MÖ 1. yüzyılda batan bir Roma gemisinin enkazında bulunan Antikythera mekanizması, dünyanın en eski analog bilgisayarı olarak kabul ediliyor. Bu cihaz, astronomik nesnelerin hareketlerini tahmin etmek ve önemli olayların planlanmasına yardımcı olmak için kullanılmış. Enkazdan çıkarılan diğer eserler arasında bronz ve mermer heykeller, sikkeler ve seramik parçaları bulunuyor. Bu keşif, modern arkeolojinin en önemli buluntularından biri olarak değerlendiriliyor.
8 Temmuz 2024

Çin'in Guangdong eyaletindeki bir hayvanat bahçesinde, farklı tarihi çağlara ait 150'ye yakın mezar keşfedildi. Bu mezarlar, Han, Kin, Güney Hanedanları, Tang, Ming ve Çing Hanedanları dönemlerine ait olup, 2 bin 100 yılı aşkın bir tarihi kapsıyor. Ayrıca, Çin Cumhuriyeti dönemine ait 48 mezar taşı da bulundu. Keşifler, dönemin inşaat teknolojilerinin daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacak.
4 Eylül 2024

Arkeologlar, Avusturya'nın Irschen bölgesinde 1500 yıllık bir Hıristiyan eseri keşfetti. Fildişinden yapılmış ve Hıristiyan motifleriyle süslenmiş olan bu pyx, geç antik çağda bir kilisenin yan şapelinde bulundu. Bu türden sadece 40 civarında fildişi kutusu olduğu biliniyor ve en son 100 yıl önce benzer bir keşif yapılmıştı. Eserin, bir azizin kutsal emanetlerini saklamak için kullanıldığı düşünülüyor.
27 Haziran 2024

Yeni bir araştırma, Antik Mısır’da popüler olan 'Tazılar ve Çakallar' isimli masa oyununun kökeninin güneybatı Asya’da, özellikle Azerbaycan’da bulunduğunu ortaya koydu. Arkeologlar, Azerbaycan’daki kazı alanlarında M.Ö. 2000’li yıllardan kalma kaya oymalarını keşfetti. Bu bulgu, oyunun bölgedeki sığır çobanları arasında erken bir tarihte yayıldığını ve kültürler arası iletişimin bir göstergesi olduğunu gösteriyor. Oyun, iki kişiyle oynanan ve taşların delikli bir tahta üzerine yerleştirilmesiyle oynanan bir strateji oyunudur.
24 Eylül 2024

Bilim insanları, Avustralya'nın Yeni Güney Galler bölgesinde 'ekidnapus' adı verilen antik bir yaratığın fosilleşmiş çene kemiği parçalarını keşfettiler. Bu yeni tür, ornitorenk ve dikenli karıncayiyenlere benzerliği nedeniyle 'Opalios splendens' olarak adlandırıldı. Yaklaşık 100 milyon yıllık olduğu tahmin edilen fosiller, paleontolog Elizabeth Smith ve kızı Clytie tarafından bulundu ve Avustralya Müzesi'ne bağışlandı. Araştırma ekibi, bu keşfin bölgede daha fazla kazı yapılması için fon sağlanmasını teşvik edeceğini umuyor.
16 Haziran 2024

Güney Almanya'da keşfedilen yeni bir pterozor fosili, bu kanatlı sürüngenlerin evrimine dair önemli bilgiler sağladı. 'Bavyeralı kılıç kuyruk' olarak adlandırılan fosil, pterozorların evrimsel ilişkilerini ve geçiş türlerini anlamada kilit bir rol oynuyor. Fosilin, pterodaktiloidlere benzeyen baş ve boyun yapısı ile uzun bilek kemiği, pterozorların aile ağacını yeniden şekillendirdi. Araştırma, pterozorların evrimsel geçiş süreçlerini daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor.
20 Kasım 2024

