Nature Neuroscience dergisinde yayınlanan bir araştırma, hamileliğin annelerin beyninde dinamik ve işlevsel değişikliklere yol açtığını ortaya koydu. Araştırma, 38 yaşındaki sağlıklı bir kadının beynini iki yıl boyunca inceledi ve hamilelik sırasında beyindeki gri madde ve beyaz madde yapısında önemli değişiklikler gözlemlendi. Bu değişikliklerin, annenin beyninin anneliğe hazırlanma sürecinin bir parçası olduğu düşünülüyor. Çalışma, hamilelik sırasında hormon seviyelerindeki değişimlerin beyin anatomisini nasıl etkilediğini anlamaya yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
18 Eylül 2024

Dalmaçyalı köpeklerdeki genetik farklılıklar, memelilerin bazı hastalıklara neden yatkın olduğunu anlamamıza yardımcı olabilir. Bath Üniversitesi'nden Dr. Kit Yates, Dalmaçyalıların kürk pigment hücrelerinin embriyo gelişimi sırasında nasıl oluştuğunu ve değiştiğini inceleyen bir araştırma yürütüyor. Bu köpeklerin yüksek oranda sağır olmasının melanosit eksikliğiyle bağlantılı olduğu düşünülüyor. Bu araştırma, insanlardaki benzer genetik rahatsızlıkların anlaşılmasına da katkı sağlayabilir.
15 Haziran 2024

Brezilya'da bulunan 70 milyon yıllık Navaornis kuş fosili, kuşların beyin evrimi hakkında yeni bilgiler sunuyor. Los Angeles Doğa Tarihi Müzesi ve Cambridge Üniversitesi'nden bilim insanları, fosilin kafatasını dijital olarak yeniden tasarlayarak, kuşların beyin yapısının evrimsel gelişimini incelemekte. Araştırma, Navaornis'in Arkeopteriks'e göre daha büyük bir serebruma sahip olduğunu ve bu nedenle daha gelişmiş bilişsel kapasiteye sahip olabileceğini ortaya koyuyor. Ancak, bugünkü kuşlarla karşılaştırıldığında, beyninin birçok bölgesinin daha az gelişmiş olduğu belirtiliyor.
15 Kasım 2024

Bilim insanları, şempanzelerin insanlar gibi sırayla konuştuğunu ve iletişim kurarken jest ve mimiklerini kullandığını keşfetti. Uganda ve Tanzanya'da beş yaban şempanze topluluğu gözlemlendi ve 250'den fazla bireyden 8 binden fazla jest kaydedildi. Bu jestlerin, şempanzelerin çatışmadan kaçınmasını ve koordine olmasını sağladığı belirtildi. Şempanzelerin bilgi alışverişi yaparken hızlı dönüşler aldığı ve bazen birbirinin iletişimini kestiği görüldü.
23 Temmuz 2024

Bilim insanları, Hawaii'de keşfedilen tek hücreli bir organizma olan Chromosphaera perkinsii'yi inceleyerek, yumurtaların hayvanlardan çok önce ortaya çıktığını belirlediler. Bu organizmanın, hayvan embriyolarıyla benzerlik gösteren çok hücreli yapılar oluşturduğu tespit edildi. Araştırma, çok hücreli yaşam formlarına geçişin arkasındaki mekanizmalar hakkında önemli bilgiler sunuyor. Çalışma, Nature dergisinde yayınlandı ve bilim insanları, bu bulguların evrimsel süreçlerin daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacağını umuyor.
18 Kasım 2024

Hawaii Deniz Biyolojisi Enstitüsü ve Alaska Balina Vakfı araştırmacıları, Alaska'da kambur balinaların kril avlamak için suyu karmaşık baloncuk ağlarına dönüştürdüğünü keşfetti. Bu baloncuk ağlarının boyutunu, derinliğini ve aralarındaki mesafeyi aktif olarak kontrol eden balinalar, bu teknikle fazla enerji harcamadan daha fazla av yakalayabiliyor. Araştırmanın sonuçları Royal Society Open Science dergisinde yayımlandı.
21 Ağustos 2024

Dalhousie Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, köpeklerin insanların nefeslerini koklayarak travma sonrası stres bozukluğunu (TSSB) tespit edebileceğini gösteren bir çalışma yürüttü. Araştırma, köpeklerin vücut salgılarındaki uçucu organik bileşenleri (VOC'leri) tanıyarak TSSB semptomlarını algılayabildiklerini ortaya koydu. İki köpek, Ivy ve Callie, bu kokuları yüksek doğruluk oranlarıyla tanıyarak farklı duygusal durumları ayırt etti. Araştırmacılar, bu bulgunun hizmet köpeklerinin eğitimi ve erken dönem TSSB semptomlarının tespiti için önemli olduğunu vurguluyor.
30 Mart 2024

