ABD, Anadolu kökenli 41 tarihi eseri Türkiye'ye iade etti

ABD, Anadolu kökenli 41 tarihi eseri Türkiye'ye iade etti ile benzer, 62 olumlu, 4 olumsuz, ve 18 önemli olmak üzere, toplam 82 olay izlendi.

ABD New York Roma İmparatorluğu Eylem Tok Roma Timur Cihantimur Oğuz Murat Acı Mısır Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Eyüpsultan Britanya ABD Dışişleri Bakanlığı Hatay Fransa Avustralya Los Angeles Arkeologlar Meryem Ana Aspendos Yunanistan New York Post Euronews Türkçe İspanya London İsviçre Almanya Rusya Etiyopya Sultanhanı
ABD New York Roma İmparatorluğu Eylem Tok Roma Timur Cihantimur Oğuz Murat Acı Mısır Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Eyüpsultan Britanya ABD Dışişleri Bakanlığı Hatay Fransa Avustralya Los Angeles Arkeologlar Meryem Ana Aspendos Yunanistan New York Post Euronews Türkçe

Amasya'ya özgü endemik bir tür olan yitik lale, 132 yıl sonra 'yitik lale gurbetten sılaya dönüyor projesi' kapsamında ana vatanında toprakla buluşturuldu. İlk kez 1892'de keşfedilen ve 1896'dan sonra doğada görülmeyen bu lale türü, Britanya'dan getirilen soğanlarıyla yeniden Türkiye'ye kazandırıldı. Amasya'nın yüksek kesimlerinde ekilen tohumların beş yıl boyunca takip edilerek çiçeğe dönüşmesi bekleniyor.
29 Kasım 2024

Kütahya'daki Tavşanlı Höyük'te yapılan kazılarda, Hitit İmparatorluk Dönemi ve Son Tunç Çağı'na ait 3 bin 200 yıllık bız, cımbız ve boğa kolye keşfedildi. Bu buluntular, İç Batı Anadolu arkeolojisine önemli katkılar sağlıyor. Özellikle boğa kolye, Hitit dini inançlarının bölgede temsil edilmesi açısından önem taşıyor. Kazılar, bölgenin tarihine ışık tutmaya devam ediyor.
5 Aralık 2024

Game of Thrones dizisinde kullanılan kostümler ve eşyalar, Ekim ayında Heritage Auctions aracılığıyla açık artırmaya çıkarılacak. Müzayedede 900'den fazla parça satışa sunulacak ve başlangıç teklifleri 500 ile 20 bin dolar arasında değişecek. HBO'nun Başkan Yardımcısı Jay Roewe, bu açık artırmayı hayranlar için tarihten bir parça kapmak olarak nitelendirdi ve dizinin kültürel önemine vurgu yaptı. Koleksiyon, 17 Eylül'den 4 Ekim'e kadar New York ve Londra'daki müzayede evlerinde görülebilecek.
4 Eylül 2024

MÖ 1. yüzyılda batan bir Roma gemisinin enkazında bulunan Antikythera mekanizması, dünyanın en eski analog bilgisayarı olarak kabul ediliyor. Bu cihaz, astronomik nesnelerin hareketlerini tahmin etmek ve önemli olayların planlanmasına yardımcı olmak için kullanılmış. Enkazdan çıkarılan diğer eserler arasında bronz ve mermer heykeller, sikkeler ve seramik parçaları bulunuyor. Bu keşif, modern arkeolojinin en önemli buluntularından biri olarak değerlendiriliyor.
8 Temmuz 2024

İsrail'de 13 yaşındaki Yair Whiteson, babasıyla yürüyüş yaparken yaklaşık 2 bin yıllık bir Roma yüzüğü buldu. Yüzükte bilgelik ve savaş tanrıçası Minerva tasvir edilmiş. Bronzdan yapıldığı anlaşılan yüzüğün Geç Roma Dönemi'nde İsrail'e geldiği tahmin ediliyor. Yüzük, İsrail Ulusal Hazineler Dairesi'ne devredilerek Kudüs'teki Jay ve Jeanie Schottenstein İsrail Arkeolojisi Ulusal Kampüsü'nde sergilenecek.
22 Temmuz 2024

Titian’ın 1995 yılında çalınan ve Londra’da bir otobüs durağında plastik torba içinde bulunan rönesans dönemi tablosu, 15 milyon ila 25 milyon sterlin arasında bir fiyata alıcısını bekliyor. Venedikli ressamın 'Rest on the Flight into Egypt' adlı tabloyu 1508’de yaptığı düşünülüyor. Eser, tarih boyunca iki kez çalınmış ve son olarak 1995’teki hırsızlıktan sonra yedi yıl arayışın ardından bulunmuştu. Tablo, Christie’s tarafından 29 Haziran’da satışa çıkarılacak.
13 Haziran 2024

