Afyon Kocatepe Üniversitesi'nden Prof. Dr. Çağlar Özkaymak ve ekibi, Hatay'da kırılmamış fay hatlarını inceleyeceklerini duyurdu. Yapılan çalışmalarda, bölgede 450 kilometreye yakın yüzey kırığı tespit edildi ve birden fazla fay segmentinin aynı anda kırılması sonucu beklenenden büyük depremler meydana geldiği gözlemlendi. Antakya ve Ölüdeniz Fayları üzerindeki Yesemek, Narlı ve Sakçagöz segmentlerinde 'Türkiye Diri Faylarının Paleosismoloji Projesi' kapsamında araştırmalar yapılacak. Ölüdeniz Fay Zonu'nun tarihi yıkıcı depremlerle ilişkili olduğu ve Antakya'nın güney ve doğusunda 7.3-7.7 büyüklüğünde depremler üretebilecek potansiyel taşıdığı belirtiliyor.
26 Ocak 2024

Alman Yerbilimleri Araştırma Merkezi ve Kiel Geomar Helmholtz Okyanus Araştırmaları Merkezi uzmanları, İstanbul'da önümüzdeki yıllarda büyük bir deprem olasılığının yüksek olduğunu belirtti. Bölgedeki son büyük depremin 1766'da meydana geldiğini ve Kuzey Anadolu fay hattında şu anda dört metreye varan bir hareket açığı olduğunu ifade eden uzmanlar, birikmiş gerginliğin boşalmasının ağır sonuçları olabileceğini vurguladı. Ayrıca, İstanbul'un doğrudan bir fay hattının üstünde bulunduğu ve zeminin birçok bölgede sağlam olmadığına dikkat çekildi.
10 Şubat 2023

Helmholtz Münih Araştırma Merkezi'nden Profesör Ali Ertürk ve ekibi, ölü bir fareyi şeffaf hale getirerek kanser tümörlerinin daha ilk aşamalarında tespit edilmesini sağlayacak bir yöntem geliştirdi. Bu teknik, şu anda sadece ölü fareler üzerinde uygulanabiliyor ve küçük tümörlerin tespitinde devrim niteliğinde bir ilerleme olarak değerlendiriliyor. Fareyi şeffaf hale getirmek için ölü hayvanın yağ ve pigmentleri kimyasal bir yöntemle ayrılıyor ve bu sayede organlar ve sinirler neredeyse görünmez hale geliyor. Araştırma Nature dergisinde yayınlandı ve Cancer Research tarafından büyük potansiyel taşıdığı yorumu yapıldı.
11 Temmuz 2023

İsrail'deki Negev Ben-Gurion Üniversitesi'nden bilim insanları, Japon balıklarının navigasyon sistemini incelemek için bir cihaz geliştirdi. Bu cihaz sayesinde balıkların yönlerini bulurken beyinlerindeki sinirsel aktivite izlendi. Araştırma sonucunda, Japon balıklarının memelilerden farklı olarak, tam konumları belirleyen özel nöronlar yerine, sınırlara veya engellere yaklaştıkça ateşlenen nöronlara dayalı bir navigasyon sistemi kullandıkları keşfedildi. Bu bulgular, balıkların çevresel değişikliklere adaptasyonunu anlamak için önemli olabilir.
27 Nisan 2023

Nebraska-Lincoln Üniversitesi'nden 21 yaşındaki bilgisayar mühendisliği öğrencisi Lufe Farritor, Herculaneum belgelerindeki bir kelimeyi çözen ilk insan oldu. Farritor, papirüslerdeki kömürleşmiş antik harfleri tespit eden bir yapay zeka programı geliştirdi ve 10 kadar harfi bulmayı başardı. Papirüs uzmanları, daha sonra, antik Yunanca'da imparatorluk rengi olarak kabul edilen, mor ve kızıl karışımı renk için kullanılan 'porfiro/πορφυρας' kelimesini bulmayı başardı.
23 Ekim 2023

Murat Çelik, 2021 yazında Marmara Denizi'nde büyük bir çevre felaketine yol açan müsilajın (deniz salyası) yeniden gündeme geldiğini belirtiyor. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, müsilajın arka planında kirlilik, deniz suyu sıcaklığındaki artış ve deniz şartlarındaki durağanlığın olduğunu vurguluyor. 2021'de yaşanan felaket boyutundaki müsilajın tekrar etmemesi için gerekli önlemlerin alınmadığına dikkat çekiliyor.
18 Haziran 2024

