Cambridge Üniversitesi'ndeki Wellcome Sanger Enstitüsü tarafından yürütülen bir araştırma, kök hücrelerden laboratuvar ortamında insan cildi üretmeyi başardı. Araştırma, cildin yaşlanmasını geciktirebileceğini ve cilt nakli için hücre üretimi ile yara izlerinin önlenmesinde kullanılabileceğini öne sürüyor. Çalışma, bağışıklık hücrelerinin derideki kan damarlarının oluşumunda kritik bir rol oynadığını da ortaya koydu. Bu gelişme, cilt gençleştirme ve organların canlandırılması gibi konularda yeni araştırma alanları açabilir.
17 Ekim 2024

Bilim insanları, Grönland köpekbalıklarının metabolik adaptasyonlarının olağanüstü uzun ömürlerinin sırrı olabileceğini keşfettiler. Manchester Üniversitesi'nden Ewan Camplisson ve ekibi, bu köpekbalıklarının yaşla birlikte enzimatik aktivitede beklenen değişikliklere uyum sağlamadığını buldu. Bu bulgular, köpekbalıklarının kardiyovasküler hastalıklardan etkilenmeden uzun yaşamalarını sağlayan adaptasyonların insanlara uygulanabileceği umudunu doğurdu. Ancak, ısınan okyanusların bu tür için büyük tehdit oluşturduğu belirtildi.
5 Temmuz 2024

ABD merkezli bir araştırma, düşük kaliteli uykunun beyin yaşlanmasını hızlandırabileceğini ortaya koydu. 15 yıl süren çalışmada, sağlıksız uyku alışkanlıklarına sahip kişilerin beyin yaşlarının daha ileri olduğu belirlendi. Araştırma, uyku sorunlarının erken yaşlarda ele alınmasının beyin sağlığını korumada önemli olduğunu vurguluyor. Ancak, araştırmacılar bu bulguların doğrudan bir nedensellik göstermediğini, sadece bir ilişki olduğunu belirtiyor.
24 Ekim 2024

ABD'deki UC Merced Üniversitesi'nden araştırmacılar, hücrelerde protein üretiminin yavaşlaması sonucunda insan ömrünün iki kat uzayabileceğini keşfetti. Araştırma, OTUD6 proteininin hücrelerde protein üretimini yüzde 50 oranında azalttığını ve bu durumun meyve sineklerinin yaşam süresini iki katına çıkardığını gösterdi. Bilim insanları, bu mekanizmanın kanser hücrelerinin gelişimini nasıl etkilediğini de inceliyor. Eğer çalışma insanlar üzerinde etkili olursa, ortalama insan ömrü 80 yıldan 160 yıla kadar çıkabilir.
6 Eylül 2024

Columbia Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen ve JAMA Network Open dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma, 1948'den bu yana üç nesil üzerinden toplanan 14,106 katılımcının verilerini analiz ederek, daha yüksek eğitim seviyesine sahip bireylerin daha yavaş yaşlandığını ortaya koydu. Araştırmacılar, katılımcıların her iki yıllık ek eğitim görmeleri durumunda yaşlanma hızlarının yüzde 2 ila 3 oranında yavaşlayabileceğini ve bu durumun ölüm riskini yaklaşık yüzde 7 oranında azaltabileceğini tespit etti. Araştırma, eğitim seviyesi ile yaşlanma ve ölüm riski arasındaki ilişkiyi detaylı bir şekilde inceliyor.
4 Mart 2024

Oxford, Bristol, Exeter Üniversiteleri ve Doğu Finlandiya Üniversitesi'nden bilim insanlarının yaptığı ortak araştırma, çocukluk ve gençlik dönemlerindeki hareketsiz yaşam tarzının atardamar sertleşmesini artırdığını ortaya koydu. Araştırmada, 11 ila 24 yaşları arasındaki bin 339 kişi üzerinde 13 yıl boyunca yapılan incelemeler sonucunda, günde 6 saatten 9 saate çıkan hareketsizlik süresinin atardamar sertleşmesini yaklaşık yüzde 10 artırdığı bulundu. Ayrıca, yaşlanmanın atardamar sertliğini artırdığı ve bu durumun yetişkinlerde genç yaşta ölüm riskini yüzde 47 artırabileceği, günde en az 3 saatlik hafif fiziksel aktivitenin ise atardamar sertleşmesi riskini en aza indirebileceği belirtildi.
27 Mart 2024

