Mehmet Altan, Türkiye'nin İnsani Gelişmişlik Endeksi'nde Yunanistan'dan 69 basamak geride olmasının nedenlerini tartışıyor. Altan, Yunanistan'ın 1981'den beri AB üyesi olmasının, vatandaşlarının refah ve özgürlüğünü artırdığını belirtiyor. Türkiye'de ise yönetenlerin, yönetilenlerin yaşam kalitesini göz ardı ettiğini ve milliyetçi söylemlerle bu durumu gizlemeye çalıştığını savunuyor. Altan, AB kriterlerinin vatandaşların yaşam kalitesini yükseltmeye odaklandığını vurguluyor.
16 Mayıs 2024

Mehmet Altan, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinin ardından AKP'nin artık birinci parti olmadığını ve küçük ortağının oy oranının yüzde 5'in altında olduğunu belirtiyor. Ayrıca, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin de işlevsiz olduğunu ve halkın bu durumdan rahatsızlık duyduğunu ifade ediyor. Altan, AKP'nin siyasi sahneden çekilme ihtimalinden bahsederken, Türkiye'nin askeri vesayetten sivil otoriterliğe geçiş yaptığını ve hukuk ile anayasal düzenin göstermelik hale geldiğini eleştiriyor.
22 Nisan 2024

Mehmet Altan, Türkiye'de Kürtçenin hala TBMM'de 'bilinmeyen bir dil' olarak tanımlanmasını ve Kürt sorununun demokratik yollarla çözülememesini ele alıyor. 16 yıl önceki basın taramalarında da aynı sorunun gündemde olduğunu belirten Altan, Kobani Davası'nın sonuçlarının Türkiye'yi sarstığını ve Kürt siyasetçilerin ağır cezalara çarptırıldığını vurguluyor. Altan, Türkiye'nin yönetim tarzının neden sürekli kendini tekrar ettiğini sorguluyor.
23 Mayıs 2024

Aziz Çelik'in analizine göre, 2024 seçimleri, Türkiye'de ekonominin doğrudan etkilediği önemli bir dönüm noktasıdır. AKP'nin ekonomi politikaları, enflasyonun yüzde 70-80 bandına yükselmesi, döviz kurundaki artış ve emek gelirlerinin alım gücünün düşmesi gibi faktörler nedeniyle eleştirilmiştir. 2002'den 2010'ların ortasına kadar ekonomik büyüme ve toplumsal refah artışı sağlanmışken, sonraki dönemde ekonomik koşulların zorlaşması ve emekçi sınıfların yoksullaşması, 2024 seçimlerinde siyasal iktidarın yenilgisine yol açan ana faktörlerden biri olmuştur.
8 Nisan 2024

Osman Ulagay, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) ekonomi politikalarını eleştirdi. 2007'deki Cumhurbaşkanlığı seçimi krizi sonrası, AKP'nin 'biz ve onlar' anlayışıyla hareket ettiğini ve ekonomide yandaş firmalara öncelik verdiğini belirtti. Devlet ihaleleri ve kur garantili projelerin bu firmalara verildiğini, devlet kaynaklarının bu firmaların büyümesi için seferber edildiğini ifade etti. Ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın faiz politikalarının enflasyonu artırdığını ve devlet bankalarının düşük faizle yandaş firmaları desteklediğini vurguladı.
20 Mart 2024

Alp Altınörs, Mayıs 2023 seçimlerinin ardından AKP'nin anayasa yapma çoğunluğuna ulaşma umutlarının sönmüş olduğunu belirtti. Döviz finansmanı krizinin devam ettiğini ve Türkiye'nin uluslararası sermaye yatırımı çekmekte zorlandığını vurguladı. Erdoğan ve Özgür Özel'in bir araya gelerek ortak bir zemin arayışında olduklarını, bu durumun CHP'nin muhalefetini sınırlayabileceğini ifade etti. Türkiye siyasetinde yeni bir dönemin başladığını belirtti.
17 Mayıs 2024

Mete Belovacıklı, 24 Ocak kararlarının ardından yaşanan siyasi değişimleri ve bu kararların toplumsal muhalefeti nasıl şekillendirdiğini anlatıyor. 1989 yerel seçimlerinde ekonomik zorluklar nedeniyle ANAP'ın oy kaybettiğini, SHP'nin ise büyükşehirlerde zafer kazandığını belirtiyor. 1991 genel seçimlerinde ise SHP'nin oy oranının düşüşü ve ANAP'ın siyasi ağırlığını kaybetmesi sürecini aktarıyor. Ayrıca, 2002 genel seçimlerinde yaşanan ekonomik krizin AK Parti'nin tek başına iktidara gelmesine nasıl zemin hazırladığını örnek vererek, ekonomik kararların siyasi sonuçlarını vurguluyor.
2 Nisan 2024