Anadolu Efes ve Deniz Yaşamını Koruma Derneği iş birliğiyle yürütülen Denize +1 Nefes projesi kapsamında, müzisyen Mercan Dede Marmara Denizi'nde kaydedilen seslerden ilham alarak 'Mercanların Senfonisi' eserini besteledi. Proje, denizlerin yağmur ormanları olarak nitelendirilen mercanların korunmasını ve Marmara Denizi'ndeki su altı yaşamının zenginleştirilmesini hedefliyor. Proje kapsamında dalgıçlar tarafından kaydedilen sesler, eko-akustik uzmanı İpek Oskay tarafından analiz edildi. Mercan Dede, bu seslerden ilham alarak deniz canlılarının ses ve görüntülerini kullanarak bir senfoni oluşturdu.
12 Haziran 2024

Marmara Denizi'nde müsilaj nedeniyle balık çeşitliliği yüzde 25 azaldı, ancak köpek balığı ve vatoz gibi türlerin sayısında yüzde 100'e yakın artış gözlendi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi'nin yaptığı araştırmalar, müsilajın deniz ekosistemine olan olumsuz etkilerini ortaya koydu. Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi'nin biyolojik koridor olma özelliği nedeniyle bu durumun Karadeniz, Akdeniz ve Ege Denizi'ni de etkileyebileceğini belirtti. Müsilajın, deniz süngerlerinin toplu ölümüne ve mercanlarda yüzde 30'lara varan kayıplara neden olduğu da vurgulandı.
7 Haziran 2024

İstanbul'un Büyükçekmece ilçesinde, artan hava sıcaklıklarıyla birlikte denizde yoğun alg oluşumu gözlemlendi. Bu durum, bazı bölgelerde deniz renginin kızıla ve sarıya dönmesine neden oldu ve dronla görüntülendi. İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meriç Albay, bu renk değişiminin lokal bir artık girdisinden kaynaklanabileceğini belirtti. Tekne sahibi Murat Kömürcü ise bu durumun endişe verici olduğunu ifade etti.
2 Haziran 2024

TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü tarafından yapılan ölçümler ve araştırmalar sonucunda, Antarktika'da son üç yıl içinde Türkiye büyüklüğünde bir buz kaybı olduğu tespit edildi. Bilim insanları, bu erimenin küresel iklim değişikliğiyle bağlantılı olduğunu ve atmosfere daha fazla su buharı salınmasıyla sera gazı konsantrasyonlarının artacağını belirtiyor. Bu durum, küresel iklim değişiminin hızlanmasına yol açacak. Araştırma, İHA ve uydu tabanlı ölçme yöntemleri kullanılarak yapıldı ve önemli miktarda erime gözlemlendi.
26 Şubat 2024

Gök bilimciler, Hawaii ve Şili'deki teleskoplar aracılığıyla Neptün ve Uranüs'ün yörüngelerinde daha önce bilinmeyen uyduları keşfetti. Neptün etrafında iki, Uranüs etrafında ise bir yeni uydu tespit edildi, bu keşiflerle Neptün'ün uydu sayısı 16'ya, Uranüs'ünki ise 28'e yükseldi. Washington'daki Carnegie Bilim Enstitüsünden gök bilimci Scott Sheppard, bu uyduların keşfiyle ilgili detayları paylaştı ve henüz keşfedilmemiş daha fazla küçük uydu olabileceğini belirtti.
24 Şubat 2024

Muğla'da yaralı olarak bulunan ve tedavi edildikten sonra uydu takip cihazı takılarak denize bırakılan caretta caretta türü deniz kaplumbağası 'Tuba' hakkında üç aydır sinyal alınamıyor. Tuba, 2019 yılında İztuzu Plajı'ndan denize bırakıldıktan sonra 24 bin 912 kilometre yol kat ederek İyon Denizi'ne ulaştı. Tuba'nın rotası 8 milyon kişi tarafından izlendi. DEKAMER Müdürü Yakup Kaska, Tuba'nın Türkiye'ye dönüşünü ve Dalyan'da yuva yapmasını beklediklerini belirtti.
25 Nisan 2024

Antarktika'daki Thwaites Buzulu'nun erimesi, 2100 yılına kadar deniz seviyesinin 65 santimetre yükselmesine neden olabilir. Thwaites Buzulu, yılda yaklaşık 50 milyar ton buz kaybediyor ve bu durum küresel deniz seviyesinin yüzde 4'ünün yükselmesinden sorumlu tutuluyor. TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi başkanı Prof. Dr. Burcu Özsoy, buzulun erime hızının devam etmesi halinde ciddi sonuçlar doğurabileceğini belirtti. Bilim insanları, deniz seviyesinin yükselmesine karşı uyum politikaları öneriyor.
9 Haziran 2024

