Türkiye İşçi Partisi Hatay milletvekili Can Atalay'ın avukatları, Anayasa Mahkemesi'nin kararını uygulamayan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi üyeleri hakkında Hakimler ve Savcılar Kurulu'na suç duyurusunda bulundu. Avukatlar, mahkeme üyeleri hakkında 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' ve 'görevi kötüye kullanma' suçlarından ceza davası açılmasını talep etti. Anayasa Mahkemesi, Can Atalay'ın 'seçilme ve siyasi faaliyette bulunma' ve 'kişi hürriyeti ve güvenliği' hakkının ihlal edildiğine hükmetmişti.
3 Kasım 2023

HDP Grup Başkan Vekili Saruhan Oluç, Yargıtay Başsavcısı Bekir Şahin'in HDP'nin kapatılması talebiyle açılan dava hakkında yaptığı açıklamalara tepki gösterdi. Oluç, Şahin'in basın açıklaması yapmasını ve kullandığı dili eleştirerek, onun siyaset yapmak istiyorsa cübbesini çıkarıp siyasi arenada tartışmaya gelmesi gerektiğini ifade etti. Şahin'in Diyarbakır ailelerine katılımı HDP'nin terörle ilişkisine kanıt olarak sunduğu belirtildi.
11 Ocak 2023

Sivas'ta 1993 yılında 33 aydının yakılarak öldürülmesi olayıyla ilgili firari sanıkların yargılandığı davanın 30. duruşması Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı. Mahkeme, dönemin başbakanı ve diğer yetkililerin tanık olarak dinlenmesi taleplerini reddetti. Katliamda kardeşini kaybeden bir mağdur, devletin olayın sorumlularını yeterince aramadığını iddia etti. Avukatlar, soykırım suçlamasıyla soruşturma talebinde bulunduklarını ve zamanaşımı tehlikesine dikkat çektiler. Mahkeme, sanıkların yakalanmasını beklemeye ve davanın katılımcılarını genişletmeye karar verdi.
26 Ocak 2023

HEDEP Grup Başkan Vekili Meral Danış Beştaş, eski Diyarbakır belediye başkanı Gültan Kışanak'ın azami tutukluluk süresinin dolduğunu ve tahliye edilmesi gerektiğini belirtti. Kışanak, 'örgüt propagandası' suçlamasıyla yargılandığı dosyanın Malatya Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam ettiği, diğer suçlardan dosyalarının da Ankara 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde olduğu belirtildi. Kışanak'ın toplam tutukluluk süresinin 25 Ekim 2023'te yedi yılını doldurduğuna dikkat çekildi. Beştaş, uzun tutukluluk hallerinin insan hak ve hürriyetleri önündeki engellerden birisi olduğunu vurguladı.
26 Ekim 2023

Yeşil Sol Parti Meclis Başkan Vekili Sırrı Süreyya Önder, Kobani iddianamesinin AKP'nin yargılanması için bir ön iddianame olduğunu belirtti. İktidar içinde bir güç mücadelesi olduğunu ve bu iddianame ile çözüm sürecinin suç gibi gösterildiğini ifade etti. Önder, AKP içi iktidar kavgalarında çözüm sürecine muhalif olan kesimin bu iddianameyle onları yargılatmanın, tasfiye etmenin ilk adımını attığını söyledi. Ayrıca, 6-8 Ekim 2014'te IŞİD'in Kobani'ye yönelik saldırısının protesto edildiği ve olayların yaşandığı dönemi hatırlatarak, dönemin İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın makamında İmralı heyetinde yer alan Pervin Buldan ve İdris Baluken ile birlikte dönüşümlü iki gün boyunca çalıştıklarını belirtti.
6 Ekim 2023

Yargıtay Başsavcılığı, Gezi Parkı davasında Osman Kavala'ya verilen müebbet hapis cezası ve diğer beş sanığa verilen 18'er yıl hapis cezalarının onanmasını talep etti. Mücella Yapıcı'nın mahkumiyetinin bozulması istendi. TİP Hatay Milletvekili Can Atalay'ın yargılamasının durdurulması gerektiği yönündeki düşünceye katılmadı. Tebliğnamede, 17-25 Aralık yolsuzluk soruşturması ve 15 Temmuz darbe girişimi 'darbe girişimi' olarak tanımlandı ve Gezi Parkı eylemleri sırasında düzenlenen forumlar ve etkinlikler ele alındı. Ayrıca, Kavala ile ilgili tanıklıklar ve delillerin yeniden değerlendirilmesi vurgulandı.
8 Temmuz 2023

