve Orman Bakanlığı'nın kullanılan toplam miktarı açıklamadığı aktarıldı.
14 Ekim 2023

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Marmara ve Ege bölgelerinde çöl tozları nedeniyle olumsuz koşulların beklendiğini ve tedbirli olunması gerektiğini duyurdu. Çöl tozları, hava kirliliğini artırarak solunum ve dolaşım sistemi sorunlarını şiddetlendirebiliyor. Sahra Çölü başta olmak üzere dünyanın çeşitli çöllerinden yıllık yaklaşık 2 milyar ton toz atmosfere karışıyor. Türkiye, Afrika ve Orta Doğu kaynaklı çöl tozlarının etkisi altında bulunuyor. Halk sağlığı uzmanı Prof. Dr. Çağatay Güler, toz taşınımının özellikle sahil bölgelerinde yaşayanlar için solunum sorunlarını artırabileceğini belirtti.
1 Nisan 2024

Antibiyotiklere karşı gelişen direnç, her yıl 700 bin insanın ölümüne yol açıyor ve 2050 yılında bu sayının 10 milyona ulaşması bekleniyor. Türkiye, antibiyotik direnci ve kullanımında OECD ülkeleri arasında yüksek oranlara sahip. Uzmanlar, antibiyotik direncini sessiz ve sinsi bir pandemi olarak nitelendiriyor ve bu durumun sağlık sistemlerine yıllık 29 milyar dolar maliyeti olduğunu belirtiyor. Antibiyotiklerin yanlış veya gereksiz kullanımı, dozaj talimatlarına uyulmaması, tarım ve hayvancılıkta kullanımı ve kötü hijyen uygulamaları direncin artmasına neden oluyor. Yeni antibiyotik geliştirme süreci maliyetli ve zor olduğu için, mevcut antibiyotiklerin etkin kullanımı ve dirençle mücadelede uluslararası işbirliği gerekiyor.
18 Kasım 2023

ABD merkezli Çevre Çalışma Grubu (EWG) tarafından her yıl açıklanan 'Kirli 12' listesinde çilek, tarım zehirleri kalıntısı açısından en kirli meyve olarak yer aldı. Listede çileği, ıspanak ve lahana takip etti. Türkiye'de yapılan akademik çalışmalar ve Avrupa'ya ihraç edilen ürünler üzerine yapılan analizler, çilek, şeftali ve nektarin gibi meyvelerin yüksek miktarda pestisit içerdiğini gösteriyor. Özellikle Bursa'da şeftaliye yoğun kimyasal püskürtme yapıldığı ve Ege Bölgesi'nde satılan şeftalinin yüzde 76'sında tarım zehri bulunduğu belirtiliyor.
7 Nisan 2024

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2023 yılı Hayvansal Üretim İstatistikleri'ne göre, Türkiye'nin büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlığında önemli bir düşüş yaşandı. Toplam hayvan varlığı bir önceki yıla göre 4,3 milyon baş azalarak 69 milyon 106 bin 753 başa geriledi. Bu düşüş, büyükbaş hayvan varlığının son 6 yılın, küçükbaş hayvan varlığının ise son 4 yılın en düşük seviyesine inmesine neden oldu. Hayvancılıkta ithalat politikasının yerli hayvan varlığı üzerinde olumsuz etkileri olduğu belirtiliyor.
13 Şubat 2024

TÜİK'in 2022 Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması sonuçlarına göre, Türkiye'de en zengin yüzde 20'lik kesimin toplam gelirden aldığı pay yüzde 48'e yükselerek 16 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. En düşük gelire sahip yüzde 20'lik kesimin payı ise yüzde 6'ya düştü. Yıllık ortalama hane halkı geliri yüzde 28,3 artışla 98 bin 416 liraya çıkarken, gelir dağılımı eşitsizliğini gösteren Gini katsayısı 2009'dan bu yana en yüksek değer olan 0,415'e ulaştı. Ücretli çalışanların gelirlerindeki artış oranı diğer gruplara göre daha düşük kaldı.
4 Mayıs 2023

TEMA Vakfı, 17 Haziran Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü'nde Türkiye'nin büyük bir bölümünün çölleşme riski altında olduğunu belirtti. Vakıf, çölleşmenin yıllık maliyetinin ülkelerin GSMH'sının yüzde 4-8'i arasında olduğunu ve bu oranın 2050 yılında yüzde 40'lara ulaşabileceğini tahmin ediyor. Türkiye'de erozyonun başlıca çölleşme nedeni olduğu ve tarım arazilerinin 1990-2022 arasında yaklaşık 4 milyon hektar azaldığı ifade edildi. Ayrıca, çölleşme ve kuraklık nedeniyle ortaya çıkan göç krizinden en çok kadınlar ve çocukların etkilendiği vurgulandı.
17 Haziran 2023

Türkiye'de yılda 4 milyon ton pestisit kullanılıyor ve bu durum hem insan sağlığını hem de çevreyi olumsuz etkiliyor. Pestisitler, tarım zararlılarıyla mücadele amacıyla kullanılıyor ancak suyu, toprağı ve havayı kirletiyor. Dünyada her yıl 385 milyon pestisit zehirlenmesi vakası kaydediliyor ve 11 bin kişi hayatını kaybediyor. Pestisit kullanımı azalacağı yerde artıyor ve bu durum, üreticilerin daha çok ürün alma hırsı nedeniyle oluyor. Pestisitlerin tek kazanan tarafı ise üretici şirketler. Türkiye'de yasak olan pestisitler, ihraç edilen ürünlerde saptanıyor ve geri gönderiliyor.
12 Ekim 2023

Son 20 yılda Marmara Denizi'nde 30'a yakın yeni denizanası türü tespit edilmiş ve bu türlerin balık stokları üzerinde olumsuz etkileri olduğu belirtilmiştir. İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melek İşinibilir Okyar, denizanalarının ekosistemdeki rolüne değinmiş, ancak denizanalarıyla beslenen deniz canlılarının sayısında azalma olduğunu vurgulamıştır. Aşırı avcılık ve insan kaynaklı faktörlerin denizanası popülasyonunu artırdığı, bu durumun balıkların üremesini ve besin zincirindeki yerini olumsuz etkilediği ifade edilmiştir. Okyar, çözümün kolay olmadığını ve yerel yönetimlerle bakanlıkların iş birliği yapması gerektiğini belirtmiştir.
3 Nisan 2023
İşaretlediklerim