Yeni Zelanda'nın Güney Adası açıklarında bulunan Bounty Çukuru'nda yapılan bir keşif gezisi sonucunda, 100'e yakın 'yeni veya yeni olduğu düşünülen' okyanus canlısı türü tespit edildi. Ulusal Atmosfer ve Su Enstitüsü (NIWA), Te Papa Tongarewa Müzesi ve Britanya ile Avustralya'dan gelen uzmanlardan oluşan 'Ocean Census' ekibi, şubatta bu bölgede yeni türler bulmak amacıyla bir keşif gezisine çıktı. 4 bin 800 metre derinlikteki Bounty Çukuru'ndan toplanan 1800 kadar örnek üzerinde yapılan incelemeler sonucunda, yeni türler keşfedildi. Bulunan türler arasında düzinelerce yumuşakça, üç balık, bir karides ve bir kafadan bacaklı bulunuyor.
11 Mart 2024

Amerika Birleşik Devletleri'nde bilim insanları, deniz yosunlarının değerli mineralleri depolayıp depolamadığını araştırıyor. Araştırma Projeleri Ajansı (ARPA-E), deniz yosunlarının platin, rodyum ve nadir toprak elementleri gibi önemli malzemeleri depolayabileceği potansiyelini incelemek için üç projeye 5 milyon dolar yatırım yaptı. Bu çalışmalar, deniz yosunlarının geleneksel ve derin deniz madenciliğine alternatif bir çözüm olabileceğini gösteriyor. Ancak, bu sürecin finansal olarak uygulanabilirliği ve çevresel etkileri hala belirsiz.
5 Mayıs 2024

Türk bilim insanı Özden Baltekin’in de yer aldığı ekip, Britanya’da 8 milyon sterlinlik prestijli Longitude Ödülü’nü kazandı. İsveç’te geliştirilen antimikrobiyal direnç testi, idrar yolu enfeksiyonlarında enfeksiyonun bakteri kaynaklı olup olmadığını tespit ediyor ve doğru antibiyotik tedavisini belirliyor. Bu test, geleneksel yöntemlere göre çok daha hızlı sonuç vererek gereksiz antibiyotik kullanımını önlüyor. Test, Avrupa’da piyasaya sürüldü ve Türkiye’ye getirilmesi için çalışmalar başlatıldı.
21 Haziran 2024

Fransa Atom Enerjisi ve Alternatif Enerjiler Kurumu (CEA), dünyanın en güçlü manyetik rezonans görüntüleme (MRI) cihazı olan Iseult ile insan beyninin en net görüntüsünü yayınladı. Bu cihaz, 11,7 Tesla manyetik gücüne sahip olup, hastanelerde kullanılan cihazlara kıyasla çok daha hızlı ve detaylı görüntüler elde edebiliyor. 20 gönüllü üzerinde test edilen cihaz, neredeyse 4 dakikada en net beyin görüntüsünü elde etti. Iseult Projesi, nörodejeneratif hastalıklar ve psikiyatrik bozukluklar üzerine araştırmalar yapmayı hedefliyor ve bu ultra detaylı görüntülerin, Alzaymır ve Parkinson gibi hastalıkların teşhisinde önemli bir rol oynaması bekleniyor.
4 Nisan 2024

ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA) ve diğer gökbilimciler, Dünya'dan 3,8 milyar ışık yılı uzaklıkta bulunan SDSS J1531 galaksi kümesinde, kaydedilen en güçlü kara delik patlamalarından birini tespit etti. Patlama, bir galaksinin merkezindeki süper kütleli kara delikten kaynaklandı ve sonucunda devasa bir boşluk oluştu. Harvard-Smithsonian Astrofizik Merkezi'nden Osase Omoruyi, daha fazla gözlemle durumu kesinleştireceklerini ve boşluğun kökenine dair daha fazla bilgi edinmeyi umduklarını belirtti. Araştırma bulguları, The Astrophysical Journal dergisinde yayınlandı.
22 Şubat 2024

Adıyaman'ın Besni ilçesinde, bir çiftçi tarafından kırsal alanda bulunan ve farklı bir yapıya sahip taş, Adıyaman Müze Müdürlüğü'ne teslim edildi. Müze Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı ilk incelemede, taşın üzerindeki yapının Orta Miyosen Dönemi'ne ait bir balık fosili olduğu belirlendi. Fosilin yaklaşık 15 milyon yıl öncesine tarihlendiği ve önemli bir keşif olarak değerlendirildiği ifade edildi. Fosilin ilerleyen dönemlerde sergilenmek üzere ziyaretçilere sunulacağı açıklandı.
21 Şubat 2024

Bilim insanları, Aralık 2022'de Kuzey Kutup göklerinde görülen nadir bir 'kutup yağmuru aurora' olayının gizemini çözdü. Bu aurora, genellikle çıplak gözle görülmeyen ve düşük güneş rüzgarı seviyeleri sayesinde gözlemlenebilen bir uzay havası türüdür. Araştırmacılar, bu auroranın doğrudan güneşten gelen supratermal elektronlar tarafından üretildiğini ve 28 saat boyunca gözlemlenebildiğini belirtti. Bu keşif, kutup ışıklarının kökenlerini anlamada önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
23 Haziran 2024
İşaretlediklerim