Türkiye'de iki Michelin yıldızı alarak bu başarıya ulaşan tek şef olan Fatih Tutak, 14 Şubat'ta açılacak olan The Peninsula İstanbul otelinin 'Gallada' adlı restoranında direktör şef olarak görev yapacak. Peninsula Grubu, Tutak'ın Michelin yıldızı almasından önce onunla anlaşmıştı. Tutak, restoranda Türk-Asya mutfağından lezzetler sunacak ve bu alanda liderlik edecek.
19 Ocak 2023

İbrahim Kahveci, Türkiye'nin ekonomik durumunu ve potansiyel yıkım veya sıkıntı senaryolarını değerlendiriyor. Mayıs seçimlerinden önce iktidar değişikliği olmazsa, Türkiye'nin ya büyük bir yıkım ya da büyük sıkıntı ile karşı karşıya kalacağını öngörmüştü. Erdoğan'ın ekonomi politikaları ve karar alma süreçlerinin öngörülemezliği, ekonomideki en büyük risk olarak görülüyor. Kahveci, Mehmet Şimşek ve Cevdet Yılmaz'ın bu belirsiz ortamda ekonomiyi yönetmeye çalıştıklarını ve ekonominin sadece Erdoğan'ın kararlarına bağlı olmadığını, aynı zamanda hazine garantili müteahhitlere verilen fahiş fiyatların da sorun teşkil ettiğini ifade ediyor.
12 Mart 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İstanbul'da düzenlenen 6. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, ABD Başkanı Donald Trump'tan ikinci başkanlık döneminde eski yönetimin hatalı politikalarını terk etmesini beklediğini ifade etti. Erdoğan, Trump'ın savaşları sonlandırma konusunda adım atacağına inandığını belirtti. Ayrıca, kadınların hak ve hürriyetlerini genişletme yolunda verdikleri mücadeleye de değinen Erdoğan, bu süreçte karşılaştıkları zorlukları anlattı.
8 Kasım 2024

Osman Ulagay, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) ekonomi politikalarını eleştirdi. 2007'deki Cumhurbaşkanlığı seçimi krizi sonrası, AKP'nin 'biz ve onlar' anlayışıyla hareket ettiğini ve ekonomide yandaş firmalara öncelik verdiğini belirtti. Devlet ihaleleri ve kur garantili projelerin bu firmalara verildiğini, devlet kaynaklarının bu firmaların büyümesi için seferber edildiğini ifade etti. Ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın faiz politikalarının enflasyonu artırdığını ve devlet bankalarının düşük faizle yandaş firmaları desteklediğini vurguladı.
20 Mart 2024

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ekonomi üzerine yaptığı açıklamalar ve gelecek vaatleri, gazeteci Mehmet Y. Yılmaz tarafından eleştirildi. Yılmaz, Erdoğan'ın ekonomik dengeleri yerine oturtma vaadine ve enflasyonun düşeceği yönündeki öngörülerine şüpheyle yaklaştığını belirtti. Yılmaz, geçmişte yapılan ekonomik tahminlerin tutmaması ve Erdoğan'ın uzun süredir ülkeyi yönetmesine rağmen ekonomik dengeleri sağlayamamış olmasını eleştirdi. Ayrıca, okuyucuları Cumhurbaşkanı'nın açıklamalarına karşı temkinli olmaya çağırdı.
29 Şubat 2024

Türkiye'nin ekonomik durumunun 1970'lerden bu yana iktidara gelen partiler ve liderlerin tercihleriyle şekillendiği belirtiliyor. Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Tek Adam' rejimi altında ekonomiyi siyasi hedefler için kullandığı ve bu durumun Türkiye'yi enflasyon sarmalında bıraktığı ifade ediliyor. Mehmet Şimşek'in ekonomi yönetimine getirilmesi, Erdoğan'ın irrasyonel politikalardan vazgeçip rasyonel politikalara dönüş yapma çabası olarak yorumlanıyor. Fitch'in Türkiye'nin kredi notunu yükseltmesi, Şimşek'in politikalarının olumlu bir adım olduğunu gösterse de, yerel seçimler öncesinde ekonominin geleceği konusunda Erdoğan'ın etkisinin devam ettiği vurgulanıyor.
13 Mart 2024

