Avustralya'da Sydney Üniversitesi tarafından yürütülen bir araştırma, 40 yaş üstü 29 bin 836 obez bireyin sağlık verilerinin sekiz yıl boyunca izlenmesi sonucunda, akşam saatlerinde yapılan orta ila şiddetli fiziksel aktivitelerin erken ölüm ve kalp-damar hastalıklarından ölüm riskini düşürdüğünü ortaya koydu. Araştırmada, giyilebilir cihazlar kullanılarak katılımcıların egzersiz zamanları sabah, öğleden sonra ve akşam olarak sınıflandırıldı. Ayrıca, akşam egzersizlerinin tip 2 diyabete karşı da en koruyucu egzersiz olduğu belirlendi.
15 Nisan 2024

Toronto Üniversitesi'nden araştırmacılar, yaşları 60 ve üstü 7 bin 600 kişinin yaşlanma bulgularını inceledi. Araştırma, evli erkeklerin bekar erkeklere kıyasla iki kat daha iyi yaşlandığını tespit etti. Buna karşılık, bekar kadınların evli ve boşanmış kadınlardan daha sağlıklı yaşlandığı ortaya çıktı. Araştırma, çiftlerin birbirini sağlıklı davranışları benimsemeye teşvik edebileceğini öne sürüyor.
23 Ağustos 2024

NP İstanbul Beyin Hastanesi'nde yapılan toplantıda uzmanlar, sınavlara hazırlanan çocukların performans artırıcı ilaçlar kullanmasının uzun vadede bağımlılığa yol açabileceği konusunda ebeveynleri uyardı. Prof. Dr. Nevzat Tarhan, kontrol edilebilen stresin başarıyı artırabileceğini, ancak kontrol edilemeyen stresin öğrenme hızını yavaşlattığını belirtti. Ayrıca, ebeveynlerin çocuklarını başkalarıyla kıyaslamamaları ve onlara destek olmaları gerektiği vurgulandı. Uzmanlar, sınav kaygısının yönetilebilir olduğunu ve gerektiğinde medikal tedavilerin uygulanabileceğini ifade etti.
23 Mayıs 2024

The Guardian’ın aktardığı araştırmaya göre, salgının başında Covid nedeniyle hastaneye kaldırılanlarda beyin sisi ve sağlık sorunları yıllarca sürebiliyor. Bilim insanları, Covid’in uzun dönemli etkilerini inceleyerek beyin sisi, yorgunluk ve ruh sağlığı sorunlarının devam edip etmediğini araştırdı. Katılımcıların birçoğu Covid’den iki-üç yıl sonra şiddetli depresyon, yorgunluk ve kaygı hissettiğini, dahası semptomların zamanla kötüleştiğini söyledi. Araştırma, Covid’in diğer solunum yolu enfeksiyonlarına kıyasla depresyon ve anksiyeteyle sıkı ilişkisini ortaya koyuyor.
2 Ağustos 2024

DEHB ilaçları, metilfenidat ve atomoksetin, dikkat, hafıza ve problem çözme gibi bilişsel işlevleri artırarak mental aktiviteyi güçlendiriyor. Bu ilaçlar, özellikle sınav dönemlerinde, performans artırmak amacıyla kötüye kullanılıyor. DEHB tanısı olmayan bireylerde bu ilaçların kullanımı bağımlılık gibi ciddi sorunlara yol açabiliyor. Uzmanlar, ilaçların gereksiz yere kullanımının 'mental doping' olduğunu ve etik dışı bir davranış olduğunu belirtiyor. Ayrıca, bu ilaçların yanlış kullanımı yoğun anksiyete ve kaygı gibi yan etkilere neden olabiliyor.
11 Şubat 2024

Birmingham Üniversitesi'nden bilim insanları, yaşlı meşe ağaçlarının karbondioksit emme kapasitesini araştırdı. Yedi yıl süren çalışmada, 180 yaşındaki ağaçların bile yüksek karbondioksit seviyelerine maruz kaldıklarında gövdelerini genişleterek daha fazla karbondioksit hapsettiği gözlemlendi. Bu bulgu, yaşlı ağaçların iklim değişikliğiyle mücadelede kritik bir rol oynadığını ortaya koydu.
13 Ağustos 2024

ABD'deki UC Merced Üniversitesi'nden araştırmacılar, hücrelerde protein üretiminin yavaşlaması sonucunda insan ömrünün iki kat uzayabileceğini keşfetti. Araştırma, OTUD6 proteininin hücrelerde protein üretimini yüzde 50 oranında azalttığını ve bu durumun meyve sineklerinin yaşam süresini iki katına çıkardığını gösterdi. Bilim insanları, bu mekanizmanın kanser hücrelerinin gelişimini nasıl etkilediğini de inceliyor. Eğer çalışma insanlar üzerinde etkili olursa, ortalama insan ömrü 80 yıldan 160 yıla kadar çıkabilir.
6 Eylül 2024

