Rahmi Turan, 31 Mart seçimlerinin ardından Türkiye'nin ekonomik durumunun daha da kötüleşebileceğini öne sürüyor. İktidarın 2028 yılına kadar seçim endişesi olmadan hareket edeceğini ve bu süreçte enflasyon, fiyatlar ve vergilerdeki artışların halkın bütçesinde derin yaralar açabileceğini belirtiyor. Turan, iktidarın savurgan politikalarının devam edeceği ve halktan yeni vergilerle fedakarlık beklenmeye devam edileceği konusunda uyarıda bulunuyor.
9 Mart 2024

Rahmi Turan, Türkiye ekonomisinde yaşanan sıkıntıların bilim dışı uygulamalar ve Merkez Bankası Başkanlarının görevden alınmaları sonucu ortaya çıktığını belirtiyor. Mehmet Şimşek'in ekonomi yönetimine getirilmesi ve rasyonel politikalara dönüş vurgusu yapmasına rağmen, beklenen iyileşmelerin gerçekleşmediğini ifade ediyor. Turan, devletin savurganlığının devam ettiğini, yerel seçimler için büyük harcamalar yapıldığını ve ekonomideki sorunların çözülmediğini eleştiriyor.
4 Şubat 2024

Rahmi Turan, iktidarın yıllardır savunduğu 'en az 3 çocuk' politikasının, halkı ekonomik zorluklar nedeniyle bir çocuk bile yapamaz hale getirdiğini belirtti. Genç ailelerin derin yoksulluk içinde olduğunu ve çocuklarına nasıl bakacakları konusunda endişe duyduklarını ifade etti. Eğitim sisteminin niteliksiz müfredatla çöktüğünü ve özel okulların yüksek maliyetlerinin aileleri zor durumda bıraktığını vurguladı. Ayrıca, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in enflasyonu düşürme çabalarının yoksulluğu daha da artırdığını iddia etti.
28 Mayıs 2024

Rahmi Turan, AKP iktidarının Türkiye'deki sorunlara çözüm getirme gücünün kalmadığını ve ekonomiyi çıkmaza sokan zihniyetin değişmedikçe ülkenin düzelmeyeceğini savunuyor. Yabancı yatırımcıların Türkiye'ye gelmemesinin nedeninin ülkeye olan güvensizlik olduğunu belirtiyor. Demokrasi ve hukuk sistemindeki sorunlara dikkat çekerek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararlarının uygulanmadığını ve haksız yere cezaevlerinde tutulanların olduğunu vurguluyor.
22 Haziran 2024

Rahmi Turan, Türkiye'nin son beş yılda 'Tek Adam Sistemi' altında yönetilmeye başlamasıyla birlikte ekonomik ve sosyal dengelerin bozulduğunu savunuyor. Ekonomik krizin derinleştiğini, piyasaların istikrarsızlaştığını ve hükümetin durumu kontrol altına alma vaatlerinin gerçekleşmediğini belirtiyor. Ayrıca, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in Dünya Bankası'ndan sağlanan finansmanla ilgili müjdelerinin, geçmişte yapılan harcamaların yanında yetersiz kaldığını ifade ediyor. Turan, ülkenin yönetim sisteminin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini öne sürüyor.
13 Nisan 2024

Rahmi Turan, yeni bir anayasa yapmanın, mevcut anayasanın uygulanmaması durumunda faydasız olacağını belirtiyor. Yazısında, işçi hakları, emekli ve asgari ücretli maaşları, kamu israfı, tarım destekleri gibi konulara değinerek, bu sorunların çözülmesinin önemine vurgu yapıyor. Ayrıca, adalet, hukuk ve demokrasi eksikliklerine dikkat çekerek, ayrılık ve gerginlik yaratan politikaların terk edilmesi gerektiğini savunuyor.
4 Mayıs 2024

Rahmi Turan, AKP'nin ekonomik sorunlar, enflasyon, eğitimdeki bozulmalar ve yolsuzluklar gibi birçok alanda başarısız olmasına rağmen iktidarda kalmayı başardığını belirtiyor. Bu durumu CHP'nin pasif muhalefetine bağlayan Turan, CHP'nin yerel seçimlerde birinci parti olmasına rağmen etkili bir muhalefet yapamadığını vurguluyor. Turan, CHP'nin iktidarı zorlaması gerektiğini ve erken seçim için baskı yapmasının önemini dile getiriyor.
19 Haziran 2024

