Gezi davasında mahkumiyet kararı bozulan mimar Mücella Yapıcı, tahliye olduktan sonra adalet sistemini eleştirdi. Yargıtay, Yapıcı'nın yanı sıra Ali Hakan Altınay ve Yiğit Ali Ekmekçi'nin 18'er yıllık hapis cezalarını bozdu. Ancak Osman Kavala'nın ağırlaştırılmış müebbet, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Mine Özerden ve Çiğdem Mater Utku'nun 18'er yıllık hapis cezasını onadı. Yapıcı, tahliye olduktan sonra 'Bu nasıl bir adalet, hala anlamış değilim. Ben burada canlarımı bıraktım çıkıyorum.' ifadelerini kullandı.
28 Eylül 2023

Anayasa Mahkemesi, kamuoyunda 'sansür yasası' olarak bilinen ve 'halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma' suçuna hapis cezası öngören yasanın 29'uncu maddesinin iptalini görüşmek üzere toplandı. Basın örgütleri, bu yasayı ve gazetecilere yönelik tutuklamaları protesto etmek için AYM önünde 'basın nöbeti' başlattı. 29'uncu maddeden dolayı tutuklanan gazeteci Tolga Şardan da nöbete katıldı ve AYM'nin vereceği kararın meslek ve toplum açısından önemine vurgu yaptı.
8 Kasım 2023

Bir Anayasa Mahkemesi üyesinin iddiasına göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan, HDP'nin Hazine yardımına konulan blokenin kaldırılması kararına oy veren AYM üyelerini telefonla arayarak, bu kararı nasıl verdiklerini sorguladı. AYM üyesi, Erdoğan'a kararın hukuki gerekçelerini açıkladığını belirtti. AYM, daha önce Yargıtay Başsavcılığı'nın iddiaları nedeniyle HDP'nin hesaplarına tedbir koymuş, ancak sonradan bu tedbirin kaldırılmasına karar vermişti. Üye, başlangıçta ciddi iddialar nedeniyle tedbir kararı aldıklarını, ancak sonradan terör örgütüne aktarım yapıldığına dair bir kanıt bulunmadığı için fikir değiştirdiklerini ifade etti.
30 Mart 2023

Anayasa Mahkemesi, Yargıtay Başsavcısı Bekir Şahin'in talebi üzerine, HDP'nin Hazine yardımlarına geçici bloke koydu. Başsavcı, HDP'nin parti faaliyetleri dışında bu yardımları terör örgütü PKK'nın amaçları doğrultusunda kullandığını iddia etmişti. AYM, somut delil talep ettikten iki gün sonra, Diyarbakır'da tutuklu gazeteciler hakkındaki soruşturmada ifade veren bir gizli tanık, HDP'nin Hazine yardımlarını PKK'ya gönderdiğini iddia etti. HDP'li Serhat Eren, gizli tanığın ifadesinin sipariş üzerine üretildiğini ve AYM'nin bu ifadeye dayanarak karar vermesini eleştirdi.
25 Ocak 2023

Yargıtay başsavcılığı, HDP'nin seçimlere katılmadığı gerekçesiyle partinin Hazine yardımına bloke konulmasını talep etmiş, ancak Anayasa Mahkemesi bu talebi oybirliğiyle reddetmiştir. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, AYM'nin kararının ardından ilgili birimlerin gerekli çalışmayı yaptıklarını ifade etmiştir. Daha önce HDP'nin hesaplarına kapatma davası nedeniyle bloke konulmuş, ancak AYM bu kararı oy çokluğuyla kaldırmıştı.
21 Haziran 2023

Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Can Atalay'ın milletvekilliği, Yargıtay 3'üncü Ceza Dairesi kararıyla düşürüldü. Atalay'ın anne ve babası, oğullarının milletvekilliğinin düşürülmesinden sonra daha kötü gelişmelerden endişe ettiklerini belirtti. Baba Mustafa Atalay, anayasanın ve hukukun önemine vurgu yaparken, anne Şükran Atalay, oğullarının toplum vicdanında beraat ettiğini ve halkın desteğini aldığını ifade etti. Can Atalay, Gezi Parkı davasında 18 yıl hapse mahkum edilmiş ve AYM'nin hak ihlali kararlarına rağmen milletvekilliği düşürülmüştü.
31 Ocak 2024

Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi kararı Meclis'te okundu ve bu durum tartışma yarattı. Muhalefet, bu işlemin usulsüz olduğunu ve gerçekte milletvekilliğinin düşürülmediğini savunuyor. Muhalefet, daha önce de benzer durumlar için 'hukuk darbesi' ifadesini kullanmıştı, özellikle Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmadığında. Yazar, muhalefetin cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri sonrasında söylem ve eylemleri arasındaki uyumsuzluğu eleştiriyor.
3 Şubat 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesinin yok hükmünde olduğunun tespiti ve TBMM iç tüzük değişikliğinin iptali talepleriyle ilgili olarak CHP ve Atalay'ın avukatlarının yaptığı başvuruları 'karar verilmesine yer olmadığı' gerekçesiyle reddetti. AYM'nin kararının gerekçesi daha sonra açıklanacak. Bu kararlar, AYM'nin daha önce Atalay hakkında verdiği hak ihlali kararlarının İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi ve Yargıtay tarafından tanınmamasının ardından geldi.
22 Şubat 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Kadir Özkaya, Can Atalay'ın vekilliğinin düşürülmesi ve AYM kararlarının bağlayıcılığı hakkında açıklamalarda bulundu. Özkaya, AYM'nin bireysel kararlarının bağlayıcı olduğunu ve Can Atalay ile ilgili son kararda bu durumun açıkça belirtildiğini ifade etti. Ayrıca, HDP'nin kapatma davası ve sokak hayvanları yasası gibi diğer hukuki süreçler hakkında da bilgi verdi. Can Atalay, Gezi Parkı davasında mahkum edilmiş ve vekilliği düşürülmüştü; AYM ise hak ihlali kararı vermişti.
18 Ekim 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesini yok hükmünde saydı. AYM, Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi’nin Atalay’la ilgili hak ihlali kararını uygulamamasını hukuki değerden yoksun buldu. Karar, Resmi Gazete’de yayınlandı ve TBMM Genel Kurulu’nda okunmasının Atalay’ın milletvekilliğinin düşmesine neden olamayacağı belirtildi. Atalay, Gezi Parkı davasında 18 yıl hapse mahkûm edilmiş ve Türkiye İşçi Partisi’nden Hatay milletvekili seçilmişti.
1 Ağustos 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), tutuklunun avukatıyla yaptığı görüşmenin izlenmesinin hak ihlali olduğuna karar verdi. Bu karar, OHAL döneminde FETÖ/PDY suçlamasıyla tutuklanan Celaleddin Kolutek'in avukatlarıyla yaptığı görüşmelerin izlenmesi üzerine alındı. AYM, bu uygulamanın Anayasa'nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata saygı hakkı ve 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkını ihlal ettiğine hükmetti. Mahkeme, izleme kararının bireyselleştirilmiş bir gerekçe taşımadığını ve durumun gerektirdiği ölçüde uygulanmadığını belirtti.
12 Haziran 2024

Türkiye Büyük Millet Meclisi, TİP Hatay Milletvekili Can Atalay'ın vekilliğinin düşürülmesi kararını görüşmek üzere olağanüstü toplandı. Toplantıda TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık'ın AKP sıralarına yönelik sert eleştirileri üzerine gerginlik yaşandı ve AKP'liler kürsüye yürüdü. Gezi Parkı davasında 18 yıl hapse mahkûm edilen Atalay, AYM'nin hak ihlali kararı sonrası tahliye edilmemiş ve vekilliği düşürülmüştü. Yargıtay'ın AYM kararına uymaması ve Atalay'ın tahliye edilmemesi tartışmalara yol açtı.
16 Ağustos 2024

Taha Akyol, iktidarın Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) bireysel başvurular üzerine insan hakları ihlallerini denetleme yetkisini daraltma hazırlığında olduğunu belirtiyor. Bu değişiklikle, adil yargılanma hakkı, etkin soruşturma eksikliği ve delillerin geçersizliği gibi gerekçelerle AYM'nin inceleme yapamayacağını ifade ediyor. Akyol, bu durumun Türkiye'nin hukuk devleti puanını düşüreceğini ve yalnızca yanlış kararı veren mahkemeyi değil, onaylayan Yargıtay'ı ve uygulayan Meclis'i de bağlayan AYM kararlarının önemini vurguluyor.
11 Şubat 2024