Osman Müftüoğlu, yaşlılıkla ilişkilendirilen olumsuz durumların son yıllarda nasıl değiştiğini ve yaşlılığın artık bir kayıplar senfonisi olmaktan çıktığını anlatıyor. Son 10 yılda yaşlılık kavramında yaşanan olumlu değişimler sayesinde, yaşlılık artık topluma yük olmaktan çıkıp, tecrübe ve bilgelik olarak değerlendiriliyor. Müftüoğlu, bu değişimin bilim ve dünya görüşündeki gelişmelerle desteklendiğini ve yaşlılığın yeni bir başlangıç olarak görülmeye başlandığını vurguluyor.
29 Şubat 2024

Oxford Üniversitesi'nde yapılan yeni bir araştırma, doğru yaşam tarzı stratejileri ile genetik eğilimi yüksek olan bireylerin bile Alzheimer'a yakalanma riskini önemli ölçüde azaltabileceğini ortaya koyuyor. Özellikle 50'li yaşlardan sonra vegan ağırlıklı beslenme, minimal işlenmiş gıdalar, kompleks karbonhidratlar, sağlıklı yağlar ve düzenli egzersiz gibi faktörlerin Alzheimer'la mücadelede etkili olduğu belirtiliyor. Ayrıca, derin uyku fazlarının düzenliliği ve yoğunluğunun da bunama ile mücadelede önemli olduğu vurgulanıyor.
1 Temmuz 2024

Son araştırmalar, 2050 yılına kadar dünya çapında yaşam beklentisinin erkeklerde 4,9 yıl, kadınlarda ise 4,2 yıl artacağını öngörüyor. Bu artış, bulaşıcı hastalıklar, yenidoğan ve sindirim hastalıkları, kardiyovasküler rahatsızlıklar ve COVID-19 gibi salgınların etkisini azaltan halk sağlığı girişimlerine bağlanıyor. Araştırmacılar, daha az gelişmiş ülkelerdeki insanların yaşam beklentisinin gelişmiş ülkelere yaklaşacağını belirtiyor. Ancak, insanların daha uzun yaşamasıyla sağlıksız geçirecekleri yılların da artması bekleniyor.
21 Mayıs 2024

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Talip Asil, yalnız yaşayan yaşlı bireylerde bunama riskinin üç kat arttığını belirtti. Asil, yalnızlık hissinin sosyal izolasyonun yanı sıra bilişsel fonksiyonları da olumsuz etkilediğini ve bunun alzheimer gibi demans türlerine zemin hazırladığını ifade etti. Sosyal bağlantıların güçlendirilmesinin, yaşlı bireylerin bilişsel sağlıklarını korumak açısından kritik olduğunu vurguladı. Yalnızlıkla mücadele için toplumsal destek ve sosyal aktivitelerin teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.
30 Ekim 2024

Dünya genelinde yaşlı nüfusun artmasıyla birlikte Alzheimer hastalığına yakalanan kişi sayısı da artıyor. Bursa Şehir Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Cemile Haki, düzenli fiziksel aktivite ve Akdeniz tipi diyetin Alzheimer hastalığını önleyebileceğini belirtti. Alzheimer hastalığının tam anlamıyla tedavisi bulunmamakla birlikte, hastalığın ilerlemesini yavaşlatacak ve semptomları azaltacak tedaviler mevcut. Ayrıca, sosyal yaşantı ve beyni çalıştıracak aktivitelerin de hastalığın gelişimini geciktirdiği tespit edilmiştir.
20 Eylül 2024

Bilim dünyasında 100 yıldan fazla süredir varlığı kanıtlanamayan bir hücre türü farelerde bulundu. EndoMac progenitör hücreleri olarak adlandırılan bu hücreler, farelerin aortasında tespit edildi ve diyabetik yara modellerinde yaraların hızla iyileşmesini sağladı. Bu keşif, yeni makrofaj hücrelerinin üretilmesini sağlayan kök hücrelerin varlığına yönelik hipotezi destekliyor. Araştırma ekibi, bu hücrelerin insanlarda da var olup olmadığını araştırıyor ve ilk bulgular olumlu yönde.
30 Eylül 2024

Araştırmacılar, fareler üzerinde yaptıkları deneylerle migren ağrılarını tetikleyen nörolojik olayları inceledi. Çalışma, beyin omurilik sıvısının içeriğindeki değişikliklerin kafatasındaki sinirlere giderek ağrı ve iltihap reseptörlerini harekete geçirdiğini ortaya koydu. Bu bulgular, migren ağrılarının nasıl ortaya çıktığı konusunda yeni bir anlayış sağlıyor. Araştırma sonuçları Science dergisinde yayımlandı.
5 Temmuz 2024