Human Brain Mapping dergisinde yayınlanan bir araştırma, yetişkin erkeklerde pornografinin para kazanma veya oyun oynamaya kıyasla beyindeki ödül merkezlerini daha fazla tetiklediğini ortaya koydu. Araştırma, 19-38 yaş aralığındaki 31 sağlıklı erkek katılımcı üzerinde yapıldı ve katılımcıların pornografik resimlere, video oyunu ekran görüntülerine ve para resimlerine verdikleri tepkiler incelendi. Bulgular, pornografinin diğer ödüllendirici uyaranlardan daha hızlı ve güçlü bir şekilde beyindeki ödül işleme yollarını harekete geçirdiğini gösterdi. Bu tür araştırmalar, bağımlılığın tedavisi için yeni terapilerin geliştirilmesine katkı sağlayabilir.
22 Temmuz 2024

ABD'de yapılan bir araştırma, 26 hafta boyunca her gün bir avokado yemenin, katılımcıların Amerikalılar için beslenme kurallarına daha sıkı bağlı kalmasını sağladığını ortaya koydu. Araştırmaya 1.008 katılımcı dahil edildi ve bu kişilerin yaş ortalaması 50 idi. Avokado tüketen grup, sodyum, rafine tahıl ve ilave şeker tüketiminde olumlu değişiklikler yaşarken, aynı zamanda toplam protein tüketiminde de bir değişiklik gözlemlendi. Araştırma, diyetimize daha fazla işlenmemiş gıda eklemenin sağlıklı beslenmeyi teşvik etmenin bir yolu olduğunu vurguluyor.
10 Nisan 2024

Yeni bir araştırmaya göre, bisiklet kullananların erken ölüm riski araba kullanan veya trene binenlere göre yarı yarıya azalıyor. Ancak, bisiklet kullananların kazaya karışıp hastanelik olma ihtimalleri iki kat fazla. Araştırma, 16-74 yaş aralığındaki 82 bini aşkın Britanyalıyı 18 yıl boyunca izleyerek bu sonuçlara ulaştı. Bisikletle işe gitmenin kanserden ölme riskini yüzde 51, kalp hastalığı nedeniyle hastaneye yatma riskini yüzde 24 ve ruhsal sağlık sorunları nedeniyle ilaç reçete edilme riskini yüzde 20 oranında azalttığı tespit edildi.
21 Temmuz 2024

Lancet Psikiyatri dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre, her altı kişiden biri antidepresan almayı bıraktığında baş dönmesi, baş ağrısı, mide bulantısı ve uykusuzluk gibi semptomlar yaşıyor. Araştırma, 20 bini aşkın hastayı kapsayan 79 çalışmanın verilerini inceledi ve bazı kullanıcıların ciddi yoksunluk semptomlarıyla karşılaştığını ortaya koydu. Uzmanlar, antidepresan bırakmayı düşünenlerin tıbbi tavsiye almasını öneriyor ve yoksunluk belirtilerinin tehlikeli olmadığını belirtiyor.
6 Haziran 2024

JAMA Neurology dergisinde yayınlanan bir araştırma, insan beyninin hacminin zamanla arttığını gösteriyor. Araştırma, 1930 ile 1970 yılları arasında doğan 3,226 katılımcının MR taramaları üzerinden beyin hacimlerindeki artışı belgelemiştir. Araştırmacılar, büyüyen beyin hacimlerinin demans riskinde düşüşe işaret edebileceğini öne sürüyorlar. Ancak, demans vakalarının artışı, sosyal ve çevresel faktörlerle ilişkilendirilerek, beyin büyüklüğündeki artışın demans üzerindeki etkileri konusunda çelişkiler ortaya koyuyor.
22 Nisan 2024

ABD'deki araştırmacılar, öfke anlarının kalp krizi riskini nasıl artırdığını inceledi. Çalışma, 280 genç yetişkin üzerinde yapıldı ve katılımcılardan öfke, kaygı ve üzüntü hissi uyandıran anıları hatırlamaları istendi. Sonuçlar, öfke durumunda damarların genişleme kabiliyetinin azaldığını gösterdi, bu da kalp krizi riskiyle doğrudan ilişkilendirildi. Araştırmanın sonuçları Amerikan Kalp Birliği Dergisi'nde yayımlandı.
1 Mayıs 2024

Avustralya'daki Flinders Üniversitesi'nden bir araştırma ekibi, gece boyunca parlak ışığa maruz kalmanın ve gündüz yeterince gün ışığı almamanın erken ölüm riskini artırabileceğini belirtti. Araştırma, Britanya'da 88 bin 905 kişinin ışık sensörlerinden elde edilen verileri analiz ederek, gece yüksek ışığa maruz kalmanın ölüm riskini yüzde 21 ila yüzde 34 arasında artırdığını, gündüz yüksek ışığa maruz kalmanın ise bu riski yüzde 17 ila yüzde 34 oranında azalttığını ortaya koydu. Araştırmacılar, sirkadiyen ritmin bozulmasının diyabet, obezite ve kardiyovasküler hastalıklar gibi sağlık sorunlarına yol açabileceğini vurguladı.
18 Kasım 2024