Britanya'da 18 aylık Opal Sandy adlı çocuk, doğuştan işitme engelli olmasına rağmen, gen terapi yöntemiyle işitme duyusu kazandı. Bu yöntemde, OTOF genindeki mutasyonlar nedeniyle üretilmeyen otoferlin proteinini sağlayacak gen, zararsız bir virüs aracılığıyla hastaya aktarıldı. Sadece 16 dakika süren bir ameliyatla uygulanan bu terapi, Opal'ın yumuşak sesleri ve fısıltıları bile neredeyse normal şekilde duymasını sağladı. Bu başarı, sağırlıkla mücadelede yeni bir dönem olarak değerlendiriliyor.
9 Mayıs 2024

Bilim insanları, Grönland köpekbalıklarının metabolik adaptasyonlarının olağanüstü uzun ömürlerinin sırrı olabileceğini keşfettiler. Manchester Üniversitesi'nden Ewan Camplisson ve ekibi, bu köpekbalıklarının yaşla birlikte enzimatik aktivitede beklenen değişikliklere uyum sağlamadığını buldu. Bu bulgular, köpekbalıklarının kardiyovasküler hastalıklardan etkilenmeden uzun yaşamalarını sağlayan adaptasyonların insanlara uygulanabileceği umudunu doğurdu. Ancak, ısınan okyanusların bu tür için büyük tehdit oluşturduğu belirtildi.
5 Temmuz 2024

İsveç'teki Karolinska Enstitüsü tarafından yapılan bir araştırma, düzenli olarak yeterli uyku alan kişilerin kendilerini olduklarından yaklaşık 6 yaş genç hissettiklerini gösterdi. Araştırma, 18-70 yaş arası 429 kişi üzerinde yapıldı ve uykusuzluğun hissedilen yaş üzerindeki etkileri incelendi. Ayrıca, 'sabah kuşları' ile 'gece kuşları' arasında uykusuzluğa verilen tepkilerin farklı olduğu gözlemlendi. Araştırmanın sonuçları, uykunun insanların kendilerini kaç yaşında hissettiklerine dair önemli bir etkiye sahip olduğunu ve daha genç hissetmenin sosyal ve fiziksel aktiviteye katılımı artırabileceğini ortaya koydu.
27 Mart 2024

Geliştirilen bir ilaçla laboratuvar farelerinin ömrünün yüzde 25 uzatılabildiği ve aynı ilacın insanların yaşlanmasını da yavaşlatabileceği belirlendi. Araştırma, İngiltere ve Singapur'daki ekipler tarafından yürütüldü ve farelerin genetiği değiştirilerek İnterlökin-11 üretmeleri engellendi. İlacın insanlarda test edildiği ancak yaşlanma karşıtı sonuçlarının henüz bilinmediği ifade edildi. Bilim insanları, farelerde elde edilen sonuçların insanlarda da etkili olacağını düşünüyor.
17 Temmuz 2024

Araştırmacılar, 23 insan ve 47 köpek testisini inceledi ve tüm örneklerde mikroplastik buldu. İnsan testislerinde sperm sayıları ölçülemezken, köpek testislerinde daha fazla mikroplastik ile daha düşük sperm sayısı arasında bir bağlantı gözlendi. Mikroplastiklerin insan sağlığı üzerindeki etkileri henüz belirsiz olsa da, laboratuvar çalışmaları insan hücrelerine zarar verebileceğini öne sürüyor. New Mexico Üniversitesi’nden Prof. Şiaozjong Yu, bulgulara şaşırdığını belirtti.
23 Mayıs 2024

Macaristan'da yapılan bir araştırma, aksi köpeklerin uslu köpeklere kıyasla daha yüksek sosyal öğrenme ve kararlılık davranışları sergileyebileceğini ortaya koydu. Araştırmacılar, köpeklerin mizacını sahiplerince yapılan bir anket yoluyla değerlendirerek, köpeklere V şeklindeki tel örgü bir çitte yönlendirmelere uyma görevi verdi. Aksi köpekler, bir yabancı tarafından yönlendirildiğinde uslu olanlara kıyasla daha iyi performans gösterdi. Bu bulgular, aksi köpeklerin sosyal öğrenmede üstün olabileceğini ve hedeflere ulaşmada daha fazla kararlılık sergileyebileceğini gösteriyor.
29 Şubat 2024