Geçen yılki genel seçimlerde ekonomik iyileştirmeler, asgari ücrette yüzde 50 zam, memur maaşlarında artış ve emeklilik haklarında iyileştirmeler gibi önlemlerle seçmenin desteği kazanılmıştı. Ancak bu yıl, Mustafa Yalçıner'e göre, benzer ekonomik teşviklerin sağlanamaması durumu söz konusu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin karşılıksız gelir kaynaklarına sahip olmadığını, deprem harcamaları ve emekli maaşları gibi büyük bütçe kalemleri nedeniyle ekonomik zorlukların arttığını ifade etmiştir. Yalçıner, bu durumu 'seçim rüşveti' dağıtılamaması olarak nitelendiriyor.
5 Mart 2024

Rahmi Turan, Türkiye'den çıkış harçlarının 150 liradan 3000 liraya çıkarılmasını ve kira gelirlerinden yüzde 20 vergi alınmasını eleştiriyor. Turan, bu uygulamaların vatandaşları ekonomik olarak zor durumda bırakacağını ve adaletsiz olduğunu savunuyor. Ayrıca, 10 milyonu aşkın sığınmacının ülkeye bedava girdiğini belirterek, hükümetin vergi politikalarını ve sığınmacı sorununu ele alıyor.
23 Haziran 2024

Erkan Aydoğanoğlu, 31 Mart yerel seçimleri öncesinde ve sonrasında Türkiye ekonomisinin karşılaşacağı zorlukları ele alıyor. Döviz kurlarındaki artışın, TL'nin değer kaybının ve enflasyonun hızlanmasıyla birlikte, halkın satın alma gücünün düşeceği ve ekonomik durgunluğun yaşanacağı öngörülüyor. Seçimlerin, ekonomik sorunlarla mücadele eden halk için önemli bir tercih noktası olduğu ve bu durumun Türkiye'nin yakın siyasi tarihindeki örneklerle desteklendiği belirtiliyor.
21 Mart 2024

Rahmi Turan, AKP ve CHP arasındaki yumuşama sürecinin sona erdiğini ve AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın CHP'yi suçladığını belirtti. Erdoğan, muhalefetin normalleşmesi gerektiğini savunarak, CHP'yi eleştirdi. Turan, AKP'nin MHP'nin gölgesinde zayıfladığını ve yanlış yolda ısrar ettiğini iddia etti.
29 Haziran 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin yüksek enflasyon ve yoksulluk gibi iki büyük krizle karşı karşıya olduğunu belirtti. Korkmaz, vergi adaletinin sağlanması için gelir vergisinde ücret ve maaşlar üzerindeki vergi yükünün düşürülmesi gerektiğini savundu. Reel sektörde zararların ve iflasların arttığını, sanayi üretiminde büyüme oranının düşük kaldığını ve doğrudan yabancı yatırım sermayesinin gelmediğini vurguladı. Ekonomik istikrarın sağlanması için demokratik ve hukuki altyapının düzeltilmesi gerektiğini ifade etti.
23 Temmuz 2024

Murat Muratoğlu, seçimlerin ülkenin ekonomik belirsizliklerinden kurtulmasına bir çözüm olmayacağını ve bütçe açığının ciddi boyutlara ulaştığını ifade ediyor. Seçim öncesi ekonomik göstergelerin suni olarak iyileştirilmeye çalışıldığını, ancak bu durumun sürdürülebilir olmadığını vurguluyor. Ayrıca, döviz kurlarının ve faiz oranlarının manipüle edilmesine rağmen, ülkenin ekonomik temellerinin zayıf kaldığını eleştiriyor. Muratoğlu, seçim sonrası ekonomik zorlukların daha da artacağını öngörüyor.
30 Mart 2024

Rahmi Turan, 2018 yılında Türkiye'nin 'Tek Adam Sistemi'ne geçiş yaptığını ve bu sürecin ülkeyi 'ortak akıldan' uzaklaştırdığını belirtti. Yazısında, tüm kararların tek bir kişi tarafından alındığını ve bu durumun işlerin sağlıklı yürümemesine, yanlışların düzeltilmemesine neden olduğunu ifade etti. Turan, bu sistemin sonuçlarının millet tarafından ödendiğini vurguladı.
11 Mayıs 2024

