Diyarbakır'da 21 Ağustos'tan beri kayıp olan sekiz yaşındaki Narin Güran'ı arama çalışmalarında bir şüpheli gözaltına alındı. Diyarbakır İl Jandarma Komutanı Selçuk Yıldırım, sonuca çok yaklaştıklarını ve ellerinde önemli deliller olduğunu belirtti. Arama çalışmaları, Jandarma, AFAD ve diğer ekiplerin katılımıyla geniş bir alanda devam ediyor. Yıldırım, tüm ihtimallerin değerlendirildiğini ve Narin'i sağ olarak bulmayı umduklarını ifade etti.
28 Ağustos 2024

Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, sekiz yaşındaki Narin Güran'ın cansız bedeninin bulunmasıyla ilgili olarak, olayın organize bir cinayet olduğunu ve profesyonelce kaybettirildiğini belirtti. Narin, 21 Ağustos'ta Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde kaybolmuş ve 19 gün sonra Eğertutmaz Deresi'nde taşla kapatılmış bir çuvalda bulunmuştu. Soruşturma kapsamında Narin'in amcası muhtar Salim Güran 'kasten öldürme' şüphesiyle tutuklanmış ve toplamda 24 kişi gözaltına alınmıştı. Eren, delillerin profesyonelce gizlenmesinin bir organizasyonu işaret ettiğini ve dışsal etkilere müsaade etmeyeceklerini vurguladı.
9 Eylül 2024

Adli Tıp Kurumu, sekiz yaşındaki Narin Güran'ın ölümüne ilişkin raporunu tamamladı ve mevcut verilerle cinsel saldırıya maruz kalıp kalmadığına dair değerlendirme yapılamadığını bildirdi. Narin Güran, Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde kaybolmuş ve cansız bedeni 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde bulunmuştu. Soruşturma kapsamında birçok kişi gözaltına alınmış ve tutuklanmış durumda. Narin'in kesin ölüm nedeni, ağız burun kapanması ve boyuna bası sonucu oksijensiz bırakılma olarak belirlendi.
19 Eylül 2024

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Diyarbakır'da katıldığı bir programda Narin Güran cinayetiyle ilgili soru sormak isteyen bir gazeteciye 'sus işareti' yaptı. Yerlikaya, program sonrası yaptığı açıklamada konunun adliyede olduğunu ve yargı sürecinin beklenmesi gerektiğini belirtti. Narin Güran, 21 Ağustos'ta kaybolmuş ve 8 Eylül'de cansız bedeni bulunmuştu. Cinayetle ilgili olarak birçok kişi gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı.
20 Eylül 2024

Tavşantepe'de dere yatağında cesedi bulunan 8 yaşındaki Narin'in öldürülmesiyle ilgili soruşturma karmaşık bir hal aldı. Savcının amca Salih Güran'ı katil olarak tespit ettiği bilgisi özel bir televizyon kanalında paylaşıldı. Ancak, soruşturma sürecinde yeni bilgilere ulaşıldı ve Narin'in cesedinin amca Salim Güran'ın aracıyla taşındığı, araçta üç gencin bulunduğu ve bu gençlerden ikisinin nerede olduğunun bilinmediği ortaya çıktı. Soruşturmanın çözümünün yakın olmadığı düşünülüyor.
17 Eylül 2024

TRT Haber, 8 yaşındaki Narin Güran'ın boğularak öldürüldüğünü duyurdu. Haber, İstanbul Adli Tıp incelemesine dayandırıldı. Olayla ilgili daha fazla bilgi güncellenecek.
17 Eylül 2024

Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeninin bulunmasının ardından birçok kentte adalet talebiyle eylemler düzenlendi. Diyarbakır, İstanbul, Van ve Adana'da yapılan protestolarda, cezasızlık politikaları ve çocukların korunması için yeterli önlemlerin alınmaması eleştirildi. Diyarbakır'da polis, yürüyüş yapmak isteyen gruplara müdahale etti ve İstanbul'da dokuz kişi gözaltına alındı. Eylemlerde, çocukların güvenliği ve adaletin sağlanması için hükümetin politikaları eleştirildi.
8 Eylül 2024

Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde yaşayan 8 yaşındaki Narin Güran, 21 Ağustos'ta Kur'an kursundan çıktıktan sonra kayboldu. Ailesi ve jandarma tarafından başlatılan arama çalışmaları altı gündür devam ediyor. Şu ana kadar 130 kişinin ifadesi alındı ve geniş çaplı aramalar yapıldı, ancak henüz bir sonuç elde edilemedi. Narin'in kaybolmadan önceki son görüntüleri mahalledeki bir okulun kameralarından elde edildi.
26 Ağustos 2024

Diyarbakır'da kaybolduktan 19 gün sonra cesedi bulunan sekiz yaşındaki Narin Güran olayı, Türkiye'de çocuk istismarı ve şiddet konusunu yeniden gündeme getirdi. Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM) Başkanı Saadet Özkan, olayın aile içi organize bir suç olduğunu ve medyanın bu tür olayları ele alış biçimini eleştirdi. Özkan, çocuk kayıplarının önlenmesi için daha etkili önlemler alınması gerektiğini vurguladı ve devletin bu konuda daha aktif rol alması gerektiğini belirtti.
15 Eylül 2024

Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), sekiz yaşındaki Narin Güran'ın ölümüne ilişkin dava öncesinde yayıncıları, yargılamanın doğası gereği gizliliğin esas olduğunu belirterek uyardı. Diyarbakır'da görülecek davada, Narin'in annesi, amcası ve ağabeyi dahil dört kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor. RTÜK, medyanın sorumlu ve basın meslek ilkelerine uygun bir yayıncılık yapmasını beklediğini ifade etti. Yayın yasağı olmamasına rağmen, yargılama sürecini olumsuz etkileyebilecek yayınların yapılmaması gerektiği vurgulandı.
6 Kasım 2024

AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, Narin Güran'ın ölümüyle ilgili canlı yayında yaptığı açıklamada, ailenin dostları olduğunu ve bazı bilgileri paylaşmaktan kaçındıklarını belirtti. Ensarioğlu, sözlerinin çarpıtıldığını iddia ederek, adli sürecin titizlikle yürütüldüğünü vurguladı. Diyarbakır başsavcılığı, Narin Güran hakkındaki haberlere yayın yasağı getirilmesini talep etti. Soruşturma kapsamında Narin Güran'ın amcası S.G. 'kasten öldürme' şüphesiyle tutuklanırken, 21 kişi daha gözaltına alındı.
8 Eylül 2024

8 yaşındaki Narin'in katledilmesiyle ilgili yürütülen soruşturmada, savcılık ve jandarma tarafından yapılan HTS kayıtları analizi sonucunda, olay yerinde bulunan ve kimlikleri daha önce bilinmeyen iki yeni kişiye ulaşıldı. Bu iki kişinin, Narin'in öldürülmesinde görgü tanığı olabileceği değerlendiriliyor. Ayrıca, tutuklu şüpheli Enes Güran'ın köye neden geldiği konusunda adli makamları ikna edemediği ve DNA testlerinin sonuçlarının henüz kamuoyuyla paylaşılmadığı belirtiliyor.
1 Ekim 2024

Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, Narin Güran'ın ölümüyle ilgili soruşturmada cesedin sıcaklık, bataklık ve su nedeniyle tamamen deforme olduğunu ve diş kalıp örneğinin alınamadığını belirtti. Eren, soruşturmada birçok yanlış bilgi olduğunu ve bunları düzeltmek gerektiğini vurguladı. Ayrıca, DNA örneklerinin Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'nda incelendiğini ve üçüncü şahıslara ait DNA örneklerinin bulunamadığını açıkladı. Soruşturma kapsamında birçok kişi gözaltına alınmış ve tutuklanmış durumda.
17 Eylül 2024

Diyarbakır'da kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran'ın soruşturması kapsamında gözaltına alınan abisi E.G'nin kolundaki ısırık izinin Narin'e ait olmadığı tespit edildi. İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan inceleme sonucunda hazırlanan rapor, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi. Narin'in kaybolmasıyla ilgili soruşturma devam ediyor.
29 Ağustos 2024

RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, Diyarbakır'da kaybolan sekiz yaşındaki Narin Güran ile ilgili yayın yasağını ihlal eden medya kuruluşlarına en ağır yaptırımların uygulanacağını duyurdu. Şahin, Diyarbakır 5. Sulh Ceza Hakimliği'nin aldığı yayın yasağı kararını hatırlatarak, birçok medya hizmet sağlayıcısının bu yasağı ihlal ettiğini belirtti. Konunun hassasiyeti nedeniyle tüm medya kuruluşlarının yayın yasağına uygun hareket etmesi gerektiğini vurguladı.
1 Eylül 2024

Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş'in silahla öldürülmesiyle ilgili davanın ilk duruşması Sincan Cezaevi'nde başladı. Duruşmada 22 sanık yargılanıyor ve duruşmaların beş gün sürmesi planlanıyor. Duruşmayı CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu gibi önemli siyasi isimler de takip ediyor. Mahkeme başkanı, duruşma sırasında tarafları tahriklere kapılmamaları konusunda uyardı.
1 Temmuz 2024

Diyarbakır'da, gazetecilik faaliyetleri nedeniyle tutuklanan 18 gazetecinin yargılandığı dava duruşması Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. Duruşmada beş gazeteci savunma yaptı ve davanın yarın devam edeceği belirtildi. Gazeteciler, iddianamenin siyasi olduğunu ve gazetecilik faaliyetlerinin suç olarak gösterildiğini ifade ettiler. Duruşmayı ulusal ve uluslararası basın örgütleri temsilcileri ile siyasi parti temsilcileri de takip etti. Gazetecilere yönelik 'örgüt üyeliği' suçlamasıyla 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
11 Temmuz 2023

2014 yılında İstanbul Okmeydanı Cemevi'nde cenaze törenine katılmak üzere bekleyen Uğur Kurt, polis Sezgin Korkmaz tarafından öldürüldü. Korkmaz, ilk yargılamada 12 bin 100 lira para cezasına çarptırıldı. Ancak Anayasa Mahkemesi, Kurt'un yaşam hakkının ihlal edildiğine hükmetti ve Korkmaz'ın yeniden yargılanmasına karar verdi. Yeni yargılama 10 Ekim'de başlıyor. Kurt'un eşi Narin Kurt, bu davanın bir insanlık davası olduğunu ve adaletin yerini bulmasını umduğunu belirtti.
9 Ekim 2023

Tatvan Belediye Başkanı Mehmet Emin Geylani'nin korumaları, gazeteci Sinan Aygül'e saldırı suçundan tutuklanmıştı. Aygül, Geylani'nin koruma polisi Engin Kaplan ve belediye çalışanı Yücel Baysali'nin saldırısına uğramıştı. Davanın ilk duruşması bugün görüldü ve sanıklar tahliye edildi. Mahkeme, tutuklulukta geçirdikleri süre ve delillerin toplanmış olması sebebiyle sanıkların tahliyesine karar vererek, davayı 14 Aralık 2023'e erteledi.
14 Eylül 2023

6 Şubat'ta Kahramanmaraş-Pazarcık depreminde oğlu, gelini ve torununu kaybeden Nurgül Göksu, cenazelerini defnettikten sonra yıkımın nedenlerini ve sorumlularını araştırmaya başladı. Göksu, dört aydır iddianamenin hazırlanmasını bekliyor ve adalet sağlanana kadar mücadele edeceğini belirtiyor. Oğlu ve ailesinin yaşadığı Ezgi Apartmanı'nın yıkılmasına yol açan sorumluların bulunmasını isteyen Göksu, apartmanın yıkılmasında yapılan tadilatlar ve belediyenin rolüne dikkat çekiyor. Göksu, hukuki süreçte ilerleme olmamasından şikayetçi ve adaletin yerini bulması için mücadelesini sürdüreceğini ifade ediyor.
11 Haziran 2023
İşaretlediklerim