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın uygulanan ekonomi politikalarına tam destek verdiğini belirtti. Bu açıklamalar, Erdoğan'ın ekonomi politikaları üzerindeki etkisinin ve son sözü söyleme gücünün altını çizerken, her yeni destek açıklaması kamuoyunda çeşitli spekülasyonlara ve soru işaretlerine neden oluyor. Yazı, Erdoğan'ın ekonomi politikalarındaki rolünün kaçınılmazlığına ve bu politikalara verdiği desteğin şüphesiz olduğuna dikkat çekiyor.
29 Mart 2024

Mustafa Balbay, CHP içinde seçim dönemine ve seçim sonrasına hazırlanan iki farklı kanadın olduğunu belirtiyor. Seçim sürecinin aday belirleme ve sahaya çıkış olmak üzere iki aşamadan oluştuğunu, aday belirleme sürecindeki zorlukların iyi bir seçim kampanyası ile aşılabileceğini ifade ediyor. 2024 seçimlerinin, 2028 seçimleri için bir kapı olduğunu ve beklenen başarının gelmemesi durumunda partinin yeniden içe dönüş sürecine gireceğini vurguluyor. Balbay, Cumhuriyetin kurum ve kurallarının yeniden inşa sürecinin zarar görmeden başlamasının önemine dikkat çekiyor.
7 Şubat 2024

Türkiye ekonomisine dair analizleriyle tanınan Timothy Ash, piyasanın Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Mehmet Şimşek ve ekibinin ekonomi yönetiminde kalması konusunda güvence beklediğini ifade etti. Mayıs 2023 seçimlerinden sonra ekonomi yönetimine getirilen Mehmet Şimşek, rasyonel politikalar uygulayacağını duyurmuştu. Ayrıca, Goldman Sachs'in eski stratejisti Robin Brooks, CHP'nin yerel seçimlerdeki başarısının piyasalar tarafından olumsuz karşılanabileceğini ve yeni seçimlere yol açabileceğini öne sürdü.
31 Mart 2024

Ahmet Hakan'ın yazısında, Murat Kurum'un 'polemiğe girmeme' ve 'projelere odaklanma' stratejisinin artık işlevini yitirdiği belirtiliyor. İki adayın başa baş durumda olduğu ve 'Sadece İstanbul' sloganının etkisini kaybettiği ifade ediliyor. Hakan, Kurum'un stratejisini yeniden gözden geçirmesi ve yeni, dikkat çekici bir çıkış yapması gerektiğini öne sürüyor.
24 Şubat 2024

Mehmet Altan, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinin ardından AKP'nin artık birinci parti olmadığını ve küçük ortağının oy oranının yüzde 5'in altında olduğunu belirtiyor. Ayrıca, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin de işlevsiz olduğunu ve halkın bu durumdan rahatsızlık duyduğunu ifade ediyor. Altan, AKP'nin siyasi sahneden çekilme ihtimalinden bahsederken, Türkiye'nin askeri vesayetten sivil otoriterliğe geçiş yaptığını ve hukuk ile anayasal düzenin göstermelik hale geldiğini eleştiriyor.
22 Nisan 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İstanbul Üsküdar'da oy kullanarak seçimlerin ardından bir açıklama yaptı. Erdoğan, iki seçimin kısa sürede gerçekleşmesinin hem milleti hem de kendilerini yorduğunu, ancak yoğun bir kampanya yürüttüklerini belirtti. Ayrıca, bu seçimin ülkede yeni bir dönemin başlangıcı olacağını ve milletvekili cumhurbaşkanlığı ile yerel yönetim seçimlerinin ülkeyi yeni bir yüzyıla taşıyacağını umduğunu ifade etti.
31 Mart 2024

Alp Altınörs, Mayıs 2023 seçimlerinin ardından AKP'nin anayasa yapma çoğunluğuna ulaşma umutlarının sönmüş olduğunu belirtti. Döviz finansmanı krizinin devam ettiğini ve Türkiye'nin uluslararası sermaye yatırımı çekmekte zorlandığını vurguladı. Erdoğan ve Özgür Özel'in bir araya gelerek ortak bir zemin arayışında olduklarını, bu durumun CHP'nin muhalefetini sınırlayabileceğini ifade etti. Türkiye siyasetinde yeni bir dönemin başladığını belirtti.
17 Mayıs 2024