Bilim insanları, demans riskini tahmin edebilecek bir araç geliştirmek amacıyla yapay zeka kullanarak bir milyondan fazla beyin taramasını inceleyecek. Edinburgh ve Dundee Üniversiteleri'ndeki araştırmacılar, NEURii adlı küresel bir araştırma projesi kapsamında İskoçya'daki hastalardan on yılı aşkın süredir elde edilen tomografi ve emar taramalarını analiz edecek. Bu çalışma, doktorların demans riskini daha iyi belirlemesine yardımcı olabilecek kalıpları tespit etmeyi hedefliyor. Ayrıca, toplanan veriler gelecekteki araştırmalar için kullanılacak ve demansın daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacak.
26 Ağustos 2024

Nature dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre, yüksek yağlı besinlerle beslenen erkek farelerin sperminde bazı RNA türlerinin seviyeleri yükseldi ve bu farelerin yavrularında glukoz intoleransı gibi metabolik sorunlar gözlendi. Epidemiyolojik analizler, kilolu erkeklerin oğullarında da benzer sorunların ortaya çıktığını gösterdi. Utah Üniversitesi'nden araştırmacı Qi Chen, sağlıklı spermler için sağlıklı beslenmenin önemini vurguladı ve sağlıksız beslenmenin hem babanın hem de çocuğunun hayatını etkilediğini belirtti.
9 Haziran 2024

Osman Müftüoğlu, fiziksel hareketliliğin ve düzenli egzersizin, mükemmel yaşlanma için önemli belirleyicilerden biri olduğunu vurguluyor. Nörologların, insan beyninin temel işlevinin hareket ve eylemi düzenlemek olduğuna dair görüşlerine atıfta bulunarak, fiziksel hareketliliğin hem fiziksel hem de zihinsel sağlık için vazgeçilmez olduğunu belirtiyor. Yeni bir çalışmaya göre, haftanın her günü yapılan sadece 4 dakikalık egzersizlerin bile beynin nöroplastisite yeteneğini korumaya yardımcı olduğu ve yaşlanma sürecini geciktirebileceği ifade ediliyor.
24 Şubat 2024

Bilim insanları, beyin kanamasını durdurabilecek virüs boyutlarında nanorobotlar geliştirdi. Bu nanorobotlar, vücudun ulaşılması zor bölgelerine nokta atışı doğrulukta ilaç gönderebiliyor. Henüz insanlarda denenmemiş olsa da, yapılan deneylerde kobaylarda başarılı sonuçlar elde edildi. Bu teknoloji, cerrahi müdahalelerden daha az riskli bir tedavi yöntemi sunmayı hedefliyor.
23 Eylül 2024

Britanyalı araştırmacılar, Londra'daki Kraliyet Veteriner Koleji ve Tayvan'daki Ulusal Çung Hsing Üniversitesi işbirliğiyle, 2019 ile 2021 yılları arasında Britanya'da ölen 7,396 kedi üzerinde yapılan bir araştırma sonucunda evcil kedilerin yaşam sürelerini tahmin edebilen 'yaşam tabloları' geliştirdi. Araştırmaya göre, evcil kedilerin ortalama yaşam süresi 11 yıl yedi ay olarak belirlendi. Dişi kedilerin erkek kedilere göre ortalama bir yıl üç ay daha uzun yaşadığı, safkan ve aşırı kilolu veya çok zayıf kedilerin yaşam sürelerinin daha kısa olduğu tespit edildi.
11 Mayıs 2024

Yapay zekâ modelleri, köpeklerin havlamalarına dayanarak cinsiyet, duygu ve cins belirleme konusunda ilerleme kaydediyor. Wav2Vec2 gibi modeller, insan konuşması kullanılarak eğitildiğinde daha başarılı sonuçlar veriyor. Çalışmada 74 köpeğin havlamaları kullanılarak modellerin doğruluğu test edildi ve insan konuşmasıyla eğitilen modelin daha başarılı olduğu görüldü. Bu çalışmalar, köpeklerin gizli dilini çözme yolunda önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
8 Haziran 2024

Toronto Üniversitesi'nden araştırmacılar, yaşları 60 ve üstü 7 bin 600 kişinin yaşlanma bulgularını inceledi. Araştırma, evli erkeklerin bekar erkeklere kıyasla iki kat daha iyi yaşlandığını tespit etti. Buna karşılık, bekar kadınların evli ve boşanmış kadınlardan daha sağlıklı yaşlandığı ortaya çıktı. Araştırma, çiftlerin birbirini sağlıklı davranışları benimsemeye teşvik edebileceğini öne sürüyor.
23 Ağustos 2024
İşaretlediklerim