Arkeologlar, Meksika'nın Yucatan Yarımadası'ndaki yağmur ormanlarında Antik Maya uygarlığına ait bir şehrin kalıntılarını keşfetti. LiDAR teknolojisi kullanılarak yapılan keşifte, 'Valeriana' adı verilen şehirde tarım alanları, spor sahası, amfiteatr ve piramit benzeri yapılar bulundu. Şehrin MS 750-850 yıllarında 30-50 bin kişiye ev sahipliği yapmış olabileceği belirtiliyor. Araştırmacılar, şehrin çöküşüne iklim değişikliğinin neden olmuş olabileceğini düşünüyor.
29 Ekim 2024

Panama'nın Cocle eyaletinde yer alan El Cano arkeolojik sahasında, 1300 yıldan daha eski olduğu tahmin edilen bir mezar bulundu. Panama Kültür Bakanlığı Kültür Mirası Ulusal Direktörü Linette Montenegro tarafından yapılan açıklamaya göre, mezar İspanyol öncesi döneme ait ve içerisinden iki ceset, çeyiz eşyaları, altın, seramik, göğüs kemeri, boncuklar, bilezikler, küpeler, altın kaplamalı çanta ve çeşitli kolyeler çıkarıldı. Mezarın dönemin hükümdarına ait olduğu öngörülüyor. Bölgede 2008 yılından bu yana arkeolojik kazılar devam ediyor.
5 Mart 2024

Norveç'in Trondheim kentinde, 1197'deki bir kuşatma sırasında bir kuyuya atıldığı anlatılan adamın kemikleri bulundu. Arkeologlar, 1938'de keşfedilen iskeletin, 2014-2016 yıllarında yapılan kazılarla efsanedeki adama ait olabileceğini belirtti. Radyokarbon testi ve DNA analizleri, kemiklerin efsanedeki tarihle uyumlu olduğunu ve adamın güney Norveç kökenli olduğunu gösterdi. Bu keşif, tarihi efsanelerin gerçek karakterlere dayanabileceğini ve sagaların tamamen kurgu olmadığını ortaya koydu.
28 Ekim 2024

Fransa'nın güneyindeki Lot bölgesinde yer alan Rocamadour Tapınağı'nda sergilenen ve efsanevi Orta Çağ şövalyesi Roland'a ait olduğu düşünülen 1300 yıllık 'Durandal' isimli kılıç çalındı. Kutsal Roma İmparatoru Şarlman'ın 8. yüzyılda meleklerden alarak en iyi askerine verdiğine inanılan kılıç, 22 Haziran'dan beri kayıp. Rocamadour Belediye Başkanı Dominique Lenfant, kılıcın kaybından dolayı üzüntüsünü dile getirirken, tapınağın başrahibi Florent Millet kılıcın aslında bir kopya olduğunu iddia etti.
4 Temmuz 2024

Fas'ta, 66 milyon yıl önce okyanuslarda avlanan ve boyu bir katil balinaya yakın olan yaklaşık 8 metre uzunluğundaki 'Khinjaria acuta' isimli deniz kertenkelesinin fosili bulundu. Bu tür, hançeri andıran dişlere sahip olup, Tyrannosaurus rex ve Triceratops gibi dinozorlarla aynı dönemde yaşamış olabilir. 'Khinjaria acuta', mosasaur olarak bilinen dev deniz kertenkeleleri ailesinin bir üyesi ve günümüzde Komodo ejderlerinin ve anakondalarının uzaktan akrabasıdır. Araştırmacılar, bu canlıların yok oluşunun modern deniz besin zincirlerinde süper avcı türlerinin azalmasına yol açtığını belirtiyor.
6 Mart 2024

Avustralya ve Şili'den bilim insanları, Şili'nin Atacama Çölü'nde bulunan teleskoplar yardımıyla 'J0529-4351' isimli, Güneş'ten 500 trilyon kat daha parlak bir kuasar keşfetti. Bu kuasar, Dünya'dan 12 milyar ışık yılı uzaklıkta bulunuyor ve merkezindeki kara deliğin kütlesi Güneş'in 17 ila 19 milyar katı olarak tespit edildi. Araştırma sonuçları Nature Astronomy dergisinde yayımlandı.
19 Şubat 2024
İşaretlediklerim