Kenya'da, hukuk eğitimi almadan 26 dava kazanan bir kişinin, gerçek bir avukatın kimliğini çalarak davalara girdiği belirlendi. Sahte avukat 'Brian Mwenda Ntwiga', kazandığı davaların basit olmadığı, sulh, temyiz ve hatta yüksek mahkemede görülen davaları da kazandığı belirtildi. Durum, Kenya medyasında geniş yankı buldu ve halkı hem öfkelendirdi hem de eğlendirdi. Sahte avukata, Kenya Hukuk Derneği ve Kamu Savcılığı Müdürü tarafından kınama gelmesine rağmen, çok sayıda övgü ve destek de geldi.
22 Ekim 2023

Halkların Demokratik Partisi'nden (HDP) beş eski milletvekilinin yargılandığı Kobani davası, Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 7 Ocak 2025 tarihine ertelendi. Dava, 6-8 Ekim 2014'teki Kobani olaylarına ilişkin açılmış olup, sanıklar arasında eski HDP genel başkanı Selahattin Demirtaş da bulunuyor. Mahkemede dinlenen tanık, sanık Hüda Kaya'nın olaylar sırasında provoke edici bir eylemde bulunmadığını belirtti. Mahkeme, firari sanıklar hakkındaki yakalama emirlerinin infazının beklenmesine karar verdi.
5 Kasım 2024

HDP (şimdiki adıyla DEM Parti) eski eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ başta olmak üzere, partinin Merkez Yürütme Kurulu üyelerinin de içinde bulunduğu 108 siyasetçinin yargılandığı Kobani davasının son duruşmasında, 18 tutuklu siyasetçinin tahliye talepleri 'kaçma şüphesi' gerekçesiyle reddedildi. Mahkeme, Demirtaş'ın avukatlarının Anayasa'ya aykırılık iddiası dahil olmak üzere diğer talepleri de reddetti ve duruşmayı 16 Mayıs'a erteledi.
17 Nisan 2024

159 imzalı bir metin, Kobani davasının Türkiye'nin hukuk devleti inşası ve toplumsal barışa katkısını vurguluyor. 2014'te IŞİD'in Kobani'ye saldırısı sırasında HDP'nin protesto çağrısı yapması üzerine açılan dava, önemli siyasi figürler hakkında ağır cezalar talep ediyor. Davanın sonucu, Türkiye'nin siyasi yönünü belirleyecek ve iktidarın normalleşme söylemlerinin samimiyetini test edecek. Ayrıca, seçim öncesi dönemde, Erdoğan'ın Kürt hareketine yaklaşımı ve CHP'nin tutumu da dikkatle izlenecek.
13 Mayıs 2024

Kobani davasında 18'i tutuklu 108 kişinin yargılandığı davada, HDP eski eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk'e hapis cezaları verilmişti. Gültan Kışanak ve Sebahat Tuncel'in de aralarında bulunduğu bazı sanıklar hakkında tahliye ve beraat kararları çıkmıştı. Savcılık, bu tahliye ve beraat kararlarına itiraz ederek sanıkların yeniden tutuklanmasını talep etti. Bu gelişme, davanın hukuki sürecinde yeni bir aşamaya işaret ediyor.
17 Mayıs 2024

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Kobani davasında verilen kararların bağımsız ve tarafsız yargı tarafından alındığını belirtti. Tunç, davada mahkumiyetlerin yanı sıra beraat ve tahliye kararlarının da verildiğini ve tahliyelerin başladığını söyledi. Kobani olayları sırasında yaşanan ölümler nedeniyle açılan davada, HDP eski Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'a uzun hapis cezaları verildi. Ayrıca, bazı sanıklar hakkında tahliye ve beraat kararları da alındı.
17 Mayıs 2024

Kobani davasında, HDP'nin eski genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ dahil 108 kişi yargılandı. Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi, Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk'e 10 yıl hapis cezası verdi. Ayla Akat Ata'nın tahliyesine karar verilirken, Aysel Tuğluk, Altan Tan ve Ayhan Bilgen beraat etti. Dava, 6-8 Ekim 2014 tarihlerinde yaşanan Kobani olayları nedeniyle açılmıştı.
16 Mayıs 2024