Mehmet Altan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in Türkiye'nin AB'ye katılım sürecini hızlandırma vaadini değerlendirdi. Altan, Türkiye'deki mevcut baskıcı rejimin değiştirilmesi gerektiğini savunarak, CHP'nin bu konuda samimi olup olmadığını sorguluyor. Ayrıca, CHP'nin kazandığı belediyelerde AB standartlarına uygun yönetim sergileyerek bu vaadini kanıtlayabileceğini belirtiyor. Altan, Türkiye'nin demokratikleşme sürecine odaklanması gerektiğini vurguluyor.
10 Haziran 2024

Fatih Polat, AKP'nin İstanbul mitingine gitmek üzere Aksaray'da bir çay ocağında yaşanan bir sohbeti aktarıyor. Çay ocağında, emekli yaşlardaki iki kişi, çileğin kilosunun 100 lira olduğunu ve çayın fiyatının yüksekliğini konuşuyor. Bu sohbet, Türkiye'deki ekonomik sıkıntıların günlük hayata yansımasını ve emeklilerin maddi zorluklarını gözler önüne seriyor. Polat'ın yazısı, ekonomik durumun yanı sıra siyasi bir etkinlik olan AKP mitingine de değinerek, Türkiye'deki siyasi ve ekonomik atmosferi ele alıyor.
25 Mart 2024

Mehmet Altan, Türkiye'de hukukun ve ekonominin çöktüğünü, 2021'de yapılan anayasal ihlaller ve ekonomik politikaların ülkeyi zor duruma soktuğunu belirtiyor. 2021'de başlatılan Kur Korumalı Mevduat sistemiyle zenginlerin daha da zenginleştiğini, bu sistemin maliyetinin 2022 ve 2023'te Hazine ve Merkez Bankası tarafından yapılan toplam 47.8 milyar dolarlık ödemelerle belirlendiğini ifade ediyor. Ayrıca, Türkiye'nin hukuk ve basın özgürlüğü sıralamalarında düşük pozisyonlarda olduğunu ve ekonomik göstergelerin kötüleştiğini vurguluyor.
6 Mayıs 2024

Taha Akyol, Türkiye'nin siyasi tarihinde Kemalizm'den başlayarak, 1950'lerde Demokrat Parti'nin otoriterleşmesine ve AK Parti'nin ilk on yıl sonrasındaki politik değişimlerine değinmiştir. Kemalizm'in başlangıcında aydınlar ve şehirlerin desteğini aldığını, ancak Demokrat Parti'nin zamanla otoriterleşerek bu desteği kaybettiğini belirtmiştir. AK Parti'nin de benzer bir süreçten geçerek aydınlar ve şehirlerden uzaklaştığını ve bu durumun otoriterleşme ve ekonomik krize yol açtığını ifade etmiştir. Ayrıca, Türkiye'nin şehirleşmesi ve dünyaya açılmasıyla birlikte özgürlük, hukuk ve rasyonellik talebinin arttığını vurgulamıştır.
8 Mayıs 2024

Orhan Bursalı, 2023 genel seçimlerinde AKP'nin güçlü bir konumda olmasına rağmen, son 10 ayda yaşanan ekonomik çöküş ve Erdoğan'ın emekçilere ve emeklilere karşı tutumu gibi faktörlerin partinin oy kaybına neden olduğunu belirtiyor. Muhalefetin, iktidarın ekonomi politikalarına karşı yürüttüğü aydınlatma çalışmalarının da önemli bir etkisi olduğunu vurguluyor. Ayrıca, seçime katılım oranında düşüş olduğunu ve bazı seçmenlerin oyunu değiştirdiğini veya sandığa gitmediğini ifade ediyor.
2 Nisan 2024

Mehmet Ocaktan, AK Parti'nin Mayıs seçimlerinde yüzde 35 oy alarak 2002 seviyelerine geri döndüğünü ve bu durumun partinin eski konforlu günlerinden uzak olduğunu gösterdiğini belirtiyor. Türkiye'de yüksek enflasyon ve yoksulluk oranlarına rağmen AK Parti'nin seçimlerde başarı elde etmesi dikkat çekici bulunuyor. Ancak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Erzurum mitinginde bile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Murat Kurum için oy istemesi, partinin eskisi gibi başarı hikayeleri anlatamadığının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Parti yetkililerinin muhalefeti 'ihanet' ile suçlayan bir dil kullanması veya 'kumpas' hikayeleri anlatması, mevcut zorlukların bir yansıması olarak görülüyor.
18 Mart 2024