Mehmet Y. Yılmaz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, baskıcı liderlerin genellikle kendi yönetim gruplarındaki muhalifler tarafından devrildiğini belirten araştırmaları öne sürerek uyarılarda bulunuyor. Yale ve UCLA'dan yapılan araştırmalar, baskıcı liderlerin çoğunlukla halk ayaklanmaları yerine, kendi içlerinden çıkan muhalifler tarafından devrildiğini gösteriyor. Yılmaz, bu bağlamda Erdoğan'a, özellikle kendi partisi ve yakın çevresindeki potansiyel tehditlere karşı dikkatli olması gerektiğini vurguluyor.
1 Mayıs 2024

Osman Sert, Türkiye'de siyasi liderlerin görevlerini bırakma süreçlerini inceliyor ve bu bağlamda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın olası kararlarını tartışıyor. Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan ve Kemal Kılıçdaroğlu gibi isimlerin siyasetten ayrılma süreçleri üzerinden örnekler vererek, Türk siyasetinde liderlerin genellikle görevlerini son nefeslerine kadar sürdürme eğiliminde olduklarını belirtiyor. Erdoğan'ın da bu geçmiş ışığında görevi bırakmasının beklenmemesi gerektiğini ifade ediyor.
14 Mart 2024

Son 5 yılda Türkiye'de gerçekleşen seçimlerde, iç politika ile dış politika sıkça birbirine karıştırıldı. Özellikle 2019 yerel seçimleri, 2017 Anayasa referandumu ve 2023 genel seçimleri dönemlerinde, Türkiye'nin dış politikadaki tutumu ve dış güçlerle ilişkileri ön plana çıktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeniden seçilmesi ve TBMM'de çoğunluğun sağlanması, yerel seçimlerin önemini azaltırken, asıl sorunun Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik kriz olduğu belirtiliyor. Bu krizin üstesinden gelmenin yolu ise Batı ile ilişkilerin düzeltilmesinden geçiyor.
4 Mart 2024

İsmail Saymaz, Erdoğan'ın mevcut ekonomik ve dış politika koşulları nedeniyle kutuplaşma stratejisini sürdüremediğini ve bu nedenle CHP ile diyaloga girmeyi tercih ettiğini belirtiyor. Erdoğan'ın kaynakları hoyratça kullanma imkanının kalmadığını ve dış yatırım ihtiyacının dış politikada duygusal yaklaşımları sınırlandırdığını vurguluyor. Yerel seçim sonuçlarının Erdoğan'ın kutuplaşma oyununu kaybettiğini gösterdiğini ve bu atmosferin zayıflamasının diğer partilere fırsat yaratabileceğini ifade ediyor.
14 Haziran 2024

Ali Bayramoğlu, Türkiye'de hem dünya siyasetinden hem de iç dinamiklerden beslenen çift katmanlı bir otoriter dalga olduğunu ifade ediyor. Tayyip Erdoğan ve onun kurduğu ittifakın, yeni Türkiye iddiaları ile dünya siyasetindeki milliyetçilik, devletçilik ve milli sınırların büyümesi gibi konularda paralellikler gösterdiğini belirtiyor. Bayramoğlu, bu durumun demokratik değerlerin üzerine çıkan milliyetçi ve güce dayalı bir yapıyı ortaya çıkardığını ve Türkiye'nin bu tablo içinde umut üretmeye çalıştığını vurguluyor.
10 Şubat 2024

AKP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, Bulancak'ta düzenlenen AKP 8. Olağan İlçe Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dünya liderlerine karşı daha etkili bir duruş sergilemesi gerektiğini belirtti. Şen, Türkiye'nin tam bağımsız ve güçlü bir ülke olma yolunda ilerlediğini ve bu hedefe ulaşmak için sekiz ila on yıl daha gerektiğini ifade etti. Ayrıca, Erdoğan'ın zalimlere karşı cesur bir duruş sergilediğini ve bu duruşun Türkiye'nin geleceği için önemli olduğunu vurguladı.
5 Kasım 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın 'Bu seçim benim için bir final' şeklindeki sözleri, Mehmet Ocaktan tarafından bir veda işareti olarak değil, daha çok seçmenin duygularına hitap eden bir strateji olarak yorumlanmıştır. Ocaktan, Erdoğan'ın bu ifadeleriyle kesinlikle siyaseti bırakacağını ima etmediğini, aksine 2028'de aday olabilmek için anayasa değişikliği dahil her yolu deneyeceğini öne sürmektedir. Ayrıca, Bekir Bozdağ'ın erken seçim kararıyla Erdoğan'ın yolunun açılabileceğine dair açıklamalarına da değinilmiştir.
13 Mart 2024
İşaretlediklerim