Romanya'nın Colti köyünde bir kadın tarafından bulunan ve yıllarca kapı stoperi olarak kullanılan taşın, milyonlarca yıllık amber olduğu ortaya çıktı. Taşın değeri yaklaşık 1,1 milyon dolar olarak belirlendi. Mirasçısı tarafından Krakow'daki Tarih Müzesi'nde incelenen taş, Romanya devletine satıldı ve Buzau İl Müzesi'nde sergilenmeye başlandı. Bu keşif, hem bilimsel hem de müze açısından büyük bir öneme sahip.
11 Eylül 2024

Kamboçya'daki Angkor Arkeoloji Parkı'nda arkeologlar, 11. yüzyıla ait 'kapı koruyucuları' olarak adlandırılan bir düzine kum taşı heykel buldu. Heykeller, Angkor Thom'daki Kraliyet Sarayı çevresinde yerin 1,4 metre altında keşfedildi. Her biri farklı saç ve yüz özelliklerine sahip olan heykeller, temizlik ve restorasyon işlemleri için alındı ve süreç tamamlandıktan sonra orijinal yerlerine geri döndürülecek. Angkor Thom, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan ve Güneydoğu Asya'nın önemli turizm noktalarından biri olan Angkor Arkeoloji Parkı içinde bulunuyor.
30 Ekim 2024

Çorum'un Sungurlu ilçesinde yapılan altyapı kazısında, Yunan mitolojisindeki şarap tanrısı Dionysos'un başının kabartma olarak yer aldığı yaklaşık 2 bin yıllık bir ağırlık taşı bulundu. Taşın Roma döneminde şarap yapımında kullanılan bir ağırlık pres taşı olduğu belirlendi ve Boğazkale Müzesi'nde sergilenmeye başlandı. Bu keşif, bölgede ilk kez Dionysos kabartmasının şarap endüstrisiyle alakalı bir taş üzerinde bulunması açısından önem taşıyor.
9 Ağustos 2024

Arkeologlar, Avusturya'nın Irschen bölgesinde 1500 yıllık bir Hıristiyan eseri keşfetti. Fildişinden yapılmış ve Hıristiyan motifleriyle süslenmiş olan bu pyx, geç antik çağda bir kilisenin yan şapelinde bulundu. Bu türden sadece 40 civarında fildişi kutusu olduğu biliniyor ve en son 100 yıl önce benzer bir keşif yapılmıştı. Eserin, bir azizin kutsal emanetlerini saklamak için kullanıldığı düşünülüyor.
27 Haziran 2024

İsviçre'deki Kunsthaus Zürih Müzesi, Claude Monet ve Vincent van Gogh'un eserlerinin de dahil olduğu beş eseri, Naziler tarafından çalınmış olabileceği şüphesiyle gösterimden kaldırdı. Bu karar, İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazilere silah satan Emil Bührle'nin koleksiyonundaki eserlerin kaynağıyla ilgili uzun süredir devam eden şüpheler üzerine alındı. Yeni yönergeler, çalınan kültürel eserlerin ailelerine geri verilmesini amaçlıyor. Vakıf, eski sahiplerinin yasal varisleriyle adil bir çözüm arayışında olduklarını belirtti.
16 Haziran 2024

1945 yılında Hiroşima'ya atılan atom bombasının kalıntıları arasında bulunan ve patlama anında durarak eriyen bir kol saati, ABD'nin Boston kentindeki RR Auction müzayedesinde 31 bin 113 dolara satıldı. Saatin satışı, nükleer çağın başlangıcını simgeleyen önemli bir obje olarak nitelendirildi. Saatin bulunuşu, kente acil yardım malzemeleri götüren bir İngiliz askeri tarafından gerçekleşti. Uluslararası Nükleer Silahların İmha Edilmesi Kampanyası (ICAN), tarihi öneme sahip bu objenin satışına karşı çıkarak, bireylerin tarihi dersler taşıyan objelerden kâr elde etmesine yönelik endişelerini dile getirdi.
25 Şubat 2024

İspanya'nın güneybatısında, Badajoz eyaletine bağlı Casas del Turuñuelo'da, Rosetta Taşı'ndan yaklaşık 400 yıl öncesine tarihlenen ve üzerinde alfabe yazılı olan bir kaya levhası keşfedildi. Bu taşın, antik Paleo-Hispanik Tartessos uygarlığıyla ilişkili olduğu ve bu uygarlığın varlığına dair yalnızca üçüncü alfabe kanıtı olduğu belirtiliyor. Taşın üzerinde savaşçı figürlerinin de bulunduğu 21 işaret dizisi tespit edildi ve bu alfabenin 27 işareti olduğu belirtildi. Ancak taşın bir tarafında eksik bir parça bulunuyor ve bu eksik parça, antik dilin daha fazla parçasını ortaya çıkarma potansiyeline sahip.
14 Haziran 2024