MIT'den Prof. Dr. Daron Acemoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçimleri kazanmasını beklenmedik bulduğunu belirtti. Türkiye ekonomisinin 90'lara geri döndüğünü önceki açıklamalarında ifade eden Acemoğlu, Türkiye'nin demokrasi ve ekonomi alanlarında iki büyük tehditle karşı karşıya olduğunu söyledi. Eski bakan Mehmet Şimşek'in ekonominin başına geçirilmesinin olumlu olabileceğini ancak Erdoğan'ın politikalarının etkisinde kalırsa sınırlı bir etki yaratacağını ifade etti. Acemoğlu, yabancı yatırımcıların Türkiye'ye dönmesi için farklı bir politika ve kurumsal ortamın gerekliliğine vurgu yaptı.
3 Haziran 2023

Mehmet Ocaktan, AK Parti-MHP koalisyonunun Türkiye'yi ekonomik, hukuki ve eğitimsel açıdan üçüncü dünya ülkeleri seviyesine düşürdüğünü iddia ediyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 'normalleşme' adımlarına karşı çıkması ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın CHP'ye yönelik sert eleştirileri, koalisyonun içindeki gerilimleri artırıyor. Ocaktan, AK Parti'nin 31 Mart seçimlerinin mesajını anlamadığını ve Bahçeli'nin etkisiyle kutuplaşmanın derinleştiğini belirtiyor. CHP'nin uzlaşma ve normalleşme çabalarının kamuoyu tarafından desteklendiğini ve partinin popülaritesinin arttığını vurguluyor.
28 Haziran 2024

Alaattin Aktaş, 2023 yılında hanehalkı tüketim harcamaları çalışmasına göre en yoksul yüzde 20'lik kesimin toplam harcamalardaki payının son yirmi yılın en düşük seviyesine indiğini belirtiyor. En zengin yüzde 20'lik kesim ise toplam harcamaların yüzde 40.1'ini gerçekleştirdi. Gıda ve alkolsüz içecek harcamalarında da benzer bir dengesizlik gözlemleniyor. Aktaş, asgari ücretin ve enflasyonla mücadele politikalarının gelir dağılımını iyileştirmediğini vurguluyor.
3 Temmuz 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Giresun'da düzenlenen bir mitingde, Türkiye'deki gıda fiyatlarındaki artışa yönelik eleştirilere cevap verdi. Muhalefetin, küresel piyasalardaki düşüşe rağmen Türkiye'de gıda enflasyonunun yükselmesine dikkat çektiği ve bunu patates ve soğan fiyatları üzerinden vatandaşlara anlatmaya çalıştığı belirtildi. Erdoğan, seçmenlere hitaben, liderlerini soğan ve patates uğruna feda etmeyeceklerini söyledi ve iktidardan düşmeleri halinde terör örgütlerinin ülkeye musallat olacağını iddia etti.
4 Mayıs 2023

Türkiye Ziraat Odaları Birliği verilerine göre, 2022'de kuru soğan fiyatlarındaki artış yüzde 314,6 olarak kaydedildi ve 2023'ün ilk üç ayında da fiyatlar yüzde 101 oranında artarak 30 liraya ulaştı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kastamonu'da yaptığı konuşmada, soğan fiyatlarındaki artışa yönelik eleştirilere, Kurtuluş Savaşı dönemindeki zorluklarla mücadele eden insanları örnek göstererek yanıt verdi. Bahçeli, o dönemde soğan ve patates üzerinden bir edebiyat yapılmadığını, insanların inanç ve iradeleriyle işgalcilere direndiğini belirtti.
24 Nisan 2023

Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın seçim sürecinde kullanacağı iki ana stratejiyi yazdı. İlk strateji, Orta Asya cumhuriyetlerinin liderlerine baskı yaparak Erdoğan'a 'dünya lideri' imajı çizilmesi. İkinci strateji ise eski ekonomi bakanı Mehmet Şimşek'in ekonomiden sorumlu bakanlık koltuğuna geri dönmesi için yapılan baskılar. Altaylı'ya göre, bu hamlelerle Erdoğan seçmenlere güçlü bir dış politika ve gerçekçi ekonomi politikaları mesajı vermeyi hedefliyor.
12 Mart 2023

Alaattin Aktaş, Türkiye'de mutluluk algısının ekonomik durumla olan çelişkili ilişkisini ele alıyor. Vatandaşlar hayat pahalılığı ve yoksulluk artarken, işsizlik azaldığı ve terör sorununun önemli ölçüde azaldığı konusunda hemfikir. Ancak, ekonomik zorluklara rağmen, mutluluk oranlarında son yıllarda bir artış gözlemleniyor. 2019'dan 2023'e kadar mutluluk oranlarındaki değişimler, ekonomik göstergelerle tam olarak örtüşmeyen bir tablo çiziyor.
19 Şubat 2024
İşaretlediklerim