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesini yok hükmünde saymasına rağmen, Atalay'ın tahliyesi için Meclis'in yapabileceği bir şey olmadığını belirtti. Tunç, Gezi Davası kapsamında Yargıtay'ın kesin hükmünün bulunduğunu ve bu nedenle Meclis'in herhangi bir işlem yapamayacağını ifade etti. CHP, DEM Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, TİP, DEVA Partisi, Demokrat Parti ve Emek Partisi, Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırmıştı ve toplantıda AYM kararının ele alınması bekleniyor.
14 Ağustos 2024

Anayasa Mahkemesi, Gezi Davası kapsamında hapis cezası verilen Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesinin yok hükmünde olduğuna karar verdi. Bu karar üzerine, Atalay’ın avukatları tahliye talebinde bulundu ve çeşitli siyasi partiler Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırdı. Meclis, 16 Ağustos'ta toplanarak AYM kararını ele alacak ve Atalay’ın milletvekilliğinin iade edilmesi bekleniyor. MHP, toplantıya katılmayacağını açıkladı.
12 Ağustos 2024

Eski AKP milletvekili Bülent Arınç, tutuklu milletvekili Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi kararının Anayasa Mahkemesi tarafından 'yok hükmünde' sayılmasının ardından, bu kararın uygulanması gerektiğini belirtti. Arınç, Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarının uygulanmasının anayasal bir zorunluluk olduğunu vurguladı ve TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'a seslenerek, Can Atalay'ın meclise davet edilip ant içmesinin sağlanmasını istedi. Arınç, bu konunun daha fazla uzatılmadan çözülmesi gerektiğini ifade etti.
9 Ağustos 2024

Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi öncesinde, AK Parti ve Adalet Bakanlığı'nın bir orta yol formülü üzerinde çalıştığı ve Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) kararını uygulayarak Atalay'ın milletvekilliğini iade edebileceği yönünde haberler yapılmıştı. Ancak, Anayasa Mahkemesi, Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi işlemini iptal etmek yerine, başvuru hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verdi ve bu durum, kulis haberlerinin gerçekleşmediğini gösterdi. Faruk Bildirici, siyasi kulis haberlerinin genellikle doğruluğu konusunda sorgulanmadan unutulduğunu ve benzer haberlerin tekrar tekrar yapıldığını eleştiriyor.
4 Mart 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), emekli bir kişinin eski başbakan yardımcısı Abdüllatif Şener'e yönelik 'satılmış Siyonist' ifadesini ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirdi. Şener, bu ifadeyi hakaret olarak nitelendirip suç duyurusunda bulunmuş ve davalıya adli para cezası verilmişti. Ancak AYM, siyasetçilerin eleştirilere daha fazla katlanma yükümlülüğü olduğunu belirterek, ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmetti ve davalının ailesine manevi tazminat ödenmesine karar verdi.
5 Haziran 2024

TİP Hatay Milletvekili Can Atalay için yapılan olağanüstü Meclis toplantısında AKP'lilerin saldırısı sonucu Ahmet Şık ve Alpay Özalan'a kınama cezası verildi. Ahmet Şık, konuşmasında AKP sıralarına yönelik sert ifadeler kullanınca, başta Alpay Özalan olmak üzere AKP'liler tarafından saldırıya uğradı. Yaşanan arbede sonucu TBMM Genel Kurulu, CHP'nin Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşmesiyle ilgili verdiği karara ilişkin genel görüşme yapılması önergesini ele almak üzere yeniden toplandı.
16 Ağustos 2024

Türkiye İşçi Partisi (TİP), Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesini yok hükmünde saymasının ardından, Atalay'ın milletvekilli kaydının yapılması ve özlük haklarının tesis edilmesi için TBMM başkanlığına başvurdu. Atalay da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Anayasa Mahkemesi kararının derhal uygulanarak tahliye edilmesini talep etti. Atalay, Anayasa'nın açık hükümlerine uyulması gerektiğini ve milletvekilliğinin yeniden tanınmasını beklediğini belirtti.
5 Ağustos 2024
İşaretlediklerim