Kobani davası, Türkiye'de 108 kişinin yargılandığı ve aralarında HDP'nin eski eş başkanlarının da bulunduğu önemli bir dava olarak öne çıkıyor. Eski Eş Başkan Selahattin Demirtaş'ın uzun savunması ve diğer yazıları, geniş ilgi görüyor ve internet üzerinden erişilebilir durumda. Demirtaş ve diğer siyasetçiler, yıllardır süren çatışmaların ortasında doğmuş ve barış için mücadele etmişlerdir. Necmiye Alpay, Demirtaş'ın yazılarından alıntılar yaparak, Türkiye'deki demokratik değerler ve ifade özgürlüğü üzerine düşündürücü noktalar sunuyor.
9 Mayıs 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kobani davasında verilen kararlar hakkında ilk kez konuşarak, adaletin geç de olsa yerini bulduğunu ve bundan memnuniyet duyduğunu belirtti. 16 Mayıs'ta açıklanan kararda, HDP eski eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk'e çeşitli hapis cezaları verilmişti. Erdoğan, 6-8 Ekim olaylarının bir protesto değil, terör kalkışması olduğunu vurguladı ve mahkeme kararlarına yönelik aşırı yorumları tasvip etmediklerini ifade etti.
20 Mayıs 2024

Kobani davasında 18'i tutuklu 108 siyasetçinin yargılandığı davada karar çıktı. Selahattin Demirtaş'a 42 yıl, Figen Yüksekdağ'a 30 yıl üç ay ve Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk'e 10 yıl hapis cezası verildi. Bu kararların ardından protesto eylemlerinin olabileceği gerekçesiyle Diyarbakır, Van, Şırnak, Hakkari, Batman, Mardin ve Kars gibi birçok kentte eylem yasağı kararı alındı. Diyarbakır Valiliği ayrıca şehri dört günlüğüne giriş-çıkışlara kapattığını duyurdu.
16 Mayıs 2024

6-8 Ekim 2014 tarihlerinde yaşanan Kobani olayları gerekçe gösterilerek, eski HDP milletvekilleri Hüda Kaya, Serpil Kemalbay Pekgözegü, Garo Paylan, Fatma Kurtulan ve Pero Dundar hakkında iddianame düzenlendi. İddianamede, bu isimlerin terör örgütü PKK/KCK yöneticileri ve HDP MYK üyeleri ile birlikte halkı sokağa çıkmaya ve terör eylemleri gerçekleştirmeye teşvik ettikleri öne sürüldü. Kabul edilmesi halinde, bu isimler 37 kişinin öldürülmesi ve devletin birliğini bozmak suçlarından yargılanacak.
28 Mayıs 2024

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Kobani davasında verilen cezalara tepki gösterdi ve yargılama sürecinin hukuki olmadığını vurguladı. 18'i tutuklu 108 siyasetçinin yargılandığı davada, Selahattin Demirtaş'a 42 yıl, Figen Yüksekdağ'a 32 yıl dokuz ay, Ahmet Türk'e ise 10 yıl hapis cezası verildi. Özel, davanın siyasi olduğunu ve verilen cezaların kabul edilemez olduğunu belirtti.
16 Mayıs 2024

HDP'nin eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, Kobani davasında aldığı 42 yıl hapis cezasının ardından avukatları aracılığıyla açıklamalarda bulundu. Demirtaş, mahkemenin kararının siyasi olduğunu ve yıllar öncesinden iktidar tarafından belirlendiğini iddia etti. Ayrıca, verilen cezaların sadece düşüncelerinden ve konuşmalarından dolayı olduğunu belirterek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanması durumunda beraat etmesi gerektiğini vurguladı. Demirtaş, halkın desteğiyle moralini yüksek tuttuğunu ve barışçıl çözüm arayışından vazgeçmeyeceğini ifade etti.
17 Mayıs 2024

Kahramanmaraş adliyesinde görülen ve 44 kişinin hayatını kaybettiği Saitbey Sitesi davasında, tutuklu sanık avukatlarının savunmaları büyük tepki topladı. Avukatların, ölen kişilerin ömrünün zaten bitmiş olduğunu savunarak yaptıkları savunmalar, Türkiye'deki hukuk sisteminin durumunu gözler önüne serdi. Yazıda, siyasi iktidarın baroları parçalamak için çıkardığı kanunlar ve avukatların bu durumu nasıl kullandığı eleştiriliyor.
11 Temmuz 2024
İşaretlediklerim