Düzce'nin Konuralp beldesindeki Prusias Ad Hypium Antik Kenti'nde 1800 yıllık bir büst bulundu. Büstün, İmparator Hadrian döneminde rahiplik yapmış ve antik tiyatronun sahnesini inşa ettirmiş M. Iulius Proklos'a ait olduğu tahmin ediliyor. Yaklaşık 56 santimetre yüksekliğinde ve 50 santimetre genişliğindeki büst, Antoninler döneminin ayrıntılı stilini temsil ediyor. Bölgede 2019'dan beri arkeolojik çalışmalar yürütülüyor.
15 Ağustos 2024

Küçük Prens'in nadir bulunan daktilo edilmiş bir kopyası, 1,25 milyon dolara satışa sunulacak. Bu kopya, Antoine de Saint-Exupéry tarafından Nazi işgali altındaki Fransa'dan New York'a sürgün edildiği dönemde daktilo edilmiştir ve var olan üç metinden biridir. Kopya, Saint-Exupéry'nin el yazısı notları ve çizimlerini içeriyor. Kasım ayında Abu Dabi Sanat Festivali'nde satışa sunulacak olan bu kopya, küresel edebi mirasın bir parçası olarak değerlendiriliyor.
26 Ekim 2024

İtalyan ressam Caravaggio'nun Maffeo Barberini portresi, 60 yıldır özel bir koleksiyonda saklandıktan sonra ilk kez Roma'daki Palazzo Barberini Müzesi'nde sergileniyor. Portre, Floransa'daki özel bir koleksiyonda tutulmuş ve daha önce hiçbir sergide yer almamıştı. İtalya Ulusal Antik Sanat Galerileri Müdürü Thomas Clement Solomon, eserin sergilenmesinin imkansız görüldüğünü ancak bunu başardıklarını belirtti. Portre, Barberini'nin Vatikan'da yükseldiği dönemi anlatıyor ve 23 Şubat 2025'e kadar sergilenecek.
25 Kasım 2024

ABD'nin Maine eyaletinde bir evin tavan arasında bulunan Rembrandt Harmenszoon van Rijn'in 'Bir Kızın Portresi' adlı tablosu 1,41 milyon dolara satıldı. Sanat eksperi Kaja Veilleux tarafından keşfedilen tablo, 1970'te Philadelphia Sanat Müzesi'ne ödünç verilmişti. Rembrandt uzmanı Gary Schwartz, portrenin Hollandalı ustaya ait olma ihtimalinin son derece yüksek olduğunu belirtti. Eserin sahibinin kimliği açıklanmazken, tablonun tavan arasına nasıl girdiği bilinmiyor.
10 Eylül 2024

Çin'in keşif aracı Chang’e 6, Ay’ın az keşfedilmiş uzak tarafından kaya ve toprak örnekleriyle Dünya’ya dönerek bir ilke imza attı. Araç, topladığı örnekleri Çin’in kuzeyindeki İç Moğolistan bölgesine indirdi. Çinli bilim insanları, bu örneklerin Ay’ın iki yakasındaki coğrafi farklılıklarla ilgili soruları yanıtlayabileceğini umuyor. Bu keşif, Ay bilimi araştırmalarındaki temel sorulardan birine ışık tutmayı amaçlıyor.
25 Haziran 2024

İspanya'daki Prado Müzesi, başlangıçta 1500 avro (yaklaşık 52 bin lira) fiyatla açık artırmaya çıkarılması planlanan bir eserin, ünlü İtalyan ressam Michelangelo Merisi da Caravaggio'ya ait olduğunu doğruladı. Eser, 'Ecce Homo' adını taşıyor ve İsa'nın çarmıha gerilmeden önce kalabalığa gösterilmesini tasvir ediyor. Müze yetkilileri, eserin Caravaggio'ya ait olduğunun anlaşılması üzerine açık artırmayı durdurdu ve eserin satışını yasakladı. Eser, 27 Mayıs'tan itibaren müzede sergilenecek.
7 Mayıs 2024

Polonyalı besteci Frederic Chopin'e ait bir vals, New York'taki Morgan Kütüphanesi'nde yaklaşık 200 yıl sonra keşfedildi. Küratör Robinson McClellan tarafından bulunan el yazması, Chopin uzmanı Jeffrey Kallberg'in yardımıyla doğrulandı. Eserin, Chopin'in 1830-1835 yılları arasında yazdığı ve daha önce bilinmeyen bir vals olduğu belirlendi. Ünlü piyanist Lang Lang, eseri Manhattan'daki Steinway Hall'da kaydetti ve eserin otantik bir Chopin stili içerdiğini belirtti.
29 Ekim 2024
İşaretlediklerim