Osman Müftüoğlu, D vitamininin insan sağlığı için vazgeçilmez olduğunu ve neredeyse bedenimizdeki her hücre ve fonksiyon için yaşamsal öneme sahip olduğunu belirtiyor. Son yıllarda yaşam şartları nedeniyle artan D vitamini eksikliğine dikkat çekiyor ve bu eksikliğin önemli bir nedeninin güneş ışığından yeterince faydalanamamak olduğunu vurguluyor. Besinlerle D vitamini ihtiyacının sadece küçük bir kısmının karşılanabildiğini, geri kalanının güneş ışığına maruz kalarak veya takviyelerle sağlanması gerektiğini ifade ediyor.
15 Nisan 2024

Bilim insanları, 10 dakikalık bir beyin taraması ile demansı, gözle görülür semptomlar ortaya çıkmadan yıllar önce tespit edebilecek bir yöntem geliştirdi. Londra Queen Mary Üniversitesi'nden Prof. Charles Marshall liderliğindeki araştırma, fonksiyonel MRI (fMRI) taramaları kullanarak beynin varsayılan mod ağındaki (DMN) değişiklikleri inceledi. Yapay zeka algoritmaları ile riskli kişileri teşhisten dokuz yıl öncesine kadar yüzde 80 doğrulukla tespit edebilen model geliştirildi. Araştırma sonuçları Nature Mental Health dergisinde yayınlandı ve daha fazla araştırma yapılması gerektiği belirtildi.
8 Haziran 2024

İsveç'teki Karolinska Enstitüsü tarafından yapılan bir araştırma, düzenli olarak yeterli uyku alan kişilerin kendilerini olduklarından yaklaşık 6 yaş genç hissettiklerini gösterdi. Araştırma, 18-70 yaş arası 429 kişi üzerinde yapıldı ve uykusuzluğun hissedilen yaş üzerindeki etkileri incelendi. Ayrıca, 'sabah kuşları' ile 'gece kuşları' arasında uykusuzluğa verilen tepkilerin farklı olduğu gözlemlendi. Araştırmanın sonuçları, uykunun insanların kendilerini kaç yaşında hissettiklerine dair önemli bir etkiye sahip olduğunu ve daha genç hissetmenin sosyal ve fiziksel aktiviteye katılımı artırabileceğini ortaya koydu.
27 Mart 2024

Danimarka'da gerçekleştirilen ve JAMA tıp dergisinde yayınlanan bir araştırma, 2006-2018 yılları arasında anabolik steroid kullandığı tespit edilen 1189 erkek üzerinde yapıldı. Araştırma, steroid kullanıcılarının doğal ve doğal olmayan nedenlerle ölüm oranlarının, genel nüfusa kıyasla daha yüksek olduğunu ortaya koydu. Prof. Dr. Tayfun Uzbay, steroidlerin özellikle gençlerde ani ölümlere yol açabileceğini ve bu tür ilaçların kötüye kullanımının ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceğini belirtti.
23 Nisan 2024

Finlandiya'da yapılan bir araştırma, 40 yaşından önce menopoza giren kadınların otoimmün hastalıklara yakalanma riskinin arttığını ortaya koydu. Araştırma, 20 bin kadının sağlık verilerini en az 12 yıl boyunca takip etti ve erken menopoza giren kadınların otoimmün hastalıklara 2,6 kat daha yatkın olduğunu belirledi. Araştırma sonuçları, Britanya'da Oxford Üniversitesi'nin Human Reproduction dergisinde yayınlandı. Uzmanlar, doktorların bu artan riskin farkında olması gerektiğini vurguladı.
26 Eylül 2024

Son yapılan araştırmalar, meme kanserinin özellikle 20 ile 49 yaş arasındaki kadınlarda artış gösterdiğini ve bu kanser türünün giderek daha genç yaşlarda görüldüğünü ortaya koyuyor. ABD'de yapılan bir çalışma, 2000'den 2019'a kadar meme kanseri görülme sıklığının yılda yüzde 0,79 oranında arttığını ve özellikle 2016'dan sonra bu artışın daha da belirginleştiğini gösteriyor. Risk faktörleri arasında genetik mutasyonlar, ailede meme kanseri öyküsü, ilk doğumu 30 yaşından sonra yapmak, az sayıda çocuk doğurmak, emzirmemek, hareketsiz yaşam, alkol ve sigara kullanımı gibi etmenler bulunuyor. Erken teşhis için 40 yaşından itibaren mamografi ve riskli gruplarda meme ultrasonu öneriliyor.
20 Şubat 2024
İşaretlediklerim