İbrahim Kahveci, Türkiye'nin ekonomik durumunu ve potansiyel yıkım veya sıkıntı senaryolarını değerlendiriyor. Mayıs seçimlerinden önce iktidar değişikliği olmazsa, Türkiye'nin ya büyük bir yıkım ya da büyük sıkıntı ile karşı karşıya kalacağını öngörmüştü. Erdoğan'ın ekonomi politikaları ve karar alma süreçlerinin öngörülemezliği, ekonomideki en büyük risk olarak görülüyor. Kahveci, Mehmet Şimşek ve Cevdet Yılmaz'ın bu belirsiz ortamda ekonomiyi yönetmeye çalıştıklarını ve ekonominin sadece Erdoğan'ın kararlarına bağlı olmadığını, aynı zamanda hazine garantili müteahhitlere verilen fahiş fiyatların da sorun teşkil ettiğini ifade ediyor.
12 Mart 2024

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir'deki bir mitingde halka hatalarını dile getirmeleri çağrısında bulundu. Ancak Rahmi Turan, ülkede gerçeklerin dile getirilmesinin riskli olduğunu, çünkü 'Cumhurbaşkanına hakaret' iddiasıyla çok sayıda insanın cezaevinde olduğunu ve rekor düzeyde dava açıldığını belirtiyor. 2022 yılında 16,753 kişi bu iddia ile yargılanıyor. Turan, Erdoğan'ın gerçekten hatalarını düzeltmek istiyorsa, avukatlarına dava açmama talimatı vermesi gerektiğini savunuyor.
16 Mart 2024

Osman Ulagay, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) ekonomi politikalarını eleştirdi. 2007'deki Cumhurbaşkanlığı seçimi krizi sonrası, AKP'nin 'biz ve onlar' anlayışıyla hareket ettiğini ve ekonomide yandaş firmalara öncelik verdiğini belirtti. Devlet ihaleleri ve kur garantili projelerin bu firmalara verildiğini, devlet kaynaklarının bu firmaların büyümesi için seferber edildiğini ifade etti. Ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın faiz politikalarının enflasyonu artırdığını ve devlet bankalarının düşük faizle yandaş firmaları desteklediğini vurguladı.
20 Mart 2024

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçimlerden sonraki ilk kabine toplantısının ardından yaptığı basın açıklamasında, enflasyon ve fahiş fiyat sorununu gündemden çıkarma konusunda kararlı olduklarını vurguladı. Anayasa değişikliği teklifini yeniden Meclis'e sunacaklarını, istikrar ve güven vurgusu yaparak 'Türkiye Yüzyılı'nı inşa edeceklerini ifade etti. Depremzedeler için konut yapımı ve emeklilere bayram öncesi ödeme yapılacağını duyurdu. Ayrıca asgari ücret tespit komisyonunun çalışmalarına başlayacağını ve vatandaşların dokuz gün bayram tatili yapabileceğini belirtti.
6 Haziran 2023

HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, Twitter hesabı üzerinden, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim kaybetmesi durumunda kötü şeyler olacağını savunanlara karşı bir mesaj paylaştı. Demirtaş, Türkiye'nin mevcut ekonomik sorunlarına ve geçmişte yaşanan deprem felaketlerine atıfta bulunarak, bu iddiaların gerçekçi olmadığını ima etti. Mesajında, yüksek döviz kurları, et ve peynir fiyatları, işsizlik ve açlık sınırı gibi konulara değindi.
2 Nisan 2023

Rahmi Turan, halkın iktidarın şatafatlı yaşamına ve kaynakların yandaşlara aktarılmasına karşı harekete geçtiğini belirtiyor. AKP'nin oylarının eridiğini ve halkın bilinçlenerek iktidarı hizaya getirmek için adımlar attığını vurguluyor. Ana muhalefet partisi CHP'nin, iktidarı erken seçim için zorlaması ve ülkenin kaynaklarını vatandaşlar için kullanması gerektiğini ifade ediyor.
14 Temmuz 2024
İşaretlediklerim