Fransız sanatçı James Colomina, 'Silentium' adlı eseriyle Katolik Kilisesi'ndeki cinsel istismar vakalarına dikkat çekti. Eser, Toulouse'daki Gesu Kilisesi'nde sergileniyor ve Katolik rahip Abbe Pierre'in cinsel taciz iddialarına gönderme yapıyor. Colomina, heykelini bir çarşafın altına gizleyerek kilisenin bu tür olayları örtbas etmesini sembolize etti. Sanatçı, kilisenin bazı gerçekleri gizlemeye çalıştığını ve bu örtüyü kaldırmanın toplumun görevi olduğunu belirtti.
8 Kasım 2024

Hollanda'daki LAM müzesinde yeni işe başlayan bir mekanik çalışan, Fransız sanatçı Alexandre Lavet'in 'All The Good Times We Spent Together' isimli eserini yanlışlıkla çöpe attı. Eser, akrilikle boyanmış bir içecek kutusuydu ve müzenin asansöründe sergileniyordu. Küratör Elisah van den Bergh, tatilden döndüğünde eserin kaybolduğunu fark etti ve çöp poşetinden çıkararak kurtardı. Müze, eseri daha geleneksel bir sergileme alanına yerleştirdi ve çalışan hakkında kötü bir niyet olmadığını belirtti.
8 Ekim 2024

Çorum'da Boğazköy-Hattuşa'da yapılan kazılarda bulunan tabletlerdeki kayıp dil 'Kalaşmaca' çözüldü. Bu tabletlerin Bolu-Gerede civarında yaşayan Kalaşma halkına ait olduğu tespit edildi. Tabletlerde gündelik yaşamdan bayram ve festivallere kadar birçok ayrıntı yer alıyor. Metinler, Almanya Worzburg Üniversitesi'nden Prof. Dr. Daniel Schwemer tarafından Latin alfabesine dönüştürülerek dijital erişime açıldı.
4 Temmuz 2024

Ukraynalı ressam Sana Shahmuradova Tanska, Kiev'deki stüdyosunda hava saldırıları ve karanlığın ortasında Rusya'nın işgalini resmediyor. Sidney Bienali'nde sergilenen eserleri, fantastik sahneleri Dionysosçu ve distopik bir çizgide tasvir ediyor. Tanska, 2013'te ailesiyle birlikte Kanada'ya göç etti ve sanat eğitimi aldı. Covid-19 pandemisi sırasında Ukrayna'ya dönme kararı alan ressam, savaşın ilk üç ayında Podolya kırsalında büyükannesinin kulübesinde iki eser yarattı. Eserlerinde savaşın etkileri ve kişisel travmaları işleyen Tanska, sanatını siyasi bir araç olarak da görüyor.
28 Mart 2024

Mısır'ın Aswan kentinde, 'Ölüler Şehri' olarak bilinen alanda 300'ü aşkın mumyanın bulunduğu bir mezarlık keşfedildi. Bu mezarlık, M.Ö. 6'ncı yüzyıl ile MS 9'uncu yüzyıl arasında yaklaşık 900 yıl boyunca kullanılmış. Kazılar sonucunda her mezarda 30 ila 40 cesedin kalıntısı bulundu ve bunların yüzde 30 ila 40'ı bebek ve gençlere ait. En iyi korunmuş mumyalar müzelere gönderilecek, diğerleri ise incelendikten sonra yerine konulacak.
1 Temmuz 2024
İşaretlediklerim