Bilim insanları, kepekli ekmeğin sağlık faydalarını sunarken beyaz ekmek tadında yeni bir ekmek türü geliştirmek için çalışmalar yapıyor. Bu proje, Britanya hükümeti tarafından desteklenmekte ve beyaz ekmek tüketicilerini hedef alıyor. Araştırma, Aberystwyth Üniversitesi'nden Dr. Catherine Howarth liderliğinde yürütülüyor ve projede, beyaz ekmeğin besin değerlerini artırmak için kinoa, teff, sorgum gibi tahıllar ve yeşil bezelye ile nohut ekleniyor. Son aşama, yeni ekmek türünün süpermarketlerdeki beyaz ekmeklerden ayırt edilip edilemeyeceğini test etmek olacak.
2 Mayıs 2024

İstanbul Akvaryum'da dört gentoo türü penguen daha dünyaya geldi. Bu doğumlar, küresel ısınma nedeniyle sayıları azalan ve nesli tükenme tehlikesi altında olan penguen popülasyonuna katkı sağlamak amacıyla yürütülen 'Canlıların Korunaklı Bölgelerde Yetiştirilmesi Programı' kapsamında gerçekleşti. İstanbul Akvaryum Genel Müdürü Dilek Çapanoğlu, bu doğumların biyolojik çeşitliliği koruma ve sürdürülebilirlik çalışmalarına büyük bir katkı sağladığını belirtti.
9 Temmuz 2024

Küçük Mariana meyve yarasası, bilim insanlarının biyolojisi veya davranışları hakkında yeterli bilgi edinemedikleri bir tür olarak biliniyordu. Bu tür, Pasifik adası Guam'da bulunuyordu ve 'Pteropus tokudae' olarak biliniyordu. 1960'larda yapılan bir araştırmada, bu türden yalnızca bir örnek bulunmuş ve bu örnek, türün bilinen son örneği olmuştur. Uzun süre gözlemlenememesi üzerine ABD Balık ve Yaban Hayatı Servisi tarafından neslinin tükendiği resmi olarak ilan edilmiştir.
24 Nisan 2024

James Webb Uzay Teleskobu'ndan alınan verilerle yapılan araştırmada, HD 189733 b gezegeninin atmosferinde hidrojen sülfür tespit edildi. Bu gaz, gezegenin atmosferine çürük yumurta kokusu veriyor. Araştırma, Johns Hopkins Üniversitesi'nden Dr. Guangwei Fu liderliğinde gerçekleştirildi ve Nature dergisinde yayınlandı. Hidrojen sülfürün tespiti, gezegenlerin oluşumu hakkında yeni bilgiler sunabilir.
9 Temmuz 2024

Avustralya'nın Sidney kentinde matematikçiler Stephen Woodcock ve Jay Falletta, sonsuz maymun teoremini sorgulayan bir çalışma gerçekleştirdi. Araştırma, bir maymunun Shakespeare'in eserlerini yazabilmesi için gereken sürenin evrenin ömründen daha uzun olduğunu ortaya koydu. Bu sonuç, teoremin matematiksel olarak mantıklı olsa da pratikte yanıltıcı olduğunu savunuyor. Çalışma, evrenin ısıl ölümü teorisine dayandırılarak hesaplamalar yaptı.
1 Kasım 2024

Llama 3.1, geniş veri kümeleri üzerinde eğitilerek dilin kurallarını ve kalıplarını öğrenen bir yapay zeka modelidir. Model, metin tahmini, çeviri ve soru-cevap sistemleri gibi çeşitli görevlerde kullanılmakta ve farklı dillerde metinleri anlama ve üretme yeteneğine sahiptir. Eğitiminde büyük oranda sentetik veriler kullanılmış olup, bu sayede modelin akıl yürütme, kodlama ve uyum sağlama yetenekleri geliştirilmiştir. Ayrıca, Llama 3.1 multimodal yeteneklere sahip olup, metin dışında görüntü, video ve ses gibi farklı veri türlerini de işleyebilmektedir.
28 Temmuz 2024

Britanya’daki King’s College London’dan araştırmacılar, Komodo ejderlerinin dişlerinin uç kısımlarında demir açısından zengin bir tabaka olduğunu belirledi. Bu tabakanın dişin keskinliğini korumada yardımcı olduğu ve dişi turuncu renge boyadığı tespit edildi. Bu özellik, Komodo ejderlerinin avlarını rahatça parçalamalarına yardımcı oluyor ve daha önce hiçbir etçil sürüngende tespit edilmemiş bir özellik olarak öne çıkıyor. Komodo ejderleri, dünyada sadece Endonezya’nın belirli bölgelerinde bulunuyor ve sayıları oldukça azalmış durumda.
24 Temmuz 2